Bu kitap, öyküsünü susanlar için yazılmıştır.

Sevilmemiş, acı çekmiş, acısını anlatmamış, anlatamamış,

anlaşılmamış bütün çocuklara adanmıştır.

Deniz’in ikizi Yeter, ilk aşkı ve kocası Nile ve rahmetli annesinin kuması Leyla… Deniz, acılarla ve birbirinden travmatik olaylarla dolu hayatını anlattığı kitabında bu üçlünün hikâyesine üstünkörü değinmişti. “Hikâyeyi anlatanın anlatmayana haksızlık yapması hep bakiydi. Sadece anlatılan hikâyeler bilindi, susanların hikâyeleri sır olarak kaldı.”

Oysa bir de yaşam öykülerinin zifiri karanlık taraflarını kendileri dile getirebilselerdi…

Yoğun ilgi ile karşılanan Adımı Deniz Koydular kitabı ile aile içi şiddet, cinsel istismar ve ağır yoksulluk gibi görmezden gelinen ve hasıraltı edilen tüm acıları ortaya döken Demet Cengiz, ilk romanından kopup gelen karakterlerin bilinmeyen yönlerini, kilitli kapılar ardında kalmış sırlarını ve çarpıcı hayat hikâyelerini, yine oldukça etkileyici bir dille İçimde Yanan Nehir’de anlatıyor.

“Bazı aileler parçalanmış bile değildir çünkü herhangi bir şeyin parçalanması için önce yekpare olması gerekir. Daha önce asla bir arada olmamış bir şey nasıl parçalansın?”

Demet Cengiz’in büyülü kalemiyle hayat bulan İçimde Yanan Nehir, Ayazağa’nın yoksulluk kokan ara sokaklarında varoluş mücadelesi veren Yeter’in ve duygu duvarlarıyla parçalanmış geniş bir aileye doğan Nile’ın ‘sevgisizlik’ temalı yaşam öyküsünü ele alıyor. Kimi zaman yüceltilen ‘aile’ kurumunun mahvolmanın başlangıcı olduğuna dikkat çekiyor.

 

Yayın Direktörü : Gülşen İşeri

Editör Saliha Ulusoy

Kapak Tasarım Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım Aslı Varol

Arka kapak fotoğraf Tamer Yılmaz

Sayfa Sayısı 160

Ebat 13,7x21,5

Tür Roman

Kağıt / İç Baskı III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak Amerikan Bristol 230 gr.

₺63,00

 

Geçmişin, bir urgan gibi dolanmışsa boynuna, kaderinden ne kadar kaçabilirsin? Selim çok çabalasa da kaçamıyor kaderinden. Yeşil hortumun kanlı izleri bedenini aşıp ruhuna işlemiş bir kere. Yine de bir umut, çıkıyor yola, her şeyi unutup sil baştan başlamak istiyor hayata. İçinde uyuyan canavarı fark etmeden usulca yaşıyor. Ta ki onu görene kadar… Yaralarından tanıyorlar birbirlerini; iyileştiririz sanıyorlar, fakat bunun ölümcül bir tedavi olduğunu fark etmiyorlar. Selim çocukluk travmalarını Gizem’in yaralarını sararak atlatacağını sanırken çıkması imkânsız bir girdabın içine çekiliyor. Önce içsesinde şeytanı duyuyor, sonra yüzünde cehennemi görüyor. Artık bir şeyleri değiştirmek için çok geç. Öyle ya bu öfke ona aile yadigârı. Uzun Zaman Önce geçmişinden yaralı bir adamın ve onun uç noktalarda gezinen zehirli aşkının romanı. Sonu baştan yazılmış trajik bir hikâye.

--------------------------

Zekeriya Çetin 1978 yılında Hatay’ın Dörtyol ilçesinde doğdu. Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 2001 yılında mezun oldu. 20 yıldır İstanbul’da avukatlık ve arabuluculuk yapmakta.

--------------------------

Yayın Direktörü:Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak

Son Okuma: Kadriye Kızıl Güzelkan

Kapak Tasarım: Ekin Başak Akgül

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 160

Ebat: 13,5x19,5

₺58,80

 

Kurtuluş Savaşı’nın en şiddetli günleri… Sorun kısıtlı mühimmat. Cephede işgalciler, içeride düşmanın işbirlikçileriyle mücadele eden Mustafa Kemal, milletlerarası siyaset arenasında ustaca bir hamleyle Sovyetler’i mühimmat yardımına ikna eder. Ancak bu yardımlar, düşman donanmasının kol gezdiği Kara-deniz’i geçip Anadolu’ya nasıl getirilecekti? Korkusuz bir zabitin komuta ettiği yaşlı ama inatçı gümrük teknesi bir hayalet gemiye nasıl dönüşecekti? Cesur askerlerin ve civanmert Karadeniz uşaklarının gayretleriyle, kâh kendini batıran kâh yeniden yüzdüren efsane gemi savaşın kaderini nasıl etkileyecekti? Çok satanlar listesine Madalyasız ve Kayıp Sancak eserleriyle giren Mehmet Uluğtürkan, yeni tarihi romanı Rüsumat ile Milli Mücadele’nin az bilinen deniz cephesine heyecan dolu bir pencere açıyor…

₺63,00

Bazen olmasını çok isteriz... Bunun için dua eder, gözyaşı döker, hayatımızın tek amacı buymuş gibi yaşarız. Ama kader, kendimiz için en iyisi olduğunu düşündüğümüz ihtimali çok uzağımıza atarken, bambaşka sınavlarla buluşturur bizi. Leyla da tüm kalbiyle sevdiği adama kavuşacağı günleri beklerken bir gecede hem aşkını ve hayallerini hem de onu büyüten biriciğini kaybeder. Hangi acısına üzüleceğini şaşırmış, perişan halde düştüğü yollarda, bir daha mutlu olamayacağına inansa da hayatın ona bambaşka sürprizleri vardır. Aslında en çok istediğimiz şeyin bizim için en hayırlısı olmayabileceğini, eğer hayata ve kader planına güvenirsek hak ettiğimiz mutluluğa kavuşmanın çok daha kolay olacağını keşfeder Leyla. Yeter ki kendimizi akışa güvenle bırakalım ve inanmaktan asla vazgeçmeyelim. Çünkü yaşayan bilir ki tam da umudu kestiğimiz o karanlık günün ardındadır güneşin en aydınlık hali... Kendi ruhsal şifasını bulduktan sonra başka kırık kalpleri iyileştirme mücadelesine giren genç bir kadının aşk, dostluk, vefa ve iyilik dolu öyküsünde siz de kendinizden bir şeyler bulacaksınız.

Özgür Aras

İletişim danışmanı Özgür Aras, müzik, televizyon ve sanat camiasında pek çok ünlüyle birlikte çeşitli projeler yürüttü. İstanbul gece hayatına yepyeni mekânlar kazandırdı. Ses getiren sosyal sorumluluk kampanyalarına imza attı. Meslekte 30 yılı deviren Aras, bu süreçte sayısız ödüle layık görüldü. Yazarın bugüne dek yayınlanan kitapları arasında Özgürce, Beynimden Herkes Geçti, İnsan Yaşarken Anlamaz, Sevilmek Hasretiyle Perişanım, Güzel Günler Zorlu Yollardan Geçer, Bizim Ünlülerin Halleri, Gitmek Gerek Bazen, Kapıda Aşk Var, Senin Adın Bir Marka, Mutlu Aşk da Var, Henüz Tanışmadık, Bazı Aşklar Yenik Başlar yer alır.

 

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak

Kapak Tasarım: Beyzanur Karabulut Koç

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut Koç

Sayfa Sayısı: 216

Ebat: 13,7x21,5

₺117,60

Doğadaki erk istenci ve şiddet içgüdüsünü evcil bir kızak köpeğinin yaşam öyküsüyle anlatan ve bunu yaparken temsil aldığı insanoğlunun yüzündeki maskeyi çekinmeden indiren bir başyapıt! California’nın Santa Clara Vadisi’nde, Yargıç Miller’ın çiftliğinde mutlu ve huzurlu bir hayat süren Buck’ın yaşamı, evin kumarbaz çalışanı tarafından satıldığında tamamen değişiyor. Bugüne kadar sevgiyle büyümüş olan Buck, pek çok sahip değiştireceği bundan sonraki hayatında akıl almaz bir insan şiddetine maruz kalıyor. Bu şiddete başta dirense de elindeki sopayla bir daha asla aklından çıkmayacak olan kırmızı kazaklı adam ona “Sopa ve Sivri Dişin Kanunu”nu öğretiyor. Baskı ve şiddete maruz kalıp sindirilen her insan gibi Buck da öfke dolu bir sessizliğe bürünüyor. Sonunda onu çok seven iyi kalpli bir sahip bulup ona sadakatle bağlanıyor ancak içinde bir kez uyanmış olan kurt soyunun vahşi özelliklerini bir daha asla uyutamıyor. Amerikalı yazar Jack London’ın, yüz yılı aşkın bir süredir dilden dile çevrilen ve her okunuşta insana, insanın da içinde yer aldığı doğa kanunlarını sorgulatan unutulmaz eseri Vahşetin Çağrısı, bu kez Türk edebiyatının büyük ustası Zülfü Livaneli’nin seçkisi içerisinde ve onun önsözü ile okur karşısında.

 

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak

Son Okuma: Kadriye Kızıl Güzelkan

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut Koç

Sayfa Sayısı: 112

Ebat: 12,5x21

₺42,00

Yirminci yüzyılın başında Makedonya'da geçen Sadakatsizlik, efsanelerden ve tarihten güç alarak âşıkların sıra dışı öyküsünü anlatıyor.
Mena'ya yaptığı evlenme teklifi ailesi tarafından reddedilen Sone, sevgilisine kavuşmak için yeterli parayı toparlamak üzere Amerika'ya gider. Ancak yola çıktıktan birkaç gün sonra Sone, kendisini Yeni Dünya'ya götüren gemide yolcu olarak bulunan başka bir kadının çekimine kapılır. Traykoski'den, sade fakat masalsı bir üslupla, farklı anlatıcıların akıcı anlatımıyla ay, güneş, sadakatsizlik, kalp kırıkları ve kayboluşlar üzerine sürükleyici bir hikâye.


"Traykoski'nin anlattığı hikâyede iyi bir okur birden edebî çağrışımlar denizine düşebilir. Bu kitap, şairane bir üslubun güzelliğiyle ve eski mitlerle efsanelerin haleleriyle sarılmıştır. Sadakatsizlik, okurun ilgisini kesinlikle hak eden bir roman."
– Muharem Bazdulj, Politika (Sırbistan)


Basım Ayı/Yılı : 9/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺80,00

Bu kitap on sekizinci yüzyılda dağılan bir dünyanın parçalarını bir araya getiriyor. Devrim öncesi Fransa’da yasadışı edebiyatın üretimi ve yayılmasıyla hayat bulan bir dünyadan, yeraltı dünyasından söz ediyoruz. O günlerde işin içindekiler hariç kimsenin görmediği bir yerdi ve şimdiye kadar öyle büyük bir tarihin altına gömüldü ki, ne kadar kazılırsa kazılsın gün yüzüne çıkarılması imkânsızmış gibi görünebilir. O halde, tüm bu parçaları bir araya getirmeye kalkışmanın anlamı ne? Cevaben ilk olarak tarihçinin en önemli görevlerinden birinin, eski dünyaların yeniden inşası olduğunu söyleyebilirim. Tarihçinin bu işi üstlenmesinin sebebi, arşivleri eşeleyip eski belgeleri elemeye yönelik tuhaf bir dürtü değil, ölülerle konuşmak istemesidir. Belgelere sorular sorup yanıtlarını dinleyerek ölü ruhlara ses verebilir ve yaşadıkları toplumlar hakkında bir fikre varabilir. Kaybettiğimiz dünyalarla bütün iletişimimizi koparmış olsaydık iki boyutlu, zamanla kısıtlanmış bir şimdide yaşamaya mahkûm kalırdık; kendi dünyamız da yavan olurdu. Tarihçiler ve edebiyat kuramcıları on sekizinci yüzyılın büyük kitaplarını tekrar tekrar okudukça Aydınlanma’yı Batı medeniyeti içinde ayrı bir aşama olarak tasvir eder oldular. Onların emeklerinin kıymetini tartışmadan, yeni bir sorular kümesiyle karşılaşmak için kitapların ötesine geçmenin ne denli önemli olduğuna vurgu yapmak istiyorum: Edebiyat Cumhuriyeti’nde (République des Lettres) yazarlar kariyerlerini nasıl inşa ediyordu? Ekonomik ve sosyal durumları yazdıkları üzerinde ne denli etkiliydi? Yayıncılar ve kitap satıcıları nasıl iş yapıyorlardı? İş yapma biçimleri, müşterilerine ulaşan edebî ürünlerin fiyatını nasıl etkiliyordu? O edebiyat neydi? Okurları kimlerdi? Nasıl okuyorlardı? Bu sorular tarihin hemen her dönemi için sorulabilir ancak Eski Rejim’i anlamak için özel bir öneme sahipler. On sekizinci yüzyıl boyunca Fransa’da genel bir okur kitlesi ortaya çıktı; kamuoyu güç kazandı ve ideolojik memnuniyetsizlik, modern çağın ilk büyük devrimini yaratmak üzere başka akımlarla birleşerek vücuda geldi. Kitaplar bu mayaya çok büyük katkı verdiler, ancak verdikleri katkıyı değerlendirmek için sırf metinleri değerlendirmek yeterli değil. Birçok metnin şekillendiği Grub Sokağı’yla başlayıp basımevlerinden ve kaçakçılık rotalarından geçerek, edebiyatın muazzam yeraltı dünyasındaki merdiven altı işlere ve gizli kapaklı operasyonlara uzanmak ve kitapların arkasındaki dünya hakkında daha fazlasını öğrenmek gerekiyor. Bu kitap söz konusu topraklar için sadece hazırlık niteliğinde bir keşif rehberliği yapıyor, ama bugün kaybettiğimiz bir dünyanın kapılarını açmaya ve geçmişte yok olup gitmiş bazı yaşamları görmemize yardımcı olmaya yeteceğini düşünüyorum.

ROBERT DARNTON 1939’da New York’ta doğdu. Lisans eğitimini Harvard, tarih alanındaki yüksek lisans ve doktorasını (1964) ise Oxford Üniversitesi’nde tamamladı. 1968 - 2007 yılları arasında Princeton Üniversitesi’nde ders verdi. New York Halk Kütüphanesi ve Oxford Üniversitesi Yayınları vakıflarında yöneticiliğin yanı sıra Amerikan Tarih Kurumu ve Uluslararası On Sekizinci Yüzyıl Çalışmaları Derneği’nin üyesi olan tarihçi sayısız ödül kazandı. Darnton’a on bir  üniversiteden fahri doktora unvanı verildi; 1999 yılında Fransız Hükümeti tarafından Fransa Şeref Nişanı takdim edildi. Bilhassa Aydınlanma üzerine yazdıklarıyla alanında çığır açan yazar, yüzlerce makale ve pek çok kitap kaleme aldı. En bilinen yapıtlarından biri olan Büyük Kedi Katliamı (çev. Mustafa Yılmazer, KÜ Yayınları, 2015) on dokuz dile çevrildi. Kitaplarından bazıları şunlardır: The Business of Enlightenment: A Publishing History of the Encyclopédie (1979), The Forbidden Best-Sellers of Pre-Revolutionary France (1995), The Case for Books (2009), The Devil in the Holy Water, or The Art of Slander in France from Louis XIV to Napoleon (2009), Poetry and the Police: Communication Networks in Eighteenth-Century Paris (2010), Censors at Work: How States Shaped Literature (2014), Fransız Devrimi’nde Devrimci Olan Neydi? (çev. Utku Özmakas, zoom kitap, 2020) ve George Washington’un Takma Dişleri: Sıradışı Bir On Sekizinci Yüzyıl Rehberi (çev. Utku Özmakas, zoomkitap, 2022).

SUAT BAŞAR ÇAĞLAN 1984’te Bornova’da doğdu. Balıkesir Fen Lisesini ve Galatasaray Üniversitesi Felsefe Bölümünü bitirdi. İngilizce ve Fransızca’dan, aralarında George Bernard Shaw, Alain Robbe-Grillet, Saadat Hasan Manto, C.LR. James ve Patrick Kavanagh’ın da bulunduğu yazarlardan şiir, oyun ve roman çevirileri yayınlandı. İzmir’de yaşıyor, Gazete Duvar için yazılar kaleme alıyor.


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 226
Ağırlık : 226
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺75,00

‘Sığ sularda yavru balıkları sevmek’ cümlesi, uzun süredir arkadaşlarımla üzerinde çalıştığımız ‘Ben kimim?’ sorusunu yeniden sordurttu kendime. Bu kitabın ön okumasını viyolonsel için düzenlenen ve Sheku Kanneh-Mason’un seslendirdiği ‘Hallelujah’ eşliğinde yaparken, müziğin ruhani içeriğiyle birleşen metin, adeta bir ‘psikocoğrafya’ denemesi olarak beni Sinop’un sokaklarında, deniz kıyılarında, uzak köylerinde oradan oraya savurdu. Guy Debord’un Kasım 1956’da, Les Lèvres Nues’te yayımlanan ‘Dérive’ teorisinde betimlediği gibi, psikocoğrafik etkilerin farkındalığı ile bir şekilde Sinop’ta sürüklenerek Sinoplugillere dokundum.”


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 320
Ağırlık : 320
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺33,20

Evrendeki her şey baharla yeniden uyanışa başladı. Soladere Vadisi; suyuyla, çiçekleriyle, kokusuyla canlılara teslim olmuştu. Vadi her şeyin zamanını biliyordu. Gelecek her güzelliğe hazırdı. Hiç acelesi yoktu. Sadece zamana teslim olmak yeterliydi. Vadideki yolculuğumuz uzun zaman alacak. Çok şeyi tanıma fırsatımız olacak. Acele etmeyin. Vadideki güzelliklerin hepsine hemen sahip olmaya kalkışırsanız, çok şeyden mahrum kalırsınız. Yorulmayın, sefer kuvvetli kalmayı gerektirir. Temiz bal için temiz beslenmek önemlidir. Arılar, akbabalar gibi değildir. Leşe konmazlar.

Büyük buluşma başlıyor. Bu, arayanlar ve arananların buluşmasıdır.
“Yumurta canlı organizmadır. Dışarıdan kırarsanız canlı organizmayı yok edersiniz. Bununla sadece omlet ve menemen yaparsınız. Yumurtayı içeriden kırarsanız canlı bir hayatı başlatmış olursunuz. Esas olan yumurtayı içeriden kırmaktır.”

Prof. Dr. Ali KAYA

“Öğretmen F, arı ailesinden yola çıkarak; çocuklarımıza aile sevgisi, yardımlaşma, iş başarımı ve ruhlarında bahar güzelliğinin esintilerini hissettirme çabası içerisinde olurken, yine hep eğitici ve öğretici olmayı sürdürüyor.”

Namık KAVRAAL…Eğitimci

“7’den 70’e herkesin payına ders çıkaracağı bir kitap, Farklılık, üretmek, üretken, mutlu olmanın güzelliği öğretiliyor.
Her sayfasında yeni bir macera. Her sayfasında farklı bir kendini buluş.”

Halil İbrahim KAYA… Öğretmen / Eğitim Koçu

 


Basım Ayı/Yılı : 12/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 75
Ağırlık : 75
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺22,00

Hayata çekiç darbeleri indiren bu öyküleri şu alıntı özetliyor: “Bazen kelimeler gerçekten o güce sahip olur ve kalbinize saplanabilir. O zaman bunu başka türlü tarif edemezsiniz, olduğu gibi söylemeniz gerekir.”

Nedir “olduğu gibi”? Uzun uzadıya durup çevrenin bize farklı görünmesini beklediğimiz bir hareketsizlik mi, yoksa robotlara özgü bir sürgit veya çıkış için gerçek bir hamle mi? Kim “olduğu gibidir”? Umutsuz vakalar mı, yoksa yeni güne umutla yataktan kalkanlar mı? Lüks sıkıntılar arasında sosyal medyada pandemi sefası paylaşamayanlara dört duvar içinde ve dışında pis bir kavga tezgâhı hazır edilmiş.

Ama bir tuhaflık var bu pis kavgada, çünkü kızma diyorlar, mobil telefonunun bir üst modeli çıktı...


Basım Ayı/Yılı : 8/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 160
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺43,20

Oleg çizgi romancı, yirmi yılı aşkın süredir hayatı bunun etrafında dönüyor: çizmek ve hikâye anlatmak. Ve tüm bunlar doğal akışında, adeta kendiliğinden olup bitiyor. Ta ki bugüne dek,  nedense son zamanlarda Oleg yaratıcılığını yitirmişçesine bocalıyor. Kitapları başarılı olsa da artık onu tatmin etmiyor. Sanki bir şeyler eksik gibi. Değişen dünya karşısında Oleg, çizgi romanları, karısı ve ergenlikteki kızından oluşan kendi küçük dünyasının sınırlarını çizmekte gitgide zorlanıyor.
 Mavi Haplar kitabından tam 20 yıl sonra, Frederik Peeters yine kendi hikâyesini anlatıyor, ancak bu defa hem kendi izlerini örtmek hem de ucuza kaçma riskinden kaçınmak için Oleg isminde bir avatarın ardına sığınarak. Kimi zaman eğlenceli, kimi zaman dokunaklı ve hatta şaşırtıcı gündelik kesitlerle bir sanatçı olarak yaşamının perdesini, kısmen de olsa, aralıyor. Modern teknolojilerin hüküm sürdüğü, yüzeyselliğe tapınıldığı ancak özgünlükten de ödün verilmeyen, bolluk ve karmaşa içindeki çağımızda bir çizgi romancının hayatı...


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 184
Ağırlık : 184
En / Boy : 17 / 24
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺112,00

 

Zülfü Livaneli’den İstanbul’a ve onun yazarlarına, şairlerine bir saygı duruşu.

Livaneli külliyatının özgün örneklerinden olan bu kitapta gölgeler yani ismi var cismi yoklar, müstearlar bir İstanbul akşamında hayali ve neşeli bir buluşma için bir araya geliyor.

Bir gece yarısı Sultanahmet Meydanı’nın ıssızlığında toplanan gölgeler arasında kimler yok ki: Fatih Sultan Mehmed, Mustafa Kemal Atatürk, Halide Edip Adıvar, Yahya Kemal Beyatlı, Reşat Nuri Güntekin, Nâzım Hikmet, Sabahattin Ali, Kemal Tahir, Orhan Kemal, Orhan Veli Kanık, Yaşar Kemal, Attilâ İlhan, Cemal Süreya, Ece Ayhan, Ülkü Tamer.

“Bu kitapta yazar ve şairlerimizin asılları değil ama gölgeleri var; yani müstear isimleri. Hem varlar hem yoklar, hem ünleri çok yayılmış hem de sonsuza kadar gölge olarak kalmaya mahkûmlar.”

Kitap Adı: Gölgeler
Kitap Yazar Adı: Zülfü Livaneli
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Gökçe Şenoğlu
Son Okuma: Ezgi Hotalak
Resimleyen: Aykut Aydoğdu
Kapak İllüstrasyonu: Aykut Aydoğdu
Kapak Tasarım: Şenol Alanbay
Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay
Sayfa Sayısı: 88
Ebat: 13,7x23
Tür: Öykü
Kağıt / İç Baskı: III. Hm Enzo, 60 gr
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751045355

₺100,80

Cezmi, Namık Kemal’in İntibah’tan sonra kaleme aldığı ikinci romanıdır. Türk edebiyatında tarihi roman türünde yazılmış ilk eser kabul edilen kitap, aslında iki cilt olarak planlanmış ancak ikinci cildi yazılamamıştır. İkinci cildin yazılamayışını Mehmet Kaplan, iki değişik tarzda izah etmektedir. Namık Kemal’in Abdülhak Hamid’e yazdığı bir mektupta Cezmi’yi isteksiz kaleme alışı anlatılır: “Ne yazdığımı, ne okuduğumu soruyorsun. Hiçbir şey yazmıyorum veya tabir-i sahihi ile memuriyet hasebiyle evrak-ı resmiye yazıyorum. Tarih okuyorum, felsefiyat okuyorum. Cezmi’yi ikmal etmek kolay fakat gönlüm istemiyor. Mamafih yakında bitireceğim.” Romanda üç devletin tarihi hayatı vardır. Bunlar Osmanlı İmparatorluğu, İran Şahlığı ve Kırım Hanlığıdır. Eser 10 fasıl ve 41 kısımdan ibarettir

Kitap Adı: Cezmi – Yeni Kapak
Kitap Yazar Adı: Namık Kemal
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Düzelti: Saliha Ulusoy
Son Okuma: Gökçe Şenoğlu
Sayfa Tasarım: Aslı Varol
Sayfa Sayısı: 376
Ebat: 13,5x19,5
Tür: Klasik Türk Edebiyatı
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044778

₺109,20

Bilimin romantiği olur mu, demeyin. “Bilimsel bakış değişmezlik içeren bir dogma değildir. Örneğin, tıp ve hekimlikte bilimin güncel verileriyle ele alınan her sorun kişinin yaşantısına ve kişiliğine bağlı etkenlere göre yaşanır. Bir yandan sosyal ve ekonomik belirleyicilerin gölgesi bu yaşantının üzerine düşer. Hekimler, klinisyenler ne olup bittiğini moleküler düzeyden kişinin yaşantısına kadar taşıyıp hastanın ve çevresinin dünyası içinde yer aldıklarında, romantik bilim ilkeleri işlemeye başlar.”

Yankı Yazgan Romantik Bilim’deki yazılarının bazılarında 1980’lerin başında henüz oturduğu hekim koltuğundan, bazılarında gazete köşelerinden okuruyla adeta karşılıklı sohbet ediyor. Son 40 yıllık dönemin geçen yüzyıldaki kısmında yazdığı yazılarda, beyin ve davranış bilimleri ile gündelik yaşantılar arasındaki bağlantıları anlamaya çalışırken öğrendiklerini paylaşıyor.

Yetişkin hayata yaşanabilir bir yeryüzü, barışçı ve eşitlikçi bir toplum ve mutluluk ve sağlık arayışları ile başlamış bir genç hekim/araştırmacının bilim, ruh sağlığı ve gündelik hayat hakkında yazdıklarında hayatlarımızda yıllar içinde aynı kalanları ve değişenleri de izleyeceksiniz.

Kitap Adı: Romantik Bilim
Kitap Yazar Adı: Yankı Yazgan
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Ezgi Hotalak
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Aslı Varol
Sayfa Sayısı: 264
Ebat: 13,5x19,5 cm
Tür: Deneme
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751045256

₺110,88

Türkiye hep böyle kalitesizdi. Bunun nedeni 1000 yıllık cehalet yönetimidir. Bu 1000 yıl içinde Türkiye, birkaç kişi dışında, uluslararası değerde hiç kimse üretememiştir. Elbette padişahlarımızın hepsi, veziri azamlarımızın hemen hepsi tarihte mevcuttur ama dünyadaki her ülkenin en üst yöneticilerini tarih kaydeder. Osmanlı padişahları arasında padişah olmasa adı bilinecek sadece ve sadece bir tek kişi vardır: Fatih Sultan Mehmet. Bilimadamı? Sarı Lütfi’den ve Hüseyin Tevfik Paşa’dan başka yok ki; bunlar da genel değil ancak özel bir bilim tarihinde minik bir yer alabilirler. Sarı Lütfi, Fatih’e, onunla şakalaşacak kadar yakın olan matematikçi ve Fatih’in kütüphanecisi, II. Bayezid tarafından Sultanahmet’te dinsizdir diye astırılmamış mıydı?

Türkiye’nin bütün dünyanın bildiği ve takdir ettiği tek bir kişisi vardır: Atatürk. Onun yönetimindeki 15 sene ülkemiz tarihinin altın çağıdır. Ondan öncesi ve sonrası birer felakettir. Atatürk’ten sonrası yavaş bir iniş olmuştur ne yazık ki. Hiçbirini icat etmemiş olduğumuz çağdaş haberleşme imkânları sayesinde bikini giymeyi, Mercedes’e binmeyi, oradan buradan pop şarkı bestesi yürütmeyi öğrendik. Bilimde ve sanatta birkaç iyi icracımız oldu. Nobel’in en tartışmalı iki dalı olan barış ve edebiyattan ikincisinde bir temsilcimiz oldu. Sonrası? Boş.

Osmanlı’dan öğrendiğimiz cehalet kurumları ve liyakatin değersiz görülmesi ile ona paralel rüşvet müessesesi bizi mahvetmiştir.

Kitap Adı: Dikkate Değer Mevzular
Kitap Yazar Adı: A. M. Celal Şengör
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Gökçe Şenoğlu
Son Okuma: Saliha Ulusoy
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut Koç
Sayfa Sayısı: 136
Ebat: 13,7x21,5
Tür: Denemeler
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044907

₺79,80

Cem Mumcu’dan Aşka Dair Bir Delilik

Zihninden soyun; aşk sadece çıplakları kucaklar.

“Onu ilk gördüğünde, onun ‘O’ olduğunu anladığında sen de artık dönülmez biçimde eski en değilsindir.”

Cem Mumcu

Bugüne dek aşkın doğrularını anlattığını iddia eden, en ideal ilişki biçimini öğreten, üstten bakan, halden anlamayan, aşkı hapseden onlarca, yüzlerce eserle karşılaştınız.
 
Ve yine bugüne dek aşkın yanlışlarını gösterdiğini söyleyip, yüzünüze doğru kızgınca parmak sallayan, azarlayan, bütün suçu kendinizde aramanıza sebep olan yüzlercesine daha maruz kaldınız.
 
Oysa, Cem Mumcu’nun tabiriyle şu an elinizde tuttuğunuz “Bu kitap doğru veya yanlışı anlatmaz, halleri dillendirir.”
 
Çünkü “Aşk tercih edilir bir delilik gibidir.”
 
Doğrudan, yanlıştan ötedir. İçsel ve dışsaldır. Zihinden soyunmakla başlar. Nefes keser ve nefes olur. Biriciktir, hiçbir aşk bir başka aşka benzemez.
 
Şimdi Cem Mumcu sizi bu biricikliğe dalmaya davet ediyor. Bazen bir şiir okur gibi, bazen birkaç kelimede ustalıkla süzüp damıtarak, bazen bir öykünün içine sizi atarak...
 
Hazırsanız, geri dönüşsüz bir delilik sizi bekliyor.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 320
Ağırlık : 320
En / Boy : 13 / 19
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺195,00

Yazmak kendimizle tanışmak ve yakınlaşmak için bir yoldur. Bir düşünün: Karıncalar bunu yapmaz. Ağaçlar yapmaz. Safkan atlar, dağ geyikleri, ev kedileri, çimenler ya da kayalar yapmaz. Yazmak insanlara özgü bir faaliyettir. (…) Yazmak sınırlarımızı bırakmamızı ve her şeyle birleşebilmemizi sağlar. Otuz yıldan uzun süredir yaratıcı yazarlık dersleri veren Natalie Goldberg, öğrencilerinden ve okurlarından iliklerine kadar yazmalarını istiyor; zihinlerindeki katışıksız, apaçık ifadeleri duymayı arzuluyor. Yazma tekniğini öğrettikten sonra, “Tamam, şimdi büyük bir dürüstlükle yazın” demenin bir işe yaramadığının farkında. O yüzden bu kitabında kimi zaman yazmanın yüzde doksanının dinlemek olduğundan, kimi zaman fiil kullanımından, kimi zaman şüphelerin üstesinden gelmekten, kimi zaman köklerimizi kazıyıp çıkarmaktan, kimi zaman da yazacak bir restoran bulmanın inceliklerinden ve hiçbir şey yapmadan bir yürüyüşe çıkmanın öneminden bahsediyor. İlk kez yayımlandığı 1986 senesinden bu yana okulların müfredatına bile giren İliklerine Kadar Yazmak sayesinde içinizdeki yazarı özgür bırakacak, hatta belki de hiç bilmediğiniz yazar yönünüzle tanışacaksınız!


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 232
Ağırlık : 232
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺93,50

Bu kitap 12-15 yaş, kalbi sevgiyle gözleri mutlulukla dolu, tertemiz öğrenciler tarafından yazılmıştır. Kitapta hayatın gerçeklerini de hayal dünyasının sonsuzluğunu da bulabileceksiniz. Ancak bulacağınız en kıymetli hazine ise siz olacaksınız. Bu kitabı okuyup henüz bu yaştaki çocukların neler başardığını gördükten sonra içinizdeki cevher açığa çıkacak ve siz de elinize bir kalem ve boş bir defter alıp yazmaya başlayacaksınız. Bu topraklar nice yeteneklerle doludur nice başarılara gebedir. Tarih bunun şahididir. O halde biz öğretmenler de bu verimli toprakları bir çiftçi misali emekle sulayıp, sabırla sürmeliyiz. Ancak o zaman Allah’ın izniyle yeni Fatihler, Kanuniler, Yavuzlar, Mustafa Kemaller yetiştirebiliriz.


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 150
Ağırlık : 150
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺105,00

Fil Acısı


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1
Ağırlık : 100
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺80,00

Suç ve Acı


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1
Ağırlık : 100
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

Efendim Lorin


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1
Ağırlık : 100
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺80,00

Lahfetu Meşair (لهفة المشاعر)


Basım Ayı/Yılı : 9/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 136
En / Boy : 14,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺127,50
Grammaire Française Sous Tous Ses Aspects

Bu kitap Fransızca öğrenen veya öğreten herkes düşünülerek yazılmıştır. Kitapta uzun uzun açıklamalardan çok, kısa ve öz betimlemelerle, anlatılmak isteneni en güzel özetlediği düşünülen örneklere yer verilmeye çalışılmıştır.
Yalnız örneklemekle ya da anlatılan dilbilgisi yapısının Türkçesini vermekle kalınmamış, tablolar yardımıyla ilgili dilbilgisi yapısının Fransızcadaki ve Türkçedeki işleyiş düzeneği, bir başka deyişle yapısı sunulmaya çalışılmıştır.
Kitabı hazırlarken bizi yönlendiren en önemli etken bu kitabın özellikle Fransızca öğrenen bir Türk tarafından kullanılacağı düşüncesi olmuştur. Dolayısıyla dilbilgisi betimlemelerinde Türk öğrencilerin sıkça sordukları sorular ve anlamakta güçlük çektikleri noktalar üzerinde özellikle durulmuş; sıkça yapılan yanlışlar ve bunların doğru biçimleri gerekçeleri belirtilerek açıklanmıştır.

Kitap altı ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Fransızcanın sesbirimleri ve sesletim özellikleri, ikinci bölümde ad ve ada ilişkin tüm kavramlara yer verilmiştir. Eylemlere ayrılan üçüncü bölümde Fransızcadaki eylemlerin türleri ve temel özelliklerinin yanı sıra tüm zamanlar biçimsel, anlamsal ve işlevsel özellikleriyle betimlenmiştir.

Dördüncü bölüm tümce türlerini içermekte olup beşinci bölüm birleşik tümceye ayrılmıştır. Altıncı bölüm gerçekte ada ilişkin bilgiler içermekle birlikte Fransızcaya özgü yönleri nedeniyle adlaştırma kavramı ayrı bir bölüm olarak ele alınmış ve ayrıntılandırılmıştır.


Basım Ayı/Yılı : 6/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 488
Ağırlık : 488
En / Boy : 20 / 27
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺480,00
Les Exercices De Grammaire Descriptive Du Français

Değerli okur,

Elinizdeki yapıt şu anki biçimine, yaklaşık 3 yıllık bir süreçte kavuşmuştur. Tasarım, uygulama, düzeltme ve yeniden yazım sırası izlenerek yazılmıştır. Bu yönüyle, hem kuramsal hem de uygulayımsal bazı temellere dayanmaktadır. Aşağıda, kitapta hedeflenen öğrenici (fr. apprenant) kitlesi, düzey, yaklaşım, ders akışı ve temel ilkeler konusunda genel bilgiler sunulmaktadır.

Kimler yararlanabilir?

Kitabın hedef kitlesini, Fransızcayı yeni öğrenmeye başlayanlar oluşturmakla birlikte, Fransızca öğreten genç meslektaşlarımıza da yararlı olabilecek birçok yönü olduğu düşünülmektedir. Dil kurslarında, üniversitelerin Fransızca bölümlerinde, hazırlık okullarında, liselerde vb. Fransızca öğrenmekte ve öğretmekte olan herkese yardımcı bir gereç olarak yararlı olacağı kanısıyla hazırlanmıştır. Kendi kendine öğretim kitabı olarak tasarlanmamış olmakla birlikte, belli bir izlence çerçevesinde Fransızca öğrenenlere bireysel çalışma olanağı sağlayabilir.

Hangi düzey hedeflenmiştir?

Kitapta, Avrupa Konseyi Diller İçin Ortak Başvuru Metni (Cadre Européen Commun des Références pour les Langues, CECRL)’nde betimlenen A1 düzeyinin gerektirdiği dilsel becerileri gerçekleştirmeye olanak sağlayan dilbilgisi konuları toplam 59 konu başlığı altında ele alınmıştır. Anılan konular, Fransızca öğretmek üzere tasarlanmış ve alanda kullanılmakta olan öğretim kitaplarının 1’incilerinde yer alan konulardır.

Nasıl bir yaklaşım benimsenmiştir?

Bilindiği gibi, dilbilgisi öğretiminde genel olarak belirtik (fr. explicite) ve örtük (fr. implicite) olmak üzere iki temel yaklaşım izlenmektedir. Örtük yaklaşım, gözlem süreci sonucunda oluşturulan bütüncede (fr. corpus) yer alan hedef dilbilgisi yapılarının öğrenenlerce keşfine dayanmaktayken, belirtik veya açık dilbilgisi öğretimi yaklaşımında hedef yapılar tablolar veya fişler içerisinde sunulmakta, açıklamaların ardından alıştırmalarla pekiştirilmektedir. Biz, hedef kitlemizin kendi kendine çalışmak durumundaki kişiler olduğu düşüncesiyle, birinci yolu, diğer bir deyişle, belirtik dilbilgisi öğretimini benimsedik.


Basım Ayı/Yılı : 8/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 296
Ağırlık : 296
En / Boy : 20 / 27
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺285,00

Sayfaların arasında gizlenmiş dokuz farklı dünyaya hoş geldiniz. Bir Tutam İrade, hayatın en karmaşık çelişkilerini sorgulamaya, insanlığın ortak deneyimlerini yansıtarak okuyucuyu düşünmeye ve duygusal bir yolculuğa çıkmaya davet ediyor.
Kimi zaman, üstkurmacanın gizemli perdeleri aralanıyor ve insan iradesinin sınırları sorgulanıyor. Kimi zamansa, hayata bir kedinin gözünden bakarken, tatlı bir serzeniş ve iyilik dolu bir ruhun peşinden sürükleniyoruz. Bazen ise, kibirli bir insanın, hayata bakışının bir sinek yüzünden nasıl altüst olduğunu gözlemleyerek, hayatta önemli olan değerlerin ne olduğunu fark ediyoruz bu öykülerde.
Birinde, aşık olunanın gerçekte beklenenle uyumlu olmadığına dair bir hayal kırıklığı, karakterimizin iç dünyasında titreşimler yaratırken; mükemmeliyetçilik kavramını sorguluyor ve gerçek aşkın aslında beklediğimiz gibi olmayabileceğini görüyoruz. Bir diğerinde ise kendini arayan bir karakterle beraber, insanların önyargılarla belli kalıplara sıkıştırılmasını sorguluyoruz.
Gülmeyi unutmuş bir dünyada, basit bir espriyle, unutulan neşenin kapısını aralayıp gülmeyi tekrar hatırlarken, bir çocuğun hayali arkadaşıyla içsel bir yolculuğa çıkıyor ve çocuğun içindeki özgüvenin peşine düşüyoruz.
Arka planda bıraktığımız yalnızlık ve güvensizlik, bu hikayelerin bize hatırlattığı insanlık paydasıdır. Seda Kafdağlı, eserindeki her bir öyküsüyle, insanlığın ortak deneyimlerini yansıtarak okuru içsel bir sorgulamaya çağırıyor.


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 98
Ağırlık : 98
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺105,00

Destroying or preserving
Starting all over again
Lost lives
Greediness and materialism
Earth and humanity
Value of peace and life


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 120
Ağırlık : 120
En / Boy : 21 / 27
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺150,00

The mind of a genius
Stealing or serving
Loses and regrets
Things to value
Settling accounts
The will


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 14,8 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺150,00

Life in the big city and the countryside
Summer holiday
The beauty of nature
Dreams and reality
Enjoying farm life


Basım Ayı/Yılı : 6/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 80
Ağırlık : 80
En / Boy : 21 / 27
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺150,00

The Dog Tag A2 Reader


Basım Ayı/Yılı : 6/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 80
Ağırlık : 80
En / Boy : 21 / 27
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺150,00
Örtün Üstünü Üşümesin

Şu anda değerli şair-yazar Sebahat Karagöz’ün üçüncü kitabı olan 03.15’i elinize aldınız, inceliyorsunuz ve kendi kendinize soruyorsunuz:

“Bu kitabı niçin okumalıyım?” ya da “Bu kitabı okumalı mıyım?”, “Bu kitapta ne var?”

Bu kitapta koskoca bir ömrün sadece iki senelik bir bölümü var.

Bir insan sadece iki sene içinde ne yaşayabilir ki?

Kimine göre hiçbir şey, kimine göre koskoca bir ömür...

Hele de her şey 03.15’te başlamış ve yine 03.15’te bitmişse...

Peki nedir 03.15?

Kimine göre yelkovanın akrebi kovalamaktan yorulduğu ve ikisinin de durduğu basit bir an, kimine göre kendisinden başka her şeyi teferruat olarak gören ve adına “Vatan” dediğimiz aşk, kimine göre ise Züleyha’nın Yusuf’a özlemi, Mem’in Zin uğruna zındanlardaki ahı, Pompe’nin üzerine yağan ateş…

Belki de hepsi birden...

Belki mi, yoksa kesinlikle hepsi birden mi?

İşte bu sorunun cevabını şu an elinizdeki kitapta bulacaksınız.


Basım Ayı/Yılı : 10/2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 400
Ağırlık : 400
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺60,00

Kültür, bir millet veya topluluğa özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünüdür. Tarihî ve toplumsal gelişme süreci içerisinde oluşturulan maddi ve manevi değerlerin tamamıdır.

Bu yüzden Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini yüksek Türk kültürü olarak belirlemiştir.
Halk Hikâyeleri, gerçek ya da gerçeğe yakın olayların anlatıldığı uzun soluklu anlatım türüdür. Geleneksel bir içeriği olan, kuşaktan kuşağa sözlü olarak aktarılan öykülerdir.

“Uluğ Türkistan’dan Anadolu’ya Türk Halk Hikâyeleri-1” adlı yeni eserimizde Türkistan ve Türkiye coğrafyasında Türk milleti tarafından ortaya konmuş birçok halk hikâyesini bir araya getirdik. Bu sayede Türkistan ile Anadolu arasında bir köprü kurup Türk okuyucusu ile buluşturduk.

Gayemiz, Türk Halk Hikâyeleri hakkında okuyucumuza bir fikir vermek ve zengin bir bilgi kaynağı sunmaktır. Bin bir emekle ve göz nuru dökerek hazırladığımız bu eserimizin okuyucu tarafından bolca okunması ve sahip çıkılması dileklerimle…


Basım Ayı/Yılı : 10/2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 160
Ağırlık : 160
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

"Fakat sergide gördüğüm bu kürk mantolu resim, ona hayalen dokunmama imkan vermeyecek derecede beni sarmıştı. Onunla bir aşk sahnesi tasavvur etmek değil, karşı karşıya, iki dost gibi oturmayı düşünmek bile elimden gelmiyordu. Buna mukabil, gidip o tabloyu seyretmek, bana bakmadığına emin olduğum o gözlere saatlerce dalmak arzusu gitgide artmaktaydı. Paltomu sırtıma geçirerek tekrar serginin yolunu tuttum ve bu hal, günlerce devam etti."

Sabahattin Ali; aşkın tutku halini anlattığı bu kitabında, in-sanın bilinmeyen yüzlerini seriyor gözlerimizin önüne. Sistem içinde karakterini kaybedenlerden, ruhunu korumak adına sistem dışı kalanlardan ve aşkın bu hengamede kayboluşundan dem vuruyor. Bizi bize yanıtlaması zor sorular ve kabullenmesi daha zor yanıtlarla anlatıyor.


Basım Ayı/Yılı : 2/2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 184
Ağırlık : 200
En / Boy : 14 / 22
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺30,00

"Seni affettiğimi söylemeyi bir türlü kendime yediremedim. Ne zaman ki hastalandım, ölüm döşeğinde yatacak duruma geldim, o zaman kalemi elime aldım. Sen benim deli, deli olduğu kadar da zeki kızımsın. Kaçıp gitmene tabii ki üzüldüm ama biliyordum ki benim her tuttuğunu koparan kızım bunun da üstesinden gelecektir. Sözü uzatmaya gerek yok kızım, seni çoktan affettim. Tek eksiğim ölmeden önce sana sımsıkı sarılamamak oldu…”

Baban...


Basım Ayı/Yılı : 7/2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺40,00

Martin Amcamız gizli güçleri olduğı düşünülen antik bir müzik aletini aramak için, üç Jamaikalı ile yola çıkar.


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 16 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺48,00

Dostlarımız uzaklardan gelen ve büyü ile ölüm saçan bir kızılderilinin peşine düşerler.


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 16 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺48,00
Tükendi


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 13,7 / 20,4
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺76,00
Tükendi


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 13,7 / 20,4
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺76,00
Tükendi

“Bu cümleler sonsuzlukta kaybolmuş kelimelerden oluşuyor. Her kelimesinde bir dünya barındırıyor.

Belki de hayatın en derin sırlarını saklıyor. Ne bir dert ne sonsuz mutluluk ne de dünyevi zevkler.

Sadece anlamak için yazılmış, anlamını anlamak için okunmuş. Sadece kelimelerin yarattığı bir dünya değil. Aynı zamanda okuyanın dünyasıdır ve kendi gerçekliğinin aynasıdır. Kelimeler okuyanın içindeki dünyayı çıkarmak için araçtır. Aşk gibi. Ve bu yaşananlar sonsuzluğun sadece küçük bir parçasıdır.”


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 72
Ağırlık : 72
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺80,00
Tükendi

"Her şey bir merdivenin sessiz basamaklarında başladı. Her bir şiir bu merdivende yalnızlığın verdiği acıyla yazıldı.”


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 64
Ağırlık : 64
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00
Tükendi

Karanlık çöküyor üzerime.

Evren, bu gece de sessiz.

Dokunmuyor ellerime,

Değmiyor gözleri gözlerime.

 

Karanlık, bir efsun gibi çöküyor geceye.

Evren, bu gece de çok yalnız.

Kıyamıyorum kalbimdeki yerine.

Dokunamıyorum parlayan yıldıza.

 

Karanlık, bir nefes kadar uzak bana.

Evren, bu gece de sessiz.

İçime çekiyorum yaşamın karanlığını.

Gecenin sessizliğinde dinliyorum huzuru.

 

Karanlık, anlatmakta zorlandığım kadar zarif.

Evren, bu gece de çok nazik.

İki hoş sohbet ediyorum yalnızlığımla,


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 142
Ağırlık : 142
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺110,00
Tükendi

Denizin maviliğine hayrandı, her sabah İstanbul’un göz kamaştıran denizine bakıp hayallere dalardı,

bu hallerinde saçlarının dalgalara, altın sarısını da güneşin eşsizliğine benzetirdi.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 64
Ağırlık : 64
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00
Tükendi


Re-A! OTAKU Manga, üçüncü sayısı ile karşınızda! Hikayeler tüm heyecanıyla devam ediyor. Yetmiyor, bir de üzerine iki yeni hikaye daha ekleniyor. Yeni sayımızda “Ötekiler” ve “Münferit” serileri sizlerle. Ayrıca yazar kadromuzu da genişlettik. Animeler ve mangalar hakkında dört farklı yazı sizi bekliyor.

Dergimiz gitgide büyüyor ve zenginleşiyor!

HEPİNİZE İYİ EĞLENCELER!a


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 176
Ağırlık : 176
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺89,25
Tükendi

Geçmiş anıların ardında gizlenen yıkık dökük bir aşk masalı…

Yıllardır hiç bıkmadan usanmadan bir adamı sevmenin zorlu yollarından geçmişti, Yasemin. Öyle bir haldeydi ki bu sevgi bir hastalık gibi tüm bedenini sarmıştı. Dopdolu sevip, bomboş hayallerle tek başına kalmıştı. Oysa aşk, fazlasını isterdi daima. Onun kalbi de fazlasını istiyordu, kırılacağını bile bile…

Sevilmekten ve sevmekten fazlasıyla uzaktı, Okan. Onun hayatında bunlardan daha önemli şeyler vardı: İşi ve ailesi. Ve hayatındaki bu önemli şeylerin arasında hiçbir zaman Yasemin’in sevgisine yer yoktu. Olmamıştı, olmamalıydı. Ama nereden bilebilirdi geçmişin böylesine acı bir şekilde yeniden gün yüzüne çıkacağını…

Bir kadının sevmeyen bir kalple savaşı, bir adamın çok sevilmeyle imtihanı…


Basım Ayı/Yılı : 2/2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 336
Ağırlık : 336
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺103,20
Tükendi

Bu otobüse binme.
Evi ateşe verme.
Okulda ya da bir görüşme sırasında bağırma.
Basamaklara takılma.
Kaktüs yutma.
Salyanı akıtma.
Tramvaydan sarkma.
Yalnız kalmaktan korkup hasta numarası yapma.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 232
Ağırlık : 232
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺200,00
Tükendi

Adıyla, uyumuyla, sesiyle, rengiyle, çağrışımıyla ne güzel yakışırlar birbirlerine. 


 Güzelyalı, Karşıyaka, Saat kulesi, Asansör, Kadifekale, Kızlarağası Hanı, Meserret,  Agora, Kordon, Konak, Tepe Kule…


     Yetmedi…

 


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 104
Ağırlık : 104
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺70,00
Tükendi

Orhan Baykal'ı TRT'de çalıştığım yıllardan tanırım .
    Bekarlık günlerimizde aynı evi paylaşacak kadar yakın arkadaşız.
    Üretken ve ilkeli haberciliğini 9 Eylül Gazetesi'nde ki köşesinde sürdüren değerli kardeşim Orhan 'ın bilgi ve deneyim imbiğinden süzerek usta kalemiyle kağıda döktüğü yazıları hem bir solukta okunuyor, hem de Türkiye'nin yakın geçmişteki siyasal çalkantılarına ışık tutuyor.
    Bu kitabı okurken eminim siz de içinizden sık sık “Ne çektin be Türkiye” diyeceksiniz.                                                     
                                                                                                                  Uğur DÜNDAR  
Gazeteci-Yazar


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 250
Ağırlık : 250
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00
Tükendi

İhsan Bayram 10 Mayıs 1933'te İzmir Değirmen-dağı'nda doğmuş. Sanat Enstitüsü'ne gitse de okulu bitirmeden ayrıl­mış. Manisa'da uzun süre içkili Ege Lokantası'nı çalıştırmış. Ardından İzmir'de dolmuşçuluk, barmenlik yapmış. 1964 yı­lında Köprü durağında açtığı Çim Kitabevi'ni emekli oluncaya kadar çalıştırmış. İhsan Bayram ile her oturup konuştuğumuzda bunların ya­zılması, anlattıklarını herkesin bilmesi gerektiğini düşündüğü­mü dile getiriyordum. Hiç itiraz etmeden, her zaman “Haklı­sın” diyordu. Ben iş yoğunluğum yüzünden fırsat bulup zaman ayıramıyordum. 2015 Şubat'ında hafta içi bir gün sağlığını sormak için aradığımda, “Hafta sonu gel şu söyleşiyi yapalım” dedi. “Olur” dedim. O hafta gidemedim. Bir sonraki hafta sonu 22 Şubat 2015 Pazar günü öğle sa­atlerinde kapısını çaldım. Ayten Abla yine çok güzel bir sof­ra hazırlamıştı. İki üç haftadır sağlık sorunları yaşayan İhsan Bayram çok iyi görünüyordu. Yemekten sonra dağlara bakan pencerenin önüne oturduk. “Hazır mısın?” dedim. Suyundan bir yudum aldı. Boğazını temizledi. “Başlayalım” dedi.başlardı.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 137
Ağırlık : 137
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺70,00
Tükendi

Rıhtım Otelin restoranı Cumartesi düzenlenen şiir akşamlarından dolayı tıklım tıklımdı. Katılan restoran müşterileri, gecenin ilerleyen vakitlerinde çakır keyif olmaya başladıklarında Şair Sefa Boran’ın şiirleri, travmalı duygulara merhem oluyordu. Şiirlerini okurken kızların varlıklarından ilham alır ve özellikle gözlerini Maria’dan hiç ayırmazdı. 1940’lı yılların başlarından itibaren Kemeraltı Çarşısı'ndaki kitapçı kızlar, İzmir'in taşralarına kadar ünlenirken, İzmir’deki şiir düşkünlerinden ve şairlerden de Sefa’yı tanınmayan kalmamıştı. Köyümüzün kıraathanesinde de İzmir Fuarının açılışı her yaklaştığında kitapçı kızlar hakkındaki sohbetler, birdenbire hararetlenmeye başlardı.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 108
Ağırlık : 108
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺70,00
Tükendi

Yankılanıyor Lokman: Yavaş yavaş delir(t)en her/bir aşkın içinden geçerken ve yaşarken; yaşamanın içinden geçerken ya da yaşamak içimizden geçerken basa basa üstümüze, tekrarlar tekrarlar tekrarlar-dan mı ibaret düşler, bir ayna gibi, hiç bozulmayan, sıkılmayan, üşenmeyen ve kaçınılmaz mı bütün bu olup biten bizim içimizde, dışımızda, düşümüzde; biz neresindeyiz bu velvelenin şu olmayan denizde? diye soruyor soruyor; soruyoruluyor...


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 56
Ağırlık : 56
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺40,00
Tükendi

“Hep öyle yaşamışlardı. Başka türlü yaşamak gelmiyordu akıllarına. Yeni bir yol, farklı bir tercih... Uzaktı onlara. Kabullenilen bir hayatın dışına kolay kolay çıkmak herkesin harcı değildi. Gündelik tasalarıyla, canlı hâlleri ve tembellikleriyle, neşeleri ve derin olmayan kederleriyle, masumiyetleri ve zararı küçük çekişmeleriyle, büyütmemeyi bildikleri sıkıntılarıyla bu onların hayatıydı. Gördükleri, duydukları başka hayatlar da vardı. Ama yenisini denemek zordu. Daracık bir alanda bile olsa seyrini kestirebildikleri, öngörebildikleri bir hayatın verdiği güvenlik duygusu rahatlatıyordu onları belki de. Ötesi risk, ötesi belirsizlik ve bilinmezlik... En iyi bildiklerini yaşayarak var kılıyorlardı kendilerini.”
Sadık Aslan’ın öyküleri boylu boyunca uzanan Amanos Dağlarından geliyorlar. Sorkê köyünün toprak yolundan geçip. Amanosların yamaçlarına serpilmiş köylerin cılız ışıklarını getiriyorlar. Çocuklar sabırsızlıkla koşup ellerini ayaklarını suya daldırmaya başlıyor. Akan su aralıklarla gölcükler oluşturmuş. Avluya sonradan eklenmiş bir terasta oturuyoruz. İki karakol arası uzanan sınır telleri tam karşımıza düşüyor. Çocuklar köşede yine toprakla oynuyorlar. Asfaltta kulağı okşar biçimde yumuşak bir akış sesiyle ilerleyen araçlara dalıyoruz.


Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 160
Ağırlık : 160
En / Boy : 13 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺79,20
1 2 3 ... 172 >

Edebiyat Kitapları

Edebiyat Nedir?

Edebiyat, kişinin duygu ve düşüncelerini sözlü ya da yazılı anlatma biçimine denilmektedir. Bunun yanı sıra edebiyat sözcüğünün farklı tanımları da bulunmaktadır. Hepsi aynı anlamı ifade etse de edebiyatın belirli yöntemleri vardır. Edebiyat alanında eser veren bir sanatçı verdiği eseri gerçeğe uygun şekilde ele alarak karşısındaki kişide gerçeklik duygusu uyandırabilmelidir. Aynı şekilde edebiyatta her konu insan merkeze alınarak işlenmiştir. Bu yöntemler de edebiyata bilimsel bir anlam kazandırmaktadır. Günümüzün bilim dallarından biri olan edebiyat çeşitli alt dallara ayrılmıştır. Her biri kendi dönemine, bulunduğu yere ya da türüne göre isimlendirilen alt dallar, insanların geniş çerçeveli edebiyat dünyasını daha yakından ve ayrıntılı bir şekilde öğrenmesine olanak sağlamıştır. Halk edebiyatı, 19. Yüzyıl Türk edebiyatı, Rus edebiyatı gibi türler alt dallarındandır. 

Edebiyat kitapları arasında oldukça önemli bir yeri olan klasikler farklı dillere çevrilmiş ve bu sayede geniş kitlelerce okunması sağlanmıştır. Türk edebiyatı kitapları, Türk edebiyatının önemli yazarları tarafından yazılmış, yazıldığı dönemi en iyi şekilde ifade eden kitaplardır. Türk kültürünü, aile yapısını, gelenek ve göreneklerini, savaş zamanlarını anlatan pek çok çeşit kitap bulunmaktadır. Her biri ayrı öneme sahip bu kitaplar farklı dönemlerde yazılmıştır. Edebi roman kitapları olarak da bilinen bu eserler o dönemin Türkçesi ile yazılarak okuyucularına sunulmuştur. Günümüzde ise bu eserler, orijinaline sadık kalınarak sadeleştirilmiş ve günümüz Türkçesinde yeni basımları oluşturulmuştur. 

En İyi Rus Edebiyatı Kitapları

Rus edebiyatı kitapları dünya üzerinde oldukça ilgi gören edebiyat eserlerinin başında gelmektedir.  Rus edebiyatı açısından 19. Yüzyıl edebi anlamda üretken bir yüzyıl olmuştur. Herkesin bildiği ve çeşitli kitaplarını okuduğu bu yazarların, en iyi edebiyat kitapları arasında yer alan romanları bulunmaktadır. Özellikle roman türü ile adını dünyaya duyuran Rus edebiyatı kitapları, o dönemde oldukça geniş okur kitlelerine ulaşmıştır. Ayrıca Rus Edebiyatının, Klasik Dönem Rus Edebiyatı, Romantik Dönem Rus Edebiyatı, Gerçekçi Dönem Rus Edebiyatı olarak çeşitli alanları bulunmaktadır. Bu dönemlerde yazılmış başlıca edebi kitaplar ve yazarları şu şekildedir:

  • Aleksandr Puşkin: Yüzbaşının Kızı, Erzurum Yolculuğu 
  • Fyodor Dostoyevski: Suç ve Ceza, Budala, Karamazov Kardeşler, Yeraltından Notlar, Kumarbaz, İnsancıklar, Ezilenler, Beyaz Geceler, Ecinniler
  • Lev Tolstoy: İnsan Ne İle Yaşar, Anna Karenina, Diriliş, İvan İlyiç’in Ölümü, Çocukluk, Gençlik, Üç Ölüm, Kafkas Tutsağı, Efendi İle Uşağı
  • Nikolay Gogol: Ölü Canlar, Akşam Toplantıları, Bir Delinin Anı Defteri Palto-Burun, Müfettiş, Evlenme Kumarbazlar
  • Maksim Gorki: Ana, Çocukluğum, Ekmeğimi Kazanırken,  Benim Üniversitelerim, İnsanlar Arasında
  • İvan Turgenyev: Babalar ve Oğulları, Avcının Notları, Klara Miliç
  • Anton Çehov: Üç Kız Kardeş, Martı, Vanya Dayı, Vişne Bahçesi, Altıncı Koğuş, Üç Yıl, Hikâyeler

Türk Edebiyatı Kitap Önerileri

Türk edebiyatı kitapları, farklı türde yazılmış çeşitli eserlerden oluşmaktadır. Her birinin ayrı değeri olan bu kitapların Türk tarihi ve edebiyatı açısından oldukça önemli bir yeri vardır. Kitap okuma alışkanlığının, kişisel gelişime katkı sağladığı ve genel kültür bilgisini arttırdığı uzmanlarca belirtilmiştir. Her türlü okurseverin zevkine hitap eden edebiyat okuma kitapları oldukça çeşitlidir. Bu çeşitlerin başında roman, hikâye, masal, şiir türlerinde yazılmış edebiyat kitapları gelmektedir. Bu kapsamda birçok okuyucu tarafından beğenilmiş ve Türk edebiyatının gelişmesine katkı sağlamış başyapıt niteliğindeki eserler okuyuculara sunulmuştur. 

Türk edebiyatı kitap önerileri isteyenler öncelikle Türk Edebiyatı klasiklerini okumalıdır. Reşat Nuri Güntekin'in yazdığı Çalıkuşu, Acımak, Yaprak Dökümü kitapları, Halit Ziya Uşaklıgil’in Aşkı Memnu, Mai ve Siyah, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın Kuyruklu Yıldız Altında İzdivaç, Felatun Bey İle Rakım Efendi, Efsuncu Baba, Ömer Seyfettin’in yazmış olduğu öyküler, Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna, Kuyucaklı Yusuf, İçimizdeki Şeytan kitapları edebiyat kitap önerileri arasında yer alır.  Ayrıca Kurtuluş Savaşı dönemini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kurulduğu yılları anlatan Türk edebiyatının önemli eserlerini yazan Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban, Ankara, Kiralık Konak kitapları okunması gereken edebiyat okuma kitapları arasında yer almaktadır. Aynı şekilde Halide Edip Adıvar, Türk Edebiyatına katkı sağlayan Sinekli Bakkal, Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye, Türk’ün Ateşle İmtihanı gibi başarılı eserler ortaya koymuştur.

Ödüllü Edebiyat Kitapları

En iyi edebiyat kitapları arasında gösterilen Türk ve Dünya Edebiyatına katkı sağlayan yüzlerce ödüllü okuma kitabı vardır. Bu ödüller arasında herkes tarafından bilinen ve prestiji olan Nobel Edebiyat Ödülüdür. Nobel Edebiyat Ödülü alan kitaplar arasında Yüzyıllık Yalnızlık, Kırmızı Zambak, Bulantı gibi kitaplar bulunmaktadır. Aynı zamanda Türk Edebiyatı içinde önemli bir yazar olan Orhan Pamuk, Kar kitabı ile 2012 Nobel Edebiyat Ödülüne layık görülmüştür. Nobel Edebiyat Ödülü yazarın sadece tek bir kitabı üzerinden değil, o güne kadar yazmış olduğu tüm kitapların niteliği değerlendirilerek verilmektedir. Bu kapsamda dünya edebiyatı kitapları arasında nitelikli eser sayılabilecek pek çok okuma kitabı ödüllü yazarların kaleminden çıkmıştır.

Ünlü Edebiyatçı Yazarlar

Türk ve Dünya Edebiyatına katkı sağlayan başlıca yazarlar vardır. Bu yazarların eserleri geniş okur kitlelerine ulaşmış ve en çok satan kitaplar arasına girmiştir. Türk Edebiyatı için örnek oluşturan gerek Modern Türk Edebiyatı gerekse Divan Edebiyatı kitapları yazan yazarlar edebiyat alanının gelişmesinde oldukça etkilidir. Bu dönemlerde yazılmış ve en iyi edebiyat kitapları arasına girmiş eserlerde geniş okuyucu kitlelerine hitap etmektedir. Bu yazarlara örnek verilecek olursa Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Oğuz Atay, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin, Sabahattin Ali, Peyami Safa, Ahmet Hamdi Tanpınar, Mehmet Rauf, Yusuf Atılgan, Adalet Ağaoğlu gibi önemli edebiyatçı ve yazarlar bulunmaktadır. 

Dünya edebiyatı kitapları arasında yer alan, değerli eserler ortaya koyan ünlü edebiyatçılar vardır. Bu yazarlardan Victor Hugo’nun Sefiller kitabı son derece önemli bir yere sahiptir. Aynı şekilde Balzac’ın Vadideki Zambak ve Goriot Baba, Charles Dickens İki Şehir Hikâyesi dünyaca ünlü yazarlar ve eserleridir. Bunların yanı sıra günümüzde de modern edebiyat alanına katkı sağlayan hem Türk hem de yabancı birçok yazar bulunmaktadır. 

Edebi Kitap Fiyatları

Edebiyat ile ilgili kitaplar çeşitli türlerde ve konularda okurlarına sunulmaktadır. Her okurun okumaktan zevk aldığı kitap türü farklılık göstermektedir. Bu kapsamda edebiyat alanı ise oldukça geniştir.Okuyucular kendi zevkine uygun olan kitabı kolaylıkla temin edilebilmektedir. Günümüzde kitap alışverişleri genellikle internet üzerinden yapılmaktadır. Hem kitap fiyatlarının uygun olması hem de çok daha fazla kitaba ulaşabilme imkânından dolayı sanal mağazalar daha fazla tercih edilmektedir. Edebiyat tarihi kitapları, edebi romanlar, divan edebiyatı eserleri gibi farklı alanlarda yazılmış birçok eser kolayca temin edilmektedir. Bu Kitapların fiyatları ise kitabın tasarımına, sayfa sayısına, kitabın ebatlarına, baskı sayısına ve yayınlandığı matbaaya göre çeşitli fiyat aralıklarında okurlarına sunulmaktadır. 

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı