Bu kitabın yazarı, ilişkiler hakkında iyi bir şey duymak istiyorsanız kitabı tekrar rafa koyup arkadaşınıza kahve falı baktırmanızı öneriyor. Fakat eğer gerçekleri duymaktan korkmuyorsanız bu kitap bir nebze de olsa size yardımcı olabilir. Merak ettiğiniz her şeye bir cevap verdiğimi iddia etmemekle birlikte asla kabullenemediğimiz, etrafımızdaki insanların da üzülmeyelim diye asla söyleyemedikleri çoğu şeyi duymak belki hoşunuza gitmeyecek ama ben gerçekleri duymanız için kendi adıma bu riski alıyorum. Kitap flört, ilişki ve ayrılık süreçlerinin erkek gözünden, mümkün olduğunca dürüst ve karşı tarafla empati kurmaya çalışarak tanımlanmasını ve bu süreçlerde yaşanan 

bazı önemli merakları gidermeye çalışırken bir yandan da soruları cevaplamayı amaçlıyor. Umarım başarır.

Sayfa Sayısı : 136

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 70 gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

₺45,00
Bu kitabı neden eline aldın, bilmiyorum. Belki beni Youtube’dan tanıyorsun, belki ilk defa karşılaşıyoruz. Sebebi her ne olursa olsun buradasın. İlk cümleyi okudun. Artık bu anın geri dönüşü yok.
İçeride karşılaşacağın hikâyeler, benim hikâyelerim. Daha önce defalarca yaşanan, eşsiz veya benzersiz olmayan hikâyeler. Anlatmam lazımdı, çünkü anlatmazsam çatlardım.
Ben Y kuşağına aitmişim; sen Z, onlar C, öbürleri T… Her neysek, çok yorgun bir geçmişin çocuklarıyız. Bizi kirli geçmişten, kavgalardan, darbelerden korumak için renkli dünyaların içine attılar.
Sorumsuzuz, dünya umurumuzda değil diye de bizden nefret ettiler. Ne dünya umurumuzdaydı, ne de biz dünyanın umurundaydık. Mesele artık kendi meselemizdi.
Yaşamak için bir yol bulacaksak bunu kendi başımıza yapacaktık. Güven mi? Güven kelimesi çoktan bankalara, sigorta şirketlerine satılmıştı, hem de yok pahasına…
İnsana dair birçok kelime çoktan şirketlerin olmuştu. Herkes güvenilmezdi artık, her an sırtımızdan vurulabilirdik. Hem tek başımızayız hem paranoyağız.
Sana videolarımda hep dedim ki; “kendi cennetini yarat.” Ben o cennete gidene kadar cehennemden geçtim, iyi ki...
Sana kendi hikâyemi olduğu gibi, dürüstçe anlattım; sen de anlat, başkasına değilse bile kendine anlat diye…
Anlat ki rahatla, anlat ki tanış kendinle.
₺49,20

Kaplanlı ve güllü harabelerin

içinde

seni yarattım

sen oldum

büyük eller / cüce burun.

Yorgun düştüm

var etmekten

edilmekten

yoktan.

 

Merkezi yoktur

labirentin

şayet arayışında değilseniz

hayvanın

içinizde uyuyan.

₺46,80

Sımsıcak camdan

bir geçit töreni

kaplar beni

seninleyken, düşünmezken gelen kışı

kuruyup

kırıldığım.

 

Gerek yok hatırlatmaya,

şu güzelim iplik parçasının

anlatacak öyküleri olduğunu.

Yalnızca şimdi,

uzanabilirim tarlalara tek başıma

ve saçarım tohumların tümünü.

 

Camdutları

köpürüyor ağzımda

bir kabarcığa ki dipsiz kuyularla dolu

İnan bana –

ancak âşıksam sana, yalan söylerim.

Başka korkum yok benim.

₺46,80

Kalbim zayıf değildir

Ama

Onu sık sık düşürürüm

Ses de çıkarmaz

 

Düz şehirlerde

Rüyalar hızlı akar

₺58,80

Herlanda’da karnını herkesten iyi doyurup herkesten iyi yaşamanın tek koşulu vardır:

Yaşamını Her Şey’e adayıp itaat puanını yükseltmek. Her Şey’in yüz yılı aşan süredir devam eden iktidarını sarsan

Tek tehlikeyse ülkenin Hiçlerinin yeni mücadele yöntemleridir. Herlanda’nın Hiçleri, tarihin akışını değiştirmekte kararlıdır. 

MS 2141, bardağın taşırdığı yıl olacaktır.

İrfan Değirmenci, okurlarını distopik ülke Herlanda’nın özgürleştirdiği o yıla tanıklık etmeye çağırıyor…

 

Sayfa Sayısı : 280

Ebat : 13.5X19.5

Kağıt/İç Baskı : III.Hm Enzo

Cilt/Kapak : Amerikan / Amerikan Bristol

₺61,20

Hayatın ritmine kapılıp kaybolduk kendi içimizde. Sıcak sohbetler edemez olduk. Her şey o denli değişiyor ki hayatımızda, geleneklerimizden, değerlerimizden uzaklaşır hale geldik. Merhamet, vicdan, hoşgörü arar olduk insanlarda. Ahlak neydi? Peki ya birlik beraberlik?
 
Aşkım Kapışmak ile Aynur Tartan sizleri kavramlar üzerine derin bir yolculuğa çıkarıyor.  "Ahlak", "sevgi", "hoşgörü", "merhamet", "vicdan", "aile", "aidiyet", "kaygı" ve "birlik beraberlik"  üzerine gerçekleştirdikleri sohbetle hayata ve insanlığa dair dokuz kavramın iyileştirici yönlerini tartışıyorlar.

Sayfa Sayısı 224       

Ebat: 13.5x19.5

₺72,00

Ön Sipariş Sevk Tarihi:  18.05.2017

Deniz Seki
Türk Pop müziğinde kendi söylediği şarkılar dışında yazıp bestelediği ve başkaları tarafından seslendirilen hitlerle milyonların kalbinde yer edinen Deniz Seki İstanbul'da doğdu.
İlk olarak 1993 yılında Melih Kibar ile tanışan Seki, birçok sanatçıya vokalistlik yaptı. Kenan Doğulu, Emel Müftüoğlu, Ege, Ferda Anıl Yarkın, Zuhal Olcay ve Yaşar Günaçgün gibi önemli müzisyenlerle çalıştı. 1995 yılında, "Pop-Show 95" şarkı yarışmasına kendi yazdığı şarkı ile katılarak birinci oldu ve ardından ilk albümü olan "Hiç Kimse Değilim" 1997'de yayınladı.
İki sene sonra söz ve müziklerinin birçoğu kendisine ait olan "Anlattım" isimli albümüyle bir kez daha sevenleriyle buluşan Deniz'in "Şeffaf", "Aşkların En Güzeli", "Aşk Denizi", "Sahici", "Sözyaşlarım" ve "İz" adını verdiği albümleri bulunuyor. İkisi sinema, ikisi televizyon dizisi olmak üzere toplam 4 filmde rol aldı.
En İyi Pop Kadın Sanatçı, Yılın En İyi Albümü, Yılın En İyi Şarkısı gibi sayısız ödülün sahibi Deniz Seki'nin ilk kitabı Deniz'in Dibi 2016 yılında yayımlandı.

 

Mutluluğa Söz Verdim

"Kendinizi karanlık bir denizin fırtınalarıyla boğuşurken bulduğunuzda, satırlarım size ışık olsun ve umudun
hiç bitmediğini hatırlatsın istiyorum."
- Deniz Seki
 Deniz Seki ilk kitabı Deniz'in Dibi'ni kendi topraksız Zincirlikuyu'su olan cezaevinden yazdı. Bolca gözyaşının ardında yaşadığı o karanlık günlerini anlattı. Yazdıkları bir dibe iniş öyküsüydü, ama denizin dibi hâlâ güzel, hâlâ pırıl pırıldı. Şimdiyse Mutluluğa Söz Verdim ile o kör kuyuda bile umudunu hiç kaybetmeden engin bir deniz olup nasıl taştığına tanık olacaksınız.
 Mutluluğa Söz Verdim; bir sanatçının, her şeyden önce aşka âşık, müziğe âşık bir kadının karanlıktan ışığa uzanan hikâyesi.

Dağıtım Tarihi: 18.05.2017

Sayfa Sayısı   280

Ebat:  13,5 x 19,5


₺46,80

Sevgili okur, sen de ben de ne kadar şanslıyız bir bilsen...

Ha benim şöyle bi avantajım var; ben yazarın eserlerini okumayı söktüğüm 1989 yılından beri okuyorum. Hatta yazarın bana “meksefe”, “mukallit”, “filateli” gibi kelimelerin anlamını ve cümle içinde kullanılışlarını taaa 6 yaşımda öğretmişliği var. Dur bak bir de gezilmesi gereken saraydı, sarnıçtı, mesireydi, sayfiyeydi her yeri gezdirmişliği var. Off bir de cumartesi pazarları hiç üşenmeyip sinema-tiyatro sevdirmişliği var.

Ya bak bir de kendi bütçesinden ayırıp şahsıma çocuk dergisi aboneliği yaptırmışlığı var. Temiz bakacağıma söz verirsem kitaplarından okumama izin vermişliği de var. Kendisine ayva dilimlersem, samanlı A4’lerinden 1-2 tane alabilirdim bile. Evet farkındayım, imrendin ama kızacak bi şey yok.

Şöyle düşün, sen de şimdi bu iyi fikirli adamın, oturup çay içip, muhabbet etmek isteyeceğin insanlarıyla dolu hikâyelerini okuyacaksın. Ne güzel değil mi?

- Özge Yılmaz Çevik


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 235
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 3.2017
₺58,80

“Sizi sürekli tartışma içine ve aşağı çekmeye çalışan, yoran ve yıpratan; haklıyken haksız duruma düştüğünüzü düşündüren, sizi suçlayan ve karar mekanizmanızı devre dışı bırakan toksik ilişkiler bu kadar yalın ve derin anlatılamazdı.”

Uzman Psikolog Meltem Sunar,
Aile-Çift ve Yetişkin Terapisti, Cinsel Terapist, Öğretim Görevlisi

“Kanımca 20. yüzyılın en önemli düşünürü, doktoru ve aynı zamanda toplama kampı tutsaklarından olan Viktor Frankl ve kendisinin varoluşçu yaklaşımı logoterapiye kitapta geniş olarak yer verilmiş; ayrıca logoterapinin özü olan, ‘keşfettiği anlamlarla sorumluluğunu üstlenen insan örnekleri’ de ustaca kaleme alınmış.”

Memduh N. Özmert, Viktor Frankl Institute USA Faculty and Board Member

“Bu kitap kendi iç dünyanızı daha derinden anlamanız için bir hazine niteliğinde.”

Psikolog (PhD) Patricia J. Crane, Uluslararası Konuşmacı, Eğitmen, Yazar

İdealleri üzerine bir yaşam kurmuş olan Ayça, aniden Mehmet’e âşık olur. Başlarda mutluluktan ayakları yerden kesilse de aslında o yükseklikten tepetaklak düşeceğinin farkında dahi değildir. Duygusal şiddet benliğini sarıp, onu sarsarken zamanla tükenme noktasına gelir. Ancak tam da bu aşamada maruz kaldığı zehirden panzehir üretmesi, düştüğü yerden daha güçlü kalkması neden mümkün olmasın? Bu kitap; toksik bir ilişkinin perde arkasına mercek tutmak, bu konudaki farkındalığına katkı sağlamak ve işlevsel tutumları adım adım anlatarak senin de elinden tutmak için yazıldı…

Kitap Adı: Aslında Öyle Değil
Kitap Yazar Adı: Aylin Algun
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Gizem Demir
Kapak Tasarım: Gilas Coşkun
Kapak Fotoğrafı: Berkay Gülüm
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 352
Ebat: 13,5 x 19,5
Tür: Kişisel Gelişim
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044242

₺135,10

Av. Atilla Özen, Savunmanın Tarihi ve İstanbul Barosu adlı eseriyle İstanbul Barosu’nun kuruluşundan günümüze uzanan hikâyesini aydınlatıyor.

Avukatların meslek örgütü olmasının yanında toplumsal açıdan da sorumluluğu olan İstanbul Barosu’nun tarihindeki önemli olaylara, gelişmelere, haksızlıklar karşısında takındığı tavırlara değinirken ülkenin siyasetini de mercek altına alıyor.

Bu eser, İstanbul Barosu’nun demokrasi ve hukuk mücadelesinin detaylı bir belgeseli niteliğinde.

Kitap Adı: Savunmanın Tarihi ve İstanbul Barosu
Kitap Yazar: Adı Atilla Özen
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Gizem Demir
Kapak Tasarım: Şenol Alanbay
Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay
Sayfa Sayısı: 280
Ebat: 13,5 x 19,5
Tür: Araştırma – İnceleme
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

 

₺109,20

Sonra ne oldu? İnsan, ona öğretilen yalanı yaşamak için yeni yalanlar yazdı. Yalandan bir hayatın içine kendini önemlice koydu. Esnemeyi yadsımış, Tanrısız bir dinin kuralını işler kıldıkça kendini önemden saydı. Sevdi insan yalanı ve yalanmayı... Kimileri buna ömür kimileri vecibe dedi.

İçimden hep “Uyanmalıyım” duasını sayıklamışım. Belli ki hâlâ tuhaf bir uykudayım.

Kitap Adı: Garam

Kitap Yazar Adı :Jehan Barbur

Editör: Şule Tüzül

Kapak Resmi: Kader Genç

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak Uygulama: Beyzanur Karabulut

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı: 80

Ebat: 13,5 x 19,5

Tür: Şiir

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 60 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr. 

₺59,50

Aile danışmanı, sosyolog, motivasyon konuşmacısı ve fütürist Fırat Uzer’in kaleminden umuda, mutluluğa ve kendini gerçekleştirmeye dair yalın fakat duygu yüküyle dopdolu satırlar.

“O zaman tüm bedenimizi ve ruhumuzu bu dönüşüm için kodlamaya hazırlıyor ve sihirli olan sözü haykırmaya başlıyoruz: ‘Dönüşüm sırası bende!’

Şunu unutmamakta fayda var: Neye dönüşeceğimiz çok ama çok önemli. Anahtarları doğru kullanarak yolumuzu belirlemeli ve sonuca ulaşabilmeliyiz

İçindeki inançla birlikte… Bu kitabı okumayı tamamladığında…

Beyninde dalgalanmayı hissediyorum. Gözlerini kapat, derin nefesini al ve içinde tut. Beş saniye sonra o nefesi bedeninden çıkartarak değişime hazır olduğunu hisset. Çünkü dönüşüm sırası sende…”

Kitap Adı: Geleceğe Bir Sen Bırak

Kitap Yazar Adı: Fırat Uzer

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör: Gökçe Şenoğlu

Kapak Fotoğrafı: Cem Palandökenler

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 272

Ebat: 14x21

Tür: Kişisel Gelişim

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 60 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺109,20

Oğuz Atay, 70’li yıllarda çok saygı duyduğu hocası Prof. Dr. Mustafa İnan’ı, eşi Prof. Dr. Jale İnan’ın ricası üzerine, biyografik bir romanın başkahramanı yaptı.

Jale İnan’ın arzusu Bir Bilim Adamının Romanı ile yoksul bir Anadolu çocuğunun istediğinde neler başarabileceğini herkese göstermekti.

Oysa o, çok daha zor olanı başarmış, kadının henüz adının bile geçmediği yıllarda Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu olarak profesörlük unvanını almıştı.

Şimdi bir romanın başkahramanı olma sırası onda! Orhan Bahtiyar, Bir Bilim Kadınının Romanı’nı yazdı. Jale İnan’ın yaşamını satırlarına alan Bahtiyar, toprağın altından küçücük elleriyle bir tarih çıkaran bu dev kadını, Atay’ın izinden giden kalemi ile akıcı bir dilde anlatıyor.

Jale İnan’ın küçük bir çocukken arkeolog babası Aziz Ogan’ın peşinden gittiği kazılarla başlayan arkeoloji aşkı, gün yüzüne çıkardığı Perge ve Side antik kentleriyle taçlanıp insanlığa bir miras olarak kalıyor.

Biyografik romanların sevilen yazarı Orhan Bahtiyar, elinizdeki kitabı Büyük Usta Oğuz Atay’a saygıyla sunuyor.

Kitap Adı: Jale İnan

Kitap Yazar Adı: Orhan Bahtiyar

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör: Ebru Çaloğlu

Yayıma Hazırlayan: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak Tasarım: Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 304

Ebat :13,7 x 21,5

Tür :Biyografik Roman

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺119,70

Sesler ölüyor,
Şekiller ölüyor,
Gece ölüyor,
Gündüz ölüyor,
Yığınlar için kargaşa zamanı.
Meraklısı için intihar kılavuzları satılıyor.
Eksiksiz kusurlar var içimde.
Hemen teslim mutsuzluklar,
İki artı bir zindanlar...
Tuhaf bir kimyaya bulandık!
Arınma vakti geçiyor.
Anlaşılmamanın uğultusu ağır.
İblisin barınağına giriş ücretsiz.

 

Kitap Adı: Filin Düşüşü

Kitap Yazar Adı: Ali Deniz Uslu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak İllüstrasyon: Kaan Kayımoğlu

Kapak Uygulama ve Sayfa Tasarımı: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 144

Ebat: 13,7 x 21,5

Tür: Şiir

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr. 

₺70,70

Nasıl Mutlu Olurum?

Mutluluk üzerine konuşmak kolay olsa da yazmak çok risklidir. Zira herkesin bu konuya ilişkin bir fikri olduğu gibi mutluluk algısı da tamamen farklıdır. Ancak iş, günlük hayata aktarmaya gelince herkes bir durur. Mutluluk üzerine sayısız fikir beyan edilse de kişi, bu soyut fikri nasıl pratiğe dökeceğini, küçük şeylerden nasıl mutluluk yaratabileceğini çoğunlukla bilemez. Sonuçta mutluluğun temel bilimlerdeki gibi genel kabul gören, akla ve mantığa yakın bir formülü yüzyıllardır bulunamamıştır. İşte bu kitap tam da bu noktada sizlere aydınlık bir yolun kapılarını açacak ve mutluluğun gizemine ilişkin birtakım sırların ortaya çıkmasını sağlayacak.

Henüz yirmi beş yaşındayken bir görev dönüşü geçirdiği trafik kazası sonrası yaşamını tekerlekli sandalye ile sürdürmek durumunda kalan Yüzbaşı Ozan Bahar’ın deneyimleri eşliğinde “Nasıl Mutlu Olurum?” sorusunun yanıtını arayacaksınız. Çünkü o, en çaresiz hissettiği anda bile umut ışığını görmeyi başarmış, yaşama küsmek yerine hayatın içindeki anlamları keşfederek, vazgeçmeden yoluna devam etmiş; Yüzbaşı Ozan Bahar iken Prof. Dr. Ozan Bahar’a dönüşmüştü. Ona göre mutluluk, düşünceden ibaretti. Ruhunun ve zihninin derinliklerinde gerçek mutluluğu yakalayabilenler, kaybederken de kazanabilirdi. Bu kitapla; sizler de bakmayı, görmeyi bildiğiniz ve yaşamı anlamlandırmayı başarabildiğiniz sürece mutluluğun her yerde yeşerebileceğini fark edeceksiniz.

Yaşamını yeni baştan kurmayı başarmış Prof. Dr. Ozan Bahar’ın rehberliğinde içinizdeki ışığı yakmaya, özünüzdeki cevhere ulaşmaya ve mutluluğa giden yolda emin adımlarla ilerlemeye hazırsanız sayfaları aralayın…

Vazgeçme

Sınanmamış, yaşanamamış acılar ve olaylar üzerine konuşmak çok kolaydır.

Bu kitapta yazdıklarımın hepsi gerçek.

Vazgeçmezseniz hayatınızı değiştirme ihtimaliniz var!

Benim bunu yapacak sihirli bir gücüm yok!

Hayatınızı sadece SİZ değiştirebilirsiniz!

SİZ DEĞİŞMEDEN hiçbir şey değişmeyecek.

Kalbinizi ve zihninizi açın lütfen…

Mesajlarım kalpten kalbe akacak

Hepimizin kendimizi bir çıkmazın içinde hissettiği, gözyaşları döktüğü, hayal kırıklıklarına uğradığı, çaresiz kaldığı, güvensiz ve korku dolu anları olmuştur.

Allah'ım sadece bir ışık, bir çıkış dersiniz.

Bulduğunuz an arkasından gideceksiniz...

İşte, insan olarak yolculuğumuz, bunların üstesinden gelme yolculuğudur. Bir çıkış ya da başlangıç noktası arıyorsanız, DOĞRU KİTABI ELİNİZDE TUTUYORSUNUZ…

 O halde size, Yüzbaşı Ozan Bahar’ın, Prof. Dr. Ozan Bahar’a dönüşümünün  hikâyesini anlatayım…

 

 

 

 

 

₺238,00

Mutluluk üzerine konuşmak kolay olsa da yazmak çok risklidir. Zira herkesin bu konuya ilişkin bir fikri olduğu gibi mutluluk algısı da tamamen farklıdır. Ancak iş, günlük hayata aktarmaya gelince herkes bir durur. Mutluluk üzerine sayısız fikir beyan edilse de kişi, bu soyut fikri nasıl pratiğe dökeceğini, küçük şeylerden nasıl mutluluk yaratabileceğini çoğunlukla bilemez. Sonuçta mutluluğun temel bilimlerdeki gibi genel kabul gören, akla ve mantığa yakın bir formülü yüzyıllardır bulunamamıştır. İşte bu kitap tam da bu noktada sizlere aydınlık bir yolun kapılarını açacak ve mutluluğun gizemine ilişkin birtakım sırların ortaya çıkmasını sağlayacak.

Henüz yirmi beş yaşındayken bir görev dönüşü geçirdiği trafik kazası sonrası yaşamını tekerlekli sandalye ile sürdürmek durumunda kalan Yüzbaşı Ozan Bahar’ın deneyimleri eşliğinde “Nasıl Mutlu Olurum?” sorusunun yanıtını arayacaksınız. Çünkü o, en çaresiz hissettiği anda bile umut ışığını görmeyi başarmış, yaşama küsmek yerine hayatın içindeki anlamları keşfederek, vazgeçmeden yoluna devam etmiş; Yüzbaşı Ozan Bahar iken Prof. Dr. Ozan Bahar’a dönüşmüştü. Ona göre mutluluk, düşünceden ibaretti. Ruhunun ve zihninin derinliklerinde gerçek mutluluğu yakalayabilenler, kaybederken de kazanabilirdi. Bu kitapla; sizler de bakmayı, görmeyi bildiğiniz ve yaşamı anlamlandırmayı başarabildiğiniz sürece mutluluğun her yerde yeşerebileceğini fark edeceksiniz.

Yaşamını yeni baştan kurmayı başarmış Prof. Dr. Ozan Bahar’ın rehberliğinde içinizdeki ışığı yakmaya, özünüzdeki cevhere ulaşmaya ve mutluluğa giden yolda emin adımlarla ilerlemeye hazırsanız sayfaları aralayın…

Kitap Adı: Nasıl Mutlu Olurum?
Kitap Yazar Adı: Prof.Dr.Ozan Bahar
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Gizem Demir
Kapak: Tasarım Emir Tali
Sayfa Tasarım ve Kapak Uygulama: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 356
Ebat: 13,7 x 21,5
Tür: Kişisel Gelişim
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺142,80

Bu bir diyet kitabı değildir!

Hayatında en az bir kere yüksek kilolara çıkmış kişiler için diyetlerin neden ve nasıl başarısız olduğunu, insanlık tarihinin son zamanlarına denk gelen obezojenik çevrenin evrimsel açıdan insan doğası ile uyumsuzluğunu, insanın entelektüel beyni ile hayvan beyni arasındaki bitmek bilmeyen amansız mücadelesini anlatmaktadır.

Bariatrik cerrahi geçirmiş ya da geçirmeyi düşünen kişilere yol göstermesi ve ilham vermesi dileğiyle...

Kitap Adı: Bariatrik Manifesto

Kitap Yazar Adı: Prof.Dr.Ahmet Türkçapar & Berk Özler

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Son Okuma: Ezgi Hotalak Adalı

Sayfa Tasarım: Berk Özler, Şenol Alanbay

Kapak Fotoğrafı: Berk Özler

Yemek Stilisti: Başak Kıpçak

Yemek Fotoğrafları: Berk Özler Bariatrik

Mutfak Diyetisyenleri: Dilara Çetin & İpek Saroğlu

Kapak Tasarım Sıtkı: Görçiz

Ebat: 19 x 25,5

Tür: Yemek ve içki kitaplığı

Sayfa Sayısı: 192

Kağıt / İç Baskı: I. Hamur 90 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

 

₺362,60

Onlar hakkında bir fikriniz yok!

Acı, tatlı, şaşırtıcı biyografiler

Kitapta, hayatımıza giren ve 7’den 70’e akıllara kazınan 84 ünlü, ViBio’nun bakış açısı ile anlatılıyor.

Kişiliklerinin nasıl oluştuğuna ve hayatlarının nasıl geliştiğine dair önemli anlar belirtiliyor, bilinen bilinmeyen tüm yönleriyle adeta hayatlarının sır perdeleri aralanıyor.

Ünlüleri bu yeni bakış açısı ile anlayacağınız ve kendiniz için dersler çıkarabileceğiniz, her zaman yeniden göz atabileceğiniz bir kitap: O Aslında Kim?..

Ünlülerin dünyasından nefes kesici bir zaman yolculuğuna hazır olun!

Kitap Adı: O Aslında Kim?

Kitap Yazar Adı: Renan Burduroğlu

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör: Saliha Nur Ulusoy

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 504

Ebat: 13,7 x 23

Tür: Biyografi

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

 

₺187,60

“Eğitim görmüş bir kişi öğrenmeyi öğrenmiş olandır.”

Carl Rogers

Bugün ‘Çağdaş Eğitim’ denilince, ‘Öğrenmeyi Öğretme’ ve ‘Öğrenmeyi Öğrenme’ kavramları alışılagelmiş birer klişe hâlinde sık sık kullanılmaktadır.

Pekiyi, bu kavramların anlamlılıkları, içerikleri, pedagojik uygulamaları, yöntemleri nelerdir ve hayata geçirilmeleri için hangi koşulların sağlanması ve nelerin yapılması gerekir?

Elinizdeki kitap bu soruları İngilizce öğretim ve öğrenimine dönük olarak irdelemek ve pedagojik içerikli önerilerde bulunmak amacıyla hazırlanmıştır. Her ne kadar İngilizce eğitimi esas alınmış ise de, bu çalışmanın diğer yabancı dillerin ve hatta ana dilin (Türkçenin) eğitimi için de geçerli olduğunu vurgulamak isteriz.

Özü ve niteliği gereği, ‘öğretici merkezli’ değil, bunun yerine ‘öğrenici odaklı’ bir eğitim türü olan yabancı dil eğitimi için ve bunun üzerine kendini geliştirmek isteyen herkes için bu kitap, vazgeçilmez bir başucu kılavuzu olacaktır.

Kitap Adı: Yabancı Dil Öğrenmeyi Öğretme ve Öğrenmeyi Öğrenme

Kitap Yazar: Adı Prof.Dr. Sinan Bayraktaroğlu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan: Saliha Ulusoy

Son Okuma: Şeyda Bakırcan

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 268

Ebat: 15,5 x 24

Tür: Dil Eğitim

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺158,90

 Bu kitap, 2020 yılının Mart ayında hayatımıza giren, sıradan olan pek çok şeyi altüst edip normal kavramını kökünden değiştiren ve sancıları hâlâ süren COVID-19’un politik psikoloji açısından etkilerini inceliyor.

Salgının dünyaya ilk yansımalarını irdeleyen ve oldukça ilgi gören Pandeminin Psikopolitiği’nin ardından Üsküdar Üniversitesi Politik Psikoloji Merkezi tarafından yapılan bu ikinci çalışma, Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan ve Dr. Öğr. Üyesi Meltem Narter editörlüğünde alanlarında uzman akademisyenler tarafından hazırlanan 12 makaleden oluşuyor.

Pandemi döneminde yükselen yeni kitlesel psikolojiyi, bunun etkisiyle şekillenen siyasal ve sosyal davranışları, kolektif travmaları, korkuları, kaygıları Türkiye ve dünya ölçeğinde ele alan elinizdeki kitap, göç, mültecilik, sınır duvarları, yaşlılık, yas gibi konular üzerinde yoğunlaşmış çalışmalar içeriyor. 1989’da yıkılan Berlin Duvarı’ndan beri küreselleşmeye doğru giden dünya pandemi etkisiyle tekrar içe kapanmaya başlarken toplumlarda da “diğerine” karşı ırkçılık, ayrımcılık ve nefret baş gösteriyor. Bir yandan salgının getirdiği zorluklarla baş etmeye çalışan insanlık bir yandan bu çağdışı kavramlarla yüz yüze gelirken kriz içinde kriz yaşanıyor.

Bitmeyen Yas COVID-19 pandemi etkisiyle değişen duygu, düşünce ve davranışlarımızı kitlesel düzlemde anlamak ve anlamlandırmak için bir kılavuz niteliği taşıyor.

Makaleleriyle katkıda bulunanlar: Deniz Ülke Arıboğan, Şevin Karslı, Esra Işık, Elif Kaleli, Betül Çelebi Dağ, Zeynep Gümüş Demir, Safura Koçoğlu Eyiler, Berrin Göncü, Merve Suma Berberoğlu, Didem Ilgaz, Tuğba Aydın Öztürk, Dilek Özkan, Meltem Narter.

Kitap Adı: Bitmeyen Yas Covid-19 Pandemide Politik Psikoloji Yazıları

Kitap Yazar Adı: Deniz Ülke Arıboğan- Meltem Narter

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Yayıma Hazırlayan: Günnur Aksakal – Ezgi Hotalak

Kapak Tasarım: Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 324

Ebat: 13,7x21,5

Tür: Araştırma

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺130,20

İçtenlik ve ustalığın birlikteliği… Fide Köksal’ın şiirlerinde benim gördüğüm, beğendiğim ve önemsediğim bu oldu. Birbirinden güzel ve özgün dizelerin yer aldığı bu şiirler toplamında olağanüstü güzellikteki şu iki dize ise Köksal’ın ince, zarif şairliğinin sanki bir özeti gibi: “Tenimin bitki örtüsünü kaldırıp Çiçeklerime sokulman ne güzel” Ataol Behramoğlu

…Gökte süzülme hızında
Elinde onlarca iple yürüyen
Bulutçu arıyor gözlerim
Bulunca sana yağmur getireceğim
Yanıkların var kalbinde
Sağanakların iyi geleceği
Üç mevsimin tek yazında
Bir şey var insanı güldüren
Bir evin bir kızı gibi
Sana o gülüşleri de vereceğim
Yeni yollara düşülüp
Sığınakların terk edildiği…

Fide Köksal’ın ilk şiir kitabı Üç Mevsim Tek Yaz Usta Şair Ataol Behramoğlu’nun önsözü ve Resmin Şairi Devrim Erbil’in kapak resmiyle okurları şiirsel bir yolculuğa çıkarıyor.

Kitap Adı: Üç Mevsim Tek Yaz

Kitap Yazar Adı: Fide Köksal

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı: 64

Ebat: 13,5x19,5

Tür: Şiir

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr. 

₺53,20

“İlk şehirler, MÖ 4. binyılın ortalarından başlayarak, dünyanın çeşitli yerlerinde çoğunlukla birbirinden bağımsız olarak ortaya çıktı ve bazı aksiliklere rağmen, büyümeleri günümüze kadar devam etti. Şehirler, kırsal kesimden, sakinleri öncekilerden ve kırsal çağdaşlarından oldukça farklı koşullar altında yaşayan yeni insan yerleşimleri biçimleri olarak ortaya çıktı. Uzun zamandır dünya nüfusunun sadece küçük bir azınlığını barındırdıkları gerçeğine rağmen, doğdukları toplumlar üzerinde derin etkileri oldu.”

Şehirlerin Tarihi, antik çağlardan 21. yüzyıla kadar kentsel merkezlerin yükselişi ve gelişiminin hikayesini anlatıyor. MÖ 4. binyılda Yakın Doğu’daki ilk şehirlerin kurulmasıyla başlar ve Hindistan’daki İndus Nehri Vadisi’ndeki kentsel büyümenin yanı sıra Mısır ve Akdeniz’i çevreleyen bölgeleri incelemeye devam eder. Atina, İskenderiye ve Roma hem siyasi hem de kültürel olarak öne çıkar. Batıda Roma İmparatorluğu’nun yıkılmasıyla birlikte Avrupa şehirleri uzun bir zayıflama ve gerileme dönemine girmiştir.

Kitap Adı: Şehirlerin Tarihi

Kitap Yazar Adı: Andrew Less

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Kadriye Kızıl Güzelkan

Kapak Tasarım: Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 156

Ebat: 16,5 x 23,5 cm

Tür: Tarih

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

 

₺100,10

“Sevgi; hayatı da ölümü de aşar.”

Geçmişiyle hesaplaşmak için yola çıkan bir kadın; Ada.

Geleceğinin her anını planlamış bir adam; Toprak.

Tesadüflerin bir araya getirdiği iki kalbin birbirine kavuşması herkesin hayatını altüst edecektir. Yalanlar, günahlar, sırlar arasında filizlenen bir aşk ne kadar serpilebilir? Ada’nın acı dolu geçmişi geleceğini kurmasının önünde engel olarak dururken, Toprak ilk kez yarınlar için endişelenmeden bırakıyor kendini aşkın kollarına.

Her şeyin karşısına dikilip aşkına sahip çıkan Toprak, ölüme de meydan okuyor. Sadakatin, dostluğun, aile ilişkilerinin, hüzünlü çocukluk anılarının sorgulandığı Aşka Özür Diletmem birbirini seven iki insanın önündeki engelleri aşma hikâyesi.

Kitap Adı: Aşka Özür Diletmem

Kitap Yazar Adı: Dilek Görmez

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör: Ayla Duru Karadağ

Yayıma Hazırlayan: Saliha Ulusoy

Kapak Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı: 200

Ebat: 13,5x19,5

Tür: Roman

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

₺78,40

“Bütün ilişkilerde bir gün yalnız kalındı. Hayır, ayrılığı kastetmiyorum. Belki yabancılaşma, belki tükeniş, belki kanıksama… Bir gün geldi, her evde boş gözlerle uzaklara dalındı. Ya aşktan kalan yetmedi ya aşksızlık hali fazla geldi. Mesafeler açıldı günün birinde her evde. Düpedüz çoklu bir yalnızlığı anlatıyorum. Kimsenin kimseye derman olamadığı, varlığın ancak kendine yettiği bir yalnızlıktan bahsediyorum. Bu da sevgiye dahildi belki ya da biz sevmeyi hep yanlış anlamıştık. Bilmiyorum.”

Gökhan Dağıstanlı’dan aşka dair, yalın ama sözün duygu yüküyle dopdolu mektuplar, hikâyeler.

“Bu mektuplar; hayatın içindeki olumsuzlukları gördükçe zaman zaman küçümsese de aşktan vazgeçemeyenlere; onlarca kez acı çekse de suçu aşkta aramayanlara; mutluluğu, kaybetme korkusuna kurban etmeyenlere; yaşamın gizinin ancak aşktan ibaret olabileceğine inananlara adanmıştır.”

Kitap Adı: Kokunun İzi

Kitap Yazar Adı: Gökhan Dağıstanlı

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör:Gökçe Şenoğlu

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 108 Ebat. 13,5x19,5

Tür: Roman

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

₺58,10

“Haklar, sadece sesini duyuranlar tarafından kazanılır.”

Kimi kadın hakları için mücadele etti, kimi köleliğe karşı harekete geçti; kimi bağımsızlık derdindeydi, kimi düşünce özgürlüğü, kimi de eşitlik... Ama her zaman bunun bir bedeli vardı.

Yıllar sonra aslında haklı oldukları anlaşılıp heykelleri dikildi, itibarlarının arkasında durulmaya çalışıldı. Arkalarından dilenen özürler, verilen unvanlar, yapılan büstler onları geri getirmedi ama nihayetinde anlaşıldıkları gün gelmişti!

İade-i İtibar; yaşadıkları dönemde düşündükleri, yaptıkları, cesaretleri ve savundukları yüzünden cezalandırılmış, haksızlığa uğramış, sürülmüş ve hatta öldürülmüş kişilerin hikâyesini anlatıyor.

Ezgi Cankurtaran’ın yayın dünyasına attığı ilk adım olan, derin araştırma ve çalışmaların ürünü bu kitapta yazarın etkileyici kalemi, okuyucusunu yıllar öncesinin sosyal ve siyasi çalkantılı atmosferine sürüklüyor; benliği, varlığı, anıları, tutkuları, coşkuları, aşkları, çöküşleri ve mücadeleleriyle hakkı teslim edilmesi gerekenleri hatırlatıyor.

Kitap Adı: İade-i İtibar

Kitap Yazar Adı: Ezgi Cankurtaran

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Günnur Aksakal Baykan - Saliha Ulusoy

Çizim ve Kapak Tasarım: Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı: 248

Ebat: 13,7x21,5

Tür: Biyografi

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺102,20

Sosi Antikacıoğlu’nun titiz bir araştırma sonucu kaleme aldığı Zabel Yesayan’ın (1878-1943?) sıra dışı yaşamını konu edinen ve tüm önemli eserlerinin incelemesini de içeren bu kitap, yazar hakkında yayımlanan ilk kapsamlı monografi olma özelliğini taşıyor.

Batı Ermeni edebiyatının önemli isimlerinden Yesayan hayatı boyunca sınıfsal ayrılıkları olmayan bir topluma özlem duymuş, büyük idealler peşinde, kalemini adaletsizliklere karşı bir silah gibi kullanmış, inandığı eşitlikçi ütopyaları ve bireysel özgürlükleri gerçekleştirmek için çoğu kez kendi güvenliğini hiçe saymıştır.

Yesayan, eserlerinde kurguladığı kadınların psikolojik durumlarını irdelerken kişisel özgürlükle geleneksel beklentiler arasındaki ikilemi dile getirmiş, toplumun her kesiminde eşitlik sağlanmadıkça kadın erkek eşitliğinin de mümkün olamayacağını özellikle vurgulamıştır.

Çağının ötesindeki fikirleriyle bir devrim yaratan bu olağanüstü kadının hayatı Antikacıoğlu’nun satırlarıyla bir destana dönüşüyor ve okurlarına mücadele içinde geçmiş onurlu bir hayatın portresini sunuyor.

Kitap Adı: Zabel Yesayan Yaşamı ve Eserleri

Kitap Yazar Adı: Sosi Antikacıoğlu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak

İlk Okuma: Beril Erbil

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 276

Ebat: 13,7x21,5

Tür: Biyografi

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

₺114,10

Toplumsal normlara ince bir başkaldırı…

Bir sabah uyandığınızda hafızanızı kaybetmiş olsaydınız ne yapardınız? Nasıl bulurdunuz benliğinizi? İnsan, başkalarından dinleyerek ne kadar tanıyabilir kendini? Herkes her şeyi anlatır mı yoksa işine geldiği kadarını mı söyler? Kendini, ailesini, yaşadığı ülkeyi unutan biri için her şeyin eskisi gibi olması mümkün müdür?

Zihninde gezinen bir kurt gibi onu yiyip bitiren soruların ortasında kendini arıyordu Altan. Hiçbir şey hatırlamıyordu ve herkes farklı bir şey söylerken daha beter kaybolduğunu hissediyordu. Kime inanacağını ve doğrunun ne olduğunu sorgularken, ona gerçeği kim anlatacaktı?

Arda Erel, Annemin Bilmediği Her Şey ile bir adamın kendini bulmaya çalışmasının izinde kolektif ve bireysel hafızayı, toplumsal sorunları, aile olmayı, sosyal statüleri, baskıları, ötekileştirilmeyi, yok sayılmayı, yalnızlaştırılmayı, kendine yabancılaşmayı derinlemesine sorguluyor. Şimdi ezberlerinizi unutun; bu kitap, tüm bildiklerinizi yeni baştan yazmaya geliyor…

 

“Arda Erel, Annemin Bilmediği Her Şey ile bu kez ‘çekirdek aile’ kavramını cesur bir edebi dille kabuğundan ayırıp okurun önüne sermiş. Dokunulmayana dokunmuş ve görmezden gelinene çevirmiş bakışlarını. Roman, aileye ve topluma bakış açısıyla çoksesli bir koro, sarsıcı üslubu ve çıplaklığıyla hüzünlü ama unutulmayacak bir senfoni niteliğinde.”

Jale Demirdöğen

“Kimlik ve toplumsal hafıza hakkında güçlü ve isyankâr bir roman. Edebiyat dünyamızda bir zafer işareti...”

Emre Kalcı

Kitap Adı: Annemin Bilmediği Her Şey Kitap

Yazar Adı: Arda Erel

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan: Gizem Demir

Editör: Emre Kalcı

Kapak Resmi: Gilas Coşkun

Kapak Tasarım: Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım. Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 252

Ebat: 13,5x19,5

Tür: Roman

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

₺136,50

Vaat edilen uzun ve kutlu yolculuklar, bayramdan bayrama yapılan sevap ziyaretleri, vicdanın dürtüklediği anlık üzüntüler, bir gün açılıp bir gün dağılan sosyetik dernekler, ertesi gün aynı coşkuya ulaşmayacak “onlar için bir şey yapmalı” krizleri; mahallenin çocuklarının gündelik kaygılarına çare olmuyordu. Cam fanus içindeki maket evlerden kendilerine yeni bir yaşam merkezi seçen insanların, başkalarının geleceğini de uzaktan belirleyebileceklerini sanmaları ne tuhaftı.

Sinan, Hakan, Vedat… Hayallerini, asla kök salmayı başaramadıkları kaypak bir toprağın derinliklerinde define arayarak kazanmaya çalışan üç kardeş. Geçmişin acı hikâyelerinin, gizemli haritalarının izinde, gammazcılarla dolu tekinsiz bir yolda yürüyor fakat bir sonraki adımın belirsizliğinin verdiği cazibeyle koşmaktan da çekinmiyorlar. Ve bir gün bu yol uzaklardan gelen “belleksiz” bir kadınla kesişiyor. Umudu kilometrelerce ötedeki topraklarda arayıp Almanya’ya göçmüş, ama kendini “kurtaramamış” Nihan sayesinde ilk kez zafere bu kadar yakın hissediyorlar.

Köksüzler mavi ile yeşilin arkasına saklanmış masumiyetiyle ışıldayan İzmir’in gecekondu mahallelerinde kendilerine verilmemiş bir şansın peşinde kürek sallayan definecilerin hikâyesi. Barış İnce, dört yıl aradan sonra yepyeni bir dille ve ustalıkla okurlarının karşısına çıkıyor.

Kitap Adı: Köksüzler

Kitap Yazar Adı: Barış İnce

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 124

Ebat: 13,5x19,5

Tür: Roman

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

 

₺73,50

Siyah beyaz bir fotoğraf karesi gibi Yeşilçam; bir kenara atılmış, tozlu raflarda duran, ama her bakıldığında insanın ruhuna elemle karışık bir saadet yayan, ucu yanmış bir fotoğraf karesi.

Fakir ama gururlu erkekleri, amansız hastalıklara yakalanan kadınları, imkânsız aşklarıyla o 24 fotoğraf karesinde her şey biraz daha masum sanki.

Türk sinema tarihinin en yakışıklı jönlerinden Ediz Hun o dönemin başkahramanlarından biri. Beyoğlu Emek’te, yaz günlerinde açık hava sinemalarında, zaman zaman da televizyon ekranlarında yıllarca konuk oldu hayatlara. Onu hep canlandırdığı karakterlerle beyaz perdeden izledik, ama işin bir de perde arkası vardı. Ediz Hun bu kez kurgu değil, gerçek bir hikâye anlattı. Cihangir’de başlayıp Norveç’e kadar uzanan, içinde birbirinden güzel anıları, üstün başarıları ve bir halkın hayranlığını saklayan bu hikâyede başrol yine onun.

Kitap Adı: Film Gibi Geçti-Ediz Hun

Kitap Yazar Adı: Rıza Oylum

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı: 220

Ebat: 13,5x19,5

Tür: Söyleşi

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

₺135,10

Hande Çiğdemoğlu, kısa bir süre içinde gerçekleşen olayları anlatırken, kahramanın bütün hayatını yansıtan hikâyeler yaratıyor. Çeşitli insanlık durumlarını, hayatın gerçeklerini görünür hale getiriyor. Hayata dair olsa da pek konuşulmayan, kâğıt kesiği gibi sızlayan konular işliyor. Bir öyküsünün başlığına benzer biçimde anlatıyor; çok dokunmadan, fazla üzmeden.

Böylesine olgun bir ilk kitap olan Kâğıt Kesiği’nin ve Hande Çiğdemoğlu’nun edebiyat yolculuğunu umutla takip edeceğim.

Zülfü Livaneli

Kâğıt Kesiği, 2021 Gülten Akın Mektup Yarışması Büyük Ödülü, 2020 Fakir Baykurt Öykü Yarışması Birinciliği ve 2020 Seyhan Livaneli Öykü Yarışması Üçüncülüğü alan öyküleri ile Türk edebiyatında yadsınamayacak bir yer edinmeyi başarıyor, üstelik daha ilk anda.

Kitap Adı: Kâğıt Kesiği

Kitap Yazar Adı: Hande Çiğdemoğlu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak

Kapak Tasarım: Esra Köymen

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 220

Ebat: 13,5x19,5

Tür: Öykü

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

 

₺56,40

Bir varmış bir yokmuş…

Oyuncu, eğitmen ve hikâye anlatıcısı Sema Çeker’in kalbine; asırlardır süregelen masal kalıplarında arka planda ve güçsüz olarak resmedilen “kadın” karakterlerin hikâyelerini yeniden yazma ateşi düşmüş! Bu masallar, ataerkil toplum yapısının dayattığı normlar sebebiyle kendi kabuğuna çekilen kadınların, bir kelebek misali kozasından kurtulup özgürleşmesini anlatmış. Bu kadınlar cesaret ve azimleriyle, savaşçı karakterleriyle, özgüvenleriyle, güçlü maneviyatlarıyla aslında hepimizin içindeki o kıvılcımın temsili imiş!

Haydi gelin, hep birlikte alt edelim canavarları, üç başlı ejderhaları, kötü kalpli büyücüleri, zalim padişahların zorbalıklarını ve zorla öpmeye çalışan çirkin kurbağaları... Sema Çeker’in ilk kitabı Masal Kadın’ın her dizesinde, aştığımız her engelle birlikte içimizdeki bilge ve vahşi kadına vurduğumuz kilitlerden birinin açılmasına izin verelim.

“Unutmayın, masallar çocukları uyutur, büyükleri uyandırır!”

Kitap Adı: Masal Kadın

Kitap Yazar Adı: Sema Çeker

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Saliha Ulusoy

İlk Okuma: Beril Erbil Kapak

Tasarım ve çizim: Gilas Coşkun

Sayfa Tasarım: Aslı Varol

Sayfa Sayısı: 236

Ebat: 13,7x21,5

Tür: Öykü

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

₺99,40

Çikolatanın birleştiren gücü aşkına!

“Çikolata, insana içindeki çocuğu yaşatır, günlük koşuşturma anında o anın keyfini çıkarmanızı sağlar. Masumdur ve eğlencelidir. Yerken en sevdiğiniz şarkıda dans ediyormuş gibi heyecan dolarsınız. Bu yüzden çikolata, mutluluk dolu bir ruh halidir…

” Çikolatanın öyküsüyle başlayan, sizler için hazırladığım birbirinden lezzetli 53 tatlı tarifi ile devam eden bu eşsiz yolculuğa hazır mısınız?

Kitap Adı: Çikolata- Ciltli

Kitap Yazar Adı: İdil Yazar

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Yayıma Hazırlayan: Saliha Ulusoy

Kapak Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Fotoğraf ve styling: Urnisa Gahramanova

Sayfa Sayısı: 152

Ebat: 19x25,5

Tür: Yemek kitabı

Kağıt / İç Baskı: Mat kuşe, 200 gr

Cilt / Kapak: Mat kuşe, 170 gr

₺458,50

* Gerek modern ve arı, gerek yöresel, gerekse arkaik anlam ve kullanımlarıyla 40.000 madde altında toplanmış binlerce Türkçe sözcük, deyim ve atasözü

* Bilim, tıp, matematik, hukuk, ekonomi, askerlik, denizcilik, felsefe, edebiyat, biyoloji, anatomi, botanik, zooloji, iletişim gibi çok çeşitli konularda zengin bir sözcük dağarcığı

* Her sözcüğün morfolojik açıklamasıyla önem sırasına göre değişik anlamları, mecazi, teklifsiz ya da argo kullanım biçimleri

* Türkçe fiillerle edatların gerektirdiği tümleçlerde ismin halleri ve İspanyolca karşılıklarının almaları gereken edatlar

* Yabancı kökenli sözcüklerde, uzun ve kısa hecelerle vurgunun yeri açısından doğru telaffuz göstergeleri

* Sözcüklerin özellik gösteren anlamlarına örnek tümceler

* Arapça ve Farsça kökenli eskimiş sözcüklerin ve Batı dillerinden geçmiş olanların yeni Türkçe karşılıkları

* Yabancı kullanıcılar için Türkçe telaffuz kuralları ve dilbilgisinin ana hatları

* Sayılar, saat ve tarih

* Coğrafya adları

* Türkçede en çok kullanılan kısaltmalar

* Unas 40.000 entradas que contienen gran cantidad de acepciones, locuciones, expresiones y proverbios de la lengua turca hablada en Turqua, con sus signifıcados modernos, arcaicos o regionales, en materias muy variadas como las Ciencias, la Medicina, las Matemáticas, la Biologa, la Anatoma, la Botánica, la Zoologa, el Derecho, la Economa, la Literatura, la Gramática, la Filosofa, el Arte, la Informática y muchas otras

* Definiciones morfológicas de todas las palabras

* Usos familiares o de argot de muchas palabras y locuciones

* Diferentes acepciones de las palabras y sus signifıcados figurados, según la frecuencia de uso

* Declinaciones exigidas por verbos y posposiciones en turco, así como preposiciones exigidas por verbos españoles

 * Indicación de la posición del acento y de las sílabas largas y breves en palabras de origen no turco

* Ejemplos para facilitar el uso de algunas palabras con algún signifıcado especial

* Equivalentes modernos para las palabras de origen árabe o persa, así como para los barbarismos procedentes de lenguas occidentales

* Reglas de pronunciación y principios básicos de grámatica de la lengua turca para hispanohablantes

* Números, expresión del tiempo y de la fecha

*Lista de algunos topónimos

*Lista de las abreviaturas más usadas en Turquía

Yazar Adı: İnci Kut – Güngör Kut

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Kapak Uygulama: Beyzanur Karabulut

Sayfa Tasarım: Derya Balcı

Sayfa Sayısı: 832

Ebat: 15x21

Tür: Sözlük

Kağıt / İç Baskı: I. Hm Enzo, 70 gr

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr, sert kapak

₺443,80

Debreli Hasan, 22 yılı aşkın bir süre dağlarda yaşadı. Hükümet kuvvetleri ve Balkanlar’daki milletlere mensup komitacı ve çeteler fellik fellik onu aramalarına rağmen, ne yakalayabildiler ne de öldürebildiler… Eşkıyalık tarihinde başka bir örnek yoktur. Debreli dışında, hakkında sayısız türkü yakılan ve maniler düzülen başka bir eşkıya da yoktur. Debreli’nin tek bir kızanı vardı. Yani, çetesi iki kişilikti! Bunun da başka bir örneği yoktur. Farklı milletlere mensup pek çok bey ve zengini soydu, altınları ve paraları yoksullara dağıttı. Bu ona, halk nezdinde büyük bir şöhret ve koruma kalkanı sağladı. Yaşamı destanlaştırıldı… 20. yüzyılın başlarında Rumeli’den bir Debreli Hasan geçti; destansı ve şaşırtıcı yaşamıyla…

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak Tasarım: Emir Tali

Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 96

Ebat: 13,7x21,5

Tür :Roman

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.

ISBN / Barkod: 9789751043955

₺84,00

Geronimo, Kızılderililerin Apaçi boyuna mensup bir savaş lideri, şef ve şamandır…

Meksikalılar ile Amerikalıların Kızılderili topraklarını işgal etmelerine ve onları köle yapmalarına karşı, destansı bir mücadele veren “Son Savaşçı”dır.

Korkmaz, pes etmez, vazgeçmez ve boyun eğmez bir karaktere sahipti…

On yedi yaşına geldiğinde günde yetmiş mil koşabiliyor, bunun yarım gününde ağzındaki suyu yutmadan tutabiliyordu. En büyük ve en zorlu hayvanların nasıl avlanacağına dair tüm tekniklere hâkimdi. Ama onun tek hayali, bir savaşçı olarak düşmanın karşısına çıkma şansının kendisine verilmesiydi…

Apaçi Savaş Konseyi üyeleri, ona bu hakkı tam on yedi yaşında verdiler. Bu karar, Geronimo için hayatındaki en kıymetli olaylardan biriydi. Yapılacak ilk saldırı için de onu, “Savaş Lideri” olarak seçtiler…

Şu sözler Geronimo’ya aittir: “Aptallar, yaşam ve ölüm için uzağa bakarlar; her ikisi de yanı başlarındadır.” “Ben kendimin efendisiyim, yapmak istediğim her şeyi yaparım.”

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak: Tasarım Emir Tali

Sayfa Tasarım: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 128

Ebat: 13,7x21,5

Tür: Roman

Kağıt / İç Baskı III. Hamur Enzo, 52 gr.

Cilt / Kapak :Amerikan Bristol 230 gr.

ISBN / Barkod: 9789751043948

 

₺98,00

Haşırt Dı Bilekbord

Zafer Algöz; Kemal Sunal’dan Sadri Alışık’a, Öztürk Serengil’den Fatma Girik’e, Erkan Can’dan Cem Yılmaz’a pek çok sanatçıyla setlerde, sahnede ve dost meclislerinde yaşadıklarını anlatıyor. Haşırt Dı Bilekbord güldürüyor, hüzünlendiriyor ve sanat dünyasının önemli isimlerini daha yakından tanıma fırsatı sağlıyor.

En / Boy : 13,5 / 19,5

Sayfa Sayısı : 224

Keş On Dı Teybıl

Zafer Algöz, Keş On Dı Teybıl’da okurlarını Ertuğrul İlgin, Cüneyt Gökçer, Fikret Hakan, Öztürk Serengil, Nur Subaşı (ve elbette kedisi Siyami Bey), Süleyman Seba, Kamran Usluer, Cem Yılmaz, Can Yılmaz ve daha birçok önemli isimle yaşadığı ilginç anılara davet ediyor.

En / Boy : 13,5 / 19,5  

Sayfa Sayısı : 271

Ken Taç Dis

Usta oyuncu Zafer Algöz, merakla beklenen üçüncü kitabı Ken Taç Dis ile mizah serüvenine devam ediyor! Algöz, çocukluğundan gençliğine ve ustalığına kadar geçen zamanda yaşadıklarını eşsiz anlatım gücüyle aktarırken bolca güldürüyor, düşündürüyor ve hüzünlendiriyor. Hayatında önemli bir yere sahip olan Kars, Trabzon ve Bursa anılarının yanında; tiyatro ve sinema dünyasından tanıdığımız usta isimlerle birlikte kendi özel hayatından sıra dışı karakterlere de yer veriyor kitabında. Mizahın, sevincin ve hüznün bir arada olduğu, şaşırtıcı ve soluksuz bir maceraya hazır olun…

En / Boy : 13,5 / 19,5  

Sayfa Sayısı : 292

 

₺380,25

Ken Taç Dis

“Zafer Algöz yine yeteneğini konuşturup bizi geçmişe, yaşanan güzel anıların tam göbeğine götürüyor. Her maceranın kahramanı ile el ele, kol kola olmamıza, hep birlikte eğlenerek yeni maceralar yaşamamıza fırsat tanıyor. Ben bu eğlenceyi kaçırmadım, kitabı sizlerden önce okudum; şimdi sıra sizde. Okuyalım, yeni karakterlerin yeni maceralarının Zafer Algöz’ün nefis dokunuşu ile gözümüzün önünde canlanmasını yaşayalım.” Can Yılmaz

 

Usta oyuncu Zafer Algöz, merakla beklenen üçüncü kitabı Ken Taç Dis ile mizah serüvenine devam ediyor! Algöz, çocukluğundan gençliğine ve ustalığına kadar geçen zamanda yaşadıklarını eşsiz anlatım gücüyle aktarırken bolca güldürüyor, düşündürüyor ve hüzünlendiriyor. Hayatında önemli bir yere sahip olan Kars, Trabzon ve Bursa anılarının yanında; tiyatro ve sinema dünyasından tanıdığımız usta isimlerle birlikte kendi özel hayatından sıra dışı karakterlere de yer veriyor kitabında. Mizahın, sevincin ve hüznün bir arada olduğu, şaşırtıcı ve soluksuz bir maceraya hazır olun…

Kitap Adı: Ken Taç Dis
Kitap Yazar Adı: Zafer Algöz
Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt
Editör: Saliha Ulusoy
Kapak Tasarım: Emir Tali
Kapak Fotoğrafı: Aren Şenorkyan
Sayfa Sayısı: 292
Ebat: 13,5x19,5
Tür: Anlatı
Kağıt / İç Baskı :III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751043962

₺143,50
Tükendi

Birçok kişi yaşadığı olumsuzluk karşısında ne yapacağını bilemiyor. İçinde bulunduğu şaşkınlık, hayal kırıklığı ve hüzün ile bocalıyor. Çoğu zaman başına gelen olayla değil, o olay karşısında izlediği yanlış tutum ile çok daha fazla ruhsal çöküntü içerisine giriyor. Oysaki büyük yıkımların, beraberinde büyük yükselişleri de getirebileceği ihtimalini o anki olumsuz ruh haliyle düşünemiyor. 

SEN BİLİRSİN, tam da bu nokta da yaşadığınız yıkımların aslında size yeni kapılar açabileceğini, yaşam sınavlarınızın karşısında yenik düşmemek adına nasıl yollar izleyebileceğinizin de ipuçlarını veriyor. Önemli olanın yaşadığınız olumsuzluklar olmadığını, sonrasında izleyeceğiniz yol ya da yollar olduğunu belirten yazar, bu kitapta yaşamdaki yol tabelalarını okuyarak yönünüzü bulmanıza yardımcı oluyor. İsyan etmeden var olmanın yaşamınıza sağlayacağı konforu da yazar kendi başarı öyküsü ve yaşamından örneklerle somutlaştırıyor…

 

Başınıza gelen olaylar sizin tercihiniz olmayabilir ancak o olaylar karşısında verdiğiniz tepkiler sizin tercihinizdir.

 

 

Bu kitabı yazarken “Tüm yaşamım boyunca yaşadıklarımı siz değerli okuyucularımla paylaşmak için hiç bu kadar hazır hissetmemiştim” diyen yazar; “Bu yaşamda her şeyin bir nedeni ve bedeli var” mottosundan yola çıkarak, kaybolduğunu sanan herkese aslında yaşadığı her şeyi neden sonuç ilişkisi çerçevesindeki bağlantıyı hem anlaşılır bir dil hem de bilimsel verilerle birlikte spritüel dünya’nın öğretilerini de büyük bir özveriyle aktarıyor.

Danışanlarının yaşam yolculuklarında izlediği yöntemler ve onların ruhsal gelişim, dönüşüm süreçlerindeki sırları da birçok kişiye ışık tutacak şekilde iletirken, ne yaşarsan yaşa, belki yaşadıklarını bilemedin ama, yaşadıklarından sonraki izleyeceğin yolu SEN BİLİRSİN diyerek, bugüne kadar olumsuz sandığınız herşeyin sizi hangi olumlu yarınlara taşıyabileceğini de ezberleri bozacak bir dil ile okuyucuyla paylaşıyor. 

Sayfa Sayısı : 160

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 70gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

Kapak Tasarımı : Eyüp İşkuran

₺42,60
Tükendi

“Kandilli kızı, / Kuzguncuki oğlu / Biz akrabayız.

Ben ona / O bana aynı baharat kokarız / Bu hayattan gideriz / Ama kokumuz kalır.

Kocaman gözlerimiz kokar! / Fotoğraflarda! / O kadar!” Uğurimu!

Uğur Yücel 

 

“Maria’yı uzun zamandır tanıyorum. Hayatımdaki pek çok önemli anıma tanıklık etti. Bazen kafamı dinlemeye yalnız, bazen de eğlenmeye, sohbet etmeye arkadaşlarımla giderim bahçesine. Her seferinde beni oraya çeken hep onun güler yüzü, sıcacık dostluğu ve birbirinden lezzetli yemekleridir.

 

Oraya gidince tercih yapmayı pek sevmem. İsterim ki Maria önersin. Her seferinde de beni şaşırtacak birbirinden güzel lezzetlerle kucaklar kalbimi. Ne mutlu bana.”

Halit Ergenç

 

“Baharatlar, yaşamımızda ve beslenmemizde başlı başına bir zenginlik, berekettir. Yalın bir yemeği, büyülü bir lezzet şölenine çevirebilecek sihirli değnekleridir her aşçının… Kapalı bulundukları küçük şişelerinden açık havaya çıktıklarında, mini minnacık olup da yaşama dokunuşu büyük olan her şey gibi, varlıklarını besbelli eder baharat taneleri…”

 

Maria Ekmekçioğlu

 

           

Maria Ekmekçioğlu, Aşk Kokulu Baharatlar kitabında iki kişilik romantik yemeklerin buselerle nihayetlendiği, dostlarla paylaşılan her lezzetin gülümsemeye dönüştüğü; eski İstanbul’u, Anadolu’yu, Doğu’yu ve Batı’yı, yüzlerce yıllık gelenekleri ve yeni tecrübeleri sunan tadına doyum olmayan tariflerini paylaşıyor.

 

Sayfa Sayısı : 160

Ebat : 21x22

Kağıt/İç Baskı : Kuse Mat 115gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230gr

Kapak Tasarımı : Rüveyda Kul

₺119,40
Tükendi

Bir öykü anlattım sana, bu dünyanın ötesinden, evvelinden; içinde kanatlar olan. Bal rengi gözleriyle, ruhun derinliklerini görebilen bir kartal kanatlarını açmıştı. Sadece yüreğiyle dinleyenler anlamıştı. 

Bir rüya anlatacaktım sana, deli olduğumu düşünecektin. Anlatsaydım keşke. Düşünseydin keşke.

Nerede o dağları delen adamlar? Çölleri geçenler? Kulelere tırmananlar? Cadıyı kovalayanlar? Kötü kalpli büyücüyü haklayanlar? Hadi, demiştim, bu öyküde esas kız kurtarsın esas oğlanı. Ne çok hendeğin vardı, aşılacak. Ne çok ejderhan vardı, dövüşülecek. Ne çok korkun vardı, kovulacak. Ne çok büyücün vardı, savaşılacak...

Bu kitapta Demet Cengiz, sağ elini kalbine koyup, “Aşk Olsun” diyerek derviş selamı veriyor, okurun önünde eğiliyor. 

“Ne âşık olmak zorundayız ne arif ne de âlim. Hatta pervane olmak zorunda bile değiliz” diyor.

Ve ekliyor:

Hayat denen bu oyunun kazananı yok, biliyorsun değil mi? Sonunda herkes ölüyor.

Sayfa Sayısı             240 

Ebat:                        17.7x21.5

Kağıt / İçBaskı:        III.Hm Enzo 55gr.

Cilt / Kapak:            Amerikan Bristol 230 gr.

ISBN / Barkod:        9789751039286

 

₺72,50
Tükendi

Bu kitabın yazarı her masala bir gece ayırmanızı tavsiye eder.

Yedinci gecenin sonunda gökten düşen üç elma da sizindir

₺32,40
Tükendi
Bilinmeyen Numaralar - Can Yılmaz

Can Yılmaz’ın öykülerinde okuduğumuz cakasız, sossuz, çalım atmaya çalışmayan bir tanıklıktır.

Bu öykülerde yazarın sesini duymayız. Az ama öz konuşan bir ağırbaşlılıktan söz ediyorum. Grandiyöz bir tutumdan itinayla kaçar. Bize büyüklük taslamaz. Ne gördüyse onu söylemektedir. Bir geleneğe yaslanmanın yazarın işini kolaylaştıran yanı da işte buradadır.

Dilimiz, şakamız, acımız Can Yılmaz’la ortaktır. O yüzden birdenbire tanış olur, bize lafın tamamını söylemesini beklemeyiz. Kolay olduğu kadar zor, basit olduğu kadar karmaşık, amacına ulaştığı anda da hemen evin içine giren bu üslubu yaşatmak Can Yılmaz’ın yazın derdidir.

Bugün üçüncü kitaptan, on binlerce okurdan söz ediyoruz. Öyleyse yolun büyük kısmı yürünmüş demektir.

Başar Başaran

Sayfa Sayısı : 256

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo

Cilt/Kapak : Amerikan/ Amerikan Bristol

Kapak Tasarımı : Eyüp İşkuran

₺59,40
Tükendi

"Ben kalbimin ses tellerini aldıramam, aldıramıyorum,
aldırmak da istemiyorum. Ki o kalbin sesi çoğunlukla kısılsa da,
kırılsa da ve hatta çatlasa da...

O sesler çoğu zaman acı bir türkü olup akıyor kalbimden. Olsun!
Çünkü o acı türkünün peşi sıra kahkahalar atan, halaya duran seslerim de var benim. Neşeye bulanmış, ha bazen gözyaşı ile yıkanmış ama
gülerek söylenen şarkılarım var benim. Bizi daha da güzelleştiren şarkılarımız. Peki ya siz? Kalbinizin ses tellerinden çıkan
melodileri duyabiliyor musunuz?"
 
Özge Uzun yeni kitabı Kalbimin Ses Telleri ile size bir kadını anlatacak. Bu kadın evli de olsa, aşklı ya da aşksız, çocuklu veya çocuksuz, mutlu veya mutsuz da olsa herkesin içinde taşıdığı o hem çoklu hem saklı kimliğiyle, tüm duygularıyla bir bütün olarak var hayatta. Yapmaz, yapamaz, olmaz, olamazlar değil Özge'nin kalbinin ses tellerinden akanlar; olanlar ve yaşananlar sadece. Saklamadan, önyargı cehennemine taş atmaktan korkmadan.

Kalbinizin ses telleri titrese de okumaktan korkmayın.


"Özge Uzun, biz erkekler tarafından pek sevilmeyecek bir kitap yazmış. Sakin, duru, özenli ve eğlenceli bir dili var ama cümlelerinin gücü suratınıza attığı sağlı sollu tokatların izini yıllarca orada tutacak kadar etkili. Erkek olarak üzerinizde bir acizlik hissi bırakıyor ve üzüyor da elbette, hakikaten ne gerek var bu haltları yemeye diyorsun içten içe... Kalbinin ses telleri ile bize duyurmaya çalıştıklarına kulak vermemek elde değil. Seven kadınların sesi ile biraz keyif kaçıran ama sonuna kadar haklı bir soruyu biz erkeklere hınzırca ve usulca fısıldıyor: 'İnsan olun yahu, çok mu zor?' Bir kitap hayatımızı değiştirmeye yetmeyebilir, ama bir yerden başlamak için harika bir önerim var, bu kitabı erkeklere okutun."
- Can Yılmaz

Dağıtım Tarihi: 02.06.2017

Sayfa Sayısı :152

Ebat: 13.5x19.5

₺45,00
Tükendi

Başkalarının ne düşündüğünü kendisinden daha çok önemseyen bir toplumda, ne yazık ki haklı olma kaygısı da üst düzeydedir. Zira ne kadar haklıysanız o kadar kabul görür, o kadar  makbul ve iyi bir insanmış gibi olursunuz! Ne var ki aslolan kişinin kendisine verdiği cevap ve gerçekten mutlu olup olmadığıdır.

Peki kime Önce Sen diyoruz? Karşımızdakine mi, yoksa kendimize mi? Önceliği kendimize vermek bencilik anlamına mı geliyor? Ya da karşımızdakine verdiğimizde, onu var ederken kendimizi yok saymış olmuyor muyuz?

Belki de bu defa, bizi biz yapan egolarımızı ortadan kaldırmaya çalışmak yerine onları ehlileştirmeyi denemeliyizdir. Ne kendimizi yok sayarak, ne de karşımızdakini olmadığı bir yere çıkararak…

Yaşam kendi yolunu çizmen ve o yolda mutlu bir yolculuk sürdürmen için tüm fırsatları önüne çıkarırken, sen kendini yok sayarsan eğer, başka kimler yok saymaz ki...

Danışanlarıyla yaptığı seanslarda, bireylerin en çok üzerinde durdukları,  anlamakta, kabul etmekte, yüzleşmekte ve çözmekte sorun yaşadıkları konuları kitabının başlıklarına taşıyan Psikoterapist Çağatay C. Öztürk, modern toplumdaki bireyin mutlu olabilmesi için öncelikle kendisini tanıması gerektiğini Önce Sen ile sadece danışanlarına değil, artık okurlarına da aktarıyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 255
En / Boy : 12,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 4.2018
₺54,60
Tükendi

"Güneşle Ay yeni tanışmış sanki..."

“Birlikte olduktan, birbirimize güvendikten sonra hepimiz on kaplan gücündeyiz. İtiraf ediyorum, ben aslında Kızılmaske’yim. Süper kahramanlığı bırakmış değilim. İsteseniz de emekli olamıyorsunuz. Yorucu ama heyecanlı bir iş. Sigortası yok ama ne yapalım. Buradayım diye size yardım edemem sanmayın. Mesela ‘Fantom Deniz’ diye seslenin, ben gelir bulurum sizi. Belki de bir şarkım koşar imdadınıza…”

Yaşamın değerini daha iyi anlamak, nefes aldığın her dakikaya şükretmek için dibi görmek gerek belki de…

Deniz Seki’den mektup var! Deniz’in topraksız Zincirlikuyu’su olan cezaevinde kaleme aldığı kitabında, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen umudunu kaybetmeyen bir Deniz Seki ile karşılaşacaksınız… Zümrüdü Anka kuşu misali küllerinden yeniden doğacağı günü bekliyor. Geçici bir ayrılık olan bu süreçte yaşadıklarını, kalbinden dökülenleri ve yeni şiirlerini Deniz’in Dibi’nde bizlerle paylaşırken onu düşünen herkese en içten dilekleriyle selam ediyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 224
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2016
₺46,20
Tükendi

 

Sesler ölüyor,
Şekiller ölüyor,
Gece ölüyor,
Gündüz ölüyor,
Yığınlar için kargaşa zamanı.
Meraklısı için intihar kılavuzları satılıyor.
Eksiksiz kusurlar var içimde.
Hemen teslim mutsuzluklar,
İki artı bir zindanlar...
Tuhaf bir kimyaya bulandık!
Arınma vakti geçiyor.
Anlaşılmamanın uğultusu ağır.
İblisin barınağına giriş ücretsiz.

 

Kitap Adı: Filin Düşüşü

Kitap Yazar Adı: Ali Deniz Uslu

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Editör: Ezgi Hotalak Adalı

Kapak İllüstrasyon: Kaan Kayımoğlu

Kapak Uygulama ve Sayfa Tasarımı: Şenol Alanbay

Sayfa Sayısı: 144

Ebat: 13,7 x 21,5

Tür: Şiir

Kağıt / İç Baskı: III. Hamur 52 gr.

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr. 

₺46,80
Tükendi

 

“Sizi sürekli tartışma içine ve aşağı çekmeye çalışan, yoran ve yıpratan; haklıyken haksız duruma düştüğünüzü düşündüren, sizi suçlayan ve karar mekanizmanızı devre dışı bırakan toksik ilişkiler bu kadar yalın ve derin anlatılamazdı.”

Uzman Psikolog Meltem Sunar,
Aile-Çift ve Yetişkin Terapisti, Cinsel Terapist, Öğretim Görevlisi

“Kanımca 20. yüzyılın en önemli düşünürü, doktoru ve aynı zamanda toplama kampı tutsaklarından olan Viktor Frankl ve kendisinin varoluşçu yaklaşımı logoterapiye kitapta geniş olarak yer verilmiş; ayrıca logoterapinin özü olan, ‘keşfettiği anlamlarla sorumluluğunu üstlenen insan örnekleri’ de ustaca kaleme alınmış.”

Memduh N. Özmert, Viktor Frankl Institute USA Faculty and Board Member

“Bu kitap kendi iç dünyanızı daha derinden anlamanız için bir hazine niteliğinde.”

Psikolog (PhD) Patricia J. Crane, Uluslararası Konuşmacı, Eğitmen, Yazar

İdealleri üzerine bir yaşam kurmuş olan Ayça, aniden Mehmet’e âşık olur. Başlarda mutluluktan ayakları yerden kesilse de aslında o yükseklikten tepetaklak düşeceğinin farkında dahi değildir. Duygusal şiddet benliğini sarıp, onu sarsarken zamanla tükenme noktasına gelir. Ancak tam da bu aşamada maruz kaldığı zehirden panzehir üretmesi, düştüğü yerden daha güçlü kalkması neden mümkün olmasın? Bu kitap; toksik bir ilişkinin perde arkasına mercek tutmak, bu konudaki farkındalığına katkı sağlamak ve işlevsel tutumları adım adım anlatarak senin de elinden tutmak için yazıldı…

Kitap Adı: Aslında Öyle Değil
Kitap Yazar Adı: Aylin Algun
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Gizem Demir
Kapak Tasarım: Gilas Coşkun
Kapak Fotoğrafı: Berkay Gülüm
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 352
Ebat: 13,5 x 19,5
Tür: Kişisel Gelişim
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751044242

 

₺70,20
Tükendi

Çikolatanın birleştiren gücü aşkına!

“Çikolata, insana içindeki çocuğu yaşatır, günlük koşuşturma anında o anın keyfini çıkarmanızı sağlar. Masumdur ve eğlencelidir. Yerken en sevdiğiniz şarkıda dans ediyormuş gibi heyecan dolarsınız. Bu yüzden çikolata, mutluluk dolu bir ruh halidir…”

Çikolatanın öyküsüyle başlayan, sizler için hazırladığım birbirinden lezzetli 53 tatlı tarifi ile devam eden bu eşsiz yolculuğa hazır mısınız?

Yayın Direktörü: Mehmet Bozkurt

Yayıma Hazırlayan: Saliha Ulusoy

Kapak Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Fotoğraflar ve styling: Urnisa Gahramanova

Sayfa Sayısı: 152

Ebat: 19x25,5

Tür: Yemek kitabı

Kağıt / İç Baskı: Mat kuşe, 200 gr

Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr

ISBN / Barkod: 9789751043436

 

₺367,08
< 1 ... 3 4 5 6 7 ... 51 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı