Edebiyat Seti - 6 Kitap Takım

Edebiyat Seti - 6 Kitap Takım (9786054972180)

0,00
Yayinevi : Aylak Kitap


Setin İçindeki Kitaplar Kıyamet "Kıyamet, adeta patlamaya hazır üç katmanlı bir karışım: Amansız bir soruşturma, gitgide yaklaşan küresel bir felaketin hikâyesi ve küçük bir Balkan şehrindeki gündelik hayatın tasviri. Düşünün ki Dashiell Hammett, Umberto Eco ile buluşuyor, sonra ikisinin arasına Orhan Pamuk katılıyor! Şayet bu dünyada adalet diye bir şey varsa, Nikolaidis'in romanı, James Patterson ya da John Grisham'ın romanlarından çok daha fazla satar. Ama bu dünyada adalet olmadığından, o zaman umut edelim de müthiş heyecanla okunan bu roman en azından kaderin cilvesi sayesinde büyük bir başarı yakalasın." -Slavoj Zızek- Kıyamet, dünyanın son günlerinin yaşandığı bir zamanda geçen bir cinayet hikâyesi. Ama bildik polisiye hikâyelerden değil. Adriyatik kıyılarından başlayıp İzmir'e ve İstanbul'a uzanan, Lacan, Freud, Borges ve Sabetay Sevi gibi pek çok meşhur kişinin de işin içinde olduğu benzersiz bir hikâye. Adriyatik kıyısındaki küçük bir şehirde bir cinayet işlenir. Polis bu cinayeti sıradan cinayet vakalarından biri olarak görüp pek üzerinde durmaz. Bunun üzerine, olayı soruşturmak için bir özel dedektif devreye girer. Derken, bu küçük sahil şehrinde bir yaz günü lapa lapa kar yağmaya başlar. Şehrin sakinleri afallamış halde ne olduğunu anlamaya çalışırken, şehir yavaş yavaş kaosa sürüklenir. Yangınlar çıkar, insanlar öldürülür, ne zamandır kayıp olan kişiler peyda olur. Dünyanın diğer yerleri de farklı bir durumda değildir. Her taraf adeta mahşer yerine dönmüşken, cinayet mahallinde çok eski bir kitap, kıyamet gününü haber veren bir kitap bulunur. Zeplin İsveçli yazar Karen Tidbeck'in tekinsiz, ama tekinsiz olduğu kadar da olağanüstü dünyasına hoş geldiniz. İskandinav kültürünün alacakaranlığından ve melankolisinden doğan bu öyküler, güneşin dönmeyi bıraktığı bir dünyanın büyülü atmosferine sahip: Fantazyadan, büyülü gerçekliğe, bilimkurguya ve hayalî bir yaratığın Borgesvari taksonomisine kadar uzanıyor. Bu öyküler rahatsız edici; bir o kadar da kara mizahın engin zekâsını içeriyor. Tidbeck, bildiğimizi sandığımız dünyadan güçlü bir kopuş duygusu yaratarak, akla hayale sığmaz çok sayıda şeyin ortaya çıkabildiği bir yarığa yönlendiriyor bizi. "Daha önce Zeplin gibi bir şey okumadım. Belirgin bir şekilde Kuzeyli oluşunu saymazsak Karin Tidbeck'in hayal gücü hiçbir sınıfa girmiyor -usul usul, zekice, anlatılamayacak kadar tuhaf... Ve çeşitli. Ve tedirgin edici. Ve eğlenceli. Ve gizemli biçimde dokunaklı. Bunlar şahane hikayeler." - Ursula K. Le Guin- Tanrılar Sherlock Holmes'den sonraki dünyanın en ünlü dedektifi Francis geri döndü! Sadece Almanya'da 3 milyondan fazla okura ulaşan Felidae serisinin son kitabı Tanrılar'da Akif Pirinçci yine alışılmışın dışındaki tarzıyla polisiye romanın tüm geleneklerini sonuna kadar zorluyor. "Zaman yok, zaman yok." Bir kazadan sonra Kedi Francis için sadece zaman geri akmakla kalmıyor, koca dünya da bundan böyle "ters" işliyor. Halüsinasyon mu görüyor, sadece bunadı mı yoksa yeni tanıdığı Pi'nin ona tanıttığı o gizemli evren gerçekten de var mı? Francis türünün kökeni etrafındaki sır perdesini kaldırmaya kararlı, hem de bedeli ne olursa olsun! "Tam tamına 35 dile çevrildi, ne acıdır ki, sonuncusu Türkçeydi. Adam dünya çapında bir edebiyatçı, ilginç fikirlerin peşinde koşan, buluşları olan, yabancıların dahi ilan ettiği, daha ziyade dünya 'best seller' listelerinde dolaşan, kitaplarının eleştirileri New York Times'da yer alan, Türkçe yazmayan, bir Türk yazar.Geç de olsa, şimdi onu keşfetme zamanı... " -Ayşe Arman- Yavru Kuş Hugo, Nebula, Locus ödüllü yazar Octavia Butler'dan insan doğasının vahşeti ve güzelliği üzerine modern bir vampir hikayesi! Shori, görünürde hafızasını yitirmiş genç bir kızdır, ancak peşini bırakmayan insanlık dışı gereksinim ve yetenekleri kendine dair ürkütücü bir gerçeklikle yüzleşmesine sebep olur: Shori, aslında gündüz dışarıda yaşayabilmek üzere genetiği değiştirilmiş, elli üç yaşında bir vampirdir. Ailesine yapılan korkunç saldırıdan tek başına sağ kurtulan Shori, katilleri bulmak ve kendi kimliğini keşfetmek üzere çıktığı zorlu macerada "ötekiliğin sınırlarında" dolaşırken, gerçekten insan olmanın anlamını sorguluyor. Türk Lokumu Hollanda edebiyatının önde gelen isimlerinden Jan Wolkers, yayınlanmasından önce yayıncıları tarafından cinsel içeriğindeki açıklık ve şiddet nedeniyle 'yumuşatılması' talep edilen ancak bu konuda kesinlikle taviz vermediği, on iki dile çevrilen, 1973 yılında Paul Verhoeven tarafından sinemaya uyarlanmış ve yüzyılın en iyi Hollanda filmi olarak değerlendirilmiş en ünlü eseri Türk Lokumu'nda, inişli çıkışlı ve hüzünlü bir aşk öyküsünü alabildiğine insani çıplaklığıyla ve gerçekliğiyle anlatıyor. Wolkers'ın yapıtlarındaki en önemli temaları olan yaşam, ölüm, cehennem, çürüme, dinî törenler, suç ve cinsellik yazarın dünyada çok satan listelerine girmiş olan bu romanında da karşımıza çıkıyor. Wolkers'ın yapıtlarını müstehcen ve dilini argo buldukları için bazı kütüphaneler, onun yapıtlarını bulundurmayı kesin bir şekilde reddetmişlerdir. Wolkers'ın romanı ülkede hâlâ en çok okunanlar listesinin baş sıralarında yer alıyor. Henry Miller gibi Wolkers da hayata karşı duyduğu büyük iştahla ve erotizmi resmederek yazıyor. Yenilikçi bir tarz. -New York Times Book Review- Bana Hayatı Yaşanır Kılan Bazı Şeyler "Mohr akışkan bir gerçekdışılığın topraklarında dolaşıyor. Bu kitabın kışkırtıcı ve sanrılı bir büyüsü var, sizi duvardan duvara çarpıyor." -Boston's Weekly Dig- Depersonalizasyondan mustarip, otuz yaşındaki Rhonda'nın ayak izlerini süren Bana Hayatı Yaşanır Kılan Bazı Şeyler, cesur bir anlatıma sahip, yaratıcı ve büyüleyici bir ilk roman. Henüz çocukken annesi tarafından terk edilmiş ve ihmal edilmiş Rhonda; annesinin erkek arkadaşı tarafından istismara uğrar. Yıllar sonra, yetişkin olarak yaşadığı utanç verici bir deneyimin ardından, Rhonda'nın içindeki çocuk ortaya çıkar ve onu sorunlu geçmişiyle yüzleşmeye zorlayacak alışılmadık bir yere götürür. Joshua Mohr büyüleyici bir üslupla olağanüstü ve unutulmaz bir karakter yaratıyor. "Joshua Mohr'un Kafka, Lewis Carroll ve Haruki Murakami'yle çok fazla ortak yanı var. Mohr seksten, uyuşturucudan ve yıkımdan daha acayip bir şeye ilgi duyuyor." -Joshua Furst, The Rumpus-


Sayfa Sayısı : 1214
Basım Tarihi : Kasım 2014
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 2. Hamur
Dili : Türkçe

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı