Jacob’ın Odası, Virginia Woolf’un yazarlık hayatında geleneksel anlatıdan modernist deneysel anlatıya geçişi simgeleyen bir kilometre taşı.

Edward Çağı İngilteresi’nde başlayan Jacob’ın Odası, Jacob Flanders’ın gençlikten yetişkinliğe geçen deneyimlerini çoğunlukla hayatına giren kadınların gözünden ve dolaylı bir anlatımla betimler. Jacob’ın Cornwall’dan Londra’ya, İtalya’dan Yunanistan’a dek uzanan serüveni karakterlerin zihinlerindeki izlenimler, düşünceler ve tesadüflerin akışıyla anlatılırken geleneksel romanın çizgisel ve bütünsel zamanından farklı bir kurmaca zaman ve yeni bir anlatı tekniği romanın merkezine yerleşir. Virginia Woolf’un kendine özgü yenilikçi ve deneysel anlatım tarzını ilk defa denediği Jacob’ın Odası yazarın romancılığındaki kritik dönüşümün özgün bir dışavurumu.

“James Joyce ve Virginia Woolf, anlatıyı roman kişilerinin düşüncelerine, algılamalarına, izlenimlerine yayarak çok odaklı anlatılar üretti.”

JALE PARLA


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 268
Ağırlık : 268
En / Boy : 13 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,20

Deniz Feneri, Virginia Woolf’un geçmişin bellekte bıraktığı kalıcı izleri eşine az rastlanır bir yoğunlukla sergileyen en başarılı romanlarından biri.

Virginia Woolf’un çocukluğunda ailesiyle beraber St. IvesCornwall’da yaptığı tatillere dair anılarından izler ve aile fertlerine dair benzerlikler taşıdığı için otobiyografik bir boyutu da olan Deniz Feneri, ismini sekiz çocuklu ailenin en küçük ferdi James’in bir deniz fenerini ziyaret etme isteğinden alır. Ramsay ailesinin huzurlu günleri savaşta ölen çocuklarla ve ansızın hayatını kaybeden anneyle geride kalsa da ressam Lily Briscoe ve şair Carmichael’ın gelişiyle ailenin deniz fenerini ziyaret etme isteği yeniden canlanır. Mr. ve Mrs. Ramsay, Lily Briscoe, Augustus Carmichael gibi unutulmaz karakterleri edebiyat tarihine nakşeden Deniz Feneri, modernist romanın en zengin örneklerinden biri.

 


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 302
Ağırlık : 302
En / Boy : 13 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,04

Birçok okuru tarafından Virginia Woolf’un başyapıtı olarak kabul edilen Dalgalar, modernist edebiyatın en yoğun ve şiirsel romanlarından biri.

Bir grup arkadaşın hayatlarını çocukluk dönemlerinden orta yaşlarına dek anlatan Dalgalar’da karakterlerin kendileri ve birbirlerine dair düşünceleri ritmik bir tekrara dayalı söz öbekleri, yoğun imgeler ve şiiri çağrıştıran dolaylı bir anlatımla aktarılır. Dalgaların vurduğu bir sahilde gündoğumu ve batımının döngüsel seyrine göre düzenlenmiş bölümler içeren Dalgalar’ın sarkaç hareketiyle ilerleyen lirik anlatımı, okuru adeta zamanın ve mekânın öğütüldüğü bir girdabın içine çeker. Yazıldığı günden beri eleştirmenleri ve okurları büyülemeye devam eden Dalgalar, dünya edebiyatının şaheserlerinden biri.

“Dalgalar, düzyazıyla yazılmış görkemli bir şiirdir.”

STEPHEN BENDER

“Virginia Woolf’un ne olduğunu, ne düşündüğünü, ne duyduğunu okurlara tam olarak aktaran yapıtı Dalgalar’dır.” JEAN GUIGNET


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 298
Ağırlık : 298
En / Boy : 13 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺97,58

Hepsi (Bütün gün Bourton’u, Peter’i, Sally’yi düşünmüştü.) yaşlanacaktı. Oysa önemli bir şey vardı, Clarissa’nın hayatında gevezeliğe boğulan, çirkinleşen, karanlığa gömülen, gün geçtikçe soysuzlaşan, yalan dolana karışan bir şey. İşte o genç adam bu önemli şeyi korumuştu. Ölüm bir meydan okuyuştu. Ölüm iletişim kurma çabasıydı, insanlar gizemli bir şekilde ellerinden kaçan öze ulaşamayacaklarını hissediyorlardı, yakınlık uzağa çekilmişti; daha az kendinden geçiyordu insan, daha çok yalnız kalıyordu. Ölüm bir kucaklaşmaydı.

I. Dünya Savaşının gölgesinde, Avrupa’nın karar verici, yönlendirici, üzerinde güneş batmayan ülkesi İngiltere’de Clarissa Dalloway; etrafında bulunan eşi, kızı, arkadaşları, tanıdıkları, misafirleri, çalışanları çerçevesinde kurulmuş rahat atmosferinde yaşamaktadır. Merkezinde Clarissa Dalloway olan bu yaşamı anlatırken bu yaşama dâhil olan her bir karakter üzerinden ele alınan hayat, sınıf çatışması, bilimsellik, varlık, aristokrasi, evlilik, savaş, milliyet, sömürü, sevgi, yokluk, toplum, annelik, intihar, mutluluk gibi kavramların sorgulanması Virginia Woolf’un eşsiz anlatımı ve kurgusuyla Bayan Dalloway’de.


Basım Ayı/Yılı : 4/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 216
Ağırlık : 216
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺52,00

Kendine Ait Bir Oda, Virginia Woolf’un Ekim 1928’de, Cambridge Üniversitesi’ndeki iki kadın koleji olan Newnham College ve Girton College’da verdiği bir dizi konferansa dayanıyor. Bu feminist eser, ataerkilliğin egemen olduğu edebiyat alanında kadın yazarların yerini tartışıyor ve bazı sorulara cevap arıyor: Kız çocuklarına neden erkek kardeşleriyle aynı eğitim fırsatları verilmiyor? Kadınlarla ilgili literatür neden neredeyse yalnızca erkekler tarafından yazılıyor? Shakespeare’in onun kadar yetenekli bir kız kardeşi olsaydı, aynı ölçüde başarılı olabilir miydi? Kadınların sanatsal olarak aktif olabilmeleri için neye ihtiyaçları var? Bu sorunun cevabı: Ekonomik ama hepsinden önce entelektüel bağımsızlık. Virginia Woolf bunu, kadınların kendilerine ait bir odaya sahip olmalarıyla sembolize ediliyor ve bu düşündürücü ve bir o kadar etkileyici eserle kadınların edebiyatını bir kadının gözünden görmemizi sağlıyor.


Basım Ayı/Yılı : 12/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 143
Ağırlık : 143
En / Boy : 12,5 / 19
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺49,20

En iyi yetiştirilmiş kadınlar, zihinleri en uygar olanlardır.


Basım Ayı/Yılı : 6/2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 128
Ağırlık : 128
En / Boy : 11 / 18
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺37,50

İnkılâp Kitabevi, Zülfü Livaneli seçkisine dünya edebiyatının usta yazarı Virginia Woolf’tan tesirli bir başyapıt daha ekliyor!

Mrs Dalloway, Woolf’un kendi hayatına ve karakterine adeta bir özeleştiri niteliği taşıyor. I. Dünya Savaşı’nın henüz sonlandığı dönemde yazılan eser, İngiltere’nin üst ve alt tabakasının savaştan nasıl etkilendiğini tüm yönleriyle çarpıcı bir şekilde anlatıyor. Her bir karakterin iç yaşamı ve bilinçaltı, bilinç akışı tekniğinin ustası Woolf tarafından aktarılıyor ve oldukça detaylı karakter analizlerine fırsat veriliyor. Clarissa Dalloway karakteri aracılığı ile dönemin İngiltere’sine de derin bir eleştiri yapılıyor.

Yayımlandığı günden bugüne onlarca dile çevrilen Mrs. Dalloway, bu kez okurlara edebiyatımızın usta kalemi Zülfü Livaneli’nin önsözüyle sunuluyor.

Kitap Adı: Mrs. Dalloway - Livaneli Kitaplığı
Kitap Yazar Adı: Virginia Woolf
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Saliha Ulusoy
Son Okuma: Ezgi Hotalak
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 224
Ebat: 12,5x21
Tür: Çağdaş Dünya Edebiyatı
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751045225

₺70,00

Clarissa Dalloway ve Septimus Warren Smith. Hiç karşılaşmamış ama hikayeleri bir şekilde iç içe örülmüş iki insan. Virginia Woolf, bilinç akışı tekniğiyle yazdığı benzersiz romanı Mrs. Dalloway’de zamanı eğip bükerek ve hayatı yaşandığı gibi değil hatırlandığı gibi anlatarak okuru, karakterlerinin zihninde bir yolculuğa çıkarıyor.

 


Basım Ayı/Yılı : 8/2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 208
Ağırlık : 208
En / Boy : 12 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺76,00

Hema bêje hemû wêjehezan navê Virginia Woolfê bihîstiye. Heçî kitêba Pîrê û Tûtî ye ji çîrokên Woolfê yên ji bo zarokan nivîsîne pêk tê. Kekê pîrejina bi navê Gage dimire û xaniyek ligel 3000 zêran ji kekê wê jê re mîrate dimîne. Stî Gage debara xwe bi goşkariyê dike û ji bo mîrata kekê xwe hilde xwe dide rê, lê wer binêre şûna xanî û zêran tenê tûtîyê kal James ji pîrê re ji kekê wê maye. Tûtî James tûtîyeke heta bêjî ecêb û xwedî raz e, gelo ev tîtiyê şûm dê Stî Gage bigihîne zêrên wê?


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 40
Ağırlık : 40
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺50,00

Sosyal hayatın pek çok alanında olduğu gibi, kadınların edebiyat dünyasına girmesi de tarihin oldukça geç bir döneminde mümkün olmuştur. Virginia Woolf, Kendine Ait Bir Oda eserinde “Kadınlar neden kurmaca metin yazamaz?” sorusuna kapsamlı bir cevap arar. Cevap aradıkça erkek egemen düzenin gerçekleri daha çok su yüzüne çıkar. 

Virginia Woof’un üniversiteli kadın öğrencilere yönelik konuşmalarından derlenen eser, İngiltere’de kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaya başladıkları ve oy haklarının henüz kabul edildiği dönemde kaleme alınmıştır. Kadınların edebi anlamda üretken olabilmesinin koşulu ise kendine ait bir oda ve gelir olarak öne sürülmektedir. Kadın hareketlerinin son derece önemsediği metin, kadınları daha cesur ve üretken bireyler olmaya davet ediyor.


Basım Ayı/Yılı : 10/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 128
Ağırlık : 128
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,00

A Room of One's Own


Basım Ayı/Yılı : 9/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 109
Ağırlık : 109
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺48,00

“Ne hoş bir güzelliği vardır; hafif adımlarla, dünyadan gülümseyerek geçenlerin. Kimseye bir kötülüğü dokunmadan yaşayanların, onurlu bir yaşamı seçenlerin.”

“Kendine Ait Bir Oda” adlı eserinde Woolf, tarihin tozlu zamanlarından günümüze kadar gelen kadın-erkek eşitliği tartışmasına, kadın ve edebiyat çerçevesinden bakar. Kadınların edebiyatta neden daha az yaratıcı olduğunu tarihsel bir yolculukla, farklı bakış açılarıyla ele alır. Ve kadınlara şöyle seslenecektir: “Para kazanın, kendinize ait bir oda ve boş zaman yaratın. Erkekler ne der, diye düşünmeden yazın!”

"Woolf, mantıkla olduğu kadar hayalle, nükteyle olduğu kadar bilgiyle ve gerçek bir romancının hayal gücüyle."
-The New York Times


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

Bazı insanlar yaşadıkları çağa sığamazlar. Bazı sanatçılar aslında hiçbir çağa sığamazlar. Wirginia Woolf bizi kimi zaman aydınlık içindeki karanlığa, kimi zaman da karanlıktaki aydınlığa davet ediyor. Elbette kolay değil Woolf’un düşün dünyasına girmek. Zincirleri kırmak, tabuları yıkmak ve mevcut her düzene karşı ses yükseltmek gerekmekte.

Karmaşık bir hikâyeyi tersten okudunuz mu hiç? Ya da yaşadığınız toplumdaki aksaklıkları herkesten daha sert, daha kararlı, daha korkusuz eleştirdiniz mi? Şayet şimdiye kadar bunu yapmadıysanız belki de sırası yeni gelmiştir. İşe Woolf’un feminist dünyasına adım atarak başlayabilirsiniz…


Basım Ayı/Yılı : 10/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 472
Ağırlık : 500
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺112,50

Bizler yan yana yürüyen vücutlarız sadece.

Virginia Woolf 1931’de yayımladığı Dalgalar’da üç erkek ve üç kadının çocukluktan yaşlılık dönemlerine kadar yaşadıklarını bilinç akışı tekniğiyle yazmıştır. Woolf okuyucuya sanki olayları kendi zihinlerinde yaşıyormuş izlenimini vermek istemiş, eserlerini resim çizer gibi kaleme alırken bu eserinde dış dünyayı yok ederek iç dünyayı yansıtmıştır.

Geleneksel roman anlayışı dışına çıkarak yazdığı Dalgalar Virginia Woolf’un en özgün eseridir. Yazarın, dalgaların çağrışımlarından hareket ettiği eser, okuyucuları onu okumaktan çok hissetmeye davet ediyor.
Binlerce hikaye uydurdum; doğru hikâyeyi, bütün bu cümlelerin gönderme yaptığı hikayeyi bulduğum zaman kullanılacak cümlelerle sayısız defter doldurdum. Fakat henüz o hikâyeyi bulamadım. Ve sormaya başladım, hikayeler var mı?


Basım Ayı/Yılı : 10/2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 288
Ağırlık : 288
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

Eve gitmem mümkün değil, diye düşündüm, eve gidip de kadınlar ve kurmaca edebiyatla ilgili çalışmaya kadınların bedenlerinde daha az tüy bulunması ya da Güney Denizi Adaları’nda yaşayanlar arasında ergenlik yaşının dokuz -yoksa doksan mıydı- olması gibi meselelerle ciddi bir katkı yapamam. Bir noktadan sonra dikkat dağınıklığı içinde el yazım bile okunaksız hale gelmişti. Bütün bir sabah çalıştıktan sonra ortaya konacak daha elle tutulur, daha ağırlıklı sonuçlara ulaşamamak utanç vericiydi. Ve eğer geçmişteki K (kısa olsun diye böyle diyeceğim) hakkındaki gerçeği kavrayamadıysam, gelecekteki K konusuyla uğraşmamın bir gereği var mıydı? Kadın ve kadının bir konu -politika, çocuklar, ücretler, ahlak- üzerindeki etkisi konusunda uzmanlaşmış, sayıca çok fazla ve bilgili olan bu beyefendilere başvurmak, tam anlamıyla zaman kaybı gibi görünüyordu. Bu kitapların kapağı hiç açılmasa da olur.

 


Basım Ayı/Yılı : 7/2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 106
Ağırlık : 106
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺80,00

“Anyone moderately familiar with the rigours of composition will not need to be told the story in detail; how he wrote and it seemed good; read and it seemed vile; corrected and tore up; cut out; put in; was in ecstasy; in despair; had his good nights and bad mornings; snatched at ideas and lost them; saw his book plain before him and it vanished; acted people’s parts as he ate; mouthed them as he walked; now cried; now laughed; vacillated between this style and that; now preferred the heroic and pompous; next the plain and simple; now the vales of Tempe; then the fields of Kent or Cornwall; and could not decide whether he was the divinest genius or the greatest fool in the world.”


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 11 / 18
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺46,80

How much better is silence; the coffee-cup, the table. How much better to sit by myself like the solitary sea-bird that opens its wings on the stake. Let me sit here for ever with bare things, this coffee-cup, this knife, this fork, things in themselves, myself being myself. Do not come and worry me with your hints that it is time to shut the shop and be gone.

I would willingly give all my money that you should not disturb me but will let me sit on and on, silent, alone.‘But now the head waiter, who has finished his own meal, appears and frowns; he takes his muffler from his pocket and ostentatiously makes ready to go. They must go; must put up the shutters, most fold the table-cloths, and give one brush with a wet mop under the tables.


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 11 / 18
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺46,80

The human frame being what it is, heart, body and brain all mixed together, and not contained in separate compartments as they will be no doubt in another million years, a good dinner is of great importance to good talk. One cannot think well, love well, sleep well, if one has not dined well. The lamp in the spine does not light on beef and prunes. We are all PROBABLY going to heaven, and Vandyck is, we HOPE, to meet us round the next corner--that is the dubious and qualifying state of mind that beef and prunes at the end of the day’s work breed between them.

 


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 112
Ağırlık : 112
En / Boy : 11 / 18
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺39,00

It seems then that men and women are equally at fault. It seems that a profound, impartial, and absolutely just opinion of our fellow-creatures is utterly unknown. Either we are men, or we are women. Either we are cold, or we are sentimental. Either we are young, or growing old. In any case life is but a procession of shadows, and God knows why it is that we embrace them so eagerly, and see them depart with such anguish, being shadows. And why, if this—and much more than this is true, why are we yet surprised in the window corner by a sudden vision that the young man in the chair is of all things in the world the most real, the most solid, the best known to us—why indeed? For the moment after we know nothing about him.


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 204
Ağırlık : 204
En / Boy : 10,5 / 18
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺46,80

“Beauty, the world seemed to say. And as if to prove it (scientifically) wherever he looked at the houses, at the railings, at the antelopes stretching over the palings, beauty sprang instantly. To watch a leaf quivering in the rush of air was an exquisite joy. Up in the sky swallows swooping, swerving, flinging themselves in and out, round and round, yet always with perfect control as if elastics held them; and the flies rising and falling; and the sun spotting now this leaf, now that, in mockery, dazzling it with soft gold in pure good temper; and now again some chime (it might be a motor horn) tinkling divinely on the grass stalks—all of this, calm and reasonable as it was, made out of ordinary things as it was, was the truth now; beauty, that was the truth now. Beauty was everywhere.”


Basım Ayı/Yılı : 1/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 192
Ağırlık : 192
En / Boy : 11 / 18
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺46,80

Şurada burada görülen hafif bir esinti dışında öyle güzel bir sabahtı ki deniz ve gök sanki tek bir dokuydu, sanki yelkenler göğe yükselmiş ya da bulutlar denize dökülmüştü. Denizin iyice açıklarında bir geminin dumanı gökte genişçe kıvrılmış, orayı süsleyerek, bükülerek, döne döne kalmıştı, sanki hava incecik bir tüldü de nesneleri yakalıyor ve onları nazikçe içinde tutuyor, sa- dece usul usul bir o yana bir bu yana sallıyordu. Havanın çok güzel olduğu bazı günlerde görüldüğü gibi, kayalar sanki gemilerin farkındaydılar, gemiler de sanki kayaların farkında, sanki kendilerine özgü bir işaretle haberleşiyorlardı. Bazen sahile çok yakın duran Fener bu sabah pusta çok çok uzaklarda görünüyordu.

Virginia Woolf’un yapıtları içinde özel bir yeri var Deniz Feneri’nin: En otobiyografik romanı. 19. yüzyıl sonlarındaki kendi çocukluğunun ve aile yaşamının yansımalarıyla işlenen roman, Time dergisi tarafından 1923’ten bu yana yazılmış en iyi 100 İngilizce roman arasında gösterilmişti. Birinci Dünya Savaşı öncesinde geçen olaylarda Ramsay ailesine ve konuklarına, ailenin İskoçya’da, Isle of Skye’daki deniz fenerini ziyaretlerine odaklanılıyor, sürekli ertelenen bu gezinin çerçevesinde, geleneksel, orta sınıf entelektüel bireyler, yetişkinler ve kadın-erkek arasındaki ilişkiler irdeleniyor. Sakin kurgusundan çok içgözlemleriyle öne çıkan roman, yazarın bilinçakışı tekniğini en yoğun kullandığı kitaplarından biri, belki başta geleni.

 


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 3
Sayfa Sayısı : 232
Ağırlık : 232
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺55,00

“Ama kadınlar için diye düşündüm, boş raflara bakarak, bu güçlükler çok daha fazla ürkütücüydü. Bir kere, aile gerçekten varlıklı değilse, ya da soylu değilse bırakın sakin bir odayı ya da ses geçirmez bir odayı, kendine ait bir odası olması bile söz konusu değildi kadının, on dokuzuncu yüzyılın başına kadar durum buydu. Evleneceği erkeğe verilen para, ki kızın babasının iyi niyetine bağlıydı bu, sadece üstüne başına yeterdi kızın, hepsi de yoksul erkekler olan Keats, Tennyson ya da Carlyle’ı avutan şeylerden bile yoksundu kız, bir gezintiden, Fransa’ya kısa bir yolculuktan, ne kadar perişan olsa da kendisini ailesinin taleplerinden ve baskılarından koruyan ayrı bir evden. Bu tür maddi zorluklar çok ürkütücüydü; ama maddi olmayanlar çok daha kötüydü. Keats ve Flaubert ve diğer üstün yetenekli adamlar dünyanın kendilerine kayıtsız kalmasına güç dayanıyorlardı, ama kadınlara baktığımızda bu kayıtsızlığın yerini düşmanlık alıyordu. Dünya kadına, erkeklere dediği gibi ‘İstersen yaz, umurumda değil’, demiyordu. Dünya kaba kaba gülerek, ‘Yazmak mı?’ diyordu. ‘Yazman ne işe yarıyor?’”

Virginia Woolf’un sesi, aradan neredeyse yüz yıl geçmesine rağmen, Kendine Ait Bir Oda’daki söylemiyle, düşünceleriyle, gücünü ve etkisini yitirmeden günümüze ulaşıyor.

 


Basım Ayı/Yılı : 1/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 3
Sayfa Sayısı : 128
Ağırlık : 128
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺42,00

Arka Kapak Yazısı

“İsterseniz kütüphanelerinize kilit vurun, ama zihnimin özgürlüğüne vurabileceğiniz ne bir kilit var ne bir sürgü ne de kapatabileceğiniz bir kapı.”

Kendine Ait Bir Oda ile “Kadınlar neden kurmaca metin yazamaz?” sorusuna cevap arayan Virginia Woolf, kütüphane rafları arasında dolaşarak, erkek egemen dünyada kadınların edebiyattaki yerini tartışıyor. Erkeklerin kadınlara uyguladığı baskıları ve ötekileştirmeleri kabul etmeyerek, edebi üretimin temelini oluşturan boş zaman, mahremiyet ve mali özgürlük gibi koşulların gerekliliğine vurgu yaparak, sessizliğe mahkûm edilen kadınlara şöyle sesleniyor:

“Bu nedenle sizden para kazanmanızı ve kendinize ait bir odanızın olmasını isterken açıkça söylesem de söylemesem de, görünüşe göre, hakikatle iç içe, insana canlılık veren bir hayat yaşamanızı istiyorum.”

Yayımlandığı tarihten itibaren onlarca dile çevrilen Kendine Ait Bir Oda, bu kez de edebiyatımızın usta kalemi Zülfü Livaneli’nin önsözüyle okurlara sunuluyor.

Kitap Adı: Kendine Ait Bir Oda - Livaneli Kitaplığı
Kitap Yazar Adı: Virginia Woolf
Yayın Direktörü: Gülşen İşeri
Editör: Kadriye Kızıl Güzelkan
İlk Okuma: Saliha Ulusoy – Emre Ceren
Son Okuma: Gökçe Şenoğlu
Kapak Tasarım: Emir Tali
Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut
Sayfa Sayısı: 144
Ebat: 12,5x21
Tür: Çağdaş Dünya Edebiyatı
Kağıt / İç Baskı: III. Hamur Enzo, 52 gr.
Cilt / Kapak: Amerikan Bristol 230 gr.
ISBN / Barkod: 9789751043856

₺49,00

Virginia Woolf, insanlığa bıraktığı bu baş yapıtında; aşk, sevgi, mutluluk, mutsuzluk, kıskançlık ve bağlılık gibi kavramları; Fluy ismindeki bir köpeğin bakış açısı ve hayatı üzerinden son derece gerçekçi bir kurguyla ele alır.


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 136
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺46,00

20. yüzyılda gerek İngiliz gerekse dünya edebiyatında en büyük etkisi olan yazarların başında gelir Virginia Woolf. Romanları kadar eleştiri ve denemeleriyle de ayrı bir etki alanına sahiptir. Bilhassa Kendine Ait Bir Oda başlıklı “öncü” eseriyle bir kırılma noktası yaratmıştır. Kadın ve Kurmaca başlıklı bu seçkide ise Woolf’un farklı zamanlarda yayımlanan yazı ve konuşmaları bir araya geliyor. “Kurmaca ve Kadınlar”, “Kadınlara Uygun Meslekler” ve “Emekçi Kadınlar Birliği Anıları” başlıklı üç deneme bu seçkinin başlığına uygun olarak, kadınların yazın alanında ve genelde toplumda meslek yaşamı ve kişilik haklarıyla ilgili destekleyici düşünceler içeren öncü feminist metinlerdir. Seçkideki diğer altı metinde ise yine temaya uygun olarak, Sara Coleridge’dan Christina Rosetti’ye, Jane Austen’dan Eliza Draper, George Eliot ve Brontë kardeşlere kadar 19 ve 20. yüzyıl İngiliz yazınının önemli kadın yazar ve şairlerini ya da gölgede kalan kadın figürlerini yapıtlarından ve yaşamöykülerinden alıntılarla anlatıyor. 
“Geçmişte kadın yazınının değeri bir ardıcın ya da ötücü kuşun tatlı sesi gibi ilahi dürtülerle ortaya konmasında aranıyordu. Öğrenilmiş değildi, içten geliyordu. Bir yandan da boşboğaz ve gevezeydi – laf silsilesiydi, kâğıt üstünde kurumaya bırakılmış mürekkep birikintileriydi. Gelecekte kadınların zamanları, kitapları ve evde kendilerine ait küçük bir köşeleri olunca, yazdıkları da erkeklerinki gibi incelenmeye değer sanat eserleri sayılacak. Romanlar bireysel duyguların çöplüğü olmaktan çıkacak, sanat eseri sayılacak, kaynakları ve sınırları irdelenecek.”


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 104
Ağırlık : 104
En / Boy : 12,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺21,00

To the Light House
Comparing to Woolf’s earlier works, To the Lighthouse is a greater and more complex book as it intertwines the thoughts and reflections of numerous different people and their relationships with each other over a period of ten years.
The story takes place on the Isle of Skye just before the First World War.  The Ramsay family have a holiday home overlooking the sea and the distant lighthouse.  During the summer the family, which consists of Mr and Mrs Ramsay and their eight children, invite numerous friends and colleagues to stay.


Basım Ayı/Yılı : 2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 238
Ağırlık : 238
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺59,00

Virginia Woolf's Mrs. Dalloway, published in 1925, was a bestseller both in Britain and the United States despite its departure from typical novelistic style.
The method she used, the representation of the stream of consciousness, reflected her need to go beyond the clumsiness of the factual realism in the novels of her Edwardian precursors, and find a more sensitive, artistic and profound way to represent character, an effort shared with her contemporaries D. H. Lawrence, Dorothy Richardson, Katherine Mansfield and Marcel Proust.
In a sense, Mrs. Dalloway is a novel without a plot. Instead of creating major situations between characters to push the story forward, Woolf moved her narrative by following the passing hours of a day. The book is composed of movements from one character to another, or of movements from the internal thoughts of one character to the internal thoughts of another.


Basım Ayı/Yılı : 2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 574
Ağırlık : 574
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺48,00

Virginia Woolf'un en tanımış eseri Kendine Ait Bir Oda, feminist edebiyatın da başyapıtlarından biri olarak kabul edilmektedir. Bunun yanı sıra Woolf, modernizm akımının edebiyattaki öncülerindendir. Kendine Ait Bir Oda, aynı zamanda kurmacanın nasıl oluştuğu ve edebiyatın toplumsal koşullarla ilgisi gibi konularda önemli ipuçları da içermektedir. Woolf, hem okuma hem yazma pratiklerinde zihin açıcı bir kitap kaleme almıştır.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺31,50

Aslında birkişinin diğerine okuma konusunda verebileceği tek tavsiye,hiçbir tavsiye almamak, kendi içgüdülerini takip etmek, kendi aklını kullanmak, kendi sonuçlarına varmaktır. Eğer aramızda bu konuda anlaşmaya varılırsa, o zaman birkaç fikirve öneride bulunma özgürlüğüne sahibim demektir, çünkübunların bir okuyucunun sahip olabileceği en önemli nitelikolan bu bağımsızlığı engellemesine izin vermeyeceksiniz. Sonuçta, kitaplar hakkında ne tür yasalar konulabilir ki?
Kitap Nasıl Okunmalı?
Modern kurgu üzerine herhangi bir inceleme yaparken, enbağımsız ve en serbest olanı bile, modern sanat pratiğinin eskiye göre, iyisiyle kötüsüyle, bir gelişme olduğunu varsaymamak zordur. Basit araçları ve ilkel malzemeleriyle Fielding’inbaşarılı olduğu ve JaneAusten’ın çok daha iyi olduğu söylenebilir ancak onların olanaklarını bizimkilerle bir karşılaştırın!Başyapıtlarında kesinlikle tuhaf bir sadelik havası vardır.Bir örnek vermek gerekirse yine de edebiyat ve motorlu arabayapım süreci arasındaki benzerlik ilk bakışta neredeyse yokdenecek kadar azdır.
Modern Kurgu


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 104
Ağırlık : 104
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺50,00

Virginia Woolf kendi romanı hakkında, sağlıklı ve akıl hastası iki zihnin dünya görüşünü karşılaştırarak yaşam ve ölümü, deliliği ve intiharı irdelemek ve toplumsal düzeni eleştirmek istediğini söyler.

Mrs. Dalloway, 1923 yılında Londra’da bir çarşamba günü, küçük bir grup insanın düşüncelerini ve başlarından geçen olayları anlatıyor. Hikaye bir yandan sosyete mensubu Clarissa Dalloway ve karşısına çıkan insanlara, diğer yandan travma sonrası stres yaşayan savaş gazisi Septimus’a odaklanıyor.

Karakterlerin düşünceleri esas olarak I. Dünya Savaşı sonrası gerilimleri temsil ediyor. Hayal kırıklığı yaşanan evlilikler ve aşklar, başarısız olmuş kariyerler, kadınların giderek artan özgürleşme hareketi ve zenginlik ile yoksulluk arasındaki uçurum, romanın bir güne odaklanarak aslında zamansız konulara nasıl incelikle değindiğini gösteriyor.

Mrs. Dalloway’in Virginia Woolf’un başyapıtı olduğuna kuşku yok.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺98,40

But words have been used too often; touched and turned, and left exposed to the dust of the street. The words we seek hang close to the tree. We come at dawn and find them sweet beneath the leaf.

First published in 1922 Jacob’s Room, which is claimed to be first empiric novel of the author, is the third book by Virginia Woolf. It narrates a life of young man named Jacob. He is both representative and victim of social values during the reign of King Edward. The story which is told in the perspectives of women in Jacob’s life begins with Jacob’s childhood and goes on through his school years at Cambridge and adulthood.

Virginia Woolf attributed this book to her brother who died at a young age and to all the young people who died in battle. So her despair is felt in every line of this book clearly.


Basım Ayı/Yılı : 2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 238
Ağırlık : 238
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00

“Lock up your libraries if you like; but there is no gate, no lock, no bolt that you can set upon the freedom of my mind.”

As Virginia Woolf's most powerful and pioneer feminist essay, A Room of One's Own focuses on the subject going on over the centuries: woman and literature. In the book, based on a lecture given at Girton College, Woolf lays emphasis on the male-dominated literary world and invites both women and men to consider upon this inequality. Why is there no genius like Shakespeare among the women? Why do we not see female authors as much as male authors? Why can’t women become free?

All in all, Woolf puts forward this thesis which has become a principle even in our days: “A woman must have money and a room of her own if she is to write fiction.”


Basım Ayı/Yılı : 2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 160
Ağırlık : 160
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺71,25

İngiliz edebiyatının başyapıtlarından biri olan Deniz Feneri, son derece basit olay örgüsünün ardında yaratıcısının özyaşamının ayrıntılarını, toplumsal meselelere ilişkin sorgulamalarını, içgözlemlerini ve derin felsefi gizemleri barındırır.

Deniz Feneri ’nin merkezinde I. Dünya Savaşı’nın öncesinde ve sonrasında İskoçya’nın Skye Adası’ndaki evlerinde kalan Ramsay ailesi ve konukları vardır. Çocuklar oynarken, yetişkinler sohbet eder, düşüncelere dalar ve keşiflerde bulunur. Yapıtın roman türünde alışık olduğumuz anlatı sürekliliğini kesintiye uğratan yapısı ve her bir anlatıcının kendi bilinç akışının perspektifiyle çözülen olay örgüsü, bir deniz fenerinin kendi ekseni etrafında dönen ışığını andırır. Böylece Ramsay ailesinin sıradan gündelik yaşamı zaman, ölüm, toplumsal cinsiyet ve ahlak üzerine derin düşüncelere gömülür.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 12,5 / 20,5
Cilt Tipi : Ciltli
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺80,00

Woolf’un 1928 yılında, Newnham ve Girton kolejlerinde verdiği iki konferans metnine dayanarak yazdığı bu kitap; kadının edebiyattaki yerini, toplumsal-sınıfsal statülerini inceleyerek açıklamaya çalışır.

Kendine Ait Bir Oda, erkeklerin, kadınlardan düşünsel anlamda daha üstün oldukları savunusuna manifesto niteliğinde bir yanıttır.
İngiltere’de kadınların seçme ve seçilme hakkından bir yıl sonra yayınlanan bu çalışma, bugün de geçerliğini ve düşünsel anlamda bir kaynak olma özelliğin korumaktadır.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 128
Ağırlık : 128
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺50,00

Sessiz sakin bir hayat süren Ramsay ailesi, sekiz çocukları ve dostları ile Skye adasındaki yazlık evlerine giderler. Evin küçük oğlu James ve Bayan Ramsay’nin arzusu üzerine karşı adadaki deniz fenerine bir gezi planlanır ancak bu ziyaret tam on yıl sonra gerçekleşecektir.

Modernist akımın en önemli temsilcilerinden Virginia Woolf’un 1927’de bilinç akışı tekniğiyle yazdığı ve birbirine yabancılaşıp yalnızlaşan insanlar arasındaki iletişim sorununu kendi çocukluğundaki acılar ve hayal kırıklıklarıyla yoğurarak ele aldığı, insan bilincinin en karmaşık, en derin ve en keskin noktalarına dokunan bu eseri Alev Bulut’un özenli çevirisiyle sunuyoruz.

 


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 272
Ağırlık : 272
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltli
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺63,00

Mrs. Dalloway , edebiyat dünyasında iç monolog ve bilinç akışı tekniğinin en başarılı örneklerinden, Virginia Woolf’un da en ilgi uyandıran eserlerinden biridir. Roman, Clarissa Dalloway’in akşam partisini düzenleyeceği tek bir günde geçmektedir. Akış boyunca, yalnız Clarissa’nın değil, aynı zamanda geçmişten çıkıp gelen beklenmedik misafirlerinin ve Clarissa’ya bir hayli karşıt, Septimus Warren Smith karakterinin de düşüncelerine, söyleyemediklerine ve iç dünyalarını kasıp kavuran detaylara tanıklık ediyoruz. Mrs. Dalloway, bilinç akışı ve iç monolog tekniklerinin başarıyla uygulanmasının yanında, dönemin Londra’sını ve I. Dünya Savaşı’nın bireyler üzerindeki etkisini de ustalıkla gözler önüne seriyor.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 188
Ağırlık : 188
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺62,40

"There is a sentence in Dr. Johnson's Life of Gray which might well be written up in allthose rooms, too humble to be called libraries, yet full of books, where the pursuit ofreading is carried on by private people. ". . . I rejoice to concur with the common reader;for by the common sense of readers, uncorrupted by literary prejudices, after all therefinements of subtilty and the dogmatism of learning, must be finally decided all claimto poetical honours." It defines their qualities; it dignifies their aims; it bestows upon apursuit which devours a great deal of time, and is yet apt to leave behind it nothing verysubstantial, the sanction of the great man's approval.
The common reader, as Dr. Johnson implies, differs from the critic and the scholar. He isworse educated, and nature has not gifted him so generously. He reads for his ownpleasure rather than to impart knowledge or correct the opinions of others. Above all, heis guided by an instinct to create for himself, out of whatever odds and ends he can comeby, some kind of whole-a portrait of a man, a sketch of an age, a theory of the art ofwriting. He never ceases, as he reads, to run up some rickety and ramshackle fabricwhich shall give him the temporary satisfaction of looking sufficiently like the real objectto allow of affection, laughter, and argument. Hasty, inaccurate, and superficial,snatching now this poem, now that scrap of old furniture without caring where he finds itor of what nature it may be so long as it serves his purpose and rounds his structure, hisdeficiencies as a critic are too obvious to be pointed out; but if he has, as Dr. Johnsonmaintained, some say in the final distribution of poetical honours, then, perhaps, it maybe worth while to write down a few of the ideas and opinions which, insignificant inthemselves, yet contribute to so mighty a result."


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 134
Ağırlık : 134
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺155,00

 “Ve benim içimde de dalga yükseliyor. Kabarıyor; sırtı kavisleniyor. Bir kez daha yeni bir arzunun farkında oluyorum, süvarisinin önce mahmuzladığı sonra da gemini çektiği gururlu at gibi bir şey yükseliyor altımda. Sırtına bindiğim sen, şimdi bize yaklaştığını sezdiğimiz düşman kim, bu kaldırımda eşelenerek dururken biz? Ölüm o. Düşmanımız, ölüm. Mızrağımı indirerek ve saçlarım genç bir adamın, Hindistan’da dörtnala giden Percival’in saçları gibi uçuşarak ölüme doğru koşuyorum. Atımı mahmuzluyorum. Sana doğru fırlatacağım kendimi, yenilmeden ve boyun eğmeden, Ah Ölüm!”

Bilinçakışı tekniğinin öncülerinden Virginia Woolf’un en özgün yapıtı olarak nitelenen Dalgalar, hayatın ritmini doğanın döngüsü ve zamanın akışıyla uyum içinde yansıtır. Birlikte büyüyen, üçü erkek, üçü kız altı çocuğun, gençliğe ve sonra da yaşlılığa uzanan bir çizgide ve birbirine koşut dokuz bölümde izlediğimiz yaşamlarını monologları ve iç sesleri üzerinden anlatır Woolf. Dalgalar bir metafordur, bu yaşamların yapısını kurar, gelgitleri insan yaşamının ve ruhunun ritmini yansıtır. Tüm kitap boyunca saf bir bilinç akışı tekniği kullanan Woolf, ortak bir trajedinin etrafında şekillenen, farklı ancak yer yer kesişen, birbirini bütünleyen, belki de hepsi bir bütünün parçaları olan hayatları anlatır. Dalgalar, yazarın benlik arayışını, gençlik umutları ve orta yaş çıkmazlarını irdelediği deneysel bir roman, kendi deyişiyle bir “oyun-şiir”.

 

Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 264
Ağırlık : 264
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺55,00

Dışa Yolculuk, Virginia Woolf’un 1910-1915 yılları arasında yazdığı ilk romanı. İyi bir romancının ayak seslerinin duyulduğu Dışa Yolculuk, yazarın daha sonraki yapıtlarının çoğunda öne çıkan bazı temaların da habercisi.  Kral Edward dönemindeki yaşam tarzını eleştiren ve satire eden Virginia Woolf’un sonraki ve en ünlü romanı Mrs. Dalloway’in Clarissa Dalloway’i de ilk kez burada ortaya çıkar.

Londra’nın dış mahallelerinden birinde halalarının yanında yaşayan genç Rachel Vinrace, babasının gemisiyle ve küçük bir grupla birlikte Güney Amerika’ya yolculuk eder. O güne dek toplum yaşamından uzak kalmış genç kız, gemide tanıştığı bir yazarla  nişanlanır; bu ilginç yolculuk Rachel’ın aynı zamanda kendini de keşfetmesine olanak tanıyacak, girdiği entelektüel ortam ona özgürlüğünü kazandıracaktır. Woolf’un diğer romanlarından çok daha geniş ölçüde gençliğin, yaşamın heyecanını yansıtan Dışa Yolculuk, İngiliz toplumunun yapısını, inançlarını ve önyargılarını, kadın-erkek ilişkilerini, dini ve ölümü de mercek altına alır. Otobiyografik öğeler de taşıyan romanda Woolf’un kendi dünyasının yansımalarını görmek mümkündür.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 404
Ağırlık : 404
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00

Birinci Dünya Savaşı’nın bitimini izleyen günlerde, Londra’da, sıcak bir yaz günü. Clarissa Dalloway o akşam evinde vereceği büyük partiye hazırlanmaktadır. Hazırlıklar sürerken beklenmedik bir ziyaretçisi gelir: İlk aşkı Peter Walsh. Onun Hindistan’dan ani gelişi, Mrs. Dalloway’in zihninde geçmişin anılarını canlandırır. Bütün yaşamıyla birlikte ilişkileri ve tekdüze süren evliliğine götüren olaylar gözlerinin önüne bir bir gelir. Roman, kişisel deneyimlere dayalı olarak zamanın doğasını, hem Clarissa’nın hikâyesi, hem de iç içe geçmiş diğer hikâyelerin aracılığıyla ele alırken çeşitli karakterler arasında gidip gelir ve onların yaşadıklarını Mrs. Dalloway’in gününün içine yerleştirir. Woolf, ‘Clarissa Dalloway’in hayatında bir gün’ü, ustalıkla kullandığı bilinçakışı tekniğiyle anlattığı ve olayların neredeyse tümünün kahramanların bilinçaltında sürdüğü romanda geçmişin imgelerini bugünün imgelerine katıyor, dış dünyanın zorlamasıyla bastırılan arzuları incelikle işliyor. Unutmamak gerekir ki Mrs. Dalloway’in yazıldığı günlerde İngiltere’deki eski düzenin ve katı değerlerin sonu gelmektedir; İngilizler imparatorluğun tükenişini olduğu kadar kendi kişisel tükenişlerini de hissetmektedir. Roman, hayatı her bir karakterinin gözünden ve zihninden muhteşem bir açıyla sunarken, dönemin ruhunu da başarıyla yansıtıyor. Mrs. Dalloway, Virginia Woolf’un başyapıtı.

 

Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 3
Sayfa Sayısı : 216
Ağırlık : 216
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺55,00

Virginia Woolf’un edebiyat alanında ilk çalışmaları 1900’lerin başından itibaren gazetelerde yayımlanmaya başladı. Romandan önce öyküyle edebiyat dünyasına adım atan Woolf’un, sonrasında romanlarında sıkça yer vereceği, uygulayacağı bilinçakışı tekniğinin ayak sesleri bu öykülerinde hissediliyordu.

Bu kitabın başında yer verdiğimiz “Phyllis ve Rosamund”un, Virginia Woolf’un ilk öyküsü olduğu düşünülüyor. Kitabın sonundaki “Kaplıca” ise ölümünden kısa bir süre önce, 1941’de tamamladığı son öyküsü. Bu iki öyküyü ve aralarında kalan ve 35 yıllık yazarlık sürecinde yazdığı etkileyici öyküleri okumak yazarın öykücülüğündeki gelişmeyi göstermesi bakımından ilginç bir deneyim.

“Hayatı herhangi bir şeyle kıyaslamak istersek onu saatte yüz kilometre hızla metronun içinde savrulmaya benzetebiliriz – öbür uca vardığımızda saçlarımızda tek bir toka bile kalmaz. Postanede mektup kutusunun deliğinden içeri atılan ambalajlı paketler gibi tepetaklak düşeriz çirişotu tarlalarına. Yarış atlarının kuyrukları gibi geriye savrulur saçlarımız. Evet, bu, hayatın hızını ifade ediyor sanırım, sürekli boşa harcananları ve onarılanları, bütün bunlar öylesine sıradan, öylesine gelişigüzel ki...”

 

Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺64,00

1941’de, yazarın ölümünden sonra yayımlanan Perde Arası, Woolf’un son romanı olmasının yanı sıra, temelinde onun İkinci Dünya Savaşı’nın kızıştığı günlerde ağırlaşan depresyonundan izler taşıması açısından da dikkat çekiyor. Tek bir günde, İngiliz taşrasındaki bir malikânede geçen romanda ve içine yerleştirilmiş komedyada, İngiliz tarihiyle edebiyatının çeşitli dönemlerinden geçerek, hayatı gülünç ve ciddi yanlarıyla bir bütün olarak görüyoruz. Ömrünün son yapıtında Virginia Woolf’un üslubu en ustalıklı, en kaçamaklı, en gerçekdışı boyutuna ulaşıyor.

Seçkin Oliver ailesinin bahçesinde, her yıl olduğu gibi bağış toplamak için sahnelenen kostümlü oyunu, öncesi, sahnelenmesi ve sonrasıyla biz okurlar da izlerken, seyircilerin arasındaki bu soylu ailenin üyelerinin iç ve dış dünyaları arasındaki farklılıklara, dostluk ve sevgi dolu karmaşık ilişkilerine de tanık oluyoruz. İngiliz toplumuna kendi bilinç aynasını tutan Woolf’un son yapıtında, sınıf farklılıklarıyla cinsiyet konusu da her zamanki gibi önemli yere sahip. Farklı katmanlarda yer alanları, oyuncularla seyircileri, köylülerle seçkinleri bir araya getiren gösteride, geçmiş ile şimdiki zaman iç içe giriyor, tıpkı karakterlerin çevreleriyle iç dünyalarının iç içe girmesi gibi. Bir savaşın eşiğinde körüklenen duygularla yazılan Perde Arası, Woolf okuru için bir meydan okuma.

 

Basım Ayı/Yılı : 2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺50,00

Tek başına yaşayan Bayan Gage, geçimini tahta pabuçları onararak sağlamaktadır. Bir gün bir avukatlık bürosundan bir mektup alır ve uzun zamandır görüşmediği ağabeyinin vefat ettiğini öğrenir.

Ağabeyi sahip olduğu her şeyi kızkardeşine bırakmıştır. Bayan Gage, hemen yola çıkar ve ağabeyinin yaşadığı kasabaya gider. Ancak orada onu bir sürpriz beklemektedir. Ağabeyinden kalanlar arasında bir de papağan vardır. Bu tuhaf papağan Bayan Gage’in hayatını tamamıyla değiştirecektir.

Ünlü yazar Virginia Woolf’un çocuklar için yazdığı Yaşlı Kadın ve Papağan, kalbinizi ısıtacak bir öykü.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 3
Sayfa Sayısı : 48
Ağırlık : 48
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺30,00

Hayatın anlamı nedir?

Hepsi buydu, basit bir soru; yıllar geçtikçe insana giderek daha da yaklaşabilen bir soru.

Virginia Woolf’tan ölümün, uzun süren bir yasın ve boşluğun sözcüklerle inşası…

Woolf’un bilinç akışı tekniğini ustalıkla kullandığı başyapıtlarından biri olan Deniz Feneri’nde onun kendi hayatına da ışık tutan fenerle birlikte okuyucu da derin dehlizlere dalıyor. Ramsay ailesinin yazlıklarında on yıl aralıklarla geçirdikleri iki günün anlatıldığı bu eserde Woolf, incelikle işlediği her karakterin geçmişi ve geleceği arasında muazzam bağlar kurarak okura ilerlemesi için tüneller açıyor.

Çağının ötesinde bir yazar olan Woolf hâlâ bizlerle konuşuyor ve fenerinin ışığı aydınlatmaya devam ediyor.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 240
Ağırlık : 240
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺39,95

Biz acımasızdık, serttik ve büyük ölçüde adaletsizdik; ama şimdi bile yakınmalarımızda bir gerçeklik payı olduğunu düşünüyorum; her iki tarafın da o sırada, bir kusurları olmadan, anlaşmaya varamamaları için yeterince neden bulunuyordu. Büyükbaban on yıl daha genç olsaydı ya da bizim yaşımız daha fazla olsaydı ya da müdahale edecek bir anne ya da kız kardeş bulunsaydı pek çok acının, öfkenin ve yalnızlığın önü alınırdı. Ama yine ölüm, güzel olabilecek şeyleri mahvetti.

Woolf’un tanımladığı gibi, ‘varoluş anları’, bireyin bilinçli yaşamının çoğuna egemen olan ve o anların içinde koruyucu bir örtü ile gerçeklikten ayrılan ‘yokluk’ durumlarının aksine, bireyin gerçeklik hissini tattığı anlardır. Varoluş anları, yaşanılan şokun, yapılan keşiflerin ya da aydınlanma anlarının sonucunda yaşanabilir. Virginia Woolf’un hayattayken yayımlatmadığı, ölümünden sonra terekesinde bulunan, gençliğinden başlayarak kaydettiği anıları, aileyle ilgili notları ve otobiyografik yazılarının toplandığı Varolma Anları, ölümünden sonra yayımlanan en önemli kitaplarından biridir.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 256
Ağırlık : 256
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺65,00
Tükendi

Virginia Woolf 1922 tarihli Jacob’ın Odası’nı yazarken geleneksel kalıpların dışına çıkmış, “yeni bir roman için yeni bir biçim” yaratmayı hedeflemişti. Victoria ve Edward dönemlerinin uzlaşımlarına isyan eden yazara göre, geleceğin romanı “modern kurgu” içinde, gündelik yaşamın küçük ayrıntılarına, yaşanmış deneyimlerin tesadüfi gerçekliğine odaklanmalıydı. Yıllar içinde modernist romanın öncülerinden biri haline gelen Woolf’un bu ilk deneysel yapıtının merkezinde, Jacob Flanders’ın Victoria döneminden Birinci Dünya Savaşı’na uzanan yaşamöyküsü vardır. Ancak Jacob’ın Odası geleneksel bir Bildungsroman değildir. Yazar karakter gelişimi ve olay örgüsü gibi uzlaşımları terk ederek, Jacob’ı çocukluğundan, Cambridge Üniversitesi’ndeki öğrenciliğinden, Londra’daki aşk maceralarından ve seyahatlerinden bazı sahne ve fragmanlarla sunar bize. Onu etrafındaki insanların farklı algı, duyum ve anıları aracılığıyla tanırız ancak ve Jacob hakkında onların aktardıkları kadarını biliriz. Zira Woolf, Jacob’ın Odası’nı “bütünüyle alacakaranlıkta” bırakmak istemiştir.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 208
Ağırlık : 208
En / Boy : 12,5 / 20,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺32,00

Orlando eğlenceli, fantastik bir “sahte biyografi”; Virginia Woolf’un yakın arkadaşı, karizmatik, biseksüel yazar Vita Sackville-West’i düşünerek yazdığı ve İngiliz yaşamıyla edebiyatını yüzyıllar boyunca kat ettiği en özgün yapıtlarından. Orlando’nun gerektiğinde bukalemun gibi biçim, daha doğrusu cinsiyet ve kimlik değiştiren karakterde olması, bu özgünlüğün sebebidir. Erkek olarak başladığı hayatında Rus romanlarını andıran bir aşk yaşadıktan sonra, Osmanlı’ya büyükelçi olarak gitmişken, tam da Bursa düzlüklerinde Çingenelerle yaşarken bir gecede kadına dönüşür mesela. On altıncı yüzyılda kraliçelerin ve saray şairlerinin misafir olduğu soylu bir malikânenin varisi olarak başlayan hayatı, yirminci yüzyılın ilk yarısında modern bir kadın yazar olarak sonlanır.

Orlando, Woolf’un kendi deyişiyle, yazarlık yaşamında tasasız bir tatil; kafaları karıştırıyor, ne yana döneceği belli olmuyor ve bu yüzden de keyifli.

“Kuşkusuz Woolf’un en yoğun eseri, çağımızın da en olağandışı romanlarından biri.” 

Jorge Luis Borges

 

Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 3
Sayfa Sayısı : 264
Ağırlık : 264
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺64,00

Mrs. Dalloway , edebiyat dünyasında iç monolog ve bilinç akışı tekniğinin en başarılı örneklerinden, Virginia Woolf’un da en ilgi uyandıran eserlerinden biridir. Roman, Clarissa Dalloway’in akşam partisini düzenleyeceği tek bir günde geçmektedir. Akış boyunca, yalnız Clarissa’nın değil, aynı zamanda geçmişten çıkıp gelen beklenmedik misafirlerinin ve Clarissa’ya bir hayli karşıt, Septimus Warren Smith karakterinin de düşüncelerine, söyleyemediklerine ve iç dünyalarını kasıp kavuran detaylara tanıklık ediyoruz. Mrs. Dalloway, bilinç akışı ve iç monolog tekniklerinin başarıyla uygulanmasının yanında, dönemin Londra’sını ve I. Dünya Savaşı’nın bireyler üzerindeki etkisini de ustalıkla gözler önüne seriyor.

 


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 240
Ağırlık : 240
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺74,25

Modern edebiyatın yapı taşlarından olan Deniz Feneri’nde Virginia Woolf, kendi yaşam deneyimlerinden yola çıkarak Ramsay ailesinin öyküsünü anlatır. Bir ailenin odağında savaş sonrasında yaşanan toplumsal ve bireysel dönüşümlerin izi sürülür.

Romanda bilinç akışı tekniğini ustalıkla kullanan yazar, kalabalık şahıs kadrosunun zihinlerini okuyucu için şeffaf hâle getirir. Deniz fenerinin etrafında toplanan karakterlerin zihni adeta onun yaydığı ışıkla aydınlanmış ve ortaya çıkarılmıştır. Politikadan kadın haklarına, evlilikten sanata, daha pek çok konu hakkında bambaşka görüşlere sahip karakterler, Ramsaylerin yazlık evinde hayata ve kendi yaşamlarına yönelik bir sorgulamaya girişirler. Romanın anlatımında ve zamanında yer alan kırılmalar sayesinde Virginia Woolf, oldukça kalabalık bir ailenin yaşama dair saklı düşüncelerini ve zaman karşısındaki dönüşümünü başarıyla kurgulamıştır.

 


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 74
Ağırlık : 74
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺74,25

Sosyal hayatın pek çok alanında olduğu gibi, kadınların edebiyat dünyasına girmesi de tarihin oldukça geç bir döneminde mümkün olmuştur. Virginia Woolf, Kendine Ait Bir Oda eserinde “Kadınlar neden kurmaca metin yazamaz?” sorusuna kapsamlı bir cevap arar. Cevap aradıkça erkek egemen düzenin gerçekleri daha çok su yüzüne çıkar.

Virginia Woof’un üniversiteli kadın öğrencilere yönelik konuşmalarından derlenen eser, İngiltere’de kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaya başladıkları ve oy haklarının henüz kabul edildiği dönemde kaleme alınmıştır. Kadınların edebi anlamda üretken olabilmesinin koşulu ise kendine ait bir oda ve gelir olarak öne sürülmektedir. Kadın hareketlerinin son derece önemsediği metin, kadınları daha cesur ve üretken bireyler olmaya davet ediyor.

 


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺57,00
1 2 3 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı