Destan A Devran


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 250
Ağırlık : 250
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺98,00

Sabahattin Ali, çevirileriyle tanınan bir yazar değildir. Oysa onun çevirileri de son derece önemlidir. Hikâye, roman ve yazılarında anlattığı dünyayı Türkçeye çevirdiği eserlerle de anlatmaya devam etti. Dünya edebiyatına ve çağının yazarlarına hep bu gözle baktı. Hikâye ve romanda oluşturmak istediği toplumcu gerçekçi anlayışa ve tarza uygun veya dünya görüşüne yakın kişi ve eserleri seçip çevirdi. Yazarın ününe veya eserin edebî değerine bakmadı. Kendi anlayış, tarz ve görüşüne uygunluğu esas aldı. Ezilenleri ve onların haklı direnişini konu edindi. Çevirilerindeki başarı ve kalite, önce Türk dili ve kültürüne hâkim iyi bir yazar olmasından ve sonra gelişmiş yüksek edebî zevkinden kaynaklanır. Sabahattin Ali, bir metni âdeta kendisi yazıyormuşçasına Türkçeye çevirir. Metni Türkçe ifade etmeyi, aslına bağlı kalmaya feda etmez. Bu yüzden çevirileri metodolojik olarak da örnek metinlerdir. O, aynı zamanda Türk edebiyatının az sayıdaki sanatçı çevirmenlerinden biridir.
 
Yayınevimiz, Sabahattin Ali’nin bütün eserlerini yeniden yayımlarken onun düzenlemesini ve eserlerinin sağlığında yapılan ilk baskılarını esas aldı ve onları, hatırasına saygı göstererek çarpıtmadan basmayı kendine ilke edindi.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 220
Ağırlık : 220
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺71,25

Hatay Doğunun Kraliçesi Roma Dünyasının Üçüncü Büyük Kenti İnançlar Kültürler, Coğrafi Konum Ve Hatay Tarihi ,Yol Kavşağı Hatay Ve İnanç İzleri Hatay İl Sınırları İçinde Gezilip Görülecek Yerler Ve Mitolojik Öyküler İçermektedir.
 
 
 

Basım Ayı/Yılı : 7/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 428
Ağırlık : 428
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺165,60

Kimileri, analizleri böylesine uzun sürdüğü, bitmek bilmediği için rahatsızlık duyarlar. Kimileriyse sonu olmamasını, daha fazla ve daha uzun sürmesini isterler: sanki analiz, sonların sonu olan ölümden kaçınmalarını mümkün kılabilirmiş gibi. İlk gruptakilerin beklediği nedir? Onları katil olmaktan kurtaracak, analistlerinin kendiliğinden ölmesi mi? Her şey hesaba katıldığında en iyisi, onu yormak ya da sıkıntıdan öldürmektir. Ancak formüle edilmemiş dilek, şüphesiz şudur: aynı anda, birlikte ölmenin bir yolunu bulmak, biri koltuğunda ötekiyse divanda. J.B. PONTALIS


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 120
Ağırlık : 120
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺52,70

Patriyarkal bir tarikatın hükümranlığında siberpunk bir gelecek tasviri… Neonların ve hologramların gölgesindeki kaotik ve bir o kadar distopik bir ülkede, suç ve eşitsizliğin karşısında duran insanüstü bir anti-kahraman: Mila Niskala. Kelle avcılarından oluşan Niskala Loncası’nın liderliğini çekip idealleri uğrunda savaşırken, hiç ummadığı bir iş teklifi alınca bir yandan geçmişiyle yüzleşecek, öte yandan geleceği değişecektir. İlk gerçek aşka rastladığı dönemde, ölmüş annesini posthüman olarak hayata döndürmek için tekinsiz bir nanoteknolojik buluşun peşine de düşecektir.
Şeyda Aydın’ın kendine has üslubuyla can bulan ve beşinci romanı olan Gelecekteki Geçmiş, anlatıcı konumundaki Mila Niskala’nın katmanlı benliği ve sıra dışı zihni sayesinde, siberpunk kültürünü feministçe yansıtan farklı bir bilim-kurgu serisinin başlangıcıdır.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 278
Ağırlık : 278
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺174,00

Arabanın önüne geldiklerinde onları korkularından ödlerini patlatacak birileri bekliyordu. Öyle ki gördükleri adamlar iki buçuk metre boyunda, sakalları göbeklerine kadar uzun, ayakları eğri büğrü, burunları sivrice, göz yuvarları simsiyah ve öne doğru çıkmış bir şekilde, kulakları yok denecek kadar küçük ve yüz hatlar ise yara bere içerisindeydi.
Onları görünce korku içerisinde gerisin geriye kaçmak istediler ama bu seferde o korkunç görünümlü adamlar onları tutup zorla arabanın içine bindirdiler. Ardından onları bilinmeyen bir yere doğru götürdüler. Arabanın içindeyken korku içerisindeydiler. Acaba kendilerini nereye götürüyorlardı. Kendilerine ne yapacaklardı. Yoksa öldürecekler miydi? Ama onlar kendilerini kaçıranları tanımıyorlardı ki, o yüzden niçin kendilerini öldürsünlerdi. İşte bu şüpheler içerisinde arabanın içinde bilinmeze doğru yol alıyorlardı.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 64
Ağırlık : 64
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺59,00

Yarın ne olacak yada ne değişebilir hayatımızda diye bir soru sorsalar ne cevap verebiliriz ki?
Bilinmeyen bir gelecek için,bizi güçlü kılan acısı ve tatlısı ile geçen bir geçmiş için.
Kimisi geçmişini hatırladı mı kalbi yanar,kimisi geçmişinden kurtulmak için sorularına cevaplar arar.
Fakat unutulmuyor ise geçmiş.
Ya bizi acı hatıraları ile boğuyordur.
Yada geleceğimizde’ki hayata dair sağlam adımlarımızı atmamıza yardımcı olur.
Gerçekten de hayat bize bazı konularda yardımcı olurmu?
Yoksa umursamadan bir köşede çırpınışımızı’mı izler.
Aslında gelecek değilmiydi bizleri her zaman kaygılandıran.
Geleceği bilemediğimiz için güzeldir,mutlulukta olabilir.
Üzüntü de.
İyi bir insan her zaman iyimi’dir?
Aslında her insan geceleri gökyüzüne baktığında şu yıldızlardan biri benimdir,diyebilmelidir.
Kimilerinin bizleri,sizleri yanlış anlasa’da,yanlış tanısa’da.
Sizlerin ve bizlerin kalbinin ta içinin bütün perdelerini açıp da.
O gerçek yüzümüzü bulacak insanlar da var bu hayatta.
Bu henüz nefes alıyor olduğumuz ve hikayesinde kahramanı olduğumuz vede olduğunuz bu hayatta.
Siz kendinizi bulamasın da göz bebekleriniz de.
Kimileri sadece göz bebeklerinize bakarlar ve kalbinize girerler. Ya her şeyiniz olur yada herşeyi olursunuz bu hayatta.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 220
Ağırlık : 220
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺143,00

Semrin Şahin’in dördüncü öykü toplamı: Küller.

Büyüleyici bahçeler, bombaların tehdit ettiği kümesler, sonu daima karanlığa çıkan yollar, şiddetin cisimleştiği avlular, göz avcısı çekirgelerin istilasına uğrayan şehirler, tekinsiz kafesler, acıların şahidi bataklıklar... Şahin, geniş bir mekân çeşitliliğiyle kadın, erkek, çocuk ve hayvanları merkeze alan çarpıcı öyküler sunuyor okura. Kahramanları aramızda dolaşıyor âdeta; onlarla, gerçeğe en yakın hâlleriyle kadına, kadınlığa uygulanan şiddeti, erkeğin, erkekliğin onarılamayan marazlarını, çocukluğun katıksız masumiyetini ve yakın tarihten, toplumsal hafızadan kanayan ölümleri kurguluyor.

“Kaybettiğimiz kaçıncı can Bewar ya da daha kaçımız ölecek bu kaçışta? Hiçbirinin yanıtını bilmiyorum. Ayağa kalkıp yürümeye çalışıyorum. Dizlerim tutmuyor. Çöküyorum olduğum yere, omzumdaki bez torbayı bırakıyorum. Patateslerin yuvarlanışını izliyorum. İçimden yükselen öfke boğuyor beni. Bez torbayı tekmeliyorum. Rüzgâr esiyor kardeşimin üzerinden. Babamın omzuna dokunan bir el, uzanan bir kol, sarılan bir omuz görüyorum. Bu yabanıl yalnızlığın içinde, kesif acı içimi parçalarken insan her yerde aynı insan mı?”


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 112
Ağırlık : 112
En / Boy : 13 / 19
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺73,80

Gececi kuşların ve baykuşların bile uzak durduğu Mezarhisar köyünde yaşanan vahşetin ve o harap köydeki yokuşların en tepesinde yer alan, Hunâşamzade dedikleri ailenin uğursuz konağının hikâyesi... Tuna boylarından Edirne’ye uzanan asırlık dehşet…

Işıldayan gözlü hortlakların, kanı çekilmiş cesetlerin, öte âlemden sivri dişlilerin, gecenin dehşetli yaratıklarının eşliğinde Hunâşamzade ailesinin asırlık musibetinin peşine düşüyor, Istrancalı Abdülharis Paşa ile birlikte nesilden nesle aktarılan lanetin sebebini araştırıyoruz.

“Bulutlar dağılmış ve dolunay meydana çıkmışken, bir kere daha manastırın üzerinde bir karaltı tekinsiz kanat çırpma sesleri eşliğinde çöktü. Puhudan, azim akbabalarla kartallardan daha büyük, kanatlı bir şekil harap manastırın çatısına tüneyip ateş kızılı gözleri ve sivri dişleri ta tepeden fark edilen ihtiyar kocakarı suretiyle aşağıdakilere baktı. Belden aşağısı koca pençeleriyle ve kanatlarıyla kuşu, belden yukarısı da neredeyse pençelerine dek sarkan memeleri, ihtiyar ancak sağlam bedeni ve örüklerine toz toprak kemik dolmuş, yerleri süpüren uzun kara saçlarıyla, iki yangın yeri koca gözleri ve dikenli dalları andıran siyah siyah sivri dişleriyle çöreklenmiş ejderha misali tepeye tüneyen heyula bir çığlık kopardı.” 

Mehmet Berk Yaltırık’ın novellası, onun evrenine aşina okurların adımlamaktan heyecan duyacağı yeni bir patika; yeni okurlar için de kestirme bir giriş!


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 112
Ağırlık : 112
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺98,40

Çocukluğumdan beri kitap yazmayı çok istiyordum. Fa-kat çocukluk, gençlik, eğitim dönemi, geçim derdi ve hayat mücadelesinden dolayı bu isteğimi hayata geçiremedim. İlk kitabım; “Müge Sokağı” şiir kitabı olarak, pandemi döneminde yayımlandı. Bu kitabımda ise anılarımdan, hayattan, acısıyla tatlısıyla bazen gülümseten, neşelendiren, bazen de düşündüren, duygulandıran, hayatın içinden, yaşanmış gerçek hikayeler yer almaktadır.
Tüm okuyucularımı en güzel duygularımla Selamlıyorum.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 136
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺114,00

Aslıhan Duman ilk öykü kitabında kadim zamanlara uzanıp öykülerinin öz suyunu Doğu’dan alıyor. Bizi modern koltuklarımızdan kaldırıp Orta Asya steplerinde, göçebe Türk toplumlarının yaşamına götürüyor. Bu hikâyelerle devrin ve onları yaratan toplumun tarihsel, kültürel, sosyal yapısını yorumlayabiliyor, 21. yüzyıldan kültür hazinemizin temel incisi destanlarımıza yol alıyoruz.
“Çiyin paçalarını, kaftanının eteklerini ıslatmış olmasına aldırmayan İlbilge Hatun kara gözlerini kısmış dağa bakmaya devam ediyordu. Sanki dağın yamacındaki ağaçlara tünemiş, bu saatte ötüşüp duran kuşları, ağaçların altında rızkını aramaya çıkmış tilkileri görecek. Bilirdi elbet, hiçbir şey göremeyeceğini, ama elinden de başka gelen yoktu. Çaresi yok, sessizce bekleyecekti yahşı oğlunun avdan dönüşünü.”


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 112
Ağırlık : 112
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺73,80

“Bağ” kök salmak için büyük bir olay örgüsüne veya anlamı filizlendirmek için uzun açıklamalara çok fazla ihtiyaç duymayan öykülerden oluşuyor. Politik nüanslarla dokunan bu sihirli gerçekçilik çizgisinde Akyıl’ın öykücülüğünün gelişiminin gücünü rahatlıkla takip edebiliyoruz. Kitaptaki öyküler bir duyguyu yakalamakla kalmayıp, aynı zamanda sizi harekete geçiren, şiirsel ifade dönüşleriyle yeni anlam katmanları ortaya çıkarabilen bir düzleme sahip. Bu öykülerde hem farklı eskizlerin tekil bir duyarlılığa dönüştüğünü görüyor hem de her daim taze bir dille onları okuyabiliyoruz.
“İşte kıymetli bir huzursuz. Neden yaptığını ve nasıl başladığını bilmiyor. Adam. Kendine bir görev vermiş, tüm zamanını buna harcıyor. Yiyip içmiyor neredeyse. Dünyayı kazıyor, kendine verdiği görev bu.”


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 120
Ağırlık : 120
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺73,80
Myrina Yayınları 2023 Yılı Öykü yarışması

Myrina Yayınları 2023 Yılı Öykü Yarışması kitabı olan “Büyü Kutusu ya da İnsan Çıkmazı” adlı eserde 85 öykü bulunmaktadır. 


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 520
Ağırlık : 520
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺250,00
Şımartacak Kimsen Olmayınca, Hayat Seni Kocaman Bir Adama Çevirir

Elinizdeki kitap, Türkiye'nin tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişinin; başka bir deyişle padişahlık yönetiminden Cumhuriyet yönetimine geçişin yarı belgesel öyküsüdür.
Sanayileşmeyi sağlayan Cumhuriyet,, köylerdeki yoğun nüfusu kentlere çekmeye başlar. Kahramanımızın anne babası da kente göçenlerdendir.
Cumhuriyet'in fırsat eşitliğine dayalı devlet okullarında okuyan ve yaşam savaşında sürekli yükselen kahramanımızın öyküsünü okurlarımızın beğenisine sunuyoruz.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 152
Ağırlık : 152
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺180,00

Belki de bütün bunlar elli dokuz yaşımın, umumî tuvaletten beter kahrolası zihnimin, on altı yaşımdan beri durmaksızın okuduğum yüzlerce kitabın aklımda kalan parçalarının, kırkımdan sonra baktıkça iç geçirip arkasına not düştüğüm fotoğrafların, pazar sabahları babamla izlediğim Yeşilçam filmlerinin vıcık vıcık romantizminin ya da on altısında okur, on yedisinde şair, on sekizinde yazar olan ve sonunda her şeyi yarım bırakmayı huy edinmiş gençliğimin oyunuydu. Kesin olansa Çehov’un öyküsünün bende yarattığı tinsel değişimdi, bir evrilme de sayılabilirdi hatta. Adını anımsayamasam da insan denilen vahşinin nasıl da etten kemikten karşıma dikiliverdiğini, aynaya bakarken nasıl da çekindiğimi, o gece başta olmak üzere hemen her gece o öyküyü aklıma getirmemek için zihnimi türlü şeyler düşünmeye zorladığımı hiç unutmadım.

Yaşamın içinden, herkesin tanıdığı kahramanları ustalıkla yeniden kaleme alan Emrah Kurul, ilk öykü kitabı Bir Ölüm Bir Kalım’la okuyucusuna yeni bir dünyanın kapılarını aralarken düşünsel bir yolculuğa da davet ediyor.

Kurul’un kalemiyle çıkacağınız bu büyüleyici yolculukta, karakterlerin iç dünyasında ilerledikçe yeni bakış açıları edineceksiniz.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 13 / 19
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺60,00

Öyküler insanı anlatır. İnsanı anlamak hayattır.
Hayat hatıralar bağlamıdır.
 
Kopuksuz.
 
Hayat öykülere, öyküler hayata kapı pencere.
Dünyada döngü, kainatta denge böylecene.
 
Kopuksuz.


Basım Ayı/Yılı : 9/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 80
Ağırlık : 80
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

Peyami Safa'nın insan ruhunun derinliklerinde dolaştığı Şimşek romanı, yaşanan ruhi gerilimlerin beden üzerindeki somut etkisini mükemmel bir şekilde gösteriyor. Bağlarbaşı'nda misafirlerin bir gün bile eksilmediği büyük ve eski bir köşkte, Müfid çocukluğundan beri dayısı Sacid ile hep aynı çatı altındadır. Müfid da­yısının arkadaşlarından Pervin'le daha yeni evlenmiştir. Evlenmeden önce Sacid'le ilişkisi olan Pervin, her ne kadar evlendikten sonra ilişkisini sonlandırmaya çalışmışsa da Sacid her seferinde onu ikna etmenin yollarını bulmuştur. Müfid, dayısı ve eşi arasında gizli bir ilişki olabileceğinden şüphelenmektedir ve çare olarak eşiyle birlikte köşkten ayrılmak ister, fakat Pervin'den um­duğu desteği bulamaz. Müfid, karşılaştığı olaylar ve arkadaş çevrelerinin imaları neticesinde bir veda mektubu bırakarak teyzesinin Çengelköy'deki evine taşınır. Bütün şüphelerine ve aslında içten içe inandığı gerçeklere rağmen, eşine duyduğu sevgiden vazgeçemeyen ve zaten zayıf bir bünyeye sahip olan Müfid, Pervin'e duyduğu hasretten dolayı yatağa düşer. Ancak hasretine dayanamadığı eşinin kendisini ziyarete gelmesine daha sonra müsaade eder. Hatta Pervin'in varlığından aldığı güçle biraz olsun iyileşmeye başlar. Fakat o gün, bir şimşek aydınlığının doldurduğu hasta odasında korkunç bir manzara ile karşılaşır.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 304
Ağırlık : 304
En / Boy : 12 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺136,50

Tanıtım Yazısı

“Siz hatırlamazsınız, ben unutmam onu sevmeyi.”
Beni yargılayabilirsiniz, bana kızabilirsiniz. O mesafeden kendime baksaydım belki ben de sizlerin gözünden bakardım bana ama onlarca yaşamdan ve gördüğüm binlerce yıldan sonra bile yeni öğrendiğim bir şey var: Birlikte olmak için Tanrı’nın ateşinde dövülen ruhlar birbirlerini ararlar ve bulduklarında geri kalan her şeyin canı cehenneme!


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 44
Ağırlık : 44
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺82,00

Konrad Lorenz’in Altenberg’deki evi Nuh’un gemisi gibiydi. Ama hayvanlarla bu ölçüde bir dostluk, ev yaşamında zorluklar da çıkarmıyor değildi hani: Yatak odasında geceyi geçirip, sabah pencereden uçup giden yabankazları mı ararsınız, bulduğu bütün gömlek ve pantolon düğmelerini koparan papağanlar mı, bilumum mobilya ve perdeleri mahveden küçük kuşlar mı...

Nobel ödüllü Konrad Lorenz bu kitabında, hayvanlarla yaşadığı deneyimleri eğlenceli ve ironik bir dille anlatıyor, ama aynı zamanda hayvanların farklı yaşam alışkanlıkları ve davranış biçimleri üzerine çok değerli bilimsel bilgileri de biz okurlara sunuyor.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 248
Ağırlık : 248
En / Boy : 12 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺98,40

Ara nesil edebiyatçılarından Mustafa Reşid’in romanları yenileşme döneminin hâkim izlekleri etrafında şekillenir. Alafranga yaşam ve yozlaşmış ilişkiler üzerinde ilerleyen Hayf, Genç bir oyuncu olan Jüli’nin onur kırıcı bir sonla tamamlanan aşk macerasının trajik öyküsüdür. 19. Yüzyıl İstanbul’unda sefahat ve çürümüş ahlak anlayışının Alafranga züppe tipi ile düşkün kadınlar üzerinden verildiği roman, Mustafa Reşid’in karakterlerini şekillendirişi bakımından dönemindeki örneklerinden ayrılır.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 72
Ağırlık : 72
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺70,00

 Komiser Kostas Haritos, kızı Katerina’nın düğününün ardından huysuz karısı Adriani’yle İstanbul’a tatile gider. Yüzlerce turistin arasına karışan Haritos, kiliseleri, camileri ve sarayları gezerken bir yandan da yöresel yemekleri tadar ve sadece karısıyla değil, seyahat ettiği grubun üyeleriyle de tartışır, tatiller ona hiçbir zaman keyif vermemiştir.

Tatilde de cinayetler yakasını bırakmaz fakat bu konuda bir şikâyeti yoktur; bu görev onu Ayasofya’da rehberli turlardan ve benzer faaliyetlerden kurtarır. Haritos, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Cinayet Şubesinde irtibat görevlisi olarak, kardeşini öldüren ve hayatının çoğunu geçirdiği İstanbul’a kaçan 90’lı yaşlardaki Yunan bir kadının davasında görevlendirilir. Görünüşe göre Maria Hambu’nun görülecek birkaç eski hesabı vardır. Haritos, ilk andan itibaren güvenmediği Başkomiser Murat Sağlam’la çalışmak zorunda kalacak ve 1955teki toplu göçten sonra şehirde kalan küçük Rum topluluğunun içine çekilecektir.

Petros Markaris İstanbul’da doğmuştur. Bu romanda kendi tarihiyle ve kaderiyle hesaplaşıyor. Benimsediği uzlaşmacı ton, onu gençliğinin şehrine hâlâ bağlayan sevgiyi gösterir. İstanbul’da kalan Pontuslu Rumların akıbetine dair hüznünü, özlü mizahıyla örtüyor ve suçlunun baştan belli olduğu bir çöpçü avını, bir metropolün geçmişiyle bugününü yan yana getiren tutkulu bir seyahatnameye dönüştürüyor.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 288
Ağırlık : 288
En / Boy : 12 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺98,40

Serüven masallarının çok sayıda örneğini Tatar masalları arasında ve çevirisini yaptığımız bu kitapta bulmaktayız. Kahramanın kendi şehrinden veya ülkesinden ayrılarak yabancı memleketlere ve Kafdağı, yer altı dünyası gibi masalsı yerlere doğru yola çıktığı masallar arasında erkek kahramanların başından geçen maceraların ve mücadelelerin anlatıldığı masallar arasında “Çakmak Taşı”, “Padişah ile Asker”, “Hamurdan Kahraman”, “Üç Güvercin”, “Ak Kısrak”, “Ak Kurt”, “Güneşe Görünmeyen Güzel Gümüş”, “Altın Kuş”, “Altın Balık”, “Kurbağa, Fare, Ayakkabı” sayılabilir. 
Hayvan masalları da Tatar masalları arasında önemli bir yer tutar. Bu türden Tatar halk masallarında hayvanların çağlar boyunca gözlemlenen davranış biçimlerinde insanlara özgü çeşitli karakter özellikleri ve davranış kalıpları resmedilir. Başka bir deyişle, hayvan masallarında temsil edilen tipik davranış özellikleri ile hayvanlar toplumsal stereotiplerin sembolleridir. Diğer yandan toplumda açıkça eleştirilmesi mümkün olmayan çeşitli sınıf temsilcilerini ve zümreleri, davranışları ve alışkanlıkları hicvetmek için bu masallardaki Ezop dilinden faydalanılmıştır. Çeviri kitabımızda çok sayıda hayvan masalı arasında “Keçi ile Koyun”, “Keçi ile Kurt”, “Hileye Karşı Hile”, “Hilekâr Tilki”, “Ayı, Tilki, Dede” ve “Cesur Horoz” sayılabilir. 
Tatar halk masallarının bir diğer türünü hayat ve yaşayışla ilgili masallar oluşturur. Bu masalların çoğu sıkça karşılaşılan durumlara bir cevap olarak yakın zamanlarda ortaya çıkmış masallardır. Kahramanları insan olan bu türden masallar, olağanüstü unsurları barındırmayıp sıradan insanların günlük yaşamda karşılaştıkları sorunlar karşısında ve koşullar altında bu sorunları nasıl ve hangi yetenekleriyle çözdüklerine işaret eder. Bu türden masallar çeviri kitabımızda çok sayıda olup bunlar arasında “Maharetli İnsan Ölmez”, “Döv Horoz!”, “Kurnaz Adam”, “Cimri ile Cömert”, “Saman Tarhan”, “Padişah, Vezir, Değirmenci”, “Guguk Kuşu Ötünce Çobanın Ücretini Alması”, “Şombay”, “Zengin Avcı”, “Övüngen Zengin”, “Hazır Cevap Kız”, “Eğri Kayın Ağacının Dayağı”, “Zakir ile Şakir”, “Eğreltiotu Çiçeği”, “Saban İzinde Balık”, “Üç Çuval Söz”, “Kanaatsiz”, “Fakir Gelin”, “Zeki Damat”, “İki Yalancı”, “Akıllı İhtiyar”, “Akıllı Gelin”, “Köylü Kazı Nasıl Bölmüş?”, “Üç Soru”, “Boş Sevinç”, “Yedi Bacanağı Bir Kurt Yemiş”, “Korkak Yol Arkadaşı” ve “Akıllı Kız” sayılabilir. 
“Altın Balık: Tatar Halk Masalları” başlığıyla çevirisini yaptığımız bu kitap “Altın Balık: Tatar Halık Ekiyetleri” başlığıyla 1999 yılında Tataristan Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’da “Tataristan Kitap Neşriyatı” tarafından yayımlanmıştır. Masallar “orta ve ileri yaş okul çocukları” için Firaye Ziyatdinova tarafından kurulup yazıya geçirilmiş, kitabın orijinalinde yer alan resimler Vitaliy Bulatov tarafından yapılmıştır. Kitapta toplam yetmiş üç masal yer almaktadır. Çeviri kitabımızda bir masal dışında diğer tüm masalların Türkçeye çevrisi yapılmıştır.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 274
Ağırlık : 274
En / Boy : 16 / 24
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺200,00

Hiçlikten sonsuzluğa uzanan, sonra tekrar hiç dönecek olan bir kainat;
Bir dünya dolusu insan,
Sonsuzlukla bütünleşen yegane varlık.
Bu ne ilginç, ne muhteşem bir gerçeklik
Mehmet Tahta, 1965 yılında Kahramanmaraş Andıran’da doğdu. 1982 Yılında Düziçi Yatılı Öğretmen Lisesini, 1986 Yılında Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F’ni Bitirdi. 1994 Yılında Aynı Üniversitede Yüksek Lisans Eğitimini Tamamladı. Bir Süre Dış Ticaret Standardizasyon Denetmeni Olarak Kamuda, Daha Sonra Özel Sektörde Çalıştı. 2012 Yılından Bu Yana Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Olarak Bağımsız Çalışmamaktadır. Mehmet Tahta Evli ve Dört Çocuk Babasıdır.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 136
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺97,00

1865 yılında yayınladığı Max ve Moritz ile büyük bir üne kavuşan ve 150 yıldır her Alman çocuğun zihninde yer edinen Busch’un yaşamı boyunca yaptığı çizimler, büyük bir hiciv barındırmaktadır. Hans Huckebein: Talihsiz Kuzgun (der Unglücksrabe) da Max ve Moritz gibi Wilhelm Busch’un en ünlü “yaramaz” karakterlerinden biridir. Bu eserde, Hans Huckebein ile birlikte, klasik sunumuna uygun olarak iki değerli kısa çizimli öyküsünü de kitaba eklemek istedik: Tüftüf (Das Pusterohr) ve Cumartesi Akşamı Banyosu (Das Bad am Samstagabend). Günümüzde adına ödüller verilen ve sergiler düzenlenen Busch, Alman kültürünü eserlerinde derinlemesine barındırır. Mizah ürünü ortaya koymasına rağmen bu denli ölümsüz eserler verebilen ve günümüzde etkisini yitirmeden okunan Busch, Alman ruhunu hissetmek isteyen her okuyucunun başvuru kaynağıdır diyebiliriz. Bu sebeple, Almanca aslını da çizimler ile birlikte vererek şiirsel duyarlılığı ana dilde yakalamak isteyenlere ve aynı zamanda kültür araştırmacılarına imkân sağlamak istedik. Fihrist Kitap olarak, Wilhelm Busch’u Türkçeye kazandırabilmenin mutluluğuyla…


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 60
Ağırlık : 60
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺54,50

Yabancılar birbirine benziyordu. Kadınlarla erkekleri ayırt etmek o kadar zordu ki!… Konuşmaları, gülmeleri, sevinçleri, öfkeleri, kızgınlıkları ile benzeşmişlerdi. Çok ilginç değil mi? Ben farklılıkları ararken düşleriyle, hayalleriyle benzeşen insanların arasına düşmüştüm. Onlara benzemekten ürktüm. Kaybolmuşken, yeni bir kayboluşu göze alacak gücüm yoktu. Hayal kırıklığına uğrarken senin gülümsemen ‘o yabancılar, sana yabancıdır’ sözlerin kulaklarımda çınladı. Nereden, nasıl bildiğini sorma gereği duymadan ‘haklıymışsın’ sözleri dudaklarımdan sessiz bir söylence gibi döküldü.
Bu dünyada karşılıksız sevmek rezil bir şeydir. Acıyı yaşamayı baştan kabullenmektir. Sizi terk edeceğini bile bile birisini sevmenin acısı… Ya yüreğine damıtırsın ya ruhunun derinliklerinde bir yere saklarsın. Her damıtmanın ve gizlemenin bir süre sonra yeniden ortaya çıkmasının yaratacağı acıyı, sızıyı peşinen omuzlarına yüklersin. Aşk hamallığı mı dersin, umutsuz bekleyişlerin gönül yarası mı? Her acının ve yaranın derinleşmesinin yarattığı hayal kırıklığı mı?


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 120
Ağırlık : 120
En / Boy : 13,5 / 21,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺89,00

Di çil salên dawî de kurdan hem xweliya li ser dîroka xwe weşandin hem jî dîrokeke nû nivîsandin. Bi nivîsandina dîrokê re sînordar neman feraseta li nêrîna dîrokê jî guhertin. Bêguman ev, ewqas ne hêsan bû. Di encama bedeleke mezin de pêk hat. 
Yek ji wan cihên ku di nivîsandina dîrokê de roleke mezin lîstiye Botan e. Botan di dîroka Kurdistanê de xwedî cihekî taybet e. Warê Mem û Zîn e. Warê çîroka evînê ye. Warê têkoşîna azadî û bêbextiyê ye. Di çil salên dawî de jî bûye warê berxwedanê. 
Cangoriyên Mişare jî vegotina beşeke ji vê berxwedanê ye. Vegotina zor û zehmetî, bîr û bawerî, girêdanî û fedayîtiyê ye. 'Cangoriyên Mişarê' bi me dide nîşan ku dîroka rastî ne li ser maseyan ne li ser lênûskan tê nivîsandin. Dîroka rastî li ser kuç û bera, li ser deşt û newalan, li ser gelî û zinaran tê nivîsandin. Nîşan dide ku dîrok ne bi pênûsê tê nivîsandin. Bi têkoşîneke bêhempa, bi berxwedana li dijî zilmê tê nivîsandin. Û dîroka rast ne ya ku di pirtûkan de behsa dewletan dike ye. Dîroka rast dîroka rêhevaltiyê ye.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 584
Ağırlık : 584
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺200,00

Turan KOÇ 1966’da Tütenocak köyünde doğdu. İlk ve orta öğretimini Kahta’da tamamladı. 1988 yılında Giresun Eğitim Yüksek Okulundan mezun oldu. Muş ve Adıyaman’da uzun süre çeşitli okullarda sınıf öğretmeni olarak çalıştı. 2006 yılında Anadolu Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. 2012 yılından beri Türkçe Öğretmeni olarak mesleğine devam etmekte olup halen 15 Temmuz Şehitleri Orta Okulunda çalışmaya devam etmektedir.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1
Ağırlık : 100
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺67,00

“Ah be dünya!”
 
Gökyüzünde bir melek, ovaların, dağların, nehirlerin üzerinden geçiyor; kentleri dolduran insan kalabalığına takılıyor gözü. Yeryüzündeki melekleri seyrediyor, hüzünden deliliğe, delilikten hüzne giden bir seyri var kanatsız meleklerin hayatlarının. Her hikâye bir diğerine değiyor, nesneler ve insanlar hikâyeler arasında dolaşıyor. Meleğin yüzünde kimi zaman hınzır, kimi zaman şaşkın, kimi zaman acıklı bir gülümseme… Kanatlarının vuruşuyla hızlandırıyor dünyayı ve anlatıları.
 
Müge İplikçi, Ah Be Melek’te dünyaya hınzır bir meleğin bakışlarıyla bakıyor. İnsanların, nesnelerin, mekânların bir meleğin kanadında oradan oraya taşındığı bir büyük anlatıya dönüşüyor küçük anların ve küçük insanların öyküleri.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 120
Ağırlık : 120
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺72,98

Çocukken annemin kalp ritmini dinler, hayalimde bir kar küresinin içine düşmüş gibi göğsünde uyuklardım. Otobüs camı annemin kalbine benzedi, titredi, sarstı. Başım cama yaslıydı, annemin kalbine olduğu gibi. Görüntüler buğulanmış camda yatay, yarı saydam çizgilerin arasından hızla kaybolurken zifiri karanlığa gömüldü her şey. O an uzay boşluğunda ilerleyen bir mekiğin içinde dünyadan uzaklaştığımı düşledim.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 161
Ağırlık : 161
En / Boy : 13 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

İshak Edebiyat Ailesi olarak daha önceki yıllarda olduğu gibi seçkimizi tamamladık. Hangi öyküleri seçkiye dahil edeceğimize öncelikle okunma ve beğeni sayılarına bakarak karar verdik. Sonra grupça bir çalışma yaparak her bir öyküyü özenle seçtik. Bize öykülerini ve yazılarını gönderen yazarlarımızla, desteklerini her daim hissettiğimiz değerli okur dostlarımızla ve katkıda bulunan herkesin katılımıyla bu antolojiyi hazırladık.

Sadece Öykü diyerek çıktığımız bu yolda yazan, okuyan, düşleyen herkesle birlikte büyümeye ve gelişmeye devam edeceğiz.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺75,00
17. Yüzyıldan Fantastik Bir Aşk Hikayesi

Mehmed Füzûnî, Sarây-ı Âmire-i Sultânî’de (Topkapı Sarayı) yetişmiş ve çeşitli devlet görevlerinde bulunmuş bir 17. yüzyıl divan şairidir. Döneminde oldukça tanınan bir şair olduğu birincil kaynaklarda kayıtlı olan Füzûnî’nin eserlerinden biri de Genc ü Gevher adlı mesnevidir. Bir insanın (Genc) bir periye (Gevher) kavuşma macerasını anlatan bu eser, kahramanları arasında ejderha görünümlü cadıların ve mağlup etmesi güç olan devlerin de olduğu olağanüstü nitelikte bir aşk hikâyesidir.
Mesnevi edebiyatında 15. ve 16. yüzyıllar, çift kahramanlı aşkı konu alan eserlerin ön planda olduğu bir zaman dilimidir. Takip eden dönemde sayıca azalmaya başlayan aşk mesnevilerinin bir örneği olan ve tespit edilebilen tek nüshası Avusturya Milli Kütüphanesinde bulunan Genc ü Gevher, ilk kez İbrahim Kolunsağ tarafından hazırlanan bu kitapla okuyucuya ulaşıyor. Mesnevi nazım şekli ile ilgili genel bilgileri, Genc ü Gevher’in incelenmesini ve çeviri yazı alfabesine aktarımını içeren kitap, okuyucuyu bu masalsı anlatının dünyasına davet ediyor.


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 407
Ağırlık : 407
En / Boy : 16,5 / 23,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺275,00

Küçük bir ilçede işlenen bir cinayet ve haberin peşinde koşan genç bir gazeteci. Herkesin merak ettiği ise katil kim? Aile bağları, dostluk ve arkadaşlık duygularının işlendiği bu eseri merak, heyecan ve zevkle okuyacağınızı umut ediyoruz.


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 147
Ağırlık : 147
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

İnsan; yaratılışından bu yana efsaneler, masallar, maniler ile sonrasında şiirler ve diğer edebiyat dallarıyla doğup büyümüştür. İnsan ömründe şiirin önemi su gibi çok fazladır. Kitabımıza “Çeşme” isminin verilmesi de bundan kaynaklıdır. Özbek şiirleri, berrak bir çeşmeden akan su gibi geçmişten günümüze kadar akıp gelmiştir. Ünlü edebiyatçı, bilgin Alişir Nevai bunun en önemli göstergesidir. Ondan sonra yüzlerce şair ve yazar Özbekistan edebiyat tarihinde kendine yer bulmuştur.
Şairlerin şiirlerinde müzik sesi vardır. Müzik ezgisi insan kulağına ne kadar hoş gelirse şairlerin şiirlerini okurken de insana aynı hazzı veriyor. Onun için bazı şiirlerdeki dizeler müzik ile iç içedir.
----------------------------------------
Sonbaharmış̧! Sabah anladım, 
Kapıma gelmiştir yüzü sapsarı. 
Yıllarca savaştım, hep yenik düştüm... 
Öksüz kalbim gibi güz yaprakları. 

                                                      İyi okumalar/ Baygenç Yayıncılık


Basım Ayı/Yılı : 6/2022
Basım Yeri : ADANA
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 88
Ağırlık : 88
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺34,65

... Asya coğrafyası edebiyat açısından da çok zengindir. Bu coğrafyada yer alan ülkelerden biriside Özbekistan’dır. Alişir Nevai gibi büyük bir şairin memleketinde şairinden öykücüsüne çok derin bir edebiyat geçmişi vardır. Tarihten gelen bu zenginlik günümüzde de devam etmektedir. Özbekistan’ın genç yazarlardan İnobat Nadirşah’ta bu kişilerden birisidir. “Güneş Şarkısı” yazarın Türkçede yayınlanan ilk öykü kitabıdır. Kitapta16 öykü bulunmaktadır. Her bir öykü birbirinden bağımsız ve birbirinden ayrı dersler çıkarılacak öykülerdir.  Yazar tüm öykülerinde şahsiyetleri çok dikkatli incelemiş ve betimlemelere geniş yer vermiştir. Köyü mü seviyorsunuz, bir umudu mu yeşerteceksiniz ya da şehir merkezindeki yaşamı mı anlatacaksınız bunun için “Gülay’ımın Kırmızı Elmaları” ve diğer öyküler mutlaka okunması gerekir. Güneş Şarkısı” kitabı; yazar İnabat Nadirşah, nadir bir eser olarak Türkçeye kazandırmıştır. Türk okurlar, bu eserle Özbek edebiyatını daha yakından tanıyacaktır.

.....

İyi okumalar/ Baygenç Yayıncılık


Basım Ayı/Yılı : 6/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 128
Ağırlık : 128
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺34,65

Karadeniz, özellikle de Trabzon insanlarının zekasının kıvraklığını genlerinin yanı sıra yaşadığı coğrafyanın, denizinden, hamsisinden, tütününden, kemençesinden, zinosundan, zizilinden aldığını hepimiz bilmekteyiz. 
Karadeniz, insanlarının bu coğrafyanın çilesini çekebilmek için gülümseyip gülümsetmesi sırasında kâh, şiir, kâh fıkra, kâh ta öyküyü kullanılmaktadır. Bunun için bu projede yakın tarihimizde yaşamış, kimi aramızdan ayrılan, kimi ise hâlâ bizi gülümsetmeye ve düşündürmeye devam eden, Trabzon’da yetişen ya da yolu Trabzon’dan geçen öykü kahramanları kullanılmıştır. 
Bu kitapta, insanların başında geçen yada kendileri tarafından özellikle gündeme sürülen olgular, olaylar, çevre görünümleri ve kişisel karakter özellikleriyle yoğrularak, akıcı ve yoğun anlatımla sunulmuştur. Bu özelliği ile okura zamanından da tasarruf ettirmektedir.
Gülümsemeye, gülümserken ders çıkarmaya gereksinim duyulan bugünlerde “ Trabzon’dan Öyküsel Portreler” çok iyi gelecektir. 


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri : ADANA
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 232
Ağırlık : 232
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺53,90
Türkçeye Yolculuk

Musa Efeler Diyarı İzmir’de adlı hikâye, Diller İçin Ortak Öneriler Çerçevesi’nde belirtilen dil düzeyleri ve dil öğrenenlerin yeterlikleri dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bu hikâye, Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenen bağımsız dil kullanıcılarına (B2) yöneliktir. Hikâye günlük hayatta kullanılan kelimeler, kelime grupları ve kalıp ifadelerden yararlanılarak hazırlanmıştır. Ayrıca hikâyenin içeriğinde zarf-fiillere yer verilerek öğrenicilerin metin içerisinde bu gramer yapılarını görmeleri sağlanmıştır. Böylece dil bilgisi yapılarının bağlama ne gibi katkıları olduğunu öğrenicilerin fark etmeleri amaçlanmıştır.

Öğrenicilerin Musa Efeler Diyarı İzmir’de kitabının içeriğini daha iyi kavramaları için metin uygun görsellerle desteklenmiştir. Hikâyenin ardından, “Yararlı Bilgiler” ana başlığı altında İzmir ile ilgili genel bir bilgi sunulduktan sonra “İzmir’de Gezilecek Yerler Listesi”, “İzmir’e Nasıl Gidilir?” ve “İzmir’de Ulaşım” şeklinde üç alt başlığa yer verilmiştir. İlgili bölümde bu başlıkların yanı sıra yemek kültürü bakımından da oldukça zengin olan bölgede yenebilecek yöresel tatlar da öğreniciler için listelenmiştir.

“Yararlı Bilgiler” bölümünün ardından öğrenicilerin kelime ve cümle bilgilerinin pekiştirilmesinin yanı sıra okuduğunu anlama becerilerinin geliştirilmesine yönelik çeşitli etkinliklere yer verilmiştir. İlgili bölümde bu başlıkların yanı sıra yemek kültürü bakımından da oldukça zengin olan bölgede yenebilecek yöresel tatlar da öğreniciler için listelenmiştir. Bu etkinlikler hazırlanırken çoktan seçmeli, doğru-yanlış, boşluk doldurma, açık uçlu soru gibi farklı ölçme değerlendirme yöntem ve tekniklerinden yararlanılmıştır. Öğrenicinin anlatma becerisini geliştirmeye ilişkin etkinlikler ise dönüt verme gerekliliği bakımından yazma becerisi ile sınırlandırılmıştır.

Etkinliklerden hemen sonra “Cevaplar” bölümü bulunmaktadır. Sunulan etkinlikler, öğretici rehberliğinde yapılabileceği gibi öğrenici, etkinlikleri kendi başına da yapabilir. Dolayısıyla bağımsız öğrenmeyi destekleme, öğrenicinin kendini değerlendirmesine fırsat tanıma amacıyla bu bölümün düzenlendiği ifade edilebilir. Kitaptaki bu bölümle öğrenicilerin geri bildirim almaları sağlanmaya çalışılmıştır.
“Dizin” bölümü, iki ana başlıktan oluşmuştur. Birinci başlık “Kelime Dizini” iken ikincisi “Kelime Grubu Dizini”dir. Öğrenicilerin Türkçedeki kalıp ifadeleri fark etmeleri amacıyla böyle bir başlığın açılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Hikâyede geçen kelimeler ve kelime grupları alfabetik sırayla verilmiştir. Bu sayede öğreniciler ve öğreticiler gerek okuma öncesinde hazırbulunuşluğu sağlamak gerekse okuma sonrası tekrarlarla söz varlığını zenginleştirmek için söz konusu kelime listelerinden yaralanabileceklerdir.

Türkçe öğrenen herkese faydalı olması dileği ile…


Basım Ayı/Yılı : 6/2018
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 55
Ağırlık : 55
En / Boy : 15 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺75,00

Acıyla yitiriyorduk her şeyi. Ruhum bumerang gibi geldiği yöne hızla geri dönüyordu. Memleketin çekilmeyen fotoğraflarını çekmiştim. Vicdana ve akla sığmayan kareleri çekmemin amacı vardı. Fotoğraf makinemi elime alıp düşüncelere daldım. Belki de başkalarının acısını hissettirecek, sorgulatacak ve düşündürecekti bu kareler. Ancak bir fotoğraf sergisiyle çektiklerimi paylaşabilirdim. Biliyordum çünkü. Çiçek, böcek, manzara ya da aile fotoğrafı değilse eğer huzur kaçıran fotoğraf karelerini, çerçeveletip duvarına asmazdı kimse.


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

Güncel Sanat derginin 11. Yarışmasına katılan 100 lerce eserin arasından süzülmüş ve arınmış öykü ve şiirlerden oluşturuldu böyle bir bir kitapta. Sanat ve edebiyat toplumun gelişmesinde geleceğe olumlu yöne bakmasında büyük yararlar sağlamaktadır. Şiirden ve öyküden kısa bölümler kitabın nasıl bir kitap olduğuna dair ışık tutacaktır.

Bakışlar isyankâr,
Çeneler sıkılmış,
Ha konuştu ha konuşacak
Yumruklar.
Büyük-küçük demeden,
Hınç dolu sokaklar,
Hani “İnsan-ı Kâmildik?”
.....................................
Xxxxxx
Çok uykum var. Uzunca bir süredir çok yorgunum. Belki son sekiz- dokuz senedir kendimi iyi hissetmiyorum. Artık kafamdaki o küntlüğü ve uyuşukluğu da, kalbimin geçmek bilmeyen çarpıntısını da umursamıyorum. Gittiği yere kadar…
.........................


Basım Ayı/Yılı : 4/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 168
Ağırlık : 168
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺30,80

Kitapta iki uzun öykü yer almaktadır; birisi “Korona Gemisi” diğeri “Karabıyık Dede.”
Korona deyince 2019 sonlarından günümüze kadar gelen sayısız insanın ölümüne yol açan ve insanların birbirinden uzaklaştığı bir dönem yaşanmaktadır. Yazar bu dönemde boş durur mu? Durmaz elbet. Mustafa Söylemez de boş durmamış. Bu dönem içinde dostlarıyla bir gemiye atlayarak Akdeniz’in maviliklerinde kafasında kurduğu dünya ile öykü çalışmıştır. Korona Gemisi bu zaman diliminde ortaya çıkmıştır.
Gemi öyle bir gemi ki; iyi dostlar, kıskanç kişilikler ve temiz kalpli insanlar herkes bir aradadır. O gemi ki, Nuh’un gemisindeki kişilere benzerler. İyi yürekli insanların çırpınışları ve yaşama azmi vardır. Kötü dostluklar yerine birbiriyle iyi geçinmeye çalışmaktadırlar.
Yazar Söylemez’de anlaşılmayacak bir konu, cümle yoktur. Bazen tarihin derinliklerine iniyor, bazen günümüze geliyor. Cleopatra’dan, Harzemşahlara, Türkan Sultan’dan İskender’e kadar tarihi olaylar ve kimlikler bu kitapta yer almaktadır.
.
İyi okumalar/ Baygenç Yayıncılık


Basım Ayı/Yılı : 6/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺50,05

Bir yazarın eserlerini takip ettiğiniz zaman o eserlerin yazarı ile sohbet etmiş olur ve aranızda mesafeler olsa bile hatta kendisini tanımasanız bile bir yakınlık hissedersiniz.

Kitabı okumayı merakla bekleyen okuyucuyu birazda merak içinde bırakmak adına kitap hakkında şimdilik bu kadar bilgi vereceğim. Ama şu kadarını söyleyeyim ki keyif alacağınız, hayata karşı bakışınıza sorular ekleyeceğiniz ve zaman zaman tatlı gülümsemelerin yüzünüzde gamzeler açmasına sebep olacak bir eseri elinizde tutuyorsunuz.

Eğer okumayı keyif edinenlerdenseniz, arayacağınız mutluluk satırların arasında sizleri bekliyor.

Celalettin Tutkun


Basım Ayı/Yılı : 2/2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 152
Ağırlık : 152
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺42,35
Güncel Sanat Dergisi

Öykü severlere sunacağımız birbirinden değerli yazarlarımızın oluşturduğu bir kitabı elinize aldığınızda iyi ki bu kitabı edinmişim diyeceksiniz.

Her bir öykü ayrı bir konuyu içirmekte. Fakat her öykü, bir ırmağın kolu olarak öykü deryasına akmakta. Birbirinden değerli öyküler temiz bir Türkçe ve anlaşılır dil süreçleriyle bütünlük oluşturmaktadır. Kiminde hüzünleneceksiniz. Kiminde kahkahaya boğulacaksınız. Kiminde ise bir mutluluk nasıl yaşanır bunu bulacaksınız.

“İyi bir kitap dünyaya açılan bir penceredir.” İyi bir öykü kitabı gelecek için size ve okurlarımıza yol gösterici olacaktır.


Basım Ayı/Yılı : 6/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 88
Ağırlık : 88
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺30,80

“Tesadüfen Zümrüdüanka” rüzgâr ya da güneş, çivi ya da duvar, kendisi ya da bir başkası arasında hiyerarşi kurmadan akan öykülerden oluşuyor. Elif Erdoğan ikinci öykü kitabında dile ve anlatılarına kendine has bir nezaketle yaklaşan tutumunu sürdürüyor..

“Zamanın nasıl da genişlediğini tadıyorduk, yalan değil inan, tadıyorduk neymiş zaman, nasıl uzarmış, genişlermiş, katlanır çoğalırmış. Bıraktım kazma küreği, köstebekleri, yuvaları, bir yaprağın üzerine çıkıp oturduk, bir nilüferin, ılık tatlı bir rüzgâr esiyordu. Susuyorduk. Zaman bir neşeydi dilimizin ucunda.”


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 88
Ağırlık : 88
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺46,20

“Her açıdan olağanüstü... Shepard bu derlemesiyle en saf haliyle bir hikâye anlatıcısına dönüşüyor.”

The New York Times Book Review

Modern Amerikan edebiyatının önde gelen isimlerinden Sam Shepard, Büyük Cennet Düşü’nde yer alan on yedi öyküde bize gerçekle hayalin birbirine karıştığı, kimi zaman ayırt edilemez hale geldiği manzaralar sunuyor: Evini terk eden bir adam, yolun ortasında yaralı bir şahinle karşılaşan kadın, verdiği partide misafirlerden birine silah doğrultan bir başkası. Zalimlikle uysallığın, hüzünle sevincin birbirine geçtiği öykülerde, ister gerçek bir araba yolculuğu ister bir hayat yolculuğu olsun, hep bir yolda olma hali söz konusu. Öykücülüğü, oyun yazarlığı, oyunculuğu ve yönetmenliğiyle çok yönlü bir yaratıcı kimliğe sahip Sam Shepard, okuru bu yolculuğa birlikte çıkmaya davet ediyor.

“Shepard’ın oyun yazarlığı becerisi kurgusunun acımasız bir durulukla parlamasını sağlıyor.”

Los Angeles Times Book Review


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺77,90

Sevinç Çokum yaşantılarından ve gözlemlerinden

yansıyanlarla sevdiriyor öykülerini.

 

Sabah karanlığında uyanan kuşlar… Mürdüm rengi gözleriyle akıllarda kalan özgür bir tosun... Kar bekler gibi umut bekleyen, menekşe çağındaki bir kadın... Adı, şarkıları, kıyafetleriyle beğenilen sanatçı Rüya Narin ve hüzünleri... Göklere, masallara ve efsanelere yaraşan bir at…

Elde tutulan bir gülle aniden güzelleşen anlar…

 

Akasyanın dallarında bir kuş var mıydı gerçekten? Hava kararınca o saatlerde kuşlar gitmiş, yuvalarına çekilmiş olurlardı. Ama bazen gecikmiş bir kuş arkada kalmış ve bir dala sığınmışsa?

 

Karanlığın içinde şaşırtıcı bir kanat sesi duyabilirdiniz.

 


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 184
Ağırlık : 184
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺78,85

Hiç bir söylence, hiç bir efsane durduk yere ortaya çıkmaz. Her efsane içinde yaşanılan çağın, zamanın, toplumun, insanın derdini, sorununu, hikâyesini anlatır ve adı üstünde efsane olduğu için abartarak anlatılır, kulaktan kulağa aktarılarak yaşatılırken, büyüdükçe büyür ve giderek efsaneler gerçeği-hakikati, doğruyu örter, gizler, saklar hale gelebilir. Efsanenin çevresinde öylesine göz alıcı, parlak, büyüleyici bir hale oluşur ki, bu göz alıcı ışık giderek bir yanılsamaya, hatta körleşmeye neden olabilir.

Yılmaz Güney adı etrafında oluşan efsanede de benzer bir durum söz konusudur. Efsane Yılmaz Güney'i değil, gücüyle olduğu kadar güçsüzlüğüyle, zaaflarıyla, insan Yılmaz Pütün'ü unutmamızın, hatırlamamamızın nedeni de bu durumdur belki... Oysa efsanenin ardında, yapıtlarıyla olduğu kadar kısacık yaşamıyla, bir insanın trajedisi vardır. Belki trajedi de, trajik olan da bir maskedir ve bu maskeyi çıkarttığımızda gördüğümüz yüzdeki gülüş, Yılmaz Güney'in bakışlarındaki insan sevgisi, içten tebessüm tek hakikattir, onun trajedisinin tek gerçeğidir.


Basım Ayı/Yılı : 6/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺40,00

Zihin, yaşanılanları gerek kaleminden dökülen sözcüklerle, gerekse hançeresinden çıkan seslerle ya da sözcüklerle anlatıma dökme kıvranışı içindedir. Bu gereksinme aynı zamanda “Homo  Erectus”un dış çevrede karşılaştıklarını anlamlandırma çabasıdır. Ayağa kalkan ilk insanın yeryüzünde karşılaştığı olgular, biçimler, birer anlama kavuşmadan kavramlar edinilemeyeceğinden belleğe atılacak bir bilgi birikimi sağlanamayacaktır.

Ama insan, varlık olarak, bir yeryüzü yaratığı olarak bu kürede karşılaştığı canlılığı kucaklamak niyetindedir. Bu istek, kimi zaman aşırı bir tutkuya dönüşerek, yeryüzü canlı ya da cansız tüm kaynaklarının edinilmesi; dahası bir mutlu azınlığın daha da varsıllaşması için saldırganca yok edilmesi tutkusuna dönüşebiliyor. İşte o koşullar, kaba güç kullanma tutkusu baskın çıktığında, savaşların gittikçe yerküreyi çepeçevre kuşattığını izleriz hep.

Ziya Gürel, aynı yerkürenin bellek kaydına eğilirken sanat dillerinin her birindeki olanakları bir bilinç oluşturmak amacıyla bu kez sözcükleri kullanarak öyküler anlatmaya girişiyor. Bu tahkiye girişiminde, yazarın, ne yaptığı; ne de yapamadığı resim ve yontudan söz açtığına tanık olacak; öyküleri okudukça, “toplum mimarı”, adı verilen uzmanlar elinde insanlığın nasıl yönlendirildiğini göreceksiniz.

Yapay gerçekliğin yaygınlaştığı; imge yönetimiyle hangi gerçekliği yaşamayı kestiremeyip, olmadık olguların peşine takıldığımız bir zaman kesitinin ortasında kalakaldık. Elinizdeki anlatılarda uzunca bir yakın geçmiş ele alınıyor.


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 208
Ağırlık : 208
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺85,00

İlk kitabı Kilim’den sonra bu kez Örtü’yle selamlıyor okuru Uğur Demircan. Öykülerinde sır örtüleri her yanı sarıyor, aralıksız yağan kar kanın, kayıpların üstünü örtüyor ve pişmanlıklar sertçe dokunmuş kızgın bir kum örtüsü kadar can yakıyor. Günah kuyularına atılan kapkara taşların gizledikleriyle, serin suların son verdiği özlemlerle çiziyor kahramanlarını. Kavuran, donduran, boğucu ve ağır kumaşların altında, gerçeklikten kaçmadan oynatıyor kalemini.

“Koyu yeşil ve bulanık bir karanlık içindeydi artık Efe. Hızla kaçan hava baloncukları arasından yukarı baktı, hareketli bir cam bölme vardı sanki birkaç metre üstünde. Daha aydınlıktı orası. Dalgaları tersten görüyordu, aydınlığın hızla karardığını da. Batıyor, yukarı çıkamıyordu. İlk kez yakalandığı fırtına yüzünden paniklemiş, battıktan sonra korkuyla çırpınmış ama fayda etmemişti. Koyu yeşil ve daha da bulanık bir karanlık içinde yavaşça salınıyordu şimdi.”


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 72
Ağırlık : 72
En / Boy : 13 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺49,20

Yargılanan İmgeler


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1
Ağırlık : 100
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺145,25

Anıların Yoldaşlığında Muharrem Usta


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1
Ağırlık : 100
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺83,00

Ümit Kartal, işçi öykülerini bir araya getirdiği Ahraz’dan sonra, farklı dönemlerde kaleme aldığı politik köşe yazılarından derlenen ikinci kitabıyla karşınızda…

Bu yazıların hepsini belki daha önce okudunuz bilemem ama günün koşullarıyla yeniden okuyunca hem hafızanız tazelenecek hem de bugünlere nasıl gelindiğini bir kez daha değerlendirme fırsatı bulacaksınız...

Okurken bazen kızacak, sık sık ‘Neler yaşamışız’ diyerek şaşıracak ve unuttuklarınızın acısını hissedeceksiniz ama her yazının sonunda illa ki bir 
ümit duyacaksınız…

Üstelik başka çareniz olmadığı için değil, siz de inandığınız için o güzel günlere…


Basım Ayı/Yılı : 5/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 208
Ağırlık : 208
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺75,00
1 2 3 ... 134 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı