"Mesela biliyor musun, beni başarılarımdan çok başarısızlıklarım güçlendirmiş aslında. Her batırıp berbat etme hikâyemde bir kahramanım olmuş, bir şekilde elimi tutmuş. Onlarca yıldır benimle evden eve taşınan günlüklerimi yaz başında okuduğumda dedim ki, İclal senin bir başarı hikâyen yok! Senin muazzam başarısızlıkların var. Ama maça dönmeye bir güç, cesaret bulmuşsun her seferinde. O güç ve cesaret kaybetmekten doğuyormuş meğer…

Ben kaybettim, ben yazdım.

Ozan okudu ve karaladı.

Bunu sana anlattım, sen oku."

 

  • Kitap Adı Bunu Sen Oku
  • Yazar İclal Aydın
  • Yayınevi Artemis Yayınları
  • Hamur Tipi 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı 240
  • Ebat 13,5 x 21
  • İlk Baskı Yılı 2023
  • Baskı Sayısı 1. Basım
  • Dil Türkçe
  • Barkod 9786053048541

₺78,20

Büyük usta Stephen King’den bir başyapıt daha!

En katı yüreklileri bile derinden etkileyecek bir roman…

Üniversite öğrencisi Devin Jones, o yaz kalbini kıran kızı unutmak umuduyla Eğlence Parkı’nda geçici bir iş bulur. Ne var ki onu dehşet verici olaylar beklemektedir: Vahşi bir cinayete dair efsaneler, ölmekte olan bir çocuğun kaderi, hayatın karanlık gerçekleri ve ölümden sonraki hayat… Her şeyin rengârenk olduğu bir dünyada zifiri karanlığın içine çekilen Jones, bir yandan hayatta kalmaya çalışırken diğer yandan da büyük bir yapbozun parçalarını tamamlamaya çalışır.

Hayat daima bir kandırmacadan ibaret değildir.

Vakitsiz ölüm onları yakaladığı için büyüyemeyen ve sevgiyi hiçbir zaman tadamayanlara dair bir hikâye… Yeşil Yol ve Esaretin Bedeli gibi başyapıtlardaki bütün King duygusallığını taşıyan Eğlence Parkı, gizemli ve gerilim dolu bir hikâye.

 

 

Kitap Adı: Eğlence Parkı
Kitap Yazar Adı: Stephen King
Editör: Gökhan Fırat
Yayıma Hazırlayan: Burcu Bilir
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Derya Balcı
Sayfa Sayısı: 292
ISBN / Barkod: 9789751045195

 

₺63,00

“Yalnız sanıyorsun kendini. Duyguların sadece sana aitmiş gibi geliyor, o yüzden de kendini çaresiz hissediyorsun. Etrafınla çok ilgilenmediğin için bilmiyorsun ama herkes senin gibi. Herkes belirsizliğin çaresizliği içinde kıvranıyor. Buradan bir çıkış yolu var, inan bana.”

Eğer bu romanı eline aldıysan, şundan sen de emin ol: Artık hayatın eskisi gibi olmayacak! Çünkü sen, sana söylendiği gibi, sıradan bir insan değilsin.

Leyla’nın ve Yusuf’un benzersiz hayat hikâyelerine şahit olurken, bilinçaltlarını dönüştürdüklerinde nasıl bir değişim yaşadıklarını göreceksin ve aklında hep: “Ben de başarabilir miyim?” sorusu yankılanacak. Gerçekten istediğinde elbette başaracaksın.

Gerçek seni tanıyacak, bunun sana yaşatacağı özgürlüğe tutulacaksın. Aşkı, sevmeyi, sevilmeyi öğrenen, insanların yaşamına dokunabilmenin mutluluğunu yaşayan Leyla ve Yusuf’ta, belki de kendini bulacaksın.

Şimdi, kitabın kapağını çevir ve kendini bu gerçek hikâyenin sürükleyici rüzgârına bırak; bırak ki, bu rüzgâr seni hakiki benliğin ile tanıştırıp neler yapabileceğini göstersin!

 

Kitap Adı: Leyla'yı Bulmak
Kitap Yazar Adı: Serpil Coşan
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Aslı Özge Yaşargil – Zeynep Koçlu
Yayıma Hazırlayan: Saliha Ulusoy
Son Okuma: Elif Erdağı
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Aslı Varol
Sayfa Sayısı: 336
Tür: Roman
ISBN / Barkod: 9789751044983

₺104,30

Hayatını bütünüyle planlamıştı, ta ki o gelene kadar...
Anastasia Allen’ın küçüklüğünden beri tek hayali, Amerika Birleşik Devletleri olimpiyat takımına girmekti.
Kaliforniya Üniversitesi, Maple Hills’ten tam burs aldığında ve rekabetçi artistik patinaj takımına çiftler kategorisinde seçildiğinde her şey planlarına uygun gidiyordu.
Önüne hiçbir engel çıkamazdı; ajandasındaki bütün planlarını altüst eden hokey takımı ve Kaptan Nate Hawkins bile.
Nate, okuldaki son senesinde kaptan olarak görevini yerine getirip takımının buzda başarılı olmasına odaklanmak istiyordu. Ama üniversitenin iki buz pistinden birinde hokey takımı yüzünden ufak bir aksilik yaşanmıştı. Bu yüzden ona katlanamadığı açıkça belli olan Anastasia da dâhil olmak üzere artistik patinaj takımıyla aynı pisti paylaşmak zorunda kaldığında, görevine odaklanmak çok da kolay olmayacaktı.
Diğer yandan, Anastasia’nın partnerinin başına gelen talihsiz bir olay sonucu turnuvaya hazırlanmak için tek şansı kalmıştı: Hiç hoşlanmadığı ve köşe bucak kaçtığı Nate Hawkins.
Buz pistinde kıvılcımlar havada uçuşurken Anastasia’nın hedeflerini başarmak dışında hiçbir endişesi yoktu. Çünkü bir ilişki istemediği gibi bir hokey oyuncusuna da asla âşık olamazdı. Öyle değil mi?


Basım Ayı/Yılı : 5/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 560
Ağırlık : 560
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺164,25

Usta yazar Jennifer L. Armentrout’un son şaheseri Kan ve Kül serisinin heyecanla beklenen dördüncü kitabı!

Altın taçların çaresizliğinden ve…

Casteel Da’Neer Kan Kraliçesi’nin ne kadar kurnaz ve gaddar olduğunu çok iyi biliyor ama ortaya çıkan sırlar onun bile aklına gelmeyecek kadar büyük.
ölümlü bedenden doğan bir savaş başlar.
Poppy’nin kralını serbest bırakmasını ve Kan Kralı’nın temsil ettiği her şeyi yok etmesini hiçbir şey engelleyemez. Hayat İlkeli’nin muhafızlarının gücü ve kurtların desteğiyle Poppy, Atlantisli generalleri ikna etmeli çünkü her iki krallığın da barış içinde yaşayabileceği bir gelecek ümidi hâlâ var.
Büyük ilkel güç…

Poppy ve Casteel, değer verdiklerini ve kendilerini savunamayanları korumak için eski ve yeni gelenekleri birlikte sürdürmeliler. Ama savaş sadece başlangıç. Kadim ilkel güçler çoktan harekete geçti ve çağlar önce başlayan dehşeti ortaya çıkardı. Kan Kraliçesi’nin başlattığını bitirmek için, Poppy’nin kehanet edilene, yani en çok korktuğu şeye dönüşmesi gerekebilir.

ölümün ve yıkımın habercisi olarak yükselir.  

“Kıvılcımdaki bir gölge, alevdeki bir ışık tendeki ateşe dönüşecek. Yıldızlar gökyüzünden döküldüğünde, büyük dağlar parçalanıp denizlere yürüdüğünde ve eski kemikler tanrıların yanında kılıçlarını kaldırdığında sahte olanın ihtişamı elinden alınacak, ta ki ölümlüler diyarında aynı kötülüklerden, aynı büyük ve ilkel güçten iki kişi doğana kadar.”


Basım Ayı/Yılı : 5/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 728
Ağırlık : 728
En / Boy : 13,7 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺181,77
₺192,72

Arka Kapak Yazısı

Zincire Vurulmuş Prometheus, Eskiçağ’ın en ünlü tragedya yazarlarından Aiskhylos’un günümüze ulaşabilen nadide eserlerinden biri. Bir tragedya üçlemesinin ilk oyunu olan kitap, düzene başkaldıran ve tüm ömrünü insanların iyiliğine adayan, Yunan mitolojisine göre de uygarlığın ilk tanrısı olan Prometheus’un, Olympos tanrılarının gazabına uğramasını ve çektiği acıları konu ediniyor.

Etkili, acı dolu ve isyan kokan diyaloglarıyla kitap, okuyucusuna günümüzün mevcut düzenini çarpıcı bir şekilde sorgulatıyor adeta. Balçıktan yarattığı insana ve soyuna uygarlığı öğrettiği için sarp kayalıklarla dolu bir dağa zincirlenmesi ve ölümsüzlüğünün elinden alınmasıyla lanetlenen Tanrı Prometheus’un etkili hikâyesi bu seçkide, edebiyatımızın değerli kalemi Zülfü Livaneli’nin önsözüyle okurlarıyla buluşuyor!

Kitap Adı: Zincire Vurulmuş Prometheus - Livaneli Kitaplığı
Kitap Yazar Adı: Aiskhylos
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Saliha Ulusoy
İlk Okuma: Emre Ceren
Son Okuma: Gökçe Şenoğlu
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 64
Ebat: 12,5x21
Tür: Çağdaş Dünya Edebiyatı
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751043832

₺31,50

Arka Kapak Yazısı

“Tavşan, yelek cebinden çıkardığı saatine bakıp telaşlandığında ayağa fırladı; çünkü birden, daha önce ne yelekli ne de yelek cebinde saat taşıyan bir tavşan görmediği gerçeği beyninde şimşek gibi çaktı ve meraktan adeta tutuşarak, tarlada onun peşi sıra koşturdu.”

Hem çocuk hem de yetişkin edebiyatının yapıtaşlarından biri olan Alice Harikalar Diyarında, nesiller değişse de etkisinden hiçbir şey kaybetmeyen bir klasiktir. Çocuklar için hayal gücünün sınırlarına bir yolculuk sunan bu eser, yetişkin edebiyatında ise siyasi ve dini çekişmeleri hicveden bir alegori; ayrıca sembolizmin en yetkin metinlerinden biri olarak kabul görmüştür.

Edebi kimliğinin yanı sıra matematik ve mantık bilimlerindeki yetkinliğiyle de tanınan Lewis Carroll’un 150 yılı aşkın bir süre önce kaleme aldığı büyülü klasiği Alice Harikalar Diyarında’yı Livaneli Kitaplığı içerisinde, Solmaz Kâmuran’ın özenli çevirisiyle sunuyoruz.

Kitap Adı: Alice Harikalar Diyarında - Livaneli Kitaplığı
Kitap Yazar Adı: Lewis Carroll
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Gökçe Şenoğlu
İlk Okuma: Emre Ceren
Son Okuma: Elif Erdağı
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayıs:ı 104
Ebat: 12,5x21
Tür: Çağdaş Dünya Edebiyatı
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751043863

₺35,00

Arka Kapak Yazısı

Bu dünyanın kötülüğü karşısında saf kalabilmiş onurlu bir kalemden etkileyici bir başyapıt!

Nazi’nin sistematik işkencelerine maruz kalan Avusturyalı Doktor B.’nin hiçliğin ortasında benliğini yitirmemek için girdiği psikolojik savaşın muazzam öyküsü.

Gestapo tarafından özel bir uygulama ile toplama kampına gönderilmek yerine ayrıcalıklı kişilerin tutulduğu bir otel odasına yerleştiriliyor Doktor B. Bir otel odası ne kadar mı kötü olabilir? Tahayyül bile edemeyeceğiniz kadar. Ancak insan ne olursa olsun hayatta kalmak üzere programlanmış bir yapıya sahip. Doktor B. de öyle yapıyor ve sığınabileceği en anlamlı şeye sığınıyor. Zalim bir krala karşı yenilmemek için kralların oyununu, satrancı kullanıyor. Bu bir obsesyon halini aldığında ise ortaya unutulmaz bir eser çıkıyor.

Avusturyalı yazar Stefan Zweig’ın Nazi zulmünden kaçtığı sürgün yıllarında kaleme aldığı Satranç, psikolojik novellaların en büyüleyicisi.

Yaklaşık bir asırdır tüm dünyada milyonlarca kez okunmuş bu kitap edebiyatımızın usta kalemi Zülfü Livaneli’nin özel seçkisi ve onun önsözüyle okur karşısında.

Kitap Adı: Satranç - Livaneli kitaplığı
Kitap Yazar Adı: Stefan Zweig
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Ezgi Hotalak
İlk Okuma: Emre Ceren
Son Okuma: Elif Erdağı
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 64
Ebat: 12,5x21
Tür: Çağdaş Dünya Edebiyatı
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751043849

₺31,50

Senin görevin kalbimi korumaktı.

HEPİMİZİN ACILARI VARDI AMA BEN BU ACILARI DİLE GETİREMEYECEK KADAR TUTSAKTIM.

Kâhin gözlerini bebekten ayırıp yere çevirdi ve başını salladı.
“Bu o, majesteleri,” dedi. “Kehanetin bebeği. Tacın sizden sonraki sahibi, krallığın tek kurtuluşu ve kalbin taşıyıcısı.”

Prenses Sara’nın kaderi, o doğmadan önce bile herkes tarafından biliniyordu. O, kehanetin bebeği ve kalbin sahibiydi; kraliçesi olacağı krallığa bolluk ve bereket getirecekti. Kehaneti öğrenen krallıklar Sara’nın peşine düşünce savaş kaçınılmaz hale geldi. Artık yapılacak tek şey vardı: Kalbin sahibi Sara, babasının yedi muhafızıyla yola çıkacak, saraydan olabildiğince uzaklara gidecekti...
Bu yolculuk kralın en güçlü muhafızı Hazar ve Prenses Sara’yı öyle
bir noktada bağlayacaktı ki kader bu bağa çözülemeyecek
bir düğüm atacaktı.

Hazar...
Kalbimin koruyucusu, vazgeçilmezi ve en büyük düşmanı... Beni koruduğu hiçbir kötü, kalbimi onun kadar kırmadı.


Basım Ayı/Yılı : 5/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 320
Ağırlık : 320
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺119,25

‘’Eşittik ve birbirimizi dengeliyorduk.’’
‘’İki kapalı kart… Maça kızı ve sinek ikili… Maça kızını çekmek isteyen iki kişi… Eşittik. Peki, hangimizin daha çok ihtiyacı vardı bu karta? İşte burada eşitlik bozuluyordu. Şüphesiz ki benim ondan daha çok ihtiyacım vardı; deniz gözlü çocuğu kurtarmam gerekiyordu.
Yüzde elli ihtimale kalmıştı tüm umutlarım. Bora Karabey kartlardan birini rastgele seçti. İşletmeci, bana kalan kartı açtı. Karşımda sinek ikili duruyordu. Ardından, Bora Karabey elindeki maça kızını masanın üzerine koydu.
Kaybetmiştim. Yüzde elli ihtimalle bana gelebilecek maça kızı, Bora Karabey’e gitmeyi tercih etmişti. Bora Karabey, maça kızıyla beraber bir servet kazanmıştı. Sevinmemişti bile, yüzünde mimi oynamıyordu. İfadesiz kara gözleri, yıkılan hayallerime bakıyordu; ben ise bana ihanet eden maça kızına…
Maça kızı, yalnızca Anıl’ın hayatını mahvetmemişti; o parayı toplamaya çalışan, hastane odası önünde dualar edip ağlayan herkesi öldürmüştü aslında.
Bizden deniz gözlü çocuğu alacaktı maça kızı.’’


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 664
Ağırlık : 664
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺121,04

Arka Kapak Yazısı

Yaşanmışlıkların acısı, hayatı çekilmez bir hale getirmeye başladığında tek çare ölmek midir? Bir ihtimal daha varsa buna kim hayır diyebilir?

Leyla için bir ihtimal daha vardı ve hayır diyemedi. Yolları Müphem ailesi ile kesiştiğinde hayatına yepyeni bir umut ışığı doğdu. Şimdi, geçmişe ve geleceğe gidecek, her şeyin düzelmesi için elinden geleni yapacaktı. Fakat geleceğe vardığında asla karşılaşmaması gereken biriyle karşılaştı. Yaptığı her hamle olayları daha da içinden çıkılmaz bir noktaya sürüklerken, kendisini aşkı ve arkadaşlığı sorguladığı karanlık bir labirentin içinde çıkış yolu ararken buldu.

İlk romanı Otuz Yedi ile büyük yankı uyandıran Sezin Karameşe, zihninin dehlizlerinden çıkardığı olağanüstü bir kurguyla yeniden okur karşısında.

On Dün Önceki Kız’ı okurken nefesinizi tutacak, gelmesini asla istemediğiniz bir sona merakla koşacaksınız. Ve orada sizi büyük bir sürpriz bekliyor olacak.

Kitap Adı: On Dün Önceki Kız
Kitap Yazar Adı: Sezin Karameşe
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Ezgi Hotalak
Son Okuma: Elif Erdağı
Kapak Tasarım: Onurhan Ersoy
Sayfa Tasarım: Aslı Varol
Sayfa Sayısı: 304
Ebat: 13,7x23
Tür: Roman
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044761

₺100,10

Arka Kapak Yazısı

“Bu bir kentsel görüşüm hikâyesidir.”

Birilerinin rahat yaşaması, mal mülk sahibi olması için aklının ermediği, eremediği düzeneklerin vidası, çarkı oluyorsun. Makinenin dişlisisin ama makine ne üretiyor bilmiyorsun, sadece içinde dönüyorsun... “Ben olmasam bu makine olmaz, bu dişli dönmez” kafalarındasın ama günün birinde kırılır, dökülürsen atıyorlar seni hurdaya, yerine aynı özellikte yeni bir dişli! Sen de düşünürsün hurdalığın tozlu raflarında, “Hani ben çok önemliydim, bensiz olmuyordu n’oldu birden?” diye!

Metropolde geçen koşuşturmacanın içinde, hiçbirimizin durup “Ne yapıyorum ben?”, “Yaşadığım hayattan mutlu muyum?”, “Hayata dair belirlediğim amaç ne?” diye durup düşünmeye vakti yok. Yoğun iş hayatımızda, okul hayatımızda ve aile, arkadaşlık, duygusal ilişkiler bazında akış bizi nereye sürüklerse oraya gidiyoruz, tamamen kurala ayak uyduruyoruz. Afili Kentin Alaylıları bu noktada; köyden kente göçen insanların yaşadığı kültür çatışmasından kadın-erkek ilişkilerine, öğrencilerin yaşadığı problemlerden esnafın iç sesine değin hepimizin yaşadığı veya şahit olduğu problemlerden bir satır sunuyor.

Cem Arslan’ın eğlenceli kaleminden dökülen bu satırlar hem etrafımızda gelişen olayları fark etmemizi sağlıyor, hem verdiği tavsiyelerle yüzümüzü gülümsetirken yolumuza ışık tutuyor, hem de yoğun ve yorucu gündemimize bir nefeslik mola olmaya geliyor.

Kitap Adı: Afili Kentin Alaylıları
Kitap Yazar Adı: Cem Arslan
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Saliha Ulusoy
Kapak Çizim: Gilas Coşkun
Kapak Tasarım: Gilas Coşkun
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 256
Ebat: 13,7 x 21,5
Tür: Roman
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044426

₺62,50

Burada anlatılan hikâyeler, hayatları Troya Savaşı'nın ilmeklerine dolanmış kadınların hikâyeleri. Gecenin yarısında bir kadın uykusundan uyanır ve sevdiği şehrin alevler içinde olduğunu görür. Grekler ve Troyalılar arasındaki on yıllık savaş artık sona ermiştir. Troya düşmüştür. Kaderleri artık Greklerin elinde olan Troyalı kadınlardan onlar adına Akhilleus'la savaşan Amazon prensesine, Odysseus'un dönüşünü bekleyen Penelopeia'dan kan davaları yüzünden her şeyi başlatan üç tanrıçaya...

“Bana şarkını söyle Musa, dedi ve ben de söyledim. Kadınların, gölgeler içindeki kadınların şarkısını söyledim. Unutulmuş, göz ardı edilmiş, adı anılmamışların şarkısını söyledim. Bu asla bir veya iki kadının hikâyesi değildi. Bu hepsinin hikâyesiydi. Bir savaş, yaşamlarına dokunduğu insanların yarısını göz ardı etmez. Öyleyse biz neden edelim?”

“Natalie Haynes, kendine özgü tutkusu, zekâsı ve feminist bakış açısıyla Troya Savaşı'nın sessiz kadınlarına ihtiyaç duyulan sesi veriyor.” – Madeline Miller, Ben, Kirke'nin yazarı “Sürükleyici bir feminist başyapıt.” – Deborah Frances-White

“Natalie Haynes hızla bu neslin Mary Renault'su olmakta; Troya Savaşı'nı tamamen kadınların bakış açısıyla anlattığı Bin Gemi, yazarın eserleri içinde en iyisi.” – Observer

“Haynes mesleğinin ustası. En eski hikâyelerimizden birine sıcacık bir hayat üflemeyi başarıyor.” – Telegraph

 

  • Yazar: Natalie Haynes
  • Yayınevi: Epsilon Yayınevi
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 344
  • Ebat: 13,5 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2021
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786254141072

 

₺73,88

Punk 57’nin çok satan yazarı Penelope Douglas’tan yakıcı, yasak aşk hikâyesi

JORDAN 

Gidecek başka hiçbir yerim yokken beni yanına aldı. Beni kullanmıyor, canımı yakmıyor ya da beni unutmuyor. Bana bir hiçmişim gibi davranmıyor ve beni hafife almıyor. Beni hatırlıyor, benimle gülüyor ve bana bakıyor. Beni dinliyor, beni koruyor ve beni görüyor. Yanıma yaklaştığında kalbim öyle hızlı atıyor ki. Ama bunu durdurmalıyım. Bu olamaz, olmamalı. 

PIKE 

Yardım ettiğimi düşündüğüm için onu evime aldım. Yemek pişirir ve biraz temizlik yapar diye düşünmüştüm, kolay bir çözüm gibi görünüyordu ama günler geçtikçe, her şey zorlaştı. Aklımın ve bakışlarımın ona kaymasına engel olmalı ve evde onunla her karşılaştığımda nefesimi tutmayı bırakmalıyım. Ona dokunamam, bunu hayal bile etmemeliyim. Çünkü o, oğlumun kız arkadaşı.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 432
Ağırlık : 432
En / Boy : 17 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺113,52

New York Times çoksatan yazarı Colleen Hoover’dan muhteşem bir roman daha...

Aşk uğruna her şeyi riske atanların, gerçekle yalan arasında kalbinin sesini bulanların hikâyesi...

Yirmi bir yaşındaki Auburn Reed, hayatta değer verdiği ne varsa çoktan kaybetmiştir. Hayatını yeniden kurma mücade-
lesinde önemli bir amaç edinir ve bu mücadelede hataya yer yoktur. Ama iş bulmak için gittiği Dallas stüdyosunda, orada
çalışan ressam Owen Gentry’nin çekiciliği karşısında kayıtsız kalamayacağını hesaba katmamıştır.

Auburn bir kez olsun kalbinin sesini dinleyip bu genç ressama duyduğu aşka kapılmak istese de Owen’ın sakladığı bir sır
buna izin vermez. Onun karanlık geçmişi, Aurbun’ün değer verdiği her şeyi yok edecek güçtedir. Hayatını geri kazanmak
için bu genç ressamdan kurtulması gerekir. Peki, Auburn bunu başarabilecek mi?

Owen’ın ise bu ilişkiyi kurtarmak için tek yapması gereken bir itiraf... Ama bu itiraf, esas günahından çok daha yıkıcı.

“Hoover, aşka ikinci şans verdiği hikâyesinde kalbinizin en derinine dokunuyor.” – Booklist

“Colleen Hoover yine bayılacağınız bir roman sunuyor. Şaşırtan, gülümsemenizi sağlayan ve hüzünlendiren bir roman...” –Vilma’s Book Blog

 

 

  • Yazar: Colleen Hoover
  • Yayınevi: Epsilon Yayınevi
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 304
  • Ebat: 13 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786254142727

 

₺80,77

İyi Bir Kızın Cinayet Rehberi devam ediyor. İyi Kız, Kötü Son’da daha fazla karanlık sır gün yüzüne çıkıyor... Pip, yaşadığı kasabada yıllar önce işlenen cinayeti çözdüğü araştırmasının ardından bir daha asla böyle işlere bulaşmamaya karar verir. Ancak bu kararı, araştırması sırasında başından geçenleri anlattığı bir polisiye podcast’i hazırlamasına engel olmaz. Kendini suç vakalarının tam orta yerine atmadan, onları sadece anlatmakla yetinerek geçirdiği vakit hoşuna gitmiştir. Derken o cinayetin yıldönümünde kasabada bir kayıp vakası yaşanır. Anma töreninde neredeyse tüm kasabalıların gördüğü Jamie Reynolds bir anda sırra kadem basmıştır. Jamie’nin ailesi Pip’ten yardım ister. Bu isteği reddedemeyen Pip yeni bir araştırmanın içinde bulur kendini. Araştırdıkça da kasabanın karanlık sırlarıyla yüzleşir. Çok geç olmadan Jamie’yi bulabilecek midir? Peki ya kendisi? Bu olayı çözdükten sonra hâlâ güvende sayılabilecek midir?

 

 

  • Yazar: Holly Jackson
  • Yayınevi: Epsilon Yayınevi
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 358
  • Ebat: 13,5 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786254142642
 

 

₺73,88

“Okurlar, nükteli diyalogları  ve sevilesi yan karakterleriyle hem gerçekçi hem de eğlenceli olan bu kitabıellerinden bırakamayacaklar.”
Library Journal

Doktora öğrencisi Olive Smith aşka inanan biri değildir. Bu inancına şanssızlığı da eklenir ve başına gelen olayların sonunda, sevgilisi olduğuna dair yalan söylemek zorunda kalır. Yalanına kanıt arayan Olive panikler ve okulun koridorunda karşısına çıkan ilk adamı öper.

Ne yazık ki bu adam, öğrenciler tarafından “meşhur pislik” olarak bilinen genç biyoloji profesörü Adam Carlsen’dan başkası değildir. Olive hiç beklemediği bir tavırla karşılaşır; genç adam onun sırrını saklayacağını hatta işbirliği yaparak sevgilisi rolünü oynayacağını söyler.

Olive ile Adam’ın küçük bir deney olarak başladıkları sahte ilişkileri, sonunda her şeyin gerçek olduğu bir noktaya varır. Genç kadın, aşk hipotezlerinden daha karmaşık tek şeyin kendi kalbini mikroskop altında incelemek olduğunu çok geçmeden fark edecektir.

Sahte bir gönül ilişkisinde taraflar birbirlerine karşı koyamazsa ne yaşanır? Tabii ki tüm aşk hipotezleri yerle bir olur.

 

 

  • Yazar: Ali Hazelwood
  • Yayınevi: Nemesis Kitap
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 376
  • Ebat: 13,5 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786257359795

 

₺72,98

Başımı göğe kaldırıyorum, Şimal Yıldızı’nı arıyor gözlerim. O kayıp. Bense birilerinin giderken ardında bıraktığı çığlık gibi hayattayım.
Romanlarıyla okuru renkli yolculuklara çıkaran Nermin Yıldırım, bu defa el ele tutuşan öykülerden oluşan büyüleyici bir dünya kuruyor. Çocukluk düşleri, gençlik hevesleri, ihtiyarlık özlemleri, gidenler, kalanlar, bekleyenler, arayanlar, en karanlık dehlizlerde bile bir umut ışığı bulanlar, düşmemek için birbirine tutunanlar, her şeye rağmen hayata inananlar, bu buruk ama görkemli şölende bir araya geliyor.
Bavula Sığmayan görünenin ötesine geçip insana ve yaşadıklarımıza farklı perspektiflerden bakmamızı sağlayan geniş bir panorama sunuyor bizlere. Nermin Yıldırım’ın duyarlı bakışı, etkileyici diliyle dokuduğu derinlikli hikâyeler, yüreklere dokunurken, tekrar tekrar okuma isteği yaratacak, uzun süre hafızalardan çıkmayacak.

 

 

  • Yazar: Nermin Yıldırım
  • Yayınevi: Hep Kitap
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 232
  • Ebat: 13,5 x 19,5
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786051924991

 

₺59,04

2 EN YAKIN ARKADAŞ

YALANCILAR. ÂŞIKLAR. BAĞIMLILAR.

1 EPİK AŞK HİKÂYESİ

Hiç kimse, utangaç Lily Calloway’ın en büyük sırrını tahmin edemezdi. Herkes üniversite barlarında dans ederken, Lily tuvaletlerde takılırdı. Birileriyle yatmak için... Dürtüleri onu tek gecelik ilişkilere, şehvetli buluşmalara ve hissettiği utanç yüzünden unutmak isteyeceği yerlere götürüyordu.

Sırrını bilen tek kişinin de kendine ait, farklı bir sırrı vardı.

Loren Hale’in en yakın arkadaşı, bir şişe viskiydi.

Lily onun listesinde ikinci sıradaydı.

Üç yıl boyunca gerçek bir ilişkileri varmış gibi davranarak bağımlılıklarını ailelerinden gizlemişlerdi. Evlerine girip çıkan rasgele erkekleri ve içki şişelerini saklama sanatında artık uzman sayılırlardı.

Ancak bağımlılıklarının altında ezildikleri zamanlarda, ikisi de aralarındaki yıkıcı ilişkiye dört elle sarılıyorlardı. Son zamanlarda ise yalanlar olmadan, daha iyi bir hayatı birlikte yaşamalarının mümkün olup olmadığını merak etmeye başlamışlardı. Etraflarındaki yabancılar ve aileleri, birlikte korudukları bu hayata dahil olmaya başladıkça yeni zorluklarla karşılaşıyorlardı.

Belki de bağımlı oldukları şeyler alkol ve seks değildi.

Asıl bağımlılıkları birbirlerine karşı olabilirdi.

 

 

  • Yazar: Becca Ritchie, Krista
  • Yayınevi: Martı Yayınları
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 464
  • Ebat: 13,5 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2021
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786254489648

 

₺81,75

Arka Kapak Yazısı

Binlerce yıl geriye uzanan bir tarih, sayısız medeniyete yapılan ev sahipliği ve üç büyük dine sahne olmuş topraklar… Tüm zamanların şehri Hatay’da güç savaşı başlıyor.

Dünyayı yerinden oynatacak; dinler ve kültürler arasında kargaşa yaratacak büyük planın perde arkasındaki gizil güç, onun “gölge” oyuncuları ve şehrin gerçek sahipleri arasında tansiyonu hiç düşmeyen bir mücadele yaşanıyor.

Bu kavganın tam ortasında ise eski bir aşkın hazin gerçekleri gün yüzüne çıkıyor. Zahit ve Kemal… İki kardeşin bir kadın için beslediği imkânsız aşk, bu mistik şehrin sokaklarında, hiç beklenmedik bir psikolojik gerilimin içinde son buluyor.

Mitoloji, tarih ve siyasetin iç içe geçtiği elinizdeki roman zihinlerde iz bırakacak bir kent panoraması çiziyor. Garaz, okuru olağanüstü kurgusuyla sınırları zorlayacak bir oyuna davet ediyor.

Kitap Adı: Garaz
Kitap Yazar Adı: Serhan Kurşun
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Ezgi Hotalak Adalı
Son Okuma: Kadriye Kızıl Güzelkan
Kapak Tasarım: Metin Taha Yılmaz
Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay
Sayfa Sayısı: 288
Ebat: 13,7 x 21,5
Tür: Roman
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044501

₺47,00

New York Times Çok Satan listelerinde aylarca yerini koruyan ve farklı milletlerden milyonlarca okurun kalbinde
taht kuran İçimdeki Müzik’in bu çarpıcı devam romanında Melody, tutkusunun peşinden gidebilmek adına korkularıyla yüzleşiyor.

Melody, artık daha büyük ve daha cesur bir genç kızdır. Onun gibi farklı yeteneklere sahip çocuklara yönelik kamplar olduğunu keşfettikten sonra, bir kampa gidebilmek için can atıyor. Ormanda yürüyebileceği, çelik halatla uçabileceği ve hatta ata binebileceği bir yer! Belki de sonunda gerçek bir arkadaş edinebileceği, kendi
kararlarını verebileceği hatta kendi başına bir şeyler yapabileceği bir yer - rüya gibi! Melody, titreyen kamp ateşinin ışığında ve fırtınaların gücüyle gerçekten ne kadar cesur ve güçlü bir genç kız olduğunu keşfetmek üzere.

 

 

  • Kitap Adı: İçimdeki Melodi
  • Yazar: Sharon M. Draper
  • Yayınevi: Genç Timaş
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 320
  • Ebat: 13,5 x 20,5
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786050846034

 

₺73,80

José Saramago’nun yazarlık serüveninin başladığı kitap Dul. Saramago’nun henüz 25 yaşındayken kaleme aldığı ilk romanı, 1947’de Günah Diyarı adıyla yayımlanmıştı. Ancak yazarın çok içine sinmeden gerçekleşen bu isim değişikliği yüzünden kenarda tuttuğu romanı, yıllar sonra “asıl adıyla” yeniden okuruyla buluşuyor. Bugün Nobel ödüllü bir yazar olarak eserlerini okuduğumuz José Saramago’nun bütün acemiliklerden uzak, ancak alıştığımızın dışında “klasik” üslupla kaleme aldığı Dul’da, daha sonraki eserlerinde karşımıza çıkacak birçok unsurun şifrelerini de göreceksiniz.

Yazarın doğumunun yüzüncü yılı vesilesiyle Portekizce dışında dillerde ilk defa yayımlanan Dul, dünyaca ünlü bir ustanın kaleminden yıllarca yeniden okunmayı bekleyen gizli bir hazine.

 

 

  • Kitap Adı: Dul
  • Yazar: Jose Saramago
  • Çevirmen: Bengi De Sa Matos Paixao
  • Yayınevi: Kırmızı Kedi
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 296
  • Ebat: 13 x 19
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod9786254181757

 

₺96,76 KDV Dahil

Zamanında zihnimize yazılanlar, sonradan kaderimizi yazar…

Açık kapıdan kırmızı pelerinli bir kız giriyor içeri. Bir filmden, bir masaldan kopup gelivermiş gibi hali var. Sabah ezanı okunurken, gün daha tam doğmamış, etraf henüz tam aydınlanmamışken insanın içine bir ürperti gelir ya, ona benzer bir duygu içimi yalayıp geçiyor. Hayalet gibi…

Şu anda kapıyı bir açan olsa, bu kızın odanın ortasında, gözleri kapalı, pelerinin etekleri havalanmış, öylece döndüğünü, benim de keyifle onu seyrettiğimi görse ne düşünür acaba? Ne diyecek, “Biri deli, biri de deli doktoru” der. Onu huşu içinde seyrederken, “Acaba yaşadığı hangi acılar, içine düştüğü hangi çıkmazlar onu bir ruh doktorunun odasında böylesine döndürüyor?” diyorum içimden. İnsan bir psikiyatri kliniğine giderken neden böyle bir pelerin giyer, neden başına önü tüllü bir şapka takar ki… Bunların bir anlamı olmalı. Ve çok geçmeden yaşanan acılar, ince bir sızı gibi tel tel dökülüyor ağzından. Acının, korkunun, aşkın, sevdanın, umudun, umutsuzluğun en büyüğünü yaşamış bu kız.

Çocuklukta yaşanan bir tacizin, bu tacizin koyu gölgesi altında geçen yılların, yalnızlığın, kimsesizliğin, her şey bitti derken açılan yepyeni kapıların, kısaca iyisiyle kötüsüyle macera dolu, dokunaklı bir hayatın hikâyesi bu; çok masum bir aşk hikâyesi aslında. 

Kitabın bir yerlerinde mutlaka kendinizle ve sizde iz bırakanlarla karşılaşacaksınız. Umarım onları iyi tanır, önce kendinize, sonra da onlara biraz daha hoşgörüyle yaklaşabilirsiniz.

Gülseren Budayıcıoğlu, 3 Kasım 2022, İstanbul

 

 

  • Yazar: Gülseren Budayıcıoğlu
  • Yayınevi: Doğan Kitap
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 424
  • Ebat: 13,5 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786258215618

 

₺131,12

Arka Kapak Yazısı

Beklediği şeyin ne olduğundan o da tam emin olamıyordu. Eşinin kayıp bedeni hakkında bir haber mi? Yoksa morgda duran başı mı? İçeride beklemesini istememişlerdi. Burada, bu salonda, o da herkes gibi ölümü bekledi. Burası diğer bekleme salonlarından farklıydı. En kötüsünde bile bir umut olurdu.

Girişe yazmamışlardı ama buraya umudun girmesi yasaktı!

Bir çocukluk travması, insana ne kadar kötü bir şey yaptırabilir ki? Ya dâhice planlanmış, akıl almaz cinayetlerin sebebi? Evet, bir travma, acımasız bir seri bir katil yaratabilir: Cenk.

Alınan bir ihbar üzerine olay mahalline giden polisler, karşılarında su dolu bir küvetin içinde, vücudu şeffaf bir bantla sarılmış kadın cesedi bulur. Olay araştırılırken, daha önce benzeri görülmemiş biçimde işlenen cinayetler ise seri şekilde devam eder. Bu cinayetlerin sorumlusunun geçmişiyle barışamaması ve sahip olduğu “şekersiz şeker” hastalığı nedeniyle aklını ve duygularını kontrol edememesi, birçok insanın hayatına mal olur.

Bir insanın geçmişinin yaralarıyla başa “çıkamaması” ile yaşanan tüm bu karmaşanın, olay akışının ve ustaca işlenmiş sürükleyici kurgunun sonunda, sizleri hayrete düşürecek bir final bekliyor. Bir solukta okuyup bitireceğiniz OXI ile geçmişin sır perdesini aralamaya hazır olun!

Kitap Adı: OXI
Kitap Yazar Adı: Ahmet Ziya Yıldırım
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Saliha Ulusoy
Düzelti: Elif Erdağı
Son Okuma: Kadriye Kızıl Güzelkan
Kapak Resmi veTasarımı: Gilas Coşkun
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 272
Ebat: 13,7 x 21,5
Tür: Roman
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044372

₺47,00

Anneler her şeyi bilir… Ama dinleyen kim?

 Dedektif Jane Rizzoli ile adli tabip Maura Isles tuhaf bir cinayetle karşı karşıyadırlar. Çok sevilen, kendi halinde bir hemşire olan Sofia Suarez evinde vahşice öldürülmüştür. Sofia’nın son günlerinde bir araştırmaya giriştiğini öğrenen Jane, birkaç ay önce vurkaç mağduru olmuş Amy ile Sofia Suarez arasında bir bağlantı kurunca dava iyice içinden çıkılmaz bir hal alır.

 Bu arada Jane’in annesi Angela Rizzoli mahallesinde garip şeyler döndüğünü düşünür. Komşunun kızı evden kaçmıştır ve sokağın karşısına taşınan çift başta Angela olmak üzere herkesten uzak duruyordur. Angela kızına kuşkularından bahsetse de Jane oralı olmaz. Jane zorlu araştırmasına devam ederken, Angela’nın mahalle bekçiliği beklenmedik sonuçlara yol açacaktır.

 

ess Gerritsen ABD’nin San Diego kentinde doğdu. Stanford Üniversitesi’nde antropoloji konusunda lisans yaptı, California Üniversitesi’nden tıp diploması aldı. New York Times’ın çok satanlar listesine giren Hasat’la dünya çapında başarı kazandı. Yazarın Kemik Bahçesi, Mefisto Kulübü, Ruh Koleksiyoncusu, Sessiz Kız, Kayıp Kızlar, Çırak, Günahkâr, İkiz Bedenler, Bir Sırrım Var, Rehine, Gece Gelen, Gece Yarısından Sonra, Karanlığın Ayak İzleri, Asla Arkana Bakma ve Bıçak Sırtı adlı romanları ve Ucubeler ile İsimsiz Ceset adlı öyküleri Doğan Kitap tarafından yayımlandı ve büyük okur kitlelerine ulaştı.

 

  • Yazar: Tess Gerritsen
  • Yayınevi: Doğan Kitap
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 256
  • Ebat: 14 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786258215175

₺86,12 KDV Dahil

1992-2022

Kurt Seyt ve Shura 30 yaşında...

 

Tarihi bir gerçeğin öyküsü olan bu romanla, 1892’nin Yalta’sından St. Petersburg’un saltanat günlerine, Karpatlar cephesinden ihtilâlin cehennemine ve nihayet işgâl altındaki İstanbul’a, 1920’lerin Pera’sına macera dolu bir yolculuk yapacaksınız. Romanın kahramanlarıyla birlikte polkaların, troykaların sihirli âlemini, ihtilâlin ve savaşın acımasızlığını, parçalanmış Osmanlı’nın son günlerini yaşayacaksınız.

 

Kurt Seyt: Mirza Eminof’un servet ve unvanla doğan oğlu; yakışıklı, hırslı, cesur. Çar Nicholas’nın Muhafız Alayı’nda genç bir üsteğmen olması nedeniyle, Bolşeviklerin ölüm listesinde yer aldı. Kaçarken getirdiği bir taka dolusu silahı Mustafa Kemal’in Kuvayı Milliye’sine teslim ettiğinde, karşılık istemeyecek kadar gururluydu. Hayatına sıfırdan başlarken, serveti sadece gururu ve aşkıydı.

 

Shura: Henüz on altısındayken, saf güzelliği ve beklentisiz aşkıyla Seyit’in dünyasına girdi. Onun da kaçması gerekince, sevdiği erkekle atıldığı bu macerada, bir daha hiç göremeyecekleri vatanlarının, ailelerinin, artık yaşamayacakları geçmişlerinin hasretini, çaresiz hüzünlerini, birbirlerinin aşklarında dindirmeye çalıştılar.

 

Sevgili okur, Türk edebiyatının klâsikleri arasında yerini alan bu roman, büyük bir aşkın, savaşın, ihtilâlin, hasret ve hüznün hikâyesiyle, sizleri baştan sona kendine has bir tat, merak ve heyecana sürükleyecek.

₺175,12

Yitip giden İstanbul’a bir ağıt…

Yetmiş beş yaşındaki İstanbullu Rum Periklis Drakos koronavirüs günlerinde, doğup büyüdüğü Çember Apartmanı’ndaki dairesinde anılarını kaleme almaya başlar. Mahallede kendine bir ev arayan Leyla’ya ilk görüşte âşık olur. Artık anılarını kendini Leyla’ya anlatmak için yazacaktır... Periklis’in anıları, hem aşk ile tutkunun hem de acıyla kaybolan Beyoğlu’nun hikâyesidir. İstanbul’un son yetmiş yılında ustaca dolaşan Defne Suman, hüznün ve matemin olduğu kadar dostluğun, direnişin ve ümidin romanını yazdı… 

Yağmur bastırmıştı. Temrin Yokuşu’ndan Dolapdere’ye içinde çalı çırpıyla seller akıyordu yine. İstanbul gri bir perdenin ardında yitip gitmişti. Tam da bana lazım olan dekor. Kalemi elime aldım. İnce mavi mektup kâğıtlarımın kırışıklıklarını elimle düzelttim. Yazdıkça Leyla’yı daha çok düşünüyor, onu düşündükçe daha çok yazmak istiyordum. Böyle bir çemberin içinde bulmuştum kendimi. Belki de matemin panzehriydi aşk.

 

 

  • YazarDefne Suman
  • YayıneviDoğan Kitap
  • Hamur Tipi2. Hamur
  • Sayfa Sayısı352
  • Ebat13,5 x 19,5
  • İlk Baskı Yılı2022
  • Baskı Sayısı1. Basım
  • DilTürkçe
  • Barkod9786258215236

 

₺131,12

Gerçekler daima su yüzüne çıkar…
 
Güney Kore’nin taşrasındaki bir baraj gölünde genç bir kızın ölü bedeni bulununca polis hemen bir soruşturma başlatır. Kızın babası ile barajda çalışan iki güvenlik görevlisi şüpheliler arasındadır ve üçünün de cinayetin işlendiği geceye dair sırları vardır. Soruşturma devam ederken kendilerini bir kedi-fare oyunu içinde bulurlar. Oyunun sonunda da korkunç bir trajedi yaşanır ve bir güvenlik görevlisi tutuklanıp hapse atılır.
 
Ancak kızın öldüğü gece yaşananlar hâlâ aydınlatılmamıştır. Gizemli bir güç, hapse atılan güvenlik görevlisinin oğlu Sovon’u her yerde izlemekte ve ona hayatı dar etmektedir. Sovon yedi yıl boyunca geçmişinden kaçtıktan sonra beklenmedik bir paketin gelmesiyle o geceye dair sır perdesini aralamaya başlar ve kendi hayatının da tehlikede olduğunu öğrenir.

 

 

  • Yazar: Jeong You Jeong
  • Çevirmen: Derya Çelik
  • Yayınevi: Doğan Kitap
  • Hamur Tipi: 2. Hamur
  • Sayfa Sayısı: 416
  • Ebat: 14 x 21
  • İlk Baskı Yılı: 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Basım
  • Dil: Türkçe
  • Barkod: 9786258215427

 

₺175,49 KDV Dahil

Arka Kapak Yazısı

Türkiye’de radyoculuk mesleğinin kilometre taşlarından biri olan Nihat Sırdar, yazın alanındaki yetkinliğini Babalar ve Oğullar ile taçlandırıyor.

“Yıllar sonra bu kitabı okuyanlar belki şaşıracaklar. Bizim İspanyol gribi salgını zamanı takılan garip maskeleri gördüğümüzde verdiğimiz tepkiyi verecekler. Ama yaşanacağı varmış, yaşadık, geçti, geçiyor… Hayat her gün hiç olmayacakmış gibi gelen şeyler gösteriyor bize. Görüyor, yaşıyor, anlatıyor ve yazıyorum ben de. Hâlâ hatırlayabiliyorken yazmak lazım.”

Kitap Adı: Babalar ve Oğullar
Kitap Yazar Adı: Nihat Sırdar
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Gökçe Şenoğlu
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Aslı Varol
Sayfa Sayısı: 164
Ebat: 13,5 x 19,5
Tür Deneme
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺62,50

 

Sesler ölüyor,
Şekiller ölüyor,
Gece ölüyor,
Gündüz ölüyor,
Yığınlar için kargaşa zamanı.
Meraklısı için intihar kılavuzları satılıyor.
Eksiksiz kusurlar var içimde.
Hemen teslim mutsuzluklar,
İki artı bir zindanlar...
Tuhaf bir kimyaya bulandık!
Arınma vakti geçiyor.
Anlaşılmamanın uğultusu ağır.
İblisin barınağına giriş ücretsiz.

 

Kitap Adı: Filin Düşüşü

Kitap Yazar Adı: Ali Deniz Uslu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak İllüstrasyon: Kaan Kayımoğlu

Kapak Uygulama ve Sayfa Tasarımı: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 144

Ebat: 13,7 x 21,5

Tür: Şiir

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr. 

₺39,00

Sesler ölüyor,
Şekiller ölüyor,
Gece ölüyor,
Gündüz ölüyor,
Yığınlar için kargaşa zamanı.
Meraklısı için intihar kılavuzları satılıyor.
Eksiksiz kusurlar var içimde.
Hemen teslim mutsuzluklar,
İki artı bir zindanlar...
Tuhaf bir kimyaya bulandık!
Arınma vakti geçiyor.
Anlaşılmamanın uğultusu ağır.
İblisin barınağına giriş ücretsiz.

 

Kitap Adı: Filin Düşüşü

Kitap Yazar Adı: Ali Deniz Uslu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak İllüstrasyon: Kaan Kayımoğlu

Kapak Uygulama ve Sayfa Tasarımı: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 144

Ebat: 13,7 x 21,5

Tür: Şiir

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr. 

₺56,00

KÖTÜLÜK HİÇ BEKLENMEDİK BİR YERDEN GELEBİLİR.

Yıl 1939, Berlin… Avrupa yeni bir dünya savaşının eşiğinde…

Reich’ın ileri gelenlerinin güzel eşleri tek tek vahşi cinayetlere kurban gider. Gestapo subayı Franz Beewen, öldürülen kadınların psikiyatrı Simon Kraus ve aristokrat psikiyatr Minna von Hassel, Nazilerin nefes aldırmadığı Berlin’de bu cüretkâr cinayetleri işleyen katilin peşine düşerler…

Jean-Christophe Grangé’den, elinizden bırakmak istemeyeceğiniz, gerilim dolu bir macera…

Kitap Künyesi:

 

Barkod: 9786258344882

Sayfa Sayısı: 608

Ebat: 13.7 x 23 cm

Yayın Tarihi: Ağustos 2022

Kategori: Polisiye - Gerilim

 

Yazar Hakkında:

1961’de Fransa’da doğdu. Çeşitli haber ajansları ve gazeteler için çalıştı. Paris-Magazine için bilimsel röportajlar hazırladı. Bütün dünyada ve Türkiye’de aylarca çok satanlar listesinden inmeyen Kızıl Nehirler, Taş Meclisi, Leyleklerin Uçuşu, Kurtlar İmparatorluğu, Siyah Kan, Şeytan Yemini, Koloni, Ölü Ruhlar Ormanı, Sisle Gelen Yolcu, Kaiken, Lontano ve Kongo'ya Ağıt adlı kitapları Doğan Kitap tarafından yayımlandı.

₺175,12
Tükendi

Ötanazi Okulu,adını bile ölümden almışkaranlık bir girdaptır.

Kimi ruhlar masumiyetin kokusunda çiçek açacak, kimi ruhlar ise günahın tortusunda solmaya yüz tutacaktır. Yeşil, olmaması gereken bir ailenin, hayatın ve okulun içinde yaşam mücadelesi vermektedir. İdammahkûmlarının içinde yer aldığı Ötanazi Okulu gibi karanlık bir okulda hayata tutunmak Yeşil için hiç kolay değildir. Sırlarla dolu bir kalbin taşıyıcısı olmaya zorlanan Yeşil’in kalbi birçok kişi tarafından istenmektedir.

Bu kişilerden biri de bizzat öz babasıdır.

Babası, Yeşil’in kalbi için okula gizemli bir suikastçı gönderdiğinde işler daha da kızışmaya başlayacak, Yeşil için bu korkutucu savaşta galip gelmek beklediğinden çok daha zor olacaktır.

Fakat unutulmaması gereken bir şey vardır: Önemli olan ölüme gönüllü olmak değil, ölümün bile ötesinegeçen bir cesarete sahip olmaktır.

Yaralasar serisi ile okurların büyük ilgisini kazananMaral Atmaca, Ötanazi Okulu ile okurları aksiyon dolubir dünyaya ve aydınlatılmayı bekleyen karanlıkdehlizlere davet ediyor.

“Bir kalp ne kadar değerli olabilirdi ki?Benim kalbim ölüm kokuyordu.”


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 352
En / Boy : 13.5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 4.2022
₺172,48

“Bir kumru alçaldı üstünden, önündeki kaldırıma, taşların çatlaklarından serpilmiş cılız otların yanına kondu. Dökülmüş kırıntıları gagalamaya başladı. Seyretti. Ona çevrilmiş bütün adımları durdurmak istedi. Sonra kumru uçtu, sağında yükselen binanın ikinci kat balkonuna, rengârenk saksıların yanına kondu. Bir yanı döngüye nefret ve sezdiğine kayıtsızlıkla doluyken diğer yanı, içindeki soyutlanma refleksine tezat; çocukları, hayvanları, her yıl bahara yeniden aldanarak gardını indirip çiçek açan bitkileri, her şeye inat yaşamanın türküsünü haykıran kuşları, kızıl gün batımlarını, ıssız kıyıları, yağmur sonrası peyda olan toprak kokularını; varışsız, sonrasız çıkılan yolculukları; adı ezbere bilinmeyen sokaklarda hiçbir şeye aldırmadan, kimsenin duyacağından çekinmeyerek mırıldanılan şarkıları nasıl da seviyordu… Bu küçücük anlar, dünyanın her şeye rağmen yaşanılır olduğuna nasıl da inandırıyordu insanı. İnsan yeter ki bahane aramasın; yaşamanın da, ölmenin de bir sebebi bulunurdu. Hatta öldürmenin bile…”

Bektaş Şenel Saye’de; küçük yaşta, talihsiz bir biçimde annesini ve babasını kaybeden bir çocuğun, aidiyetini ve varoluşunu sorguladığı sonraki yaşamını ilmek ilmek, bir dil ustalığıyla işleyerek anlatıyor.

Kahramanımız Saye, şimdiden edebiyatımızın unutulmaz roman karakterleri arasına girmeye aday...

₺38,48

“Sen o zaman şuna karar vereceksin. Tek başına, hiçbir sorumluluk, bağlılık olmadan mevsimlik çiçek gibi mi yaşayacaksın; yoksa herkesi gölgesinde toplayan, kök salan, güven veren bir çınar mı olacaksın? Evin önündeki bu koca çınar, aile demek, bağ demek, koşulsuz, şartsız sevgi demek. Şimdi düşün bakalım oğlum, sabah uyandığında kararını vermiş olarak kalk çünkü hayat beklemez…” Geçmişinin yükü, kalbinde derin bir yara olarak kalmış başarılı iş insanı Kemal… Yaşadığı savruk hayattan sıkılan, en sonunda uğradığı akıl almaz ihanetle kendi ruhunu keşfeden Mila… İkisinin hayatlarını ortak bir hayalle birleştiren, tarihi değeri ve büyüleyici güzellikleriyle Çınar kasabası... Aşk, ihanet, dostluk, sadakat, aile, pişmanlık, emek gibi kavramların karakterlerin sürükleyici hayat hikâyeleri ile buluştuğu noktada; yazarın sade ve akıcı dili, bir o kadar etkileyici tasvirlerle bezenmiş cümle kurguları sizler için bir nefeslik mola hazırlıyor. Çınar’da vuku bulan hikâyeler okuyucusunu andan koparıp Bağ’ın sayfaları arasına hapsedecek!

Yazar Özgeçmişi

Zeynep Taşdelen 10 Kasım 1977 yılında Ankara, Çankaya’da dünyaya gelen Zeynep Taşdelen Tenteoğlu, Çankaya İlkokulu ve Ankara Atatürk Anadolu Lisesi’nin ardından Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi. Merkez Bankası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nda çalıştıktan sonra Price Waterhouse Coopers’da vergi denetmenliği görevinde bulundu. 2004 yılında Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik unvanını aldı. Aynı yıl özel sektörden istifa ederek eşiyle birlikte Tenteoğlu İnşaat firmasını kurdu. 2021 yılında İngiltere’de Kent Interior Design ve Construction firmasını kuran Zeynep Taşdelen Tenteoğlu, ailesiyle birlikte İngiltere’de yaşamaktadır.

 

Yayın Direktörü Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan Saliha Ulusoy

Kapak Tasarım Emir Tali

Sayfa Tasarım Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı 192

Ebat 13,7 x 21,5

Tür Roman

Kağıt / İç Baskı III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak Amerikan Bristol 230 gr.

ISBN / Barkod 9789751043283

 

₺63,70

“Bir hedef bulacaksınız, o uğurda çalışacaksınız, hedefinizi gerçekleştirmek için bir yol arayacaksınız, yol yoksa da o yolu yapacaksınız. Bir defa geçtiğiniz yoldan da bir daha geri dönmeyeceksiniz. Çünkü lüzumsuz geri dönüş başarısızlıktır, tekrara düşmektir, ufku kapatmaktır. Hedef bulmak, yol açmak ve aynı yoldan geri dönmemek… Hayattaki gayemiz budur.”

İLBER ORTAYLI

Kendi kendinin mimarı olma ve hayata atılma… Yetenek, keşif, merak, potansiyel, heves, ayakta kalma güdüsü… Öğrenmenin, çalışmanın, düşünmenin yolları ve yöntemleri… Çalışacağız, okuyacağız, göreceğiz, planlayacağız, kendimize bir hayat kuracağız, tamam ama bunu hangi ölçüye göre yapacağız?

İlber Ortaylı bu kitapta kişinin hayattaki gayesini nasıl belirleyeceğini, hedefini nasıl koyacağını, geleceğini nasıl planlayacağını, potansiyelini nasıl değerlendireceğini yüzyılların içinde dolaşarak, tarihin büyük düşünürlerinin binlerce yıla meydan okuyan görüşlerini de yanımıza katarak izah ediyor. Kendimize her gün sorduğumuz ve cevap bulmakta zorlandığımız soruları kendi deneyimleri ve engin bilgisi ışığında yanıtlıyor.

· İnsan kendini nasıl inşa eder?

· Potansiyelimizi değerlendirebilmek için hangi yeteneklere sahip olmalıyız?

· İnsan hedefini nasıl koyar, geleceğe dönük planlarını nasıl yapar?

· Yeteneğimizi, merakımızı nasıl keşfederiz ve nasıl geliştiririz?

· Kendi talihimizin mimarı olabilir miyiz?

· Etrafa bakma sanatı nedir, nasıl öğrenilir?

· Mutluluk neden hem hakkımız hem de görevimizdir?

· En zor zamanlarda direnme gücünü nerede bulacağız ve ilhamı nelerde arayacağız?

İnsan Geleceğini Nasıl Kurar? yaşam tecrübesini paylaşmayı vazife bilen bir entelektüelden, İlber Hoca’dan, okurlar için bir yol açma, yol yapma, kendini inşa etme ve toplumu ayağa kaldırma rehberi. Platon, Seneca, Cicero, Farabi gibi bilgelerin ilhamı eşliğinde ve Yenal Bilgici’nin sorularıyla…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 288
En / Boy : 13.5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2022
₺65,60

Bu kitapta anlatılanlar gerçek olmasaydı, onları uyduramazdım.

Küresel markaların reklam yüzüydü.
Hollywood yıldızlarıyla takılıyordu.
Yakuzaların kara listesindeydi.
Cami cemaati ona 'Muhammed Ali' diyordu.
Prensin teklifini reddetti.
Koruması dünya şampiyonuydu.
Krala secde etmedi.
Kaplan saldırısından kurtardığı kadınla evlendi.
Danimarka'da mimar olarak iş bulamayınca...
Taksi şoförlüğü ve bulaşıkçılık yaptı.
2 yıl psikiyatrik tedavi gördü.
130 kilo olmuştu.
Ve şimdi geri döndü!

2002'de Kıvanç Tatlıtuğ'un kazandığı modellik yarışmasında dereceye giremeyince Hong Kong'a gidip Goku Sky adını alan ve Asya-Pasifik ülkelerinde tam 10 yıl fırtına gibi esen top-model Göksenin Yıldırım'ın inanılmaz ama gerçek hikayesi!

Baştan sona seci sanatının kullanıldığı ilk modern roman!

"Upuzun bir rap şarkısı! Fink'i bestelemek isterdim."
GAZAPİZM

Yepyeni bir üslup! Murat Menteş kendi kendisiyle düello etmiş ve kazanmış! -TANER ELHAN

Fink müthiş bir roman. Fakat anlatılanların gerçek olması... İşte bu cidden olağanüstü! -İLKAY YILDIZ

Fink, anlatıya direnen bir kaos; Menteş onu kozmosuna uyarlıyor. Menteş genelde icat eder, bu kez keşfediyor. Goku ile birlikte görkemli ve sansasyoneller.
YALIN ALPAY


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 310
En / Boy : 12 / 20
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2021
₺110,70

“Özgünlük” ve “yeni”nin sürekli övüldüğü bir çağda, detaylarda ne kadar ayrışsak da, temelde birbirimize çok benziyoruz. Sadece birbirimize benzemekle kalmıyoruz; bizden önceki nesillerden de o kadar farklı değiliz. Teknolojinin ve modernitenin getirdiği tüm yeni imkânlara rağmen birçok alışkanlığımızdan vazgeçemiyoruz. Benzer durumlarda benzer tepkiler gösteriyor, âdeta ezbere yaşıyoruz. Ve bunu değişmediğimizin pek de farkında olmadan yapıyoruz.

Gözlemlemenin, sorgulamanın, tutarlı fikirler geliştirmenin sancılı sürecine katlanmaktansa reklamvari sloganlarla özgünlüğü yakalayabileceğimizi sanıyoruz. Ve sonunda her tembel öğrenci gibi sınıfta kaldığımızda hocayı suçluyoruz.

İşte Ezbere Yaşayanlar, bir türlü vazgeçemediğimiz alışkanlıklarımızın tarihî arka planıyla birlikte antropolojik, sosyolojik ve psikolojik kökenlerini irdeliyor.

Bizim gibi olmayanlara neden tahammül edemiyor, yabancıdan ve farklıdan neden korkuyoruz? İnsanları niçin konuşma tarzına göre yargılıyor, argo kullananlara ya da aksanlı konuşanlara niçin yukarıdan bakıyoruz? Şu rasyonalite çağında neden hediye alıyoruz ve birbirimize bir şeyler ısmarlıyoruz? Niçin dedikodu yapmaktan vazgeçemiyoruz? Son elli yılda birçok hak edindikleri halde kadınlar neden erkeklerden farklı meslekler tercih etmekte ısrar ediyor? Bunca bilimsel gelişmeye rağmen neden hâlâ fala ve büyüye inanıyoruz?

Yukarıdaki sorulara cevap ararken anekdot denizinde boğulmadan diyardan diyara koşup çağdan çağa savrulacağız. Taş Çağı’ndan modern zamanlara, Kalahari Çölü’nden Trobriand Adaları’na, Güney Sudan’dan Alp Dağları’na, Çin’den Aztek diyarlarına keyifli bir yolculuğa çıkmaya, Evliya Çelebi’den Torquemada’ya, James Cook’tan Şamhat’a, Kraliçe Njinga’dan İmparatoriçe İrene’ye, konuşan şempanzelerden Akıllı At Hans’a, yamyamlardan hadımlara birçok ilginç karakterle tanışmaya hazır mısınız?

Ezbere Yaşayanlar’da iki yüz bin yıllık insanlık mirasının ortaya koyduğu birbirinden değişik toplum ve kültüre yönelerek davranışlarımızı şekillendiren ana etmenleri inceleyecek; kültürle biyoloji, geçmişle gelecek, gelenekle yenilik arasındaki çekişmeyi merkeze alarak, şartların alışkanlıklarımızı ne noktaya kadar değiştirebildiğini tetkik edecek ve doğamıza ne kadar hükmedebildiğimizi göreceğiz.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 400
En / Boy : 13.5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2022
₺65,60

Her Şey Vaktini Bekler. Ne Gül Vaktinden Önce Açar Ne de Güneş Vaktinden Önce Doğar. Biraz Sabret Senin Olan Sana Gelecektir.

Mevlana 21. yüzyılda dünyanın başına gelenleri görseydi acaba ne düşünürdü?

Bu hız çağında boğuştuğumuz sorunları çözüme ulaştırmak için bize nasıl yol gösterirdi?

Hakan Mengüç, kaleme aldığı bu yeni kitabında tam da bu soruların yanıtını arıyor.

Büyük düşünür, sekiz yüz yıl öncesinden sesleniyor çağımızın acı çeken ruhlarına...

Onlara 21 altın kuralı hatırlatıyor!

Hiçbir şeyin çaresiz ve çözümsüz olmadığını, her derdin içinde bir derman saklı olduğunu fısıldıyor.

Peki ya o dermanı bulmak mümkün mü?

Doğru yere bakınca evet...

Doğru yeri bilen gönül gözünü uyandırmanın tam zamanı...

Aradığın hazine tam olarak durduğun yerde.

Hoş geldin yol arkadaşım.

 

Cilt Bilgisi: Amerikan Cilt

Kâğıt Bilgisi: Holmen

Basım Tarihi: Aralık 2021

Basım Bilgisi: 1. Basım

Sayfa Sayısı: 184

Kitap Boyutu: 13,5 x 21 cm

Kitap Ağırlığı: -

ISBN No. 9786254415173

Barkod No. 9786254415173

 

Çıkış Tarihi: 16 Aralık 2021

 

₺78,40

“Olumlu yönde siyasi ve toplumsal değişim için yalın, apaçık bir manifesto.”
Paschal Donohoe - İrlanda Ekonomi Bakanı

“Gücü beklenmedik bir ironiyle etkisiz hale getiren, size bir neşter ve bir çiçek vererek günümüzü anlamanızı sağlayan dehaya sahip. Ece Temelkuran’ın büyüsü bu.”
Roberto Saviano - Yazar

“Üstesinden gelebileceğimiz bir kederden mustarip olmak. Henüz sahip olmadığımız bir özgürlüğe hasret kalmak. Bunlar, Beethoven’ın ruhumda bıraktığı duygulardı. HepBeraber de bende aynı duyguları uyandırdı.”
Yanis Varoufakis - Yazar, ekonomist, siyasetçi

Dün için pişmanlık duymak ya da gelecekteki daha iyi günleri beklemek yerine “hemen, şimdi için” düşünen ve umut eden yeni bir politik-duygu anlatısı... Ece Temelkuran, her yerinden sökülen bir dünyada her şeye rağmen insana inanmanın büyüsüne dair bir manifesto sunuyor HepBeraber’de: Güzellik yaratmanın insanlığın kaderi olduğuna inanmayı seçenlere politik bir değişim için ahlaki bir sözleşme öneriyor. Şimdiye dek dört dilde yayımlanan HepBeraber, önümüzdeki günlerde üç dilde daha okurlarıyla buluşacak.

“Bugün yabancılaştırılmayacak kadar insan kalbine yakın, siyasi kutuplaşmayla parçalanamayacak kadar güçlü sözcüklere ihtiyacımız var. Bu sözcükler nefes almak kadar vazgeçilmez olmalı ve her dilde aynı anlama gelmeli. Nefes alma hakkımızı talep eder gibi, öylesine doğal ve zahmetsiz bir biçimde, beraberce arkalarında saf tutabileceğimiz sözcükler olmalı bunlar. Böylece bizi bastırdıklarında, kesin olarak bileceğiz ki, nefes alma hakkımızı inkâr ediyorlar.”


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 184
En / Boy : 13.5 / 19.5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2021
₺69,70

Bu kitapta doksanlı yıllardan itibaren İstanbul taksilerinde yaşadıklarımdan bir demet sundum okurlarıma. Turistleri, savunmasız yaşlıları, özellikle de yaşlı kadınları hedef alan taksici eziyetine sık maruz kalmış biri olarak yazdıklarımın çok kişinin yüreğine dokunacağına inanıyorum. Amacım, İstanbul’un taksi şoförlerini incitmek değil, sorunun çözümünü engelleyerek İstanbulluları kendi çıkarları için mağdur edenlere dikkat çekmek. Mesleklerini hakkıyla, namusuyla yapan çilekeş sürücülere ise saygılar olsun!


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 120
En / Boy : 13.5 / 19.5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2021
₺77,90

Güçsüz değilsin, sadece insansın.
Her şeyle savaşamazsın.
Her konuda en iyisini yapamazsın.
Her zaman mantıklı davranamazsın.

Bazen akışına bırakmak gerekir.
Bazen savaşmak ve kazanmak yerine yenilgiyi kabul etmek gerekir. Çünkü dünya, yapmak istediklerimizden, kontrol edebileceklerimizden ve gücümüzün yetebileceğinden daha fazlasını içerir.

Sonuç değişmese de birçok insan hep aynı yöntemi denemeye devam eder. Sen de bunu yaparsan her seferinde kendini daha öfkeli, daha mutsuz hissedeceksin.

Bu kitapta, mutluluğunun kaybettiğin yerde olmadığını anlatmaya çalıştım. Eğer yeterince uğraştığını düşünüyorsan ve sonuç alamıyorsan, artık yola çıkma zamanı gelmiştir.

İşte bu yola çıkma sürecine kabullenme diyorum.

Zayıflıklarını, insanları, dünyayı ve duygularını kabullendikçe güçleneceksin.
Hafifledikçe ağırlaşacaksın.

Bu kitabın anlatmaya çalıştıklarını tek cümleyle özetle deselerdi şöyle cevap verirdim: “Olan oldu şimdi ne yapabilirim?”

Kabullenerek nasıl güçleneceğini keşfedeceğin bir yolculuğa var mısın?


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 240
En / Boy : 14 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2021
₺130,00

42 Dile Çevrilen Uluslararası Çoksatan

2020 Goodreads Yılın En İyi Romanı

“Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var,” dedi. “Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider.  Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün…
Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?”

Nora Seed berbat halde. Kedisi öldü. İşinden kovuldu. Abisi onunla konuşmuyor. Kimsenin ona ihtiyacı yok. Art arda alınmış kötü kararların sonucunda bir kütüphanede buluyor kendini. Zamanın hiç akmadığı bir gece yarısı kütüphanesinde, sonsuz sayıda kitabın ortasında... Kitapların her birinde Nora’nın farklı bir hayatı yazılı. Başka kararlar verseydi yaşamış olabileceği hayatlar.

Farklı kariyerler, farklı eşler, farklı arkadaşlar, farklı şehirler arasında gidip gelen Nora’nın aklı sorularla doluyor. Mutluluk sadece önemli sandığımız seçimlerde mi gizli? Yanlış giden her detayın sorumlusu gerçekten biz miyiz? Hayatı yaşanılır kılan ne? Yanlış bir karar insanın tüm hayatına mal olabilir mi?

İngiliz edebiyatının önemli isimlerinden Matt Haig; Nora’nın pişmanlıklara, ihtimallere ve yeniden seçme imkânına dair çıktığı bu yolculukta, ona eşlik edecek okurlara sürükleyici ve insanın en temel sorunlarını konu alan bir kurgu sunuyor.

“Değişmesini istediğimiz bir dünyada hep birlikte sıkışıp  kalmışken, tam zamanında yazılmış bir modern çağ masalı, günümüzün Şahane Hayat’ı.”
Jodi Picoult

“Kitapların yaşamı değiştirme gücünü kutlayan, içtenlikle ve mizahla yazılmış, baştan çıkarıcı bir roman.”
Sunday Times

“Matt Haig sözcükleri konserve açacağı gibi kullanıyor. Konserve de biziz.”
Jeanette Winterson


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 296
En / Boy : 14 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 6.2021
₺92,04

ARKA KAPAK YAZISI

Livaneli’nin cesaretle ve derinlemesine ele aldığı bu roman, bir Shakespeare trajedisi yoğunluğunda.

Yaşar Kemal

 Yeni eseriniz, sizi Türkiye’nin politik ve kültürel hayatının en sembolik simalarından biri yapan muazzam yeteneğinizi gözler önüne seriyor…

Jacques Chirac, Fransa Cumhurbaşkanı

 

Mutluluk romanında, Livaneli felsefi ve siyasi sorgulamalarını çok usta bir biçimde karakterlerinin psikolojilerine yedirmiş. Çok aydınlatıcı ve derinden etkileyici bir kitap, günümüz dünyasında dürüstlük ve samimiyet arayanlar için vazgeçilmez.

Kirkus Reviews, ABD

 

Mutluluk, yalnızca harika kurgusuyla heyecanlı ve sürükleyici bir macera romanı değil; bunların ötesinde, gelenek ile modernlik, tarih ile bellek yitimi, din ile laiklik arasında bölünmüş Türk toplumu üzerine son derece güçlü bir analiz. 

Martine Laval Telerama, Paris

 

Livaneli, Mutluluk  romanında da gelenek ve modernliğin çelişkisi içinde, her biri kendi mucizesini bekleyen, Meryem’in, Cemal’in ve İrfan’ın yollarını kesiştirirken; bastırılmışlık, töre, mutluluk, mutsuzluk, korku, tabular, şehvet ve bunalan burjuvazinin gölgesinde toplum yapısının tüm katmanlarını bu arayış ve keşfediş hikâyesiyle gözler önüne seriyor.

 

2006 yılında Barnes & Noble Yeni Büyük Yazarları Keşif Ödülü’ne layık görülen Mutluluk, yayımlandığı günden itibaren Türkiye’de ve dünyada çok ses getiren ve hâlâ geçerliliğini koruyan derinlikli bir Türkiye portresi, acı tatlı bir peri masalı.

Editör

Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan

Günnur Aksakal

Son Okuma

Ezgi Hotalak Adalı

Kapak Tasarım

                   Canan Satan

Dizgi

Nurgül Kıssacık

Sayfa Tasarım

Şevval Ulusoy

Dağıtım Tarihi

08.12.2020

Sayfa Sayısı

328

Ebat

13,7 x 23,0

Kağıt / İç Baskı

lll.Hm. 52 gr.

Cilt / Kapak

Amerikan Bristol 230 gr.

ISBN / Barkod

9789751041487

 

₺108,50

Okurken ellerinizin ne kadar kirli olduğuna çok şaşıracaksınız…

Dokunduğu herkesin geçmişini tüm detaylarıyla gören masör Yusuf’un yolu şarkıcı Cemre’yle kesişir ve genç adam bir tek onun geçmişini göremediğini fark eder. Ona duyduğu merak ve ilgi zamanla aşka dönüşür. Cemre’nin arkadaşlarına masaj yapmaya ve onların karanlık sırlarını öğrenmeye başlar. Ancak aşk, her zaman iki kişiyi bir arada tutmaya yetmez. Cemre’nin sır gibi sakladığı bağımlılığı Yusuf’la aralarını bozarken, Cemre’nin arkadaşlarının hayatında da kötü olaylar cereyan etmeye başlar. Atlanması gereken tek bir eşik vardır.

Yedi büyük günah...

Oburluk
Kibir
Öfke
Kıskançlık
Tembellik
Açgözlülük
Şehvet

 Kim iyi, kim kötü, kim gerçek, kim yalancı?

Bastırılmış bilinçaltı, dizginlenemez arzular, günahkâr cumartesi geceleri ve bizim masum çocukluğumuz... Okurken kimin tarafında olacağınıza ancak sizin günahlarınız karar verecek. Okunmamış Mesaj, Aşkım Kapışmak’ın güçlü hayal dünyasıyla kaleme aldığı çarpıcı bir fantastik-psikolojik roman.

 


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 304
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2020
₺122,18

Seyir eden misin, seyreden mi bu alemde?

Eksikliğin boş gözleriyle büyümüştü Mina...

Küçük bir kızken bunu ilk fark ettiğinde, şaşırmıştı; olmayan her ne ise kalbinin orta yerinde, orada bir oyuk oluşturmuştu sanki.

Bozuktu. Defoluydu. Büyüdü, genç bir kadın oldu ve bir karar verdi; Madem eksiğim ben, bu eksikliği kapatacak olan malzeme başkalarında olmalı.

Onların sözleri, onların ilgisi, onların tanımları, onların yorumları…

Aşklar da oldu yaşamında, kırgınlıklar, savruluşlar da... Kaybetti, ama yıkılmadı yeniden ayağa kalktı.

Bir sergi açılışında Celal ile göz göze geldiği ilk an, bir tokat patlamıştı sanki yüzünde.

Deli gibi çarpan kalbinin sesini duyuyor, bu gergin ama bir o kadar da gizemli erkeği izlemekten kendini alamıyordu.

Mina, onu kendi dönüşümüne götürecek uzun bir yolculuğa çıkmaya hazırdı artık!


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 348
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2020
₺136,95

Yazar olmanın hayalini kurduğumda kaç yaşındaydım tam hatırlayamıyorum ama okul öncesinde, evdekilerden harfleri öğrenip yazarlığa özendiğime göre, altı yaş civarında olmalıydım. Neredeyse bir yarım asır bu hayalin peşinde koştum; yazar hanesine rastlatmak için çevirip durdum, feleğin çemberini.

Elinizde tuttuğunuz HAYAL’in satırları, beni, yazmaya tutkun bir genç kadından bir yazara evrilten birikimin, tesadüflerin, olayların dökümünü verirken, kahramanlarımın roman kişilerine dönüşme nedenlerini de anlatıyor; sizi kitaplarımın arka bahçelerinde bir gezintiye çıkarıyorum.

Dilerim gezintiniz keyifli geçer.
Ayşe K

 

(Tanıtım Bülteninden)

 

 

 

 

 

 

 

 

₺91,80

Böyle bir kitap yazma düşüncesi, daha ben Ankara’da yaşarken seksenlerde ortaya çıkmıştı. 1995 yılında 40. yaşım için hazırladığım Murathan ‘95 kitabımda yer alan “Ufuk Ayarı” bölümündeki “Ölmeden Önce” başlıklı yazımda okurlarımı bu tasarımdan şöyle haberdar etmiştim:

“‘Hamamname’ diye bir kitap yıllardır dönüp duruyor kafamın içinde. Bir gizli tarih romanı. Birkaç, yüzyıl önce bir İstanbul hamamına yerleştikten sonra, çeşitli hamamları gezerek günümüze kadar gelmiş, bir hamam cininin ağzından, İstanbul’un son birkaç, yüzyılını, yalnızca hamamdan görünen yanlarıyla dinlemeyi ve dinletmeyi amaçlıyorum. İstanbul’un hamamlar tarihiyle, gündelik hayat ve bireysel hayatlar arasındaki büyük dolambaçlar, yeraltı tarihleri, külhanlar, su sarnıçları... Osmanlı sanatları ile çağdaş, anlatı teknikleri arasında yeni bir dil arayışı amaçlıyorum.”

Oysa Hamamname’yle ilgili ilk notlar bu bilgilendirmeden çok sonra 26 Haziran 2009 yılından başlayarak kâğıda dökülmeye başlamıştı. Sonrası gene yıllar.

Hamamname, ilk şiir kitabım Osmanlıya dair Hikâyat’tan sonra, Osmanlı malzemesine bu çapta bir yoğunlukla ilk geri dönüşüm sayılabilir.

Bu kitabın harcında başta Reşad Ekrem Koçu olmak üzere, Ebüzziya Tevfik, Ahmet Refik, Enderunlu Vâsıf, Ahmet Rasim, Sermet Muhtar Alus, Semavi Eyice, Hamamcılar kethüdası Derviş Ismail, Enderunlu Fâzıl Bey gibi nice yazarın bıraktığı mirasın hakkı vardır. O mirasın nefesiyle yazılmıştır. 

Murathan Mungan


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 192
En / Boy : 13 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 8.2020
₺70,50

“Küçükken çekilen acıların ateşi kolay sönmüyor, kolay unutulmuyor ve izlerini hayatımız boyunca üstümüzde taşıyoruz.”

Aşk yakıyor
Ayrılık kavuruyor
Aldatılmaksa hep çok acıtıyor…

Bize çocukluk acılarını tekrar yaşatacak kişileri gözünden tanır, başkasına değil, ona âşık oluruz. Hayat onu kendi ellerimizle buldurur bize.

Kaderimiz aslında doğduğumuz evlerde yazılır. Yine o evlerde yaralanır, o yaralarla büyür, sonunda o yaraların bizi götürdüğü yere gideriz. Ancak mutluluk her zaman o yolda değildir…

“Bu kitapta her zamanki gibi gerçek bir yaşam hikâyesi anlatacağım sizlere. Hep lüks içinde yaşamış ama kaderi daha baştan kötü yazılmış Camdaki Kız ile bir varoş çocuğunun aşk hikâyesi bu.”

- Dr. Gülseren Budayıcıoğlu


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 352
En / Boy : 13,6 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2020
₺113,52

… hayat bir nefes gibi akıp gidiyor. Ve geride yalnızca, isteyip de yapamadıklarımızın özlemiyle, bizi biz yapan tüm yaşanmışlıkların farkındalığı kalıyor.

Sergio ile Giovanna, güneşli bir pazar günü evlerinde bir dostlar sofrası kurma hazırlığındayken ansızın karşılarında davetsiz bir misafir bulurlar: Kapılarını çalan yorgun görünümlü yaşlı kadın Elsa Corti’dir ve uzaklardan, İstanbul’dan gelmiştir. Yaklaşık yarım asrı bulan sürgün yıllarının ardından ülkesine dönen Elsa Corti’nin evinin yeni sahiplerine anlatacakları, ama daha önemlisi, yıllardır görmediği ablasına, hayatının aşkıyla ilgili söyleyecekleri vardır…

Ferzan Özpetek, okurlarını Roma ile İstanbul, şimdi ile geçmiş arasında, iç içe geçen yaşamların ve yazgıların hükmettiği gizemli bir yolculuğa çıkarıyor. Et ve tırnak gibiyken yıllar önce meydana gelen bir olayla yollarını ayıran iki kız kardeşin karanlık sırları etrafında örülen Bir Nefes Gibi, tutkularına esir düşenleri, kadere meydan okuyanları, sevgiyi, ihaneti ve her şeye rağmen yılların tüketemediği umudu anlatıyor…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 160
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 8.2020
₺102,85
1 2 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı