Sarsılmak, derin ve katmanlı bir roman. Gündelik dilin nüanslarını yansıtan akıcı bir dille yazılmış olması da önemli.

Zafer Köse sadece bir depremi değil, toplumsal ve kişisel hayatta yaşanan sarsıntıları anlatıyor. Romandaki bir kişi şöyle diyor:

“Sadece evler, binalar değil, insanların inançları, değerleri de sarsıldı. On yıllardır, toplu halde yaşamaya engel olan bencillikler beslendi. Çözümün yalnız rekabette, diğerlerinin payından pay kapmakta aranması sağlandı. Farklı düşünenlere söz hakkı, hatta yaşam hakkı verilmedi. Sonunda her şey yıkıldı işte! 45 saniyede yaşanan bir deprem değil bu. Koskoca bir kültür yıkılıyor.”

Sarsılmak’ın satır aralarında, her şeye rağmen umut da var. Koca bir moloz yığınının üzerinde açan çiçek gibi, içinde yaşadığı koşullara teslim olmayan insanlar da var.

Zülfü Livaneli, 10 Ekim 2009

12 Eylül’ü öncesi ve sonrasıyla, hapishanesiyle, tüm sarsıntısıyla yaşadım.

99 depremini de Yalova’da, tüm dehşetiyle yaşadım.

Sarsılmak’ı okurken, o günleri bir başka boyutta yeniden algıladım. Sarsıldım. Yaşadıklarımızın, çoğu zaman sanılandan daha korkunç olduğunu düşündüm. Ama her zamankinden daha fazla umut da hissettim.

Zafer Köse bana, yaşayıp gittiğimiz hayatı anlamak için roman sanatının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha düşündürdü.

Ahmet İsvan, Eski İstanbul Belediye Başkanı

                                                               12 Ekim 2009

 

 

 

 

    

Sayfa sayısı: 344

Kitap ebadı: 13,7x21,5

İç sayfa: III. Hm Enzo, 52 gr

Kapak kağıt cinsi: Amerikan Bristol 230 gr

 

 

 

₺133,00

Niye Son Ozan?

Livaneli, yaygınlaşmasında halkın belirleyici olduğu bir ozan olarak ortaya çıktı. Onun “ozan” niteliği, sadece şair-müzisyen değil, edebiyatta ve diğer dallarda da “halkın sanatçısı” olmaya karşılık geliyordu. Ve öncekilerden farklı olarak, medya çağında varlığını sürdürecekti. Yunus, Karacaoğlan, Pir Sultan... Halkın duygularıyla, düşünceleriyle, hayalleriyle derin bağlar kurabilen böyle sanatçıların yapıtları, dilden dile yaygınlaşıyor, kuşaktan kuşağa yaşıyordu. Ses ve görüntü kaydeden, kitapları hızla basan teknolojiler geliştikçe, kaliteli yapıtları insanlara ulaştırmak kolaylaştı. Dostoyevski, Chaplin, Nâzım... Onlar yayımcılar aracılığıyla yapıtlarını dünya halklarına ulaştırdılar. Ne var ki, kitle iletişimi, kısa sürede bir iktidar bileşeni haline geldi. Artık sanatçılar bu aracıların onayından geçerek halka ulaşabilecekti. Yaygınlaşmak için piyasanın ve iktidarın beklentisine uygun olmak gerekiyordu. Livaneli’nin medya içindeki varlığı, kitle iletişim iktidarlarına karşı bir halk direnişine dönüştü. Bu direniş, iktidarların kişilerde içselleştiği internet çağında da devam ediyor.

Yayın Direktörü Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan Ezgi Hotalak Adalı

İllüstrasyon ve Kapak Tasarım Ekin Başak Akgül

Sayfa Tasarım Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı 416 Ebat 13,7x21,5

Tür Belgesel-Anlatı Kağıt / İç Baskı III. Hamur Enzo, 52 gr. Cilt / Kapak Amerikan Bristol 230 gr.

ISBN / Barkod 9789751043412

 

₺154,00
1
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı