Voltaire adıyla tanıdığımız büyük Aydınlanma philosophe’u François-Marie Arouet, 1766 yılında, 72 yaşındayken, “Hiçbir Şey Bilmeyen Bir Adamın Soruları” alt başlığıyla yayımladığı Cahil Filozof’ta, kuşkuculuk mirasına o kendine has muzip nüktedanlığı ekleyerek, Sokrates’ten yüzyıllar sonra bir kez daha “kendi” cehaletinin ifşasından kocaman bir sorular yumağı oluşturuyor. Voltaire’i Voltaire yapan da bu yumaktan, tam da yarattığı beklentinin aksine, karamsarlık ve kasvet yerine iyimserlik ve sevinç taşıyor olmasıdır.
“Uçsuz bucaksız bir evrenin ortasında, tek bir noktaya sıkışıp kalmışken, değil kral olmak, etrafımı saran her şeyin kölesi olan ben, kendimi aramakla işe başlıyorum.”
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.