Doğduğumuzda Bizim için yaptırdığı sandıklara Gümüş aynalar Lacivert taşlar Ve Halep’ten kaçak gelen kumaşlar Dolduran annemiz Bir zaman sonra Bizi koyup o sandıklara Yol Rüzgâr Ve konakları fısıldayacaktı kulağımıza. Yalnız kalmayalım diye karanlıkta Çocukluğumuzu ekleyecek Avunmamızı isteyecekti O çocuklukla. Sırtımızdan jiletle akıtılan kanın Karıştığı uzun ırmağa Bırakıldığımızda Annemiz bu kadarını istemezdi Bu yüzden O uyurken Uzaklaştık Diyorduk sulara.
Elbette gül bahçeleri gömülü kalbimizde.
Paslanmış beşiklere yaslanıp açan
iİatçı güllerden bir neşe.
Her gece kandil dedi biri Her gece kandil Ve hasrete daha çok var. Neyi duymaktayız biz? Dün oturduğumuz avluda Siyah olan gül Bugün açmış ruhunu Ve bir şey göstermektedir. Sular bir şey göstermektedir Kuşların gülleri geçip kokan nefesi Sesi Senin soluğun olmaktadır hâlâ. Buradaki her günahı temizledi Senin güllere bakman. Senin isteğin göğün katında tartıldı. Bir melekten söz ederken Şehir çok siyah. Budur meleği yükselten belki de dedim Meleği yükselten ve kanatlarını kelimelere açan Şehrin siyah oluşudur.
Sessiz bir törenle iç geçirme arasında duran yerde gömdüm onları. ölü oğullar. kurban hepsi. sanki onlara, kurban oluşlarını hatırlatmak için var yeryüzü. yüzleşiyoruz. sızlanmaya başlayan bir çırpınmada “yeter” diyorum. “gidin ve öldürmeyin”
“Onlar dağın ardındakiler. Sözlerinden önce çığlıkları ulaşanlar. Kim oldukları, neye inandıkları bilinmiyor. Görünmez bir güç olarak oradan buraya etki ediyorlar. Adları telaffuz edilse de kim oldukları bilinmiyor. Hepsi buralı, hepsi bizden, binlerce silahlı kadın ve erkek. Dağı mesken tutmuş, hakikatin bildiğimizden farklı olduğunu iddia ediyorlar. Kendi yayınları, medyaları, sivil güçleri var.
Neden dağa çıktılar, neden dağda yaşadılar, dönenler neden döndü ve kalanlar neden hâlâ orada? Bu soruların cevabını almak için önce doğduğum topraklara, yüzlerce evladını kaybetmiş komşu köylere, şehirlere, sonra çoğunluğu için daha büyük bir acı, bir sürgün olan Avrupa’ya gittim. Dağa çıkmış, çatışmalara katılmış, yakalanmış ya da teslim olmuş, cezaevinde yıllarını geçirmiş kişilerle konuştum.
Ve dağın ardına duyduğum büyük merakla bir bayram günü Kandil’e gittim.
Bir masal dağı olmayan, istersek ulaşmamız mümkün olan o dağın ardına bakmaya çalıştım. Anlatılanların içine girmeden sorunun anlaşılmasının ve dahi çözülmesinin mümkün olmadığını gördüm. Yaşananlar her ne idiyse, bu geçen yıllar boyunca Kürt, Türk her kim incindiyse ancak birbirimizi anlamakla iyileştirebiliriz yaralarımızı.”
Heves
Aşktır – Henüz - Yıldızlara Çıkar - Seninle Aramızda - Orada Olsaydım - Buzulların Sesi - Kar Kristalleri – İz – Ay - Kainatın Bildiği – Soluğun - Öyle Şaşırdım Kirazlara- Bana Bir Şey Söyle – Ateşten- Bakış
Bekleyiş
Sahiden – Geldiğinde - Beni Bıraktın - Eski Bir Yüz - Yıldız Soyundan Bir Çiçek - Dağ Geçitleri - Sonrası Yok - Sen Uyurken - Kar Yağıyor - Uzağa Gitmiştin - Bekleyiş Mavisi - Yıldız Kümeleri - Gidilmemiş Her Yer - Bozkırda – Bekledim - Gecenin Teni – Uğultu – Zaten – Uzak – Ellerin – Adımların - Senin Gittiğin An - Hangi Sözler - Gökyüzünden Önce - Şairin Rüyası – Yalnız - O Gün Hiç Ağlamadım - Rüyaların Hayatı - Gelmedin – Sesleniş – Tepeler - Doğuya mı Batıya mı? - - Taşın Sürüp Giden Uğultusu
Kırgınlık
Ufuk Çizgisi - Hevesin Kanatları – Sitem – Yanılgı - Senin Olduğun Günler - Senin MedCezirin – Acı - Daha Başlarken- Seyrelen – Mühür - Dünyayı Yaraladın - Yalnızlıktan Daha Fazla - Yıkılan Dağlar Sevgilim – Sayıklama - Acı Ülke - Kalbin Dönmeyişi - Sen - Kalp Kırılması - Güz Ormanı – Gurur- Yara Defterleri - Kıyının Bilgisi - Uçurumlara Seslenir - Gittiğin Gece - Zor Olan - Kalbim Kalmış- Ört Üstümü – Duydum
Kabulleniş
Geçmişin Yükü – Gidişin – Hançer - Yolumu Ayırdım - Bozkırın Aklı - Aşk Bitti – Suskun - Bir Veda - Gökyüzümü Ayırdım – Zannettim - Kendimden Başlıyorum – Beyhude - Sana Veda- İyilik Kayası - Bu Karlı Gecede - Aşk Zamanla - Aşk Bizden Öncedir
Bu tersine miraçtaGökyüzüne bakanBütün ölülerdenÇokuz.Yolumuzda peygamberler,Oğulları katilVe kurban.Hepsiyle selamlaştık.
Belli ki bir ağıtçıyım ben,Karanlık çöktüğündeDağların ötesindeKimi ansam bakıyor bana acıyla.
Bu bir ağıtsaAğlamak henüz başlamadı
İçindekiler;
Bu site Ticimax® Gelişmiş E-Ticaret sistemleri ile hazırlanmıştır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.