Yaşama katkı prensibinden tekâmül seyahatine,
Mananın esiri olmaktan felsefik düğüme,
Bir toz zerreciğinin üzerinde sürünmekten bilimin sığınağına,
Bilgi ve erdemden algı ve beyne,
Otofajiden rejenerasyona,
Kozmostan Jüpiter’e,
Bilimdeki lekelerden güvelerin dersine kadar uçsuz bucaksız bir bilim şölenini parmaklarınızın arasında
tutuyorsunuz. Kendini ilme ve bilime adamış Aydın ailesinin üç kuşağının beraber hazırladığı bu eşsiz eserde
ayrıca:
Yapay zekâ ChatGPT’nin, “dünyada” ilk kez Türkiye’de sınava tabi tutulmasına da bu eserle tanıklık
edeceksiniz!
Tüm bunların yanında, Yaşam 5.0 Kuantik Düşünce Sarmalı’nı okurken kendinize şu soruları sormadan da
edemeyeceksiniz:

Hep aynı harçtan, balçıktan olduğumuzun farkında mıyız?
Bir toz zerreciği üzerindeki hayatı yaşamanın hakkını veriyor muyuz?
Geleceği icat etmeye niyetli miyiz?
“İnsanlık nereye gidiyor?” sorusunu kendimize soruyor muyuz?
Konnektomumuzla evrimleşmeye hazır mıyız?
“Yarın”, vakit “geçmiş” olacak, farkında mıyız?


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 400
Ağırlık : 400
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺135,00

“Bize öyle geliyor ki, başkalarına karşı 
gizli ve görünmez olarak kalabilip de 
kendi dışındakileri sanki bir ışık 
altındalarmışçasına apaçık kavrayabilmek, 
kutsal güçlerin ve kutsal varlıkların sahip 
olabileceği bir özellik ve yetenek olmalı.”

Yeni Atlantis, Bacon’ın ölümünden sonra yayımlanan, tamamlanmamış ütopik bir eserdir. Rönesans’ın en tanınmış ütopyalarından olan bu eser; yolunu kaybetmiş denizcilerin kusursuz bir uygarlığın yaşadığı bir adaya ulaşmasını, bu adada ideal toplum değerlerine tanık olmalarını geleceğe de göndermeler yaparak anlatır.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 70
Ağırlık : 70
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“İnsaf, zayıflığın en büyüğüydü ve
ilkel yaşamda insaf denilen şey yoktu.
İnsaf korku diye anılır ve böyle bir yanlış
anlayışsa ölüme sebep olurdu.
Ya öldürmek ya ölmek,
ya yenmek ya yenilmek;
kural buydu.”


Bir kızak köpeğinin korunaklı, durağan hayatından çıkıp vahşi yaşamda hayatta kalma savaşına dönüşen hayatını anlatan Vahşetin Çağrısı, London’ın en güçlü, en etkileyici yapıtlarından biridir.
Yazar, bir kurt köpeğinin yaşam öyküsünün ardında insanlığın durumunun ürkütücü bir kesitini gözler önüne serer.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 136
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75


“Kötü fikirleri kökünden söküp atamıyorsunuz,
müzminleşmiş kötülüklere gönlünüzce şifa bulamıyorsunuz
diye kamu hayatına sırt çeviremezsiniz;
rüzgâra laf geçirilmiyor diye
gemiyi fırtınanın ortasında terk etmek olmaz.”

Var olmayan bir kurgusal adada geçen eser, ada sakinlerinin yaşam biçimlerini anlatırken dönemin İngiltere’sini de eleştirir. Eşitlik ve barış, sınıf ayrımı gözetilmeyen bir hayatı merkezine alan eser, herkesin temel ihtiyaçlarının karşılandığı bir yeryüzü cennetidir.
Ölümünden yaklaşık dört yüz yıl sonra “aziz” ilan edilen More’un Ütopya’sı, ütopik eserler arasında tarihin her döneminde ilk sıralarda yer almaktadır.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺44,25


“Biliyorum ki akıl ve ruh bakımından kim 
daha güçlü ve dayanıklıysa, insanlar üzerinde 
erk sahibi olan odur! Daha fazla cesaret 
gösteren hep haklıdır. Başkalarını daha 
az umursayanlar yasa koyuculardır,
en cesur olanlar ise herkesten daha haklıdır!”

Rus edebiyatının tartışmasız en ünlü ismi olan Dostoyevski’den bir başyapıttır Suç ve Ceza. Yirmi beşten fazla film uyarlaması yapılmış, eserle ilgili nice inceleme yazısı kaleme alınmıştır.
Güncelliğini hiçbir zaman kaybetmeyen, dünyada en çok okunan bu eser, psikolojik ve dram türündedir.
Dostoyevski, Raskolnikov’un içinde bulunduğu sefaleti, yaşantısının psikolojisi üzerindeki etkisini adalet, kurallar, kanunlar çerçevesinde irdelerken suçun sadece suçluya mı ait olduğunu okuyucusuna sorar.
Aslında Dostoyevski, ilk başta Suç ve Ceza’yı, birinci tekil kişi ağzından anlatılan bir itiraf olarak tasarlar. Sonunda, okuyucuyu kahramanın işkence gören ruhuna sürükleyen üçüncü kişi anlatımında karar kılar.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 600
Ağırlık : 600
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺74,25

“Özen gösterilen dış görünüş cilalanıyor, 
dışarıdan bakıldığında herkes kusursuz.
Oysa vicdanlarının derinliklerinde 
lağımlar, çirkef kuyuları var.
Bu döneme şu nitelemeyi bahşediyorum: 
Kirli temizlik.”

On dokuzuncu yüzyılın en büyük eserlerinden biri kabul edilen, sinemaya da uyarlanan, Fransız edebiyatının gelmiş geçmiş en büyük yazarlarından Victor Hugo tarafından kaleme alınmış Sefiller, yoksulluk içinde yaşayan toplumun en alt tabakasının romanıdır.

“Sefiller bir merhamet kitabıdır, kendisine fazlasıyla sevdalı 
ve ölümsüz kardeşlik yasasını pek az dert eden bir topluma 
sersemletici bir hizaya gelme çağrısıdır…”
CHARLES BAUDELAIRE


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 432
Ağırlık : 432
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺66,75

“Sizlere göre 'kadına' benzemediğimizin farkındayız. 
Çift cinsiyetli bir ırkta her cinsiyetin ayırt edici 
özelliklerinin daha yoğun görülmesi de normaldir tabii. 
Fakat iki cinsiyete, yani insana ait
özellikler de vardır, öyle değil mi?
Bize daha çok benzemenden kastımız bu,
insana daha çok benziyorsun sen.
Senin yanındayken rahat hissediyoruz…”

Feminist ütopyanın ilk örneklerinden olan Kadınlar Ülkesi, artık kanıksadığımız pek çok şeyi ve toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamamıza, üzerinde uzun uzun düşünmemize neden oluyor. Tüm bunların yanında kadınların neler yapabileceğini nahif bir üslupla ve gülümseterek anlatıyor.

Birinci Dünya Savaşı’na yaklaştığımız zamanlarda, üç Amerikalı kâşifin tamamen kadınlardan oluşan bir topluluğa denk gelmesiyle gizemli ülkede taşlar yerinden oynar.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 198
Ağırlık : 198
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺44,25

“Ne istediğimi kendim de bilmiyordum;
hayattan korkuyordum,
hayattan kaçıp uzaklaşmak istiyordum 
ama gene de hayattan
bir şeyler bekliyordum."

Bir dönem yasaklanan Tolstoy’un İtiraflar eseri, inanç biçiminin sorgulandığı, Yaratıcı ve dinle hiçbir ilişkisi olmayan bir insanın Yaratıcı’ya ulaşma çabasının anlatıldığı, bu çabada ölümü ve hayatı yargılamasının da yer aldığı bir başyapıttır.
İtiraflar’da Rus edebiyatının en ünlü yazarının yıllar süren arayışına tanıklık ederken iç dünyasına da bir yolculuğa çıkacaksınız. Kim bilir, belki kendi iç dünyanıza da!


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 111
Ağırlık : 111
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Dünya’nın bütün kitapları 
doyuramaz kafamın açlığını. 
Neler neler okumadım!
Ama yine de kafamın açlığından ölüyorum...
Anlayışım arttıkça, bilgim eksiliyor...”

Elinizde tuttuğunuz bu ütopik eserde Campanella, Güneş Ülkesi’ni, bu ülkeyi yönetenlerin aydın olduğunu, özel mülkiyet kavramının bulunmadığını her şeyin ortak olduğunu anlatıyor. 
Bu eser sayesinde dönemin etkileyici olaylarını, umutlarını, felaketlerini de okuyucusunun gözleri önüne seriyor.

Çağının ötesinde kaleme alınmış bu eser, okuyucusunu, günümüz ütopyalarına da denk geleceği harikulade bir yolculuğa çıkarıyor.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 96
Ağırlık : 96
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Dünyadaki her şey o kadar karanlıktır ki 
hiçbir şeyi kesin olarak bilemeyiz.
Ya da bilmek mümkün olsa bile
bu, ancak mutsuz olma bedelini
göze alarak elde edilir.

Deliliğe Övgü, Erasmus’un geçerliliğini ve çekiciliğini günümüze kadar değişmeden koruyabilmiş tek yapıtıdır. 

Erasmus bu eserinde deliği önce över sonra ise yerer. Yerdiği ve övdüğü delilikler birbirinden farklıdır.

Mitoloji ve felsefenin harmanlandığı, okuru âdeta zaman yolculuğuna çıkaran bu eserle; sorgulayacak, düşünecek ve mizahi üslupla kitabın ilk sayfalarından itibaren sizinle konuşan yazarın dünyasına isteseniz de istemeseniz de dâhil olacaksınız.


Basım Ayı/Yılı : 12/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 176
Ağırlık : 176
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺41,25

“Herkes için ve hiç kimse için bir kitap!”

Böyle karşılıyor eser bizleri.

Bu kitapta Nietzsche, şiirsel bir üslupla felsefi meseleleri dile getirmiş, kendi felsefi düşüncelerini ve kavramlarını açıklamıştır.

Düşünce tarihinde çığır açmış, üslubuyla kitabı belli bir kategorinin içine hapsedemediğimiz, edebiyatla felsefi çalışmanın sınırlarında gezinen eserde Nietzsche’nin “Ben bu kulaklara göre ağız değilim” gibi cümlelerini okurken tekrar tekrar düşünecek ve emin olun bu eseri defalarca okuyacaksınız!

Unutmadan, Nietzsche’nin Böyle Buyurdu Zerdüşt için “Yazılmış en derin eser” dediğini biliyor muydunuz?


Basım Ayı/Yılı :
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 320
Ağırlık : 320
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺59,25

27 Kasım 2019’da Libya ile yapılan deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması fikrinin sahibi ve bu anlamda bir nevi anlaşmanın mimarı olan Cihat Yaycı, Libya ile yapılan anlaşmayı ve Libya ile ilişkilerin geliştirilmesi konusunu, “Libya meselesi siyaset üstü bir millî meseledir” şeklinde açıklamıştır.

Cihat Yaycı anlaşma imzalanmadan önce bu anlaşma tezini ve fikrini tüm boyutlarıyla bilimsel olarak nasıl ortaya koyduğunu anlatıyor.

Libya ile yapılan bu anlaşmanın zeminini aslında Cihat Yaycı 2009’da yazmaya başladığı, 2011’de yayımlanan bilimsel makalesiyle oluşturmuş ve bu makale temelinde 2019’da bu kitabı yazmıştır.

Eserin meydana getirdiği kamuoyu bilincinin de etkisiyle nihayet 27 Kasım 2019’da tarihî anlaşma imzalanmıştır.

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de kendisine karşı oynanan oyunu, Libya ile yaptığı bu anlaşmayla bozduğuna, bu anlaşma ile oluşan hattın adeta bir TÜRK KALKANI olarak tanımlandığına vurgu yapan Yaycı, bu eserinde, Türkiye-Libya ilişkilerinden, anlaşmanın bilimsel, teknik ve hukuki fikri hazırlığını, bu fikri ortaya attığında Yunanistan’da uyandırdığı yankıları da anlatıyor.

Türkiye ile Libya’nın uluslararası deniz hukuku deniz yetki alanları sınırlandırma prensipleri çerçevesinde karşılıklı kıyıları olduğunu ortaya koyuyor.

Bu gerçekliği “Libya Türkiye’nin denizden komşusudur” şeklinde tarihî bir tanımlamayla anlaşmanın zeminini nasıl oluşturduğunu anlatıyor.

Bu anlaşma fikriyle Türkiye’nin ekonomik yüzölçümünün %25 nasıl arttığını açıklıyor ve anlaşma fikrinin öneminin şimdiki ve gelecek Türk nesilleri tarafından iyi idrak edilmesine katkıda bulunuyor.


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 152
Ağırlık : 152
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

Doğu Akdeniz'de gerginliğin fitili ilk kez, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) sanki coğrafyada Türkiye yokmuş ve Kıbrıs’ın sahibiymiş gibi, Kuzey Kıbrıs Türkiye’nin ve Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) hukuki ve ekonomik haklarını hiçe sayarak adanın etrafındaki denizlerde doğal kaynakları çıkarmak ve işletmek için Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ilan etmesi ve kıyıdaş devletlerle uluslararası firmalarla anlaşmalar yapmasıyla ateşlendi.

GKRY’nin tüm hukuk kural ve paylaşım prensiplerine aykırı olarak sahiplenmeye çalıştığı bu bölgede zengin doğalgaz ve petrol rezervleri olduğu tahmin edilmektedir. Bu bakımdan GKRY’nin hile ve hukuk tanımazlıkla gasp etmeye çalıştığı bu bölge, Türk Milleti’nin gelecek nesillerinin refah ve güvenliği için de hayati bir öneme sahiptir.

Türkiye ve KKTC, Doğu Akdeniz’de ve Kıbrıs Adası’nın çevresindeki deniz yetki alanlarının hukuka uygun (orantılılık, coğrafyanın üstünlüğü, kapatmama vs. gibi prensipler çerçevesinde) ve hakça paylaşılması gerektiği yönündeki uyarılarına konunun muhataplarınca yıllar boyu kulak tıkanmıştır.

Doç. Dr. Cihat Yaycı, bu eserinde, devam eden Doğu Akdeniz’in paylaşımı mücadelesinde Türkiye’nin  hak ve menfaatleri çerçevesindeki hedeflerini ve bu hedefleri elde etmek üzere izlemesi gereken yolları okuyucusuyla paylaşıyor.


Basım Ayı/Yılı : 11/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 198
Ağırlık : 198
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺63,75

Setin içeriği:

Yalnız Efe

Falaka

Vatan Yahut Silistre

Ömer'in Çocukluğu

Keloğlan Masalları

Karagöz ile Hacivat

Mevlana'dan Öyküler

Nasreddin Hoca Fıkraları

Dede Korkut Hikayeleri


Basım Ayı/Yılı : 9/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1076
Ağırlık : 1076
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺297,75

Satranç

Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu

Korku

Bir Kadının Yaşamından 24 Saat

Olağanüstü Bir Gece

Ay Işığı Sokağı

Amok Koşucusu


Basım Ayı/Yılı : 9/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 508
Ağırlık : 508
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺234,00

Setin içindekiler:

Guliver'in Gezileri

80 Günde Devri Alem

Heidi

Peter Pan

İnsan Ne İle Yaşar?

Define Adası

Robin Hood

Polyanna

Pinokyo


Basım Ayı/Yılı : 9/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1144
Ağırlık : 1144
En / Boy : 13,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺329,25

Set içeriği:

Kumarbaz

Yeralltından Notlar

İnsancıklar

Beyaz Geceler


Basım Ayı/Yılı : 9/2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 720
Ağırlık : 720
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺162,00

"İnsana en çok acı veren şey, söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki uçurumdur."

“Etrafınıza şöyle bir göz gezdiriniz! Gerçek hayat denilen şeyin ne olduğunu, nerede olduğunu bilmiyoruz bile! Kitaplarımızı, hayallerimizi elimizden alsalar, öylece ortada kalakalacağız.”

“Yeraltından Notlar”; St. Petersburg’da, gerçek dünyadan kendini soyutlamış, zamanla içine dolan öç alma isteğine sıkı sıkı sarılmış, tekdüze günleri, kendini yalnız hissettiği kalabalıklarıyla öfke ve sessizliği haykıran gerçek bir başyapıt.

“Yeraltından Notlar, hakikati kanla haykırır.”
-Nietzsche-


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 176
Ağırlık : 176
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Bazen en çılgın, en imkânsız görünen fikir kafanızda öyle kuvvetli bir yer edinir ki, öyle veya böyle gerçekleşeceğini zannedersiniz...

Dahası bu düşünce şiddetli, güçlü bir arzuya eşlik ediyorsa, bazen onu kaçınılmaz, önceden belirlenmiş, gerçekleşmemesi imkansız bir şey gibi kabul edersiniz!”

Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen kumarbazların toplandığı kurmaca bir Alman kasabası olan Rulettenburg’da geçen roman, tutkulu bir aşkla korkunç bir saplantının hikâyesini anlatıyor.

Dünya edebiyatının en etkili isimlerinden Dostoyevski’nin kumar borcunu ödemek için bir ay gibi kısa bir sürede tamamladığı, kendisinden ilham alarak yarattığı başkahramanıyla insan ruhunun derinliklerini ortaya koyduğu kısa romanı “Kumarbaz”, her okurun kendisinden bir parça bulacağı, kara mizahın en başarılı örneklerinden.

Arsen Lupen, soyulmayı hak eden (!) kişilerin peşinde!
Arsen Lupen, dünyanın en centilmen hırsızı!


Basım Ayı/Yılı : 10/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 224
Ağırlık : 224
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺44,25

Çaldığı her şeyi kaybeden yakışıklı ve kurnaz Arsen Lupen, hapishane hücresinden Baron Cahorn’a şatosunu soyacağına dair bir mektup gönderir. Dedektif Ganimard, kendisini parmağının ucunda oynatan bu centilmen hırsızla ilgili gizemleri çözmeye çalışırken her defasında Lupen’in inanılmaz zekâsıyla karşılaşır. Tüm zorluklardan sıyrılıp çıkmayı başaran suç dehası, centilmenliğinden ödül vermeden pek çok maceraya karışmaya devam eder.

Yirminci yüzyılda yarattığı Lupen karakteriyle dünyanın en centilmen hırsızına hayat veren Maurice Leblanc, zamanla yarattığı karakterin gölgesinde kalan bir yazar haline geliyor. Kibar Hırsız; kıvrak zekâsı, esprili, zeki ve oldukça özgüvenli Lupen ile biz polisiyeseverleri eşsiz bir yolculuğa çıkarıyor.

Arsen Lupen, klasik kötü karakterlerin çok ötesinde!
Arsen Lupen, kanunun yanında değil, suçlunun tarafında!
Arsen Lupen, soyulmayı hak eden (!) kişilerin peşinde!
Arsen Lupen, dünyanın en centilmen hırsızı!


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 207
Ağırlık : 207
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Ne hoş bir güzelliği vardır; hafif adımlarla, dünyadan gülümseyerek geçenlerin. Kimseye bir kötülüğü dokunmadan yaşayanların, onurlu bir yaşamı seçenlerin.”

“Kendine Ait Bir Oda” adlı eserinde Woolf, tarihin tozlu zamanlarından günümüze kadar gelen kadın-erkek eşitliği tartışmasına, kadın ve edebiyat çerçevesinden bakar. Kadınların edebiyatta neden daha az yaratıcı olduğunu tarihsel bir yolculukla, farklı bakış açılarıyla ele alır. Ve kadınlara şöyle seslenecektir: “Para kazanın, kendinize ait bir oda ve boş zaman yaratın. Erkekler ne der, diye düşünmeden yazın!”

"Woolf, mantıkla olduğu kadar hayalle, nükteyle olduğu kadar bilgiyle ve gerçek bir romancının hayal gücüyle."
-The New York Times


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Yalnızlıktan öldü o...
Yalnızlık, soğuktan daha soğuktur.
Şimdi gerçekten bazı kelimelerin onu ısıtabileceğini sanıyor musunuz?”

Dünya edebiyatını derinden etkileyen, Dostoyevski’nin “Hepimiz Gogol’ün ‘Palto’sundan çıktık” dediği Palto öyküsünü de içinde barındıran bu eşsiz eser, ülkemizde de sahnelenmiş ve dünya çapında büyük yankılar uyandırmıştır.

“Bir Delinin Hatıra Defteri”, muhteşem karakter analizleri, eşsiz betimlemeleri, akıcı üslubu ve kendine has espri anlayışıyla, bu dünyadan bir Gogol geçmiş, iyi ki geçmiş hissi uyandırıyor.


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 144
Ağırlık : 144
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Derler ki, müzik güzelse verdiği tat bütün duygulara ayak uydurur.

Mutlu insan melodilerde mutluluğu, hüzünlü insan hüznü bulur.”

Hikâye, beyaz geceleriyle meşhur St. Petersburg’da geçiyor. Güneşin sadece birkaç saatliğine battığı, gecenin tam anlamıyla karanlık olmadığı zamanlarda, yalnız ve hayalleriyle yaşamaya alışmış genç bir adamın, dört gece ve bir sabahlık, karşılıksız aşkını anlatıyor. “Beyaz Geceler”, yazarın diğer eserlerinden farklı olarak romantik ve coşkulu bir ruh halini yansıtıyor.

Beyazperdeye de uyarlanan “Beyaz Geceler”, Dostoyevski’nin gençlik döneminde kaleme aldığı, okuru sarıp sarmalayan, sevecen ve bir o kadar da hüzünlü bir öyküdür.

“Bir Dostoyevski kitabı okumak,
bilmediğimiz muazzam bir şehre girmek,
bir savaşın gölgesine tanık olmak gibidir.”

Jorge Luis Borges


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 112
Ağırlık : 112
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“Yoksul insanlar hayal kurmaya meyillidir.”

“İnsancıklar” genç Dostoyevski’nin 1846 yılında yayımlanan ilk romanıdır. Dönemin saygın eleştirmenlerinden Belinski, “İnsancıklar” için, “İki gündür kendimi bu kitaptan uzaklaştıramıyorum.” diyecek ve şöyle ekleyecektir: “… bu roman, Rusya’da hayatın sınırlarını öyle kahramanlara veriyor ki, bundan önce hiçbir yazar bu kadarını düşlerinde bile göremezdi… Rusya yeni bir Gogol kazandı.”

“İnsancıklar”, St. Petersburg’da yaşayan orta yaşlı bir memurla uzaktan akrabası, yirmili yaşlarının başlarında genç bir kadın arasındaki mektuplaşmalardan oluşur. Dostoyevski’nin hemen hemen tüm eserlerinden aşina olduğumuz acıma duygusunun bolca işlendiği, yoksulluğun pençesinde çırpınan iki insanın hayatına tanık olmaya çağırır bizi.


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 208
Ağırlık : 208
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺44,25

“Allah beni üç hakikati öğrenmem için dünyaya yolladı.
Allah'ın bana söylediği ilk soru şuydu:
‘İnsanın kalbine ne hükmeder?’
ve anladım ki insanın kalbine sevgi hükmeder.
İkinci soru ise ‘İnsana ne verilmemiştir?’
İnsana kendi ihtiyaçlarının bilgisi verilmemiştir.
Üçüncü soru ise ‘İnsan ne ile yaşar?’
İnsan Allah’a inanmadan yaşayamaz…”

1885’te yayımlanan, esere adını da veren “İnsan Ne ile Yaşar” adlı öyküde, Tolstoy’un Anna Karenina, Savaş ve Barış gibi nice esere hayat veren Tolstoy, 1885’te yayımlanan “İnsan Ne ile Yaşar” adlı eserinde; insan sevgisi ve inanç konularını usta kaleminin bütün inceliğiyle işlerken topluma da ayna tutuyor. Her dönem güncelliğini koruyan bu eser; hırsı, iyiliği, sevgiyi sorgulayacağınız, kendinize uzaklardan bakıp hayatın en önemli sorularına cevap arayacağınız bir eser.

“Sadece kitap okumak yetmez insana.
Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya...”


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 104
Ağırlık : 104
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

“İnsanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkumdurlar.”

Toplumsal sorunlar ve politikayla yakından ilgilenen, Fransız edebiyatının en ünlü yazarlarından Victor Hugo, bir idam mahkumunun son saatlerini anlattığı bu eşsiz eserinde; son saatlerini geçiren bir idam mahkumunu anlatırken bizi adeta “Öleceğiniz günü bilseydiniz ne yapardınız?” sorusunun ağırlığıyla baş başa bırakıyor.

Paris’te bir idam cezasına tanıklık etmesinin ardından kaleme aldığı eserinde yazar, idam cezasının toplum tarafından eğlence olarak görülmesine keskin bir eleştiri getirirken, bu cezanın gereksizliğine de vurgu yapıyor. “Bir İdam Mahkumunun Son Günü”, on dokuzuncu yüzyıl Fransa’sını siyasi ve toplumsal olarak eleştirirken Victor Hugo’yu da ölümsüzleştiriyor.


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 160
Ağırlık : 160
En / Boy : 13 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺36,75

İslam âlimlerinin de sıklıkla üzerinde durduğu gibi rüyalarımız; ruhumuzla gördüğümüz, aklımızla idrakine vardığımız bir hadisedir.

Rüya, Kur’an-ı Kerim’deki ayetlerde de vardır, peygamberlere de vahiylerin bir kısmı rüya yolu ile ulaştırılmıştır.

Kur’an-ı Kerim’de Hz. İbrahim, Yusuf ve Mısır hükümdarının gördüğü rüyalardan söz edilmekte (Yûsuf 12/4-5, 43, 100; es-Sâffât 37/105), Resûl-i Ekrem’in gördüğü bir rüyanın doğru çıktığı Allah tarafından bildirilmektedir (el-Feth 48/27).

Unutulmamalıdır ki rüya, rüyayı görenden başkasını bağlamadığı gibi rüyayı göreni de her zaman bağlamaz. Rüya kişiye has ve ferdi bir bilgi kaynağıdır. Hiçbir zaman genel ve kesin

bir hüküm ifade etmez.
Rüya, rüya ilmini bilmeyen bir kişiye tabir ettirilemeyeceği gibi anlatılmamalıdır da. Rüya sahibi ancak rüya âliminin bilgisiyle rüyası hakkında bilgi sahibi olabilir.

Sevgili okuyucularım, eğer çevrenizdekileri mutlu ederseniz siz de mutlu olursunuz. Bu kitabın sizlere, ismi gibi, müjdeler ve mutlu haberler getirmesini dilerim.


Basım Ayı/Yılı : 9/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 328
Ağırlık : 328
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00

İngiliz yazar George Orwell’ın 1949 yılında yayımlanan kült mertebesine erişmiş eseri Bin Dokuz Yüz Seksen Dört, distopik romanlar alanında en iyi bilinen kitaplardandır.

Kendisi, kitabı yayımlandıktan sonra kitapta anlattığı toplumla ilgili olarak, “Gelecekte var olacağına tam olarak inanmasam da benzer bir toplumun olacağını düşünüyorum,” diyecektir.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört; “2+2=5”, “Büyük Birader”, “Düşünce Polisi” gibi kavramları günümüze kadar ulaştıran, her dönem, içinde dünya siyasetinden bir şeyler bulabileceğiniz, 20. yüzyılın en etkileyici distopyalarındandır.
Güç ve iktidarın sınırsızca uygulandığı, özgürlüklerin tümden ortadan kaldırıldığı, her hareketin izlendiği kısacası zihnin denetim altına alındığı Bin Dokuz Yüz Doksan Dört için ünlü Psikanalist Erich Fromm şu sözleri söyleyecektir:
“Bu eser, bir ruh halinin dile getirilmesinin yanında bir uyarı niteliğindedir. Dile getirilen ruh hali, insanlığın geleceğine ilişkin handiyse bir umarsızlık, uyarı ise tarihin akışı değişmediği sürece dünyanın dört bir yanındaki insanların en insani niteliklerini yitirecekleri, ruhsuz otomatlara dönüşecekleri, üstelik bunun farkına bile varamayacaklarıdır (…)”


Basım Ayı/Yılı : 2/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 384
Ağırlık : 384
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺51,75
Bir Çocuğun İç Dünyasına Yolculuk

Sevgili Çocuklar,

İbrahim’in hikâyesinde Allah hakkında merak ettiğiniz, zihninizi karıştıran, kafanıza takılan ve sormakta çekindiğiniz soruların cevaplarını öğreneceksiniz. Siz, bu hikâyede, bir yandan Allah’ı daha iyi tanıyacak ve zihninizi meşgul eden soruların yanıtlarını bulacaksınız; diğer yandan da temel ahlaki değerlerimizi öğreneceksiniz. Bu hikâye, aynı zamanda doğa sevgisini, kitap sevgisini ve hayvan sevgisini de kalbinize işleyecek. Ayrıca, İslam medeniyetinin ortaya koyduğu, bilim, kültür, sanat ve teknolojik çalışmaları da yakından tanıyacaksınız.

Sevgili Ebeveynler,

En çok zorlandığımız anlar belki de çocukların Allah hakkında sorular sordukları zamanlardır. Bundan ötürü çoğu ebeveyn bu sorulara tatmin edici cevaplar veremiyor ve bu durum çocukların Allah inancını olumsuz yönde etkiliyor. Çocuklar, bazen doğal ve fıtri özelliklerinden dolayı Allah’ı merak eder ve bu yüzden de nasıl cevap vereceğimizi bilemediğimiz sorular sorarlar. İşte İbrahim’in hikâyesi, çocukların Allah hakkında sordukları soruların cevaplarını öğrenmede sizlere de kolaylık sağlayacak ve çocuklarda doğru bir Allah tasavvurunu oluşturacaktır.


Basım Ayı/Yılı : 2/2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 171
Ağırlık : 171
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺48,75

Karagöz ve Hacivat taklide ve karşılıklı konuşmaya dayanan, iki boyutlu tasvirlerle bir perdede oynatılan gölge oyunudur. Karagöz oynatıcısına kurgusal, hayalbaz denir. Yardımcıları çırak, yardak, dayrezen, sandıkkardır. Oyunda konuşmaların değişmesi baş hareketleriyle yapılır.

Bu iki karakterin gerçekten yaşayıp yaşamadığı, yaşadıysa nerede nasıl yaşadığı kesin olarak bilinmemektedir. Anlatılanlar rivayete dayanır, zira gerçekten yaşamış olsalar bile büyük ihtimalle bahsedilen dönemde tarih kitaplarına girecek kadar önemli bulunmamışlardır.


Basım Ayı/Yılı : 3/2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 88
Ağırlık : 88
En / Boy : 14 / 19
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺29,25
Tüm Eserleri 16

“…Necip Fazıl, bazı şairler hakkında Fransızca’dan gelen bir deyimle “şiir kumaşı var” değer yargısında bulunuyordu. İsmail Hakkı da edebiyat dünyamıza “şiir kumaşı” sayılabilecek yüzlerce örnek sunuyor.”

-Prof. Dr. Orhan Okay

“…Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın, rubai tarzını zamanımızın imkânlarıyla zenginleştiren bir söz ve ses ustası olarak dikkati çekmektedir.

-Prof. Dr. Şerif Aktaş

“…Şâir “ve ondan anlamayan bir şey anlamaz bizden” dercesine, klasik mûsikiyi şiirine ustaca sokmuş, hüzzâm, mâhûr, nihâvend, sûz-i dilâra, makamlarını mızrabıyla udunda dillendirmiştir.”

-Prof. Dr. Süreyya Ali Beyzadeoğlu


Basım Ayı/Yılı : 10/2018
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 344
Ağırlık : 400
En / Boy : 14 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺97,50

•    Soru ve Cevaplarla Montrö
•    Gayri Askeri Statüdeki Adalar Meselesi
•    Doğu Akdeniz’in Paylaşım Mücadelesi ve Türkiye
•    Libya Türkiye’nin Denizden Komşusudur
•    Uyan Türkiye’m


Basım Ayı/Yılı : 5/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 1166
Ağırlık : 1166
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺419,25


Türkiye Cumhuriyeti, Büyük Atatürk'ün kuruluşundan beri güçlenerek bugün dünya üzerinde etkili ve güçlü bir devlet haline gelmiştir. Artık küresel oyunları bozan, kendi bölgesel oyununu kuran bir devlet olarak kabul edilmektedir. 
Ancak Türkiye'yi kontrol altında tutmak isteyen güçler ve tarihsel rakipleri, Türkiye Cumhuriyeti'ni zayıflatmak için yöntem değiştirmiş ve dışarıdaki düşmanlarla içimizdeki hainler, birlikte Türkiye'ye yüklenmektedirler. Yunanistan'ın sürekli talepleri, Türksüz bir Kıbrıs, Türkiyesiz bir Adalar Denizi ve Doğu Akdeniz gibi istekleri ile FETÖ, Türkiye'nin güvenlik ve beka sorunu olarak kalmaktadır. NATO'nun Türkiye'yi koruyan yapısı değişirken Irak, Suriye ve Karabağ'da Türkler ateş çemberine alınmaktadır. 
Tüm bunlar Türkiye'nin sürekli uyanık olması gerektiğini göstermektedir. Cihat Yaycı'nın bu kitabı, Türk milletine güçlü ve özgür bir gelecek vizyonu sunmak için tarihsel ve güncel boyutlarda tüm tehlike ve tehditleri ortaya koymaktadır. 
Kitap, okuyucuya çözüm ve tedbir önerileri sunarken, "UYAN TÜRKİYE'M" diyerek tarihe not düşmektedir. Türkiye, artık kurudukça sulanan bir ağaç değil, dünya siyasetinde söz sahibi bir güçtür. Ancak bu gücü korumak için uyanık kalmak ve birlikte hareket etmek gerekmektedir.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 368
Ağırlık : 368
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺112,50

Aforizmalar - 1
Aforizmalar - 2
Aforizmalar - 3
Aforizmalar - 4
Aforizmalar - 5


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 1001
Ağırlık : 1001
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺281,25

Ah Bu Doktorlar
Ah Bu Hastalar
Ah Bu İnsanlar


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 772
Ağırlık : 772
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺191,25

“Bir ‘gen’in ferasetinden ibret almayanın nefes alması cihana ziyandır!”

“İlham, Allah’ın imanına ve ibadetine bakmadan, gayesi uğruna gayretle çalışıp ter dökene, hissettirmeden yol gösteren yaklaşımı ve yardımıdır!”

“Türk milleti ayağa kalkmadıkça ne İslam âleminin ne insanlığın  ne de cihanın ayağa kalkması mümkündür!”

“Müşaviri dalkavuk olanın, istişareye ihtiyacı olmaz!”

“Kimse farkında değil ama geçmişimizi mumla aratacak bir gelecek kapımızda!”

Bu düşünceler anıtını, herhangi bir sayfasını gelişigüzel açıp temaşa ettiğimde, her satır ve cümle üzerinde dakikalar boyu düşünme ve iletilen mesajı yazarın beklentisine uygun olarak anlama gayreti içinde kaldığımı belirtmeliyim. Sonunda bu gayretimin beni sürüklediği ‘Aydın’lığa tüm okuyucularının da kavuşması dileğiyle…

Prof. Dr. Ergün Yener
Dünya Prodüktivite Bilim Akademisi Üyesi


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 220
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

"Sayın Aydın, daha önceki eserlerinin değerine değer kattığı bu yeni kitabı ile İtalyan Filippo Tommaso Marinetti veya Umberto Boccioni'den daha etkili bir futurist, tüm kitap ve televizyon sohbetlerinde yansıttığı yapıcı din anlayışı itibarı ile Mevlana kadar barıştırıcı, Batı kültüründe Avicenna olarak tanınan İbni Sina'yı çağrıştıran bir alim, aruz vezninin günümüzdeki ileri gelen temsilcisi Mehmet Nuri Parmaksız'ın yolunda yürüyen bir şair ve güftekâr, dünya çapında başarıları kanıtlanmış bir beyin cerrahı olarak rekor sayıya ulaşan kitapları ile milli bir gururumuzdur.

Her biri, zihinlerimizde demlenmeden tadının farkına varamayacağımız bu aforizmalar demeti ile düşünce dünyanızı zenginleştirmenizi dilerim."

-Prof. Dr. Ergün Yener / Dünya Prodüktivite Bilim Akademisi Üyesi


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

Bilim ve din arasındaki köprünün farkına varılması için hayırlı hizmetler yapan, dünyaca tanınmış bir Türk âlimi...
Prof. Dr. Sayın İsmail Hakkı Aydın Hocamızın her biri nadir değerdeki otuza yakın kitabı arasında edebiyat dünyamızda yeni bir çığır açan “Aforizmalar” serisinin bu dördüncüsü de öncekiler gibi ufuk açıcı, ilham verici düşünce motifleri ile işlenmiş nadir felsefi öngörüler ve öğretiler demeti olarak onu tanıyan ve yeni tanıyacak olan okurların yaşamlarını zenginleştirecektir.
Kendisini, bitmek bilmeyen enerjisi ile edebiyat, felsefe, sanat ve tıp dünyamıza yaptığı olağanüstü değerdeki katkıları için kutlamak, benim için bir onur vesilesidir.

Prof. Dr. Ergün Yener


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

Bu Kitap Gerçek Bir Kültür Hazinesi...

Felsefe, hiciv, inanç sistemleri, evren, kuantoloji, makrokozmos, mikrokozmos, modern bilim ve günlük yaşamımızda; tiyatro sahnelerinde, televizyon ekranlarında pek nadir ele alınan konularda, son derece düşündürücü aforizmaları (özlü, çarpıcı veya aykırı sözcükleri) içeren bu kitabın her sayfası, ayrı bir kitaba veya kapsamlı bir konferans serisine konu olabilir.

Otuza yakın kitabın yazarı, düşünür, din âlimi, şair, güfteci, dünyaca tanınmış beyin cerrahı ve eşine pek az rastlanabilecek daha birçok sıfata sahip Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın'ın bu yeni eserinden, onun amaçladığı kültürel zenginliğe hak kazanabilmek için okuyucu, internet ortamındaki arama motorlarında epey vakit geçirmeyi ve yorum anahtarları bulma zahmetini göze almalıdır.

Şu örnekler bile ne demek istediğimi anlatacak değerde:

"Bitkiler, kuantum bilgisayar gibidir."

"Çözülen bir sırrın, bir başka sırlı kaplı ile karşılandığı ve yoluna düşeni iptilasına mahkûm ettiği sonsuz bir yolculuğun adıdır bilim."

"Din bilim değil, bilim din..."

"Dua, molekülü ve yan etkisi olmayan yegâne ilaçtır."

Aydınlığa giden bu sisli kültür serüveninde zihniniz ve yolunuz açık olsun...

Prof. Dr. Ergün Yener

 


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

“Evrenin gizemini anlamak

istiyorsanız enerji, frekans ve

titreşim üzerinden düşünün.”

Nikola Tesla

 

Evrende var olan ne varsa, etrafta gördüğümüz, göreceğimiz her şeyin bir frekansı var.  Günümüzde çok sık karşımıza çıkan düşük frekans, frekans yükseltme çalışmaları hatta şimdi frekans savaşları…

Frekanslar her yerde, her şeyde…

İyi hoş da bu konu hakkında ne kadar bilgimiz var?

Frekansımızı neler düşürür, neler yükseltir?

Frekansımızı nasıl koruruz?

Frekans etkileşimi var mı?

Frekanslar çözülebilir mi?

Frekansımız çözülürse ne olur?

Atom savaşlarının dillendirildiği ama artık öneminin pek kalmadığı (!) günümüzde, bu tehlikenin yerini almaya aday frekans savaşları nasıl tasarlanır?

Ve en can alıcı soru:

Biz böyle bir geleceğe ne kadar hazırız?

 

Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın’ın son eseri, Frekansa Büründüm, Beyin Diye Göründüm, frekanslara ve geleceğe dair pek çok sorunuza cevap veriyor.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 142
Ağırlık : 142
En / Boy : 12 / 20
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺51,75

Kadir Kesretten Çıkış kitabı Evrensel Kur’an Külliyatı’nın ikinci eseridir. Kur’an sureleri kitap halinde Evrensel Kur’an Külliyatı’nda yer almaktadır.

Bu kitap, her insanın kendi özsel yaratım programını ortaya çıkarmasını sağlayacak özel bir Evrensel Kur’an Frekans çalışmasını okuyucusuna sunar. Dillerden bağımsız olarak herkesin Kur’an algoritmasını öğrenebileceğini aktarır.

Kitap, kendini Müslüman, Hristiyan, Musevi, Hindu, Budist, Jainist, Sihist, Deist, Ateist olarak ya da hangi şekilde tanımlarsa tanımlasın dil, din, ırk ayrımı olmaksızın herkes için hazırlanmıştır ve tüm dünya insanlarına hitap etmektedir.

Yazar, bu eserinde hiçbir çıkar ve kazanç gözetmeksizin, elde edilecek gelirin tamamını Dünya gezegeni insanlarına hakikatin sansürsüzce sunulması ve ulaştırılması amacıyla dünya sevgi ve barışı için adamıştır.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 160
Ağırlık : 160
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

Yunan egemenliğindeki Adalar (Ege) Denizi’nin gayri askerî statüsü, Lozan ve Paris Barış Antlaşmaları ile nihaî olarak belirlendikten sonra, 1960’ların ilk yarısına kadar uyuşmazlık konusu olmamışken bu tarihten itibaren uluslararası hukuku bir kenara bırakan Yunanistan, bununla da yetinmeyip gayri meşru faaliyetlerine NATO’yu alet etmeye çalışmıştır.

Başlangıçta, Yunanistan’ın gizlice yürüttüğü askerîleştirme faaliyetleri, Türkiye’nin haklı tepkileri sonunda açığa çıkmış fakat bundan sonra Yunanistan gayri meşru faaliyetlerini açıkça sürdürmeye başlamıştır.

Türkiye’nin güvenliğini çok yakından tehdit eden Yunanistan’ın bu pervasız, hukuk tanımaz faaliyetlerinin aslında ne olduğunun hem tarihî hem de hukuki düzlemde çok iyi irdelenmesi gerekmektedir.

“Gayri Askeri Statüdeki Adalar Sorunu Nedir? Ne Değildir?”, yıllardır süren Adalar (Ege) Denizi’nin kilit sorununu, soru ve cevaplarla çok yönlü bir bakış açısıyla irdelemektedir.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 248
Ağırlık : 248
En / Boy : 13,5 / 23,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺112,50
"Nedir, Ne Değildir?"

Kanallar açmak Montrö’yü deler mi?
Montrö’den milyarlarca dolar kazanmak mümkün mü?
Boğazlarımızdan geçen gemilerin yükleri arttı mı?
Montrö, Türkiye’nin yumuşak karnı mı?
Montrö, boğazların tapusu mu?
Montrö, boğazların kilidi mi?
Montrö kalkarsa ne olur? Boğazlar ve İstanbul elden mi çıkar?
Montrö’nün feshi ya da değiştirilmesi sadece Türkiye’nin mi elinde?
Gemilerin geçişine izin verip vermemek Türkiye’nin yetkisinde mi?
Yunanistan, gemilerin geçişine izin vermeyebilir mi?
Yunanistan, Montrö’nün feshini isteyebilir mi?
Montrö kalkarsa herkes elini kolunu sallayarak mı geçer?
Atatürk, Fatih Sultan Mehmet Han’dan sonra İstanbul’un ikinci Türk fatihidir.
Montrö bir denge ve barış unsurudur.
Neden Montrö Sözleşmesi’nin feshi gündeme getiriliyor? Türkiye bilinçli olarak mı köşeye sıkıştırılıyor?
Montrö kalkarsa ne yapmalıyız? Nasıl bir rejim uygulamalıyız?

Savaşın ve barışın büyük ustası olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1930’larda büyük devletler arasında oluşan çıkar uyuşmazlıklarını ve büyük bir savaş ihtimalini çok iyi değerlendirerek, Karadeniz’de kıyıdaş olan ve olmayan devletlerin çıkarları arasında makul ve adil bir denge kuran Montrö Sözleşmesi’nin akdine öncülük etmiş, böylece esasen Türk egemenliğinde bulunan Boğazların gayri askerî statüden de çıkarılmasını sağlamakla kalmayıp, Karadeniz’in muhtemel bir savaşta büyük devletlerin çatışma alanı haline gelmesini de önleyen bir barış ve istikrar rejiminin kurulmasını sağlamıştır.
Montrö Sözleşmesi bu yönüyle tüm zamanların meydan okumalarına dayanmış, İkinci Dünya Savaşı’nda, Soğuk Savaş döneminde, Sovyetler Birliği’nin dağılması ve NATO’nun Karadeniz’e sahildar yeni üyelerle genişlemesi gibi yeni risk ve gerilimleri içeren son on yıllar dâhil her dönemde kimsenin bozmaya kalkışamadığı uluslararası bir güvenlik unsuru olmaya devam etmiştir.
Osman Paksüt
Emekli Büyükelçi ve AYM Eski Başkan Vekili


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 200
Ağırlık : 200
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺74,25

Kocaeli Yahya Kaptan’da, ofise doğru yürüyorum. Yepyeni, çok da lüks bir cami yapılmış. Gözüm, önündeki kaldırımın başlangıç ve bitiş yerlerine takıldı. Kaldırım, engelli birinin çıkamayacağı şekilde yapılmış. Böyle kollarım yana düştü. Bu kadar parası var bu ülkenin ama engelli kardeşlerimizi düşünecek bakış açısı yok! Bu ülkede engelli kardeşlerimizle ilgili ne yapsak az.
Serkan Besli’yi duyarlılığı için tebrik ediyorum. Bu konuda yazanların sayısının artmasını diliyorum.
Dostlukla…
Ahmet Şerif İzgören


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 126
Ağırlık : 126
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺45,00

İnsan boyutundan İnsan 3.0 Yeni İnsan Arketip merhalesine geçmek üzere olduğumuz geleceğe doğru koşar adım ilerlerken fıtratımızı, bizi biz yapan her şeyi geride mi bırakacağız?

Transhüman, siborg, klonoid, genomik, animoid ve humanoid gibi çalışmalar, evrensel hayatı tehdit ettiklerinin ve hatta yok edeceklerinin farkında olmadan ya da olarak, ölümsüzlük şehveti gayesi ile normal biyolojik yapının ötesine geçme gayretleri içinde.

Hücre programlama, Gen Matematiği, Beyin Matematiği, organ marketleri, raflarda anne sütleri, kiralık rahimler ve çok daha fazlasının bizi beklediği bir gelecek… Ve bu gelecekte İnsan 3.0 Yeni İnsan Arketip…

İnsan 3.0’a Hazır Mısın?


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 384
Ağırlık : 384
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00

“Canavarlaşmış küresel elit sistem; her şeyi takip için nakit parayı ortadan kaldırıp, sanal hayatta puanlanabilir ve kredilendirilebilir sanal para ve beyni arayüz olarak kullanabilecek, resetlenebilecek ve hacklenebilecek, kontrolü kolay bir insan türüyle, suç işlemeye meyillilerin önceden tespitle hapsedileceği, çeşitli metotlarla insanların kısırlaştırılacağı ve/veya ömür boyu ilaca mahkûm, hastalıklara duçar ve bağımlı hale getirileceği, bütün dinlerin yok edildiği, sadece “dijital tanrı, dijital tapınak ve dijital din”in hâkim olacağı, elektriğin olduğu her yerden verilerin toplandığı ve mahremiyetin kalmadığı, her türlü bilginin kuantum bilgisayarlarda kaydedilip muhafaza edileceği, enflasyon gibi değişik yöntemlerle milletleri ve devletleri bezdirip, yüzde yüz kontrol edilebilir “Dünya Veri Devleti”ne ve “Sahte Cennet Projesi”ne mecbur bırakacaktır!”

“Kuantik Çağ”; her şeyin her şey olabileceği bir çağ!
“Kuantik Çağ”; ‘algoritmik deliryum’ tehlikesiyle karşı karşıya olduğumuz bir çağ!
“Kuantik Çağ”; ‘dijital para’, ‘dijital tanrı’, ‘dijital din’’le “tek dilli, tek dinli tek evren devleti”nin yaratılmak istendiği bir çağ!
Elinizde tuttuğunuz bu kitapta okuyacağınız her şey, gerçekleşti ya da gerçekleşmek üzere! İstesek de istemesek de parçası olmaya çağırıyor bizi…
Peki,
Tüm bunlara hazır mısınız?


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 368
Ağırlık : 368
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺97,50

Kitabımıza ad olan, “Ah Bu Doktorlar!”, daha önce aynı isimle yayımlanan ve her zaman gurur duyduğum mesleğim olan “Tıp Doktorluğunu ironik olarak eleştiren bir makalemin, ileri derecede menfi-müspet anlamda tepki alması sebebi ile tercih edilmiştir.

Aslında, hekimlik mesleğimin dışında, paramedical sahada neşredilmiş sekizinci kitabım olan “Ah Bu Doktorlar!”, daha çok, çeşitli vesileler ile değişik yerlerde ve özellikle de düzenli olarak yazmakta olduğum Medimagazin Nörofilozofi Köşemde yer alan ve daha önce okurlarımla buluşan “Rabbim Beni Doktorlardan Koru!” isimli kitabımdan sonra yayınlanan makalelerimi ihtiva etmektedir.

Makalelerimin hemen hemen hepsinin temelini, hekimlik mesleği merkezli, bilim, ahlak, sanat, gelenek, etik ve eleştirel aklın muvacehesindeki objektif düşüncelerim, fikir ve projelerim teşkil etmektedir. Akıldan geçenlerin aktarılmaması, paylaşılmaması veya aklın uykuya yatırılması, Aydınlanma Çağının büyüleyici Filozof Ressamı Francisco de Goya y Lucientes’in ifadesi ile “Aklın uykusu canavarlar yaratır” vecizesi, hep kulağıma küpe olmuştur. Bilim adamı kimliğimden ve objektiviteden taviz vermeden, zaman zaman ironik ifadelerle de olsa, okuyucularımı gülümsetmeyi yeğledim. Nitekim, kendisine İsrail Cumhurbaşkanlığı teklif edildiğinde, “Yapamam, çünkü objektif düşünmeye çok alıştım” cevabını vererek bu görevi kabul etmeyen Einstein, sadece bana değil, aslında herkese kendilerinin ufuklarınca bir ders vermişti.

Yazılarımın ilham kaynağı, özellikle doktorların ve üniversitelerin maruz kaldıkları tasvip etmediğim uygulamalar, güncel olaylar, okuduğum kitaplar, seyahatlerim ve akıl ve mantık süzgecinden geçirdiğim rüyalarımdır. Her alanda olduğu gibi, bu hususta da, eşine ender rastlanan doğulu ve batılı âlim ve filozoflar, ışığım ve rehberim olmuştur.


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 279
Ağırlık : 279
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺63,75

Bilginin değerini bilen ve gerçeğin peşinde olan her insan için olmazsa olmaz üç büyük kitap vardır: Evren, insan ve vahiy kitapları. Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın Hocamız, bu üç kitabı zihin ve gönül dünyasında buluşturan hezarfen yönüyle, kendilerini minnetle andığımız gurur kaynağımız Hârizmî, İbnü’l-Heysem, Bîrûnî, İbn Sînâ ve İbn Rüşd gibi âlimlerimizin misyonunu devam ettirebilen ender bilim ve düşünce insanlarımızdandır.
Emre Dorman

İsmail Hakkı Aydın Hoca, bilimi de dini de ciddiye alır. Çalışmaları bilimle dini çelişkili iki alan olarak görenlere karşı her zaman cevap niteliğindedir.
Caner Taslaman

Yaşadığımız zamanın ötesinde bir bilim insanı, bir filozof, bir dâhi… Kanıtı elinizde tuttuğunuz bu kitabın satırlarında saklı.
Ertan Özyiğit

İsmail Hakkı Aydın Hoca, kendini ilme, bilime ve insanlığa adamış hocaların hocasıdır. Kıymeti çok büyük. Onunla tanışmaktan ve birlikte projelere imza atmaktan dolayı şeref duyuyorum. Çok yaşasın, çok yazsın…
Beyza Hakan

İsmail Hocam... Bilim ve İslamiyet adına, sadece ülkemiz için değil, dünya için çok büyük bir değer... İlmi, karizması, asaleti, letafeti, yardımseverliği ve hizmet aşkı ile insanlığa büyük bir örnek... Benzeri olmadığını biliyorum ve onu tanıma şerefine nail edildiğim için Allah’ıma binlerce kez şükrediyorum... Sizi çok seviyorum kıymetli hocam...
Deniz Erten


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 384
Ağırlık : 384
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00

“Nutuk”; “Bütün ümidim gençliktedir!” diyerek tüm umutlarını, devrimlerini, ‘Türkiye Cumhuriyet’ini, geleceği gençlere emanet eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, milletvekilleri ile aralıklı olarak altı gün (toplam otuz altı buçuk saat) süren konuşma metnidir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün, 19 Mayıs 1919’da Kurtuluş Savaşı’nın hangi koşullarda yapıldığını, “Cumhuriyet”in nasıl kurulduğunu, bugünlere nasıl ve hangi koşullarda gelindiğini ilk ağızdan anlatan eseri “Nutuk”; her Türk gencinin mutlaka okuması, örnek alması ve ders çıkarması gereken ölümsüz bir eseridir.

“… Ey Türk Çocuğu! Çok zekisin, bu belli! Fakat zekânı unut!.. Daima çalışkan ol!” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün eseri “Nutuk”, bir an olsun, “başaramam”, “yoruldum”, “vazgeçtim” dediğiniz anda, geçmişe bakıp, günün zorlu koşullarında nelerin nasıl ve hangi şartlarda başarıldığını hatırlamanız ve unutmamanız için bir başucu kitabıdır.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 335
Ağırlık : 335
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺56,25

“Allah’a emanet edilenlerden olmaya bakın, Allah’a havale edilenlerin vay haline!”

“Gerçekten adalet diye bir şey var mı? Varsa benim burada ne işim var? Suçsuz olduğum halde özgürlüğüm elimden alındı ve mahkûm edildim. Sadece ben değil, binlerce insan aynı durumda ama seslerini çıkaramıyorlar. Adaleti; adil olmayanlar ile siyasi gücü olanlar belirliyor ve sistemi kurup insanları yönetiyorlar, bize de düşüncesi kalıyor…”

“İlahi adalette ‘zaman aşımı’ yoktur! O, bir gün mutlaka tecelli edecektir!”

Haksız yere hapse mahkûm edilen Akif, hapiste öğrendiklerini ve dostluklarını da cebine koyup özgürlüğüne kavuştuğunda, başına gelenlerin sebebini araştırmaya başlar. Bu araştırma öyle yerlere ulaşır ki artık hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktır! Uyuşturucu baronları, ihale çeteleri, mafya-devlet ilişkileri arasında çırpınan Akif’e eşlik ederken, tüm bu zorlu macerada yaşadığı kararlılığa, güven ve sevgi çemberinde hayata tutunmasına ve yıllardır sorguladığı “Yaratıcı”nın varlığına dair aydınlanmalarına hayretle tanık olacaksınız.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 312
Ağırlık : 312
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺74,25
1 2 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı