Eskişehir, “ıssız Anadolu ovalarının ortasında” büyük şehirlerin gölgesinde mütevazı varlığını sürdürüyor. Kimi zaman Adalet Ağaoğlu’nun satırlarında kimi zaman Cemal Süreya’nın dizelerinde kendini gösterse de ne yazık ki Eskişehir hakkında yapılan kapsamlı bir çalışma bulunmuyor.
Fotoğraf, sinema ve görüntü estetiği gibi disiplinlerdeki çalışmalarıyla tanınan akademisyen Levend Kılıç tarafından hazırlanan Avare Adımlarla Eskişehir literatürdeki bu eksiği gidermeye yönelik kayda değer bir çaba, bir vefa göstergesi niteliği taşıyor. Levend Kılıç, okuyanları bir keşif yolculuğuna çıkarıyor. Eskişehir’in Porsuk Çayı, kitapçıları, bisikletçileri, hamamları, köprüleri arasında sokak sokak dolaştırıyor. Bu keşif yolculuğuna Kılıç’ın objektifinden çıkan fotoğraflar eşlik ediyor. Avare Adımlarla Eskişehir, bir şehir tarihi çalışmasından veya gezi rehberinden çok daha fazlasını vadediyor
“Meri Çevik Simyonidis bu araştırmasıyla toplumsal bellekten yola çıkarak ve yaşayan tarihin izini sürerek büyük bir boşluğu dolduruyor. İstanbul’un ruhunu anlamak isteyen herkesin mutlaka başvurması gereken bir kitap.”
- Mario Levi
İstanbul kültür hayatı ve hafızalarda kalan Rum tatları…
- Tarabya’nın ünlü balıkçıları
- Beyoğlu’nun efkarlı meyhaneleri
- Adalar’ın sahil durakları
- Buzuki seslerinin sokaklara taştığı tavernalar
- Sırrı çözülemeyen profiterol
- Namı dünyaya yayılmış badem ezmesi
- Muhabbete muhabbet katan mezeler
- İştah kabartan yemekler
Kimi zamanla yok olmuş, kimi hala vazgeçilmez… Meri Çevik Simyonidis, İstanbulum, Tadım, Tuzum, Hayatım’da İstanbul’un yeme-içme ve eğlence sektörünün başrolündeki Rum kültürünü lezzet ekseninde değerlendiriyor ve bizleri nostaljik bir yolculuğa davet ediyor. Gece ve gündüz hayatının İstanbul belleğine kazınan tüm mekânları, tatları, simaları birinci ağızlardan yapılan söyleşilerle yeniden hayat buluyor. Kitapta yer alan her lezzet ustasının ayrı bir hikayesi, bizlerle paylaşacağı ayrı bir yemek tarifi var. Bu eşsiz tarifler de bu kültür mirasının bizlere düşen payı niteliğinde…
Sıkı bir İstanbul âşığının gezi notlarından ortaya çıkan İstanbul Bitmeden kitabı, tarihi yarımadayı doyasıya gezmek için belirlenen on dört farklı rotada eski İstanbul’un izlerini sürüyor... Yazar, onlarca kaynaktan derlediği bilgiler, fıkralar, anekdotlar, müzik, kitap ve yeme içme önerileri eşliğinde gezginleri Hellenistik döneme, Roma, Bizans, Osmanlı İmparatorluğu’na ve Cumhuriyet’in ilk yıllarına götürüyor... Süleymaniye Camisi’ni gezerken Mimar Sinan’ın camide nargilesiyle Kanuni’yi nasıl şaşırttığını, Edirnekapı’da dolaşırken Ayyaşlar Bayramı’nın bu semtte nasıl kutlandığını, Sarayburnu’ndan denize doğru bakarken bir zamanlar bu sulara demirleyen Struma gemisinin trajik hikâyesini öğrenecek ve daha pek çok noktada bu eşsiz şehrin güzelliklerini yeniden keşfedeceksiniz... İstanbul Bitmeden, modern hayatın çarpık kaosuna direnen son İstanbul’u kucaklamak isteyenler için bir çağrı...
"Ester Almelek’in yazıları beni yıllar öncesine götürdü. İstanbul’un, Paris’in, Venedik’in, Viyana’nın geçen yüzyılın ortalarındaki gizemli havasını yeniden içime doldurdum. Ester Almelek, bu kentlerin zengin tarihinin kalıntılarını, şimdiki kuşaklara ince bir duygusallıkla anlatmaya çalışmış. Kentlerin iz bırakan yanlarını romantik bir ressam gözüyle kağıda dökmüş. Anlattıklarından etkileniyorsunuz. İstanbul’un o kültür zenginliğinin, çok sesliliğin, hoşgörünün, birlikte yaşamanın özlemini duyuyorsunuz." -Hıfzı Topuz-
İstanbul, adına çok sayıda methiye düzülmüş, yüzlerce yıllık tarihiyle insanoğlunun kent algılamasını ve bilincini etkilemiş, büyük bir dünya kenti. Tarih boyunca dışındakilerin hevesle baktığı, fethiyle bir devrin sona ermesine yol açmış, ihanete uğramış ama ona her sığınanı bağrına basmış kadirşinas bir kent. Geçmişinden bugüne kadar hep bir kültür ve inanç mozaiği niteliği taşımış, birçok uygarlığa ve dine başkent olmuş İstanbul’un zengin bir folkloru olmasına karşın, bu birikim ne yazık ki bütün yönleriyle kitaplaşamamıştır. Elinizdeki kitap, devasa bir çalışma gerektiren bu iş için belki küçük bir adımdır, ama yaşama biçiminden beslenmeye, eğitimden inanışlara, kültür ve sanattan eğlenceye kadar ele aldığı birçok konu açısından bütünlüklü bir çalışmadır. Sadece eski İstanbul’u tanımak değil günümüzün İstanbulunu anlamak açısından da önemli bir yapıt olan "Bir Zamanların İstanbulu", yazarlarının da dediği gibi, sizi masal olmuş bir İstanbul’la tanıştıracak.
Zen Budist geleneğine göre boğa yaşam enerjisini, gerçeği ve eylemi simgeler. Ama, bir kere bulundu mu asla dizgin altına alınamaz. Özgür kalmalı ve sürekli ardından gidilmelidir. Bu kitap bir insanın kendini bulmada, gerçek doğasını keşfetmede hangi adımları atacağını göstermektedir. Bu kitap Leo Buscaglia’nın kendisini ve huzuru aramasını anlatmaktadır. Doğu’da unutulmaz bir yolculukta kişisel tatmini ararken iç ve dış keşifleri "boğanın yolunu" izlemekle kolaylaşmıştır. Bu duyarlı ve filozofça çekici kitapta Dr. Buscaglia yolunu bizimle paylaşmaktadır ama bunun "kendi" yolculuğu olduğunu ve sadece kendisine götürdüğünü sık sık hatırlatmaktadır. Her birimiz gerçek anlamı için kendi yolumuzu bulmalıyız.
"Gurbette, yabancı diyarlarda kalmış gibiyim; yerime, evime, membaıma dönmek arzusunun bir açlık gibi içimi bayılttığını duyuyorum. Aynı İstanbul’un içinde İstanbul’u arayarak ve artık bulamayacağımı pekiyi anlayarak hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum. Ben İstanbul’un, eski İstanbul’un, o şahsiyetli ve güzel İstanbul’un içyüzünü afacancasına tanıyan bir evladıydım; onu ben ne iyi anlardım... Sanki o da bana ayrıca, herkese yaptığından fazla yüreğini açardı. İşte ben bu pekiyi tanıdığım ve pek çok sevdiğim vücudu kaybettim. Ona yanıyorum, onun hasretini çekiyorum!" Refik Halid Karay, meşrutiyetin ilanından sonra İstanbul’un ve İstanbullunun hallerini anlattığı İstanbul’un Bir Yüzü’nde, alaturkalıktan alafrangalığa tebdil eden, eski âdet ve yaşayış tarzlarını muhafaza eden ve "eski" ile "yeni" arasında sıkışıp kalan farklı kesimlere mensup insanların yaşam tarzlarını ve kişilik özelliklerini usta kalemiyle gözler önüne seriyor.
Yayına Hazırlayan Aslıhan Karay Özdaş
Dizgi Nilgün Yavuz
Sayfa Tasarım Derya Balcı
Kapak Tasarım Şenol Alanbay
Redaksiyon Levent Çeviker
Sayfa Sayısı 200
Yol, sadece bir anı ya da gezi kitabı değil. Yol, aslında bir hayal kitabı. İstanbul’da yaşadıkları yoğun iş hayatlarını bırakarak, alışık oldukları konfor alanından çıkıp hayallerinin peşinden giden ve yelkenli tekneleriyle dünya turu yapan genç bir çiftin hikâyesi. Bu kitapta, sahip olunan başarı, güvence, maddi olanaklar ve hareketli bir sosyal hayat yerine bilinmeyene yelken açmanın heyecanını bulacaksınız. Bu kitapta, organik gıda reyonlarından alışveriş yapan bir kadının, patates bulamadığı zamanlarına tanık olacaksınız. Sabahları toplantısına geç kalmamak için iki çalar saate ve başında "dırdır" eden bir eşe ihtiyaç duyan bir adamın, üç gün uykusuz dümen başında nasıl kaldığına şaşıracaksınız. Dünyayı keşfetmek için yollara düşen ve sonunda asıl seyahati kendi içlerine yaptıklarını fark eden bir çiftin yolculuğuna tüm yalınlığıyla ortak olacaksınız. İşte tüm bu saydıklarımızı ve daha da fazlasını, müdürlükten miçoluğa terfi eden, manikürlü ellerden yelken eldivenlerine geçen bir kadının gözünden okumak istiyorsanız ne duruyorsunuz? Marmaris’ten başlayıp, batıya doğru ilerleyerek, 2 yıl 7 ay sonra Marmaris’e tüm dünyayı dolaşmış olarak dönen Ayça-Levent Kirişçioğlu’nun sürükleyici hikâyesine gelin siz de katılın! Hepinize iyi "Yol"culuklar...
Seyrine doyum olmayan bir İstanbul albümü…
Asitane, Deraliyye, Dar-ül hilâfet’il aliyye, Dar’üssaadet, Dersaadet, İslambol gibi pek çok ismi vardır İstanbul’un… Sayfaları çevirmekle bitmeyen bir kitap, seyrine doyum olmayan bir resimdir İstanbul.
Bu şehirde uygarlık tarihinin her anından, her bucağından kalıntılar, renkler vardır ve bugün de ilginç bir değişimin içindedir.
Sultanahmet Meydanı, Beyazıt, Bâbıâli, Beyoğlu, Pera, Tarlabaşı, Balat, Eyüp, Kumkapı ve Taksim’den yola çıkan İstanbul’dan Sayfalar sokaklarından meydanlarına, camilerinden mezarlıklarına, ulema semtlerinden eğlence mekânlarına, kütüphanelerinden meyhanelerine benzersiz bir İstanbul yolculuğu.
İlber Ortaylı; diliyle, tarihiyle, kültürüyle var olan eşsiz bir hazinenin, bir dünya başkentinin sayfalarını aralıyor.
Gezmek, bir zamanlar insan ve evren arasında var olan uyumu tekrar kurar. -Anatole France- Gündelik hayatın rutininden sıkıldınız. Şöyle tek başınıza kafa dinlemeye ya da sevdiklerinizle beraber dinlenmeye, eğlenmeye, kendinizi mavi sulara bırakmaya mı ihtiyacınız var? İster dinginlik arayan bir gezgin olun, ister adrenalin tutkunu bir maceraperest, tatile çıkmadan önce çantanıza bir tane Hayat Gezince Güzel - Sahilde atın. Şimdi keşiflerle dolu bir yolculuğa hazırsınız... Yıllardır CNN Türk’te Sahil Günlüğü ve Hayat Gezince Güzel programlarını hazırlayıp sunan Fatih Türkmenoğlu, bu kez Marmara, Ege ve Akdeniz sahillerini gezip görmek isteyenlere rehberlik ediyor. İstanbul’un kaçış noktalarından Trakya sahillerine, Ege’nin turizm cenneti merkezlerinden Akdeniz’in bakir koylarına kadar tüm sahil şeridini ‘nasıl gidilir’, ‘nerede kalınır’, ‘ne yapılır’, ‘ne yenir’ ve ‘ne alınır’ püf noktalarıyla anlatıyor. Türkmenoğlu’nun eğlenceli anlatımına fonda müzikler de eşlik ediyor.
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgiler içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayımlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia", "Karadeniz Kappadokia’sı", "lonia", "Lydia", "Troia", "Aiolis", "Bithynia", "Mysia", "Trakya", "Paphlagonia", "Phrygia", "Kappadokia" ve "Pisidia" adlı kitapları sunmuştu okurlara. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Pamphylia İsauria Lykaonia" Bu kitapta "Pamphylia İsauria Lykaonia"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgiler içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayımlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia", "Karadeniz Kappadokia’sı", "lonia", Lydia", "Troia", "Aiolis", "Bithynia", "Mysia", "Trakya", "Paphlagonia", "Phrygia" ve "Kappadokia" adlı kitapları sunmuştu okurlara. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Pisidia"... Bu kitapta "Pisidia"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgiler içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayımlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia", "Karadeniz Kappadokia’sı", "lonia", Lydia", "Troia", "Aiolis", "Bithynia", "Mysia", "Trakya", "Paphlagonia" ve "Phrygia" adlı kitapları sunmuştu okurlara. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Kappadokia"... Bu kitapta "Kappadokia"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Beyoğlu’suz olmazdı; şapkasız sokağa çıkmayan hanımlar, İngiliz kupon kumaşlı kostümleriyle Borsalino fötr şapkalı centilmenler; sosyeteden, tiyatrodan, müzikten, sinemadan, edebiyattan ünlüler; Saray Sineması’nda klasik müzik konserleri, Alkazar Sineması’nda siyah beyaz kovboylar ve Tarzan, İpek Sineması’nda Amber, Anna Karenina gibi romantik filmler, o güzel rüyalar çağı... Yeşilçam kaldırımlarındaki artistler ve onların acı tatlı bilinmeyen hikâyeleri... Cafe pastaneler; Lebon, Markiz, Baylan... Her türden barlar, Krepen Pasajı, Pano, Degüstasyon ve diğer meyhaneler, sosyetik gece kulüpleri... Sinema ve sahne yıldızları, aşklar, hayaller. Yükselen ve kayan yıldızlar... Toplumları değiştiren olaylar, müzikler, giyimler, saçlar... Peki; Biz nasıl bir toplumduk? Nasıl ve neden değiştik? Acı tatlı neler yaşadık? Bu kitabı okuduktan sonra Türkiye’deki her şeye daha farklı bakacaksınız...
Kitâbevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgiler içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayınlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia", "Karadeniz Kappadokia’sı", "Ionia", "Lydia", "Troia", "Aiolis", "Bithynia", "Mysia", "Paphlagonia" adlı kitapları sunmuştu okurlara. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Phrygia"... Bu kitapta "Phrygia"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Kitapevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgiler içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayınlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia", "Karadeniz Kappadokia’sı", "Ionia", "Lydia", "Troia", "Aiolis", "Bithynia" ve "Mysia" adlı kitapları sunmuştu okurlara. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Paphlagonia"... Bu kitapta "Paphlagonia"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgileri içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayınlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia" ve "Karadeniz Kappadokia’sı" adlı kitapları sunmuş okurlara. Elinizdeki kitap yeni aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Bithynia"... Bu kitapta "Ionai"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Son yıllarda küreselleşme olgusunun gündeme gelmesiyle ülkeler arasında bilimsel, ekonomik ve kültürel ilişkiler daha fazla önem kazanmaya başlamıştır. Ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde ülkelerin tüm özelliklerinin tanınması büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle dünya genelinde ülkeler coğrafyasına ayrı bir önem verilmeye başlanmıştır. Bu kitabın hazırlanmasında güdülen amaç da dünyayı ve ülkeleri tanıtmaya katkı sağlamaktır. Dünya Coğrafyası’nın işlenmesine kıtasal açıdan yaklaşılmış; kıtalar doğal, sosyal ve ekonomik özelliklerine göre bölgelere ayrılmış ve her bölgedeki ülkeler hakkında genel bilgiler verilmiştir. Ülkelerin kimlik kartlarında; kişi başına satınalma gücünü gösteren milli gelir, okuma yazma bilenlerin oranı, ortalama ömür, nüfus artışı, kent nüfusu ve çalışabilir nüfus oranları gibi veriler kullanılmıştır. Bundan amaç ilk bakışta ülkelerin sosyal ve ekonomik özellikleri hakkında bilgi edinmektir. Ayrıca ülkelerin gelişmelerinde sosyal, siyasal ve kültürel özelliklerin önemi vurgulanmış; ekonomik yönden ilerlemede doğal ortamla, yetişmiş insan gücü arasındaki ilişkilerin önemi belirtilmeye çalışılmıştır.
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgileri içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayınlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia", "Karadeniz Kappadokia’sı" ve "İonia" adlı kitapları sunmuştu okurlara. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Lydia"... Bu kitapta "Lydia"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgileri içeren ve görsellikle de zenginleştirilmiş bir dizi kitap yayınlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia", "Kilikia" ve "Karadeniz Kappadokia’sı" adlı kitapları sunmuş okurlara. Elinizdeki kitap yeni aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Ionia"... Bu kitapta "Ionai"nın tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
Kitabevimiz, tarihsel kalıntılara meraklı, bu kalıntıların bulunduğu yöreleri gezmeyi seven okurlarımız için özetlenmiş, yol gösterici bilgileri içeren ve girsellikle de zenginleştirilmiş, bir dizi kitap yayınlama projesini "Karia" adlı kitapla hayata geçirmiş, ardından da "Lykia" adlı yapıtı sunmuştu okurlarına. Elinizdeki kitap yine aynı yazarın, Bilge Umar’ın bir çalışması: "Karadeniz Kappadokia’sı (Pontos)"... Bu kitapta "Karadeniz Kappadokia’sı"nun tarihsel süreç içindeki serüvenine, yine güvenilir bilgi ve yorumlar ışığında tanık olacaksınız...
"Güneybatı Anadolu’da Teke Yarımadası olarak bildiğimiz bölge, Anadolu’nun ilk uygarlık dönemlerinde Likya Bölgesi olarak biliniyor. Likyalıların ilk uygarlıklarını sundukları bu bölgede, günümüzde Köyceğiz, Dalyan, Ortaca, Dalaman, Göcek, Fethiye, Patara, Kalkan, Kaş, Kekova, Demre, Finike, Kumluca, Tekirova gibi yerleşimler kıyı kesimini oluştururken, Elmalı, Seki, Gölhisar, Çameli, Dirmil, kuzeyindeki yerleşimleri oluşturmaktadır. "ANADOLU UYGARLIKLARI" adlı yapıtında, Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal, "Kara ile Pamphylia arasında kalan kıyı kesimi Lykia Bölgesi’dir ve burada görülen kalıntılar, Anadolu topraklarının en ilginç antik buluntularını oluştururlar. M.Ö. 5. ve 4. yüzyıldan kalan anıtlar bölgede Helenistik ve Roma çağı yapıları, mezarlar ve tapınaklarla birlikte yer alırlar. Ören yerleri çok kez zengin doğal güzelliklere de sahiptir. Özellikle M.Ö. 5 yüzyıldan Roma Çağı’na değin tarihlenen, çeşitli tiplerdeki kaya mezarları büyüleyici niteliktedir." sözleri ile bölgenin önemini vurgulamaktadır."
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.