İslam Düşüncesinde Din-Felsefe/Vahiy-Akıl İlişkisi’nde Ali Bulaç, İslam düşünce tarihinin ana araştırma konularından olan Hakikat arayışı ve Hakikat’in Bilgisi’ne nasıl ulaşılabileceğine ilişkin çıkan tartışmaların toplu bir özetini sunarken, yaşadığımız modern krizin çıkardığı sorunlar ve cevapları üzerinde de duruyor.
 
İslam’ın düşünce, bilgi ve irfan tarihinin tartışmalı konuları arasında olan felsefenin İslam dünyasına girişi, Meşşai ekolü, Gazali’nin Meşşai filozoflara yönelttiği eleştiriler ile bu tartışmaya katılan İbn Bacce, İbn Tufeyl, İbn Rüşd ve diğer filozofların yanı sıra Şii, Sufi, Kelamcı ve Selefîlerin konuya yaklaşımı üzerinde de durulmuştur.

İslam Düşüncesinde Din-Felsefe/Vahiy-Akıl İlişkisi, İslam tarihinde Meşşaî felsefeye gösterilen tepkinin arka planında yatan sebepler; bugün din, modernite ve akıl arasında kurulması gereken ilişkilerin niteliği hakkında açıklayıcı bilgiler verirken, düşünce mirasımızın bu zengin tarihi perspektifinden hareketle, bugün yaşamakta olduğumuz sorunlara uygun çözümlerin neler olabileceği konusuna da açıklık getirmektedir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 496
En / Boy : 13,7 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2016
₺50,40

Ortadoğu dünyanın en istikrarsız ve aynı zamanda en sıcak bölgesidir. Geçmiş tarihe yön veren peygamberler ve kurulan büyük medeniyetler bugün savaşların ve geniş toplumsal çalkantıların yaşandığı Ortadoğu’da görüldü. Büyük ve kadim kültürlerin kesiştiği bu bölgede şimdi kültürler, çıkarlar, yerli ve uluslararası güçler çatışıyor. Geçmiş ve gelecek bir arada yaşıyor. Endonezya’dan Fas’a kadar uzanan geniş ve hareketli İslam kuşağı üzerinde verilmekte olan kurtuluş ve bağımsızlık savaşları, devrimler, kitlesel direnişler, antiemperyalist mücadeleler, toplumsal patlamalar, mevzii ve genel çatışmalar, kültürel ve bilimsel etkinlikler, nihayet üç büyük dinin, çağdaş ideolojilerle modern güçlerin karşı karşıya gelip tarihin ve dünyanın en büyük arenasına çevirdikleri bölge: Ortadoğu. Ali Bulaç Ortadoğu’yu ve İslam dünyasını mercek altına alan bu kitapta olayların hem fotoğrafını çekiyor hem de resmediyor. Güncel olayları anlatırken derindeki sorunun ana dinamiklerine işaret eden yazar, tarihi ve tabii konumuyla tartışmasız İslam dünyasının bir parçası olan Türkiye’nin durduğu yeri de ıska geçmeden BOP, yeni sömürgecilik-yeni Oryantalizm tratejisi, Irak Savaşı, din ve mezhep savaşları odağında Sünnilik-Şiilik, Amerika’nın Ortadoğu politikalarının değişen seyri, İran ve devrim, İran-ABD-İngiltere gerginliği, İsrail, Siyonizm, Filistin sorunu, FKÖ, HAMAS, Kürt sorunu, PKK, Yeni Osmanlıcılık, Yeni İttihatçılık gibi bugün bu kanlı coğrafyanın maruz kaldığı tüm çatışma, mücadele ve siyaset biçimlerini derinlemesine ele alıyor. Ortadoğu’dan İttihad-ı İslam’a bu coğrafyayı anlamak için temel bir başvuru kaynağı.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 752
En / Boy : 13,5 / 19
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2014
₺47,60

"Allah şerik kabul etmez, devletin ise toplumsal gruplar sayısınca şeriki vardır. Meşru bir hedefe meşru yollardan gidilir."

"Din-siyaset ilişkisi" modern zamanlarda her din mensubunun, özellikle Müslümanların zihnini fazlasıyla meşgul eden bir konudur. Geleneksel toplumlarda dinin şu veya bu biçimde mutlaka siyasetle ilişkisi olmuştur. Ya doğrudan din adamları yönetim aygıtını ellerinde bulundurup siyasi mekanizmayı işletmiş ya da yöneticiler din adamları zümresinin desteğini alarak yönetimlerinde kutsal bir meşruiyet bulmaya çalışmışlardır. Tarihte ilk defa İslâmiyet, yönetimi ve yöneticiyi kendinden menkul kutsallıklardan tecrit ederek, siyasetin yapımını yönetilenlerin icap ve kabulüne, yani rızaya dayandırdı. Bugün dinin siyasetten ayrı olmasını savunan iki anafikir var: Biri laikler, diğeri ise "Şeytandan ve siyasetten Allah'a sığınırız," sözünü asıl bağlamından çıkaranlar.

Ali Bulaç Din ve Siyaset kitabında modern zamanlardaki din devlet ilişkisini; siyasetin doğası, işleyişi ve hâkim siyasi kültürün toplum üzerinde uyguladığı baskı mekanizmasını derinlemesine irdeliyor. İslam, devlet, sivil toplum, demokrasi, totalitarizm, milliyetçilik, liberalizm gibi pek çok kavram ve siyasal düşünüş biçiminin ele alındığı Din ve Siyaset modernitenin ideolojik ve teorik sarmalında şekillenmiş pek çok sorunun cevaplarını içerisinde barındırıyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 664
En / Boy : 13 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2014
₺59,50
Tükendi

Kitap Hakkında;
Albert Camus, “Dünya anlamsız, insan saçmadır”; Jean-Paul Sartre, “İnsan beyhudedir” diyor. Michel Foucault ise insanın  ölümünü ilan ediyor. İnsan gerçekten mümkün değilse, onu kim bu kadere mahkum etti? Ali Bulaç, modern insanın özgürlük sorununa İslami bir bakış açısı sunarken, iletişimle küçülen bu dünyanın sistemleştirilmiş insanını da eleştiriyor. İnsanın varoluş çabasının saçma ve beyhude olup olmadığını tartışıyor.

Peki, insan gerçekten mümkün mü? Mümkünse özgürlüğü de mümkün mü? Modern insanı özgürlüğe götürecek bir yol gerçekten var mı? Modern dünyanın karmaşık toplumsal ilişkileri içerisindeki insanın dramını ele alan İnsanın Özgürlük Arayışı, ehlileşme ve kapatılmanın hangi süreçlerden geçerek mutlaklık kazandığını irdeliyor. Modern tıp, sosyoloji, psikoloji, felsefe, sanat ve ateizm… 

Bunların hiçbirinin insanın özgürlük arayışına katkıda bulunmadığını söyleyen Ali Bulaç, insanın özgürlük sorununu farklı bir düzlemde ele alıp insanın ve özgürlüğünün mümkün olduğunu göstermeye çalışıyor.

ALİ Bulaç

Çağdaş İslam dünyası, düşünce sorunları, toplumsal değişme ve modernleşme, gibi konulardaki araştırma ve incelemeleriyle tanınan Ali Bulaç halen Zaman gazetesi ve Today’s Zaman’da


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 224
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2015
₺23,52
Tükendi

Ortadoğu dünyanın en istikrarsız ve aynı zamanda en sıcak bölgesidir. Geçmiş tarihe yön veren peygamberler ve kurulan büyük medeniyetler bugün savaşların ve geniş toplumsal çalkantıların yaşandığı Ortadoğu’da görüldü. Büyük ve kadim kültürlerin kesiştiği bu bölgede şimdi kültürler, çıkarlar, yerli ve uluslararası güçler çatışıyor. Geçmiş ve gelecek bir arada yaşıyor. Endonezya’dan Fas’a kadar uzanan geniş ve hareketli İslam kuşağı üzerinde verilmekte olan kurtuluş ve bağımsızlık savaşları, devrimler, kitlesel direnişler, antiemperyalist mücadeleler, toplumsal patlamalar, mevzii ve genel çatışmalar, kültürel ve bilimsel etkinlikler, nihayet üç büyük dinin, çağdaş ideolojilerle modern güçlerin karşı karşıya gelip tarihin ve dünyanın en büyük arenasına çevirdikleri bölge: Ortadoğu. Ali Bulaç Ortadoğu’yu ve İslam dünyasını mercek altına alan bu kitapta olayların hem fotoğrafını çekiyor hem de resmediyor. Güncel olayları anlatırken derindeki sorunun ana dinamiklerine işaret eden yazar, tarihi ve tabii konumuyla tartışmasız İslam dünyasının bir parçası olan Türkiye’nin durduğu yeri de ıska geçmeden BOP, yeni sömürgecilik-yeni Oryantalizm tratejisi, Irak Savaşı, din ve mezhep savaşları odağında Sünnilik-Şiilik, Amerika’nın Ortadoğu politikalarının değişen seyri, İran ve devrim, İran-ABD-İngiltere gerginliği, İsrail, Siyonizm, Filistin sorunu, FKÖ, HAMAS, Kürt sorunu, PKK, Yeni Osmanlıcılık, Yeni İttihatçılık gibi bugün bu kanlı coğrafyanın maruz kaldığı tüm çatışma, mücadele ve siyaset biçimlerini derinlemesine ele alıyor. Ortadoğu’dan İttihad-ı İslam’a bu coğrafyayı anlamak için temel bir başvuru kaynağı.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 800
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2014
₺47,60
Tükendi

Aristo, "Kaza şeylerin özünü ortaya çıkarır," der. Postmodernizm, bir vazo gibi moderniteyi orta yere attı. Vazo kırıldı, parçalara ayrıldı ve ne olduğu ortaya çıktı. Postmodernizmin yegâne hayrı vazoyu kırmasından ibaret. Ancak postmodernizmin yeni bir vazo yapma düşüncesi yok, her bir parça kendi başına yeter diyor. Postmodernizm şehvetle ve iştahla kışkırtılmış bedenler üzerinden zihinlere ve ruhlara narkoz yüklemektedir. Dünya gezegeninin ortasındaki, çekim gücü yüksek merkez dağılmış durumda, her şey ve herkes uzay boşluğunda sanki. Şimdi ya kaosun belirsiz uzay boşluğunda yuvarlanıp gideceğiz ya da yeni baştan kendimizi toparlayıp paradigma değişikliği yapacağız. Elinizdeki kitap insan, varlık ve hayatın anlamı konusunda kendi kaynaklarımızdan hareketle yeniden düşünme imkânına işaret etmeyi hedeflemektedir. Kitabın iki ana temasından biri "postmodern kaos", diğeri "kıble arayışı". İç içe geçen bölümlerden biri "modern ve postmodern dünyanın dramı"nı, diğeri de "yön ve kıble arayışı"nın zengin imkânlarını anlatmaktadır. Ürettiği eserlerle düşünce dünyamızı uzun zamandır zenginleştiren Ali Bulaç’tan çığır açıcı bir kitap daha. Varlık, insan ve hayat sarmalında Mevlâna’dan Yunus’a İslam ve kalp dengesinin izinin sürüldüğü Postmodern Kaosta Kıble Arayışı insan ruhunun özgürleşimi için gerekli dinamiklerin şifrelerini çözüyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 280
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2012
₺26,04
1
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı