Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, 3 ciltlik “Türkiye’nin Kesik Damarları” kitabının bu ilk cildinde ABD-Rusya ve AB arasındaki emperyalist paylaşım mücadelesini enerji politikaları çerçevesinde inceliyor.

- Petrostrateji

- Eski Dünyanın Savaşı: Sibirya Gazı ile Ortadoğu Gazının Çatışması
Yeni Dünyanın Savaşı: Kaya Gazıyla Doğalgazın Çatışması

- Rusya ve Avrupa’nın Ukrayna’daki Kaya Gazı Savaşı

- Dünya Petrol Sistemi

- İran, Basra Körfezi, Hazar çevresi, Sibirya ve Akdeniz Afrikası petrol ve gaz rezervleri


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 328
En / Boy : 15 / 23
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2017
₺109,20

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy bu çalışmasında Kürtçü tarih tezlerinin şu propagandasına yanıt veriyor: "Türkler Güneydoğu'nun tarihsel sahipleri değildir." Güneydoğu'nun etnik yapısını ve tarihsel dokusunu yüzlerce yıllık bir perspektifle ortaya koyan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bölgedeki Türk egemenliğini parçalamak için ortaya çıkarılan Fars ve Kürt kimliklerinin kökenlerini sorguluyor. Binlerce yıl önce, Sakalardan beri bölgeye hakim olmuş Türklerin kurduğu medeniyeti de ortaya koyarak Türklerin gelip geçici bir akıncı değil, bölgenin etnik yapısına damgasını vurmuş büyük bir uygarlık olduğunu tarihsel verilerle ispatlıyor.

Türk milletinin gözünü boyamaya çalışan Kürtçü tarih tezlerine karşı yurdunu, tarihini savunmak isteyen her Türk evladının mutlaka okuması gereken bir kitap...


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 107
En / Boy : 11 / 19
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 10.2010
₺78,00

Batıcı tarih anlayışının yarattığı efsanevi kimliklerden birisi de Yunan kimliğidir. Bu uydurma Yunan kimliğini oluşturmasındaki amaç Anadolu'nun asıl sahibinin Türkler olmadığını ortaya koymaktır. Prof. Dr.Şener Üşümezsoy, bu çalışamsında Batıcı tarih tezlerinin yarattığı Yunan kimliğiyle hesaplaşıyor. Grek, Helen, Rum, Bizans gibi kimliklerin bugünkü Yunan kimliğiyle uzaktan yakından alakası olmadığını ortaya koyuyor ve Anadolu'nun tarihsel sahibinin Türkler olduğunu somut verilerle kanıtlıyor.

Batıcı tarih anlayışıyla köklü bir hesaplaşmanın ürünü olan elinizdeki bu kitap Üşümezsoy'un uzun yıllar süren araştırmalarının bir ürünüdür. Kitabı okudukça Batıcı tarih tezlerini siz de sorgulamaya başlayacak, dünümüze, bugünümüze ve yarınımıza bambaşka bir çerçeveden bakmaya başlayacaksınız.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 160
En / Boy : 11 / 19
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 10.2010
₺78,00

Günümüz dünyasını konjonktürel olarak analiz etme için bir dizi yeni kavram üretilmiştir. Geçmişteki sömüregcilik ve emperyalizm kavramlarının aşıldığı ileri sürülerek sömürgecilki sonrası post sömürgecilik, post kolonyalizm, imparatorluk, dünya ekonomik sistemi kavramları ileri sürülmüştür. Fakat bu kavramların kapsamalrınınm farklı düzlem ve kavramlarla desteklenme çabasına gidilmiştir. Bunlardan günümüzde en çok kullanılanı ise dünya ekonomik sistemidir.

Modern dünya kapitalist sisteminin günümüzdeki yorumu ise küreselleşme olarak ortaya çıkmıştır. Küreselleşme kavramı da dünya ekonomik sistemi ile vağlantılı olarak hegemonya kavramını beraberinde getirmiştir. Görüldüğü gibi kavramlar biz dizi güncel olguları açıklamak için ileri sürülmesine karşılık günümüz gerçeğini açıklamaktan uzak soyutlama düzeyleri olarak birbirleri ile çelişmektedir.

Bu kitabımızda ulusalcı bir çizginin oluşturabilmesi için gerekenler ya da ulusalcı bir çizginin dayanacağı temelde ulusal olmayan küresel sistem ya da ulusal olmayan küresel düzen ortaya konulacaktır. Bu boyutuyla burada ele aldığımız kavramları çözümleyerek, bu kavramların dönemsel olarak ne kadar gerçek olduğunu, bir başka deyişle gerçekleri ne kadar açıklayıp ne kadar üzerini örttüğünü açıklıkla ortaya koymamız gerekir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 168
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 10.2006
₺93,60

Türk halkinin ögütsüzlügünün en uç oldugu noktada Türkiye, etnik daldirilarin, sinifsal saldirilarin, etnik ve cemaatsel asindirmalarla gelen parçalamalarin ve üst düzeyde küresel sermayenin gümrük duvarlarini kaldirip ülkeyi parçalamaya yönelen, kimlikleri kaldiran, Türkiye adini kaldiran, Türkiye'nin kurumlarina yaptigi saldirilarin bombardimani altindadir.

Tarihsel olarak Türkiye'deki Türk ulusu kimligini savunan, Türkiye'de Türklügü savunan üniversiteler ile Ordu arasindaki isbirligini, Türkiye'nin temellerini olusturan bu yapiya saldiran bir dönemde ancak ulusal devrimci bir örgütlenmeyi basarmak ve yalniz Türkiye sinirlarinda degil, Türkiye'nin dogal uzanimi olan ve Türk uluslasmasinin ekseninde olan ülkelere dogru yaymayla mümkün oldugu gerçegi karsimiza çikmaktadir. Bu görev için örgütlenmek Türkiye halkinn ana sorunudur. Ve bu noktada sinifsal, etnik, dinsel çeliskileri alip ulusal paydada bütünlesmek zorunlulugu vardir. Bu nedenle de dünyayi ideolojik olarak, örgütsel olarak, politik olarak algilamamiz, ulusal kimligimizi, ulusal etnosun gelisim tarihini ortaya koymamiz gerekmektedir. 

Bugüne kadar Kuvayı Milliyeci adı altında ortaya çıkan yapılanmalar genllikle bürokratik ve yukarıda kalan elitist örgütlenmeler olarak tabana inme potansiyeli olmayan statik konumda kalmıştır. Burada, Türk Solo'nun farkı, Kemalist teoriyi kavrayarak günümüze taşıması ama bunun yanında da devrimci bir mücadelenin, kopmanın gerektirdiği halk örgütlenmesinin bilincine varmış olmasıdır.

 


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 139
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2006
₺78,00
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 344
En / Boy : 13,5 / 20
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : .
₺26,00
Tükendi

Kürt bölücülüğü yıllardır Türk kimliğinin dışında ayrı bir Kürt kimliği yaratmaya çalışıyor. Oluşturulmak istenen bu kimliğe kanıt olarak da tamamen uydurma ve kurmaca Kürt tarih tezleri gösteriliyor.

Elinizdeki kitap Üşümezsoy'un Kürt bölücülüğünün bu tarih ve kimlik yaratma çabalarına karşı yürütütğü mücadelenin bir sonucu ve uzun yıllar süren araştırma ve okumaların bir ürünüdür. Üşümezsoy'un yazılarında Kürt tarihinin dayandığı tüm önemli metinlerin eleştirisini bulacaksınız. Üşümezsoy, Kürt tarihiyle ilgili çarpıtmaları bir bir yanıtlamakla kalmıyor, bunların aslında birer emperyalist propaganda olduğunu da ortaya koyuyor.

Diyarbakır Kürtlerin başkenti mi Türk yurdu mu?

Kurtuluş Savaşı Kürtlerle birlikte mi verildi?

Malazgirt'te Kürtler Türklerle birlikte mi savaştı?

Şerefhan'ın kitabı Şerefname'de anlatılanlar Kürtlerin tarihi mi Türklerin tarihi mi?

Selahattin Eyyübi Kürt müydü?

Alevi Türkmenler nasıl Kürtleştirildi? Türk - Kürt kardeşliği propagandası bir tuzak mı?

Kürt kimliği gerçekten bir etnik kimlik mi yoksa politik bir kimlik mi?


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 128
En / Boy : 11 / 19
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 4.2010
₺7,22
Tükendi

Deprem üzerine çalışmalarıyla Türk halkının sevgisini kazanmış olan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, tarih üzerine de araştırmaları ve pek çok kitabı bulunan bir bilim adamıdır. Prof. Üşümezsoy, bu yeni çalışmasında, Aleviliğin bilinmeyen tarihini ortaya koyuyor ve her zamanki gibi kendine özgü iddialı tezleriyle okurlarında yepyeni ufuklar açıyor.

  • İslam'da Ayrışmalar
  • İslam'da İktidar Mücadelesi
  • Üçlü Ayrım: Hanefilik, Şafilik ve Kızılbaşlık
  • Şia'nın Fırkaları
  • İran Şiiliği ve Türk Aleviliği
  • Safevi-Osmanlı Mücadelesi ve Alevi Kimliği
  • Alevi Ritüellerinin Orta Asya Kökleri
  • Türkler ve Alevilik
  • Tunceli, Zazalık ve Alevilik
  • Anadolu'da Türk İnacının İzleri
  • Anadolu Aleviliği Üzerine Çarpıtılmış Tezlerin Eleştirisi
  • Osmanlı Öncesi Anadolu'da Türkleşme
  • Anadolu'nun Türkleşmesinde Aleviliğin Etkisi
  • Anadolu Türkmen Aleviliği'nin Ritüelleri
  • Alevilik ve Kürtlük

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 124
En / Boy : 11 / 19
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2011
₺7,22
Tükendi

Kürtler kimdir sorusunun cevabını, Pankürdizmi savunan Izady’den bir alıntı ile ele alalım:

”Kürtler Dımıli, Bahdinani, Soran ve Goran gibi arklı kimlikler ile karşımıza çıkar. Bu farklı kimliklerin dilleri arasındaki ilişki, Fransızca ile İtalyanca arasındaki ilişki ya da daha kesin biçimde söylersek Fransızca ve Romence arasındaki ilişkiye benzer. Tıpkı Fransızca ve İtalyanca gibi artık aynı dilin lehçeleri olarak sınıflandırılmayacak kadar birbirlerinden kopuktur.”

Kürt kimliği ile bütünleştirilmesi hedeflenen gruplardan “Dımıliler” Kurmanclar tarafından “Zazalar” olarak adlandırılırlar. Dımıliler Kurmanclardan “Herewere” olarak söz ederler. Buna karşılık Soranlar Kurmanclara “Zebabu” derler. Goranlar Soranlardan “Korkora” ve “Wawa” diye söz ederken, Soranlar Goranları “Maco Maco” olarak adlandırmaktadırlar.

Izady’den aldığımız bu bölümde görüldüğü gibi, Fransızca ve İtalyanca veya Fransızca ve Romence gibi birbirinden farklı dilleri konuşan grupların birbirlerine karşı hiç de dost olmadıkları taktıkları lakaplardan anlaşılmaktadır. Izady “Bunlar hiçbir zaman kendilerini Kürt, dillerini de Kürtçe olarak nitelendirmemişlerdir. Ta ki, yakın zamanda Kurmanc yüksek sınıfının kendilerini Kürt, dillerini de Kürtçe olarak nitelendirilmesini sağlayan aydınlar ve dışarıdakiler (Batılılar) tarafından teşvik edilinceye kadar...” diyerek Kürt isminin Batılılarca ileri sürüldüğünü bir “Kürt bilgini” olarak itiraf eder.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 248
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2006
₺15,89
1
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı