Edmondo De Amicis’in dünyaca ünlü romanı Cuore/Çocuk Kalbi, yalnızca çocuklara değil, yetişkinlere de yurt ve ulus sevgisi, insan ve doğa sevgisi, dostluk, arkadaşlık duyguları vermeye çalışan bir dünya klasiği, bir başyapıt.


Basım Ayı/Yılı : 8/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 328
Ağırlık : 328
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺300,00

La Fontaine, 1650’lerin ortalarından sonra soylularla tanışmak, onlara şiirlerini beğendirmek için çabaladı. Ancak şiirleriyle başarılı bir görünüm çizemedi. Bazı soyluların saraylarında yaşamını sürdürürken halk edebiyatına yöneldi. O döneme dek yazıya dökülmemiş, halk arasında sözlü olarak anlatılan masalları derledi. İlk masal kitabı 1668 yılında yayınlandı. Masalların yanında şiirler, oyunlar ve öyküler de yazdı. En ilgi çekici kitabı Kontes, bir öykü kitabıydı. Bu öykülerde bencilliği, duygusallığı, sevgiyi ele aldı, yorumladı. Gerçek dünya ile düş dünyasını karşılaştırdı. La Fontaine’in masal derlemelerinden sonra birçok yazar, halk edebiyatı incelemelerine başladı, bu alanda yayınlanan eserler artmaya başladı. La Fontaine’in şiirlerinde ve masallarında insancıllık (hümanizm) açık olarak yer aldı. Şiirlerinin ise 19. Yüzyıl’ın Saf Şiir, Simgesel Şiir ‘Sembolist Şiir, anlayışına yol gösterdiği öne sürüldü. Yazar, ölene dek ömrünün yaklaşık son otuz yılını soylulara sığınarak, onların konaklarında geçirdi. Soyluların hoşlanacağı türde yazmaya çalıştı.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 390
Ağırlık : 390
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

1700’lü yıllarda dünya büyük ölçüde tanınmış, henüz bilinmeyen küçük adalar da bulunmaya başlanmıştı. Bu küçük adalardan birine, ünlü Korsan Flint, büyük definesini gizledi. Definenin haritası, Jim Hawkins adlı gencin eline geçti. Macera başladı.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 214
Ağırlık : 214
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺180,00

Hans Christian Andersen, 1805 yılında Danimarka’da doğdu. Babası Napolyon’un ordularında savaşlara katılmış bir askerdi. Askerlikten ayrıldıktan sonra ayakkabı tamirciliği yapmaya başlamıştı. Hayal gücü oldukça gelişmiş bir adamdı. Oğlu Hans’a, on dört yaşına gelene dek her fırsatta masallar, öyküler anlattı. Küçük Hans da babası gibi bir şeyler anlatmayı, canlandırma yapmayı seviyordu. On dört yaşından sonra tiyatro oyuncusu olmaya karar verdi. Bir süre Kopenhag tiyatrosunda dans etmeye, koroda şarkı söylemeye, oyun yazarlığı yapmaya çalıştı. Tiyatro müdürü Jones Collin kendisine, eğitimini tamamlaması, en azından liseyi bitirmesi önerisinde bulundu. Onu Slagelse Lisesi’ne yazdırdı. Genç Hans, ilk şiirini 1827 yılında o okulda yazdı. Tanrıbilim ve felsefe sınavlarını başarıyla verdikten sonra Avrupa gezisine çıktı. Gezmeyi çok seviyordu. Gezi anılarını ve bazı romanlar yazdı. Ama asıl yazar olarak başarısını yazdığı masallarla elde etti. Küçüklüğünden beri masallara ilgisi vardı. Dinlemeyi de anlatmayı da seviyordu. 1835 yılında yazmaya başladığı masalları, 1872 yılına dek yazdı. Masallar, dünya klasikleri arasında yer alırken, yazar masallarıyla oldukça ün kazandı. Hügo, Dickens ve Wagner’le tanıştı. Onlarla dostluk kurdu. “Yaşamım, güzel bir masal gibi geçti,” diyen Andersen, 1875 yılında yaşamdan ayrıldığında ardında birbirinden güzel birçok masal bıraktı. Sağlığında kendi ülkesinde heykeli dikilmiş ve heykelini görmüştü.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 393
Ağırlık : 393
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

Charles Perrault (1628-1703), Paris’te doğdu, Paris’te yaşadı. Fransız Akademisi’nde eğitin aldıktan sonra ilk kitabı, Büyük Louis Dönemi’ni yazdı. Bu eserle eskiler-yeniler tartışmasının başlamasına neden oldu. Ardından büyükler için birkaç kitap daha yazdıysa da, yazarlıkta asıl ününü çocuklar için yazdığı halk masallarından derlediği Masallar adlı kitapla yakaladı. Perrault’un masallarda vermek istediği bakış açısı, günümüz insan hakları anlayışına uygun düşmüyordu. Masallarda erkekler güçlü ve egemen, kadınlar boyun eğen, eve kapanan kimseler olarak gösteriliyordu. Çocuklar söz dinleyen, uysal, büyüklerin her dediğini yapan türler olarak yetişsin isteniyordu. Günümüzde ise kadın-erkek eşitliği söz konusu. Çocuklar ise düşüncelerini sergileyen, araştıran, sorgulayan, düş gücünü geliştiren, etkin kimseler olarak yetişsin isteniyor. Perrault, yazdığı Masallar kitabıyla Avrupa ülkelerinde bir çığır açtı. Halk masalları derlenmeye, art arda yayınlanmaya başladı.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 383
Ağırlık : 383
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

Ezop (Aisopos), birçok İlk Çağ bilim ya da sanat insanı gibi bir Anadolu insanıdır. Dünyanın en büyük edebiyat eseri İlyada yazarı Homeros, tarihin babası Herodot, hekimlerin büyüğü Hipokrat da birer Anadolu insanıydı. Milattan Önce Sekizinci- Yedinci yüzyıllar arasında ( MÖ. 620-560) yaşadığı sanılıyor. Doğum yerinin günümüzdeki Sivrihisar olduğu sanılıyor. Ezop’un doğduğu yıllarda o bölgede Frigler yaşıyordu. Ezop iyi bir eğitim alarak büyüdü. Gençliğinde Eski Yunanlılarla Frigyalıların yaptığı bir savaşa Frigya askeri olarak katıldı. Esir düştü. Yunanistan’a götürüldü. İadmon adlı biri tarafından köle olarak satın alındı. İadmon, kölesinin okuryazar, bilgili biri olduğunu anlayınca onu çocuklarının öğretmeni olarak kullanmaya başladı. Ezop çocuklara öğretmenlik yapmayı, onlara masallar anlatmayı seviyordu. Zamanla efendisinin çocuklarına anlattığı masallar çevresinde duyulmaya, ağızdan ağıza anlatılmaya başlandı. Böylece masallar yayıldı. Kiliselerin çok kullandığı Ezop masalları, ilk kez Yunanlı bir papaz olan Planudes tarafından derlenmiş, bir kitap olarak düzenlenmiş, Ezop’un Hayatı adıyla yayınlanmıştır. Ezop’tan günümüze masallarından başka çok çok sayıda heykel ve büst ile ünlü ressamlar Velasquez ile Goya tarafından yapılan iki tablo başta olmak üzere birçok tablo kaldı.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 414
Ağırlık : 414
En / Boy : 13 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

İnsanoğlu konuşmayı öğrendiğinden beri, kendisini daha iyi anlatmaya, düşündüğünü daha etkili duyurmaya çaba harcadı. Anlatılmak isteneni daha iyi ve daha etkili anlatmanın yolu, araya uygun bir fıkra sıkıştırmaktır. Fıkra, bir olayı, bir konuyu, bir düşünceyi en kısa, en özlü biçimde, güldürerek, eğlendirerek anlatma biçimidir. Her dilin, her toplumun fıkraları vardır. Ancak, fıkra deyince akla ilk gelen bir Anadolu insanı olan Nasrettin Hoca gelir. Yüzyıllar içinde Nasrettin Hoca fıkraları dilden dile yayılır. Zenginleşir. Çarpıcı biçimini alırlar. İlk Nasrettin Hoca Fıkraları 1700’lerin başında yazıya dökülür. Ne yazık ki yazılı ilk Nasrettin Hoca fıkraları, dilimizin en önemli başyapıtlarından Dede Korkut Öyküleri gibi Almanya’da bulunur. Daha acısı kendi dilimizin bu iki başyapıtı, Almanca baskısından dilimize çevrilir. Nasrettin Hoca fıkraları hakkında Cumhuriyet’e doru ve Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra birçok eser yazıldı. Hoca’nın beş yüzü aşkın fıkrası derlendi. Bu fıkralardan hangisi gerçekten Hoca ile ilgili, hangisi ekleme, ayırmak zor. Halk hoşlandığı hemen her fıkrayı Hoca’nın başından geçmiş gibi anlatmış.


Basım Ayı/Yılı : 6/2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 352
Ağırlık : 352
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

Türk Edebiyatı’nda Halk Masalları derleyicisi olarak Eflatun Cem Güney ile Naki Tezel, öne çıkan adlardır. “Türk Edebiyatı’nı inceledikçe, ben halkımızın masallarında ve hikâyelerinde, fıkralarında, ‘baskıya karşı direnme eğilimi gördüm… Masalın, mizah hikâyelerinden daha çok düşündürdüğünü anladım,’ diyor Aziz Nesin. Çoğu ülkelerin yazını (edebiyatı), masaldan doğmuştur. Başta Eski Yunan’ı düşünün: İsa’dan önceki Beşinci Yüzyıl Atina’sının büyük tragedya yazarları, Homeros’un masallarından aldıkları parçaları işlemişler; Vergilius, Latinler için bir masal uydurmak zorunu duymuş, o koca Enéid’i yazmış; sonraki Avrupalı uluslar da folklor ürünlerini, efsanelerini değerlendirmişler. Sözgelişi Hamlet, Kral Lear, Faust… orta malı masallardan çıkarılmış başyapıtlardır.” -Seyit. K. Karaalioğlu, Türk Edebiyatı Tarihi -1, İnlılâp ve Aka Kitabevleri. Olağanüstü olayların yaşanması, özellikle çocuklarda düş gücünü geliştirir. Bu yönden masallar çocuklar için çok önemlidir. Keloğlan, masallarında tartışmasız karşımıza yoksul bir delikanlı olarak çıkar. Bütün güçlüklere devlet gücüyle, silah gücüyle, kaba güçle değil, aklıyla karşı durur. Yılmaz. Boyun eğmez. Haksızlıkların üstüne yürür. Yazıya dökülen Keloğlan masalları Türk sinemasında, tiyatrosunda da kendisine geniş yer buldu. 1961 yılında Türk Ticaret Bankası kurduğu çocuk tiyatrosuna Keloğlan Çocuk Tiyatrosu adını verdi.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 369
Ağırlık : 369
En / Boy : 12,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

Elinizdeki Balzac’ın başyapıtlarından biri sayılan bu kitap, okuyan pek çok kişi tarafından umutsuz bir aşk romanı olarak nitelendirilse de, içerisinde dönemin getirdiği hızlı dönüşüme dair sosyolojik bir inceleme ve eleştiri de barındırmaktadır. Kitap, 1809-1835 yılları arasında geçmekte olup, Fransız İhtilali sonrasındaki toplumsal ve siyasi karışıklıklar olay örgüsüne yedirilmiştir. Kitabın cinsiyet ve sınıf katmanlarının katı olarak ayrıldığı erkek egemen bir toplumda kaleme alındığını ve o dönemin şartlarıyla değerlendirilmesi gerektiğini hatırlatmak isteriz. Son olarak George Santana’ya atfedilen “Geçmişlerini unutanlar, onu tekrarlamaya mahkûmdurlar,” sözünü buraya ekleyip, iki yüzyıl öncesinde geçen bu aşk romanını, yayına hazırlarken keyifle okuyacağınızı umut ediyoruz.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 277
Ağırlık : 277
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺70,00

Bir yerde okumuştum… Şöyle yazıyordu; “Yazmak sana iyi geliyorsa, yazmaya devam et.” Burhan Acar


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 103
Ağırlık : 103
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺70,00

Sözlü Edebiyat Dönemi’nden beri dilimizde var olan maniler, halk şiirimizin en küçük birimleridir. Mânâ/anlam demek olan maniler, anonimdir. Halkın ortak sorunlarını, özlemlerini, sevgilerini dile getirirler. Alışılmış olan mani türü dört dizeden oluşur. Her dize yedi hecelidir. Eskiden sevenler, sevilenler, sevgilerini manilerle dile getirirlerdi. Bugün de biz getirelim. Gelecekte de yeni kuşaklar getirsin. Maniler yaşasın...
Niçin çıktın a bülbül
Dalımdaki asmaya
Ben yârimden vazgeçmem
Götürseler asmaya!


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 136
Ağırlık : 136
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

Muazzez’in varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi; fakat onun yokluğu müthişti.” Sabahattin Ali, 1937 yılında kaleme aldığı bu ilk romanında; bürokrasi ve eşrafın ezdiği halkın içinde yaşanan, kısa ama insanı kor gibi yakan bir aşkı işler… Berna Moran’ın, ‘öncü bir yapıt’ diye nitelendirdiği Kuyucaklı Yusuf, çok insan için Sabahattin Ali’nin başyapıtıdır.


Basım Ayı/Yılı : 2023
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 243
Ağırlık : 243
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺160,00

20. yüzyılın başlarında; açlık, sefalet, sıtma vb. hastalıkların yanında cehaletin en koyu karanlığının ezdiği bir ülke olan Finlandiya; bugün, eğitim, ekonomik rekabet, sivil özgürlükler, yaşam kalitesi ve insani gelişim gibi birçok uluslararası değerlendirme ölçütlerinde lider konumdadır. Bu kitap; başını Snelman’ın çektiği bir avuç aydının, 1800’lü yılların sonlarında ülkenin içinde bulunduğu durumdan kurtuluşunun, cehaletle savaşmaktan geçtiği gerçeğinden hareketle başlattıkları aydınlanma savaşının destanıdır. Bu kitap; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de oldukça etkilendiği ve özellikle askeri okullarda müfredata eklenmesini istediği kitaptır.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 119
Ağırlık : 119
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺125,00

Dereye bir hüzün çökmüştü. Necmiye dokunsan ağlayacak gibiydi. Mahmut’u desen ondan beter. Üzgün bir sesle sordu: “Hacı buraya beni okula gönderin demek için mi gelmiş?” “Evet, ‘beni de okula gitmek istiyorum’ diyor.” Ağzı bir karış açık kaldı: “Okulu nereden biliyor ki?” “Gaspır Memiş’in oğlu Salih söylemiş. Beraber davar güdüyorlar ya.” “Ne demiş?” “Ne diyecek, ‘babam beni okula gönderiyor, seni göndermiyorlar mı’ demiş.” Necmiye kızıverdi: “Hay deli oğlan, konuşacak başka bir şey bulamamış mı?” Mahmut’un sözü boğazında düğümlendi: “Çocuk işte.” Necmiye’nin canı sıkıldı. Başka bir şey demeden pınarın başına döndü; helkeleri doldurup ‘Allah ufaklıklar uyanmasaydı,’ diye içinde bir kaygıyla evin yolunu tuttu. Elinde helkelerle hiç mola vermeden yokuşu tırmandı ve kolları koparak soluk soluğa eve geldi ama canı çıktı.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 289
Ağırlık : 289
En / Boy : 11,5 / 19
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺225,00

İlkokulu bitirdiğim senenin güz aylarıydı. Babam kasabaya gitmişti. Şehirde Dağ Arası köyünde oturan büyük amcamı görmüş. İki kardeş konuşup birbirlerine hal hatır sorduktan sonra amcam, davarlarını gütmem için babamdan beni istemiş. Kendi çoban oğlu askere gidince davar çobansız kalmış. Amcam da babama: ‘Biliyor musun, oğlan askere gitti; bizim davar çobansız kaldı. Duran Ali’yi sal da oğlan askerden gelene kadar davarı gütsün, hem evden uzakta biraz açılır hem de emeğinin karşılığını veririm, eline üç beş kuruş para geçer’ demiş. Babam bu haberi verdi ve yüzüme baktı: “Emmingilin davarını güder misin?” “Güderim,” dedim. Düşüncem; amcamın dediği gibi evden uzakta kendi başıma bir iş yapmak ve amcam verirse üç beş kuruş da para kazanmaktı. Üstelik Dağ Arası, çok yabancım olan bir yer de değildi; az çok biliyordum. Daha önce, anamla bir iki kez Dağ Arası köyüne amcamları ziyarete gitmiştik.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 148
Ağırlık : 148
En / Boy : 11,5 / 19,5
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺115,00

Kafka’yı anımsarken; “Ocak 2020 tarihinde Çin’in Wuhan kentinde bir salgın başlar. İlk bakışta bir zoonoz (hayvan bağımlı) olduğunu zannettiğimiz bilahare SARS-CoV-2 adı verilen bir Coronavirus bu salgına sebep olmuştur. Klasik olarak hayvan ve coğrafya bağımlı virüsler pandemi yapmaz. Haftalar ilerlediğinde burada bir şeylerin farklı olduğu anlaşılır. Bu Coronavirus yarasa kaynaklı akrabalarından çok farklıdır; bu çok büyük davranış farkı ise hepi topu beş amino asitlik bir eklentiye bağlanır. Franz Kafka (1883-1924) sosyal ve bürokratik otoritelerin insanı kendisine ne denli yabancılaştırabileceğini betimlemiştir. Bu durum İngiliz dilinde “Kafkaesque” terimi ile anlatılır; yani insanın kendisini suçlu hissettiği, muhakeme yeteneğini ve oryantasyonunu yitirdiği bir durumdur... Dilimizde ise kadim “mankurt” terimi bu durumu anlatır. Mankurt’laştırmak insanı bilinçsiz bir köle haline getirmektir.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 77
Ağırlık : 77
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺60,00

Dostoyevski’nin bu tüm dünyada en çok okunan romanında adalet mekanizmasını eleştiren suç ve ceza etrafında döner. Toplumsal yapı gelecek vaat eden, nitelikli insanı; toplum düşmanı, kötü insanlara karşı koruyamaz hatta ona ezdirir. Her açıdan toplumu sömüren, kanını emen, kötü insanlara karşı “düzen/idare” hiçbir şey yapmaz. Oysa bunun cezalandırılması toplum yararınadır. Dostoyevski tam da burada gelecek vaat eden Raskolnikov’a tefeci, toplum düşmanı kadını öldürtür. Peki, bu halde adalet yine de Raskolnikov’u cezalandıracak mıdır? “Namuslu olmak sizi diğer insanlardan üstün yapmaz, övünme hakkını vermez, zaten herkes yaşadığı sürece namuslu olmak zorundadır.” “Burada insanın en ağrına giden ne biliyor musun? Onların yalan söylemeleri değil; yalan her zaman bağışlanabilir; tatlı bir şeydir çünkü yalan, insanı önünde sonunda gerçeğe götürür. Burada insanın ağrına giden şey, onların yalan söylemeleri değil, söyledikleri yalana kendilerinin de inanmaları.”


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 559
Ağırlık : 559
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺375,00

Paris’in yer altı dünyasında geçen bir dedektif öyküsüne dayanan roman, aynı zamanda Paris halkının yaşamının da bir destanıydı... Direnişçilerin safında yer alan Küçük Gavroş’un serüvenini kolay kolay unutamayacaksınız. Bu romanda bir toplumun çöküş yıllarını yaşarken, o toplumun içindeki diriliş tohumlarının yeşerdiğini de göreceksiniz. Gizem ve esrarengiz hava yaratmakta usta olan Hugo’nun Sefiller’i dünyada en çok dile çevrilen ve hala en fazla okunan romanlar arasındadır.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 400
Ağırlık : 400
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺275,00

İki Kere Ölmek Özgül Ilıcak’ın ilk romanı... Bir dönemin tanıklığı... Varoluş Mücadeleleriyle, direnişleriyle, günlük yaşamlarıyla, kavgalarıyla, aşklarıyla... Kadını erkeği, genci yaşlısıyla... Mücahidi esnafı, meyhanecisi kahvecisiyle... O dönem Lefkoşa’sının buram buram tarih kokan evleri, sokakları, insanlarıyla... 20 Temmuz 1974’ün coşkusuyla, 1983’ün devletleşme coşkusuyla... 1958 – 1986 yıllarının Kıbrıs Türkleriyle...


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 278
Ağırlık : 278
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺210,00

Özel bir eğitim kurumu felsefe öğretmeni ile özel bir şirket Ar-Ge çalışanının, tatil beldesi Fethiye Ölüdeniz’de Platon’un Şölen kitabını mitolojik açıklamalarla okumaları, platonik ve çağdaş aşkı tartışmalarını anlatıyor “Şölen’deki Aşk” romanı. Özellikle İznik, Fethiye, Xantos, Leteon, Patara gibi ören yerlerine yapılan geziler, eskiçağ ile günümüzü yansıtan betimlemelerin yer aldığı anlatı; Platon felsefesi, felsefe mitoloji ilişkisi ve aşk bağlamında okurun ilgisine sunuluyor. “-Zeus insanları sevmez, hatta onların yok olmaları için ateşi ellerinden bile alıp bir kayın ormanında saklar. Prometheus durumu anladığında, ateşi kamışlara doldurup, insanlara taşır. Ateş olmadan insanlar yok olacaktır çünkü. Zeus, bunu yapanın Prometheus olduğunu anladığında da onu Kafkasya’da bir kayaya zincirletir. O zaman Zeus, insanlara bir bela yaratmayı düşünür. Denizden çıkan balçığı kadın biçimine sokar, Olimpos’ta yaşayan tanrılar gelip bu balçığa kendi özelliklerini üflemeye başlarlar. Kadın yaratılır. - Ne? İnsanlığa bela olarak kadın mı yaratılır? - Üzgünüm. Yüce Zeus, insanlığa ceza olarak kadını yaratır. “O kadın ki hiçbir erkek onunla mutlu olamaz, en iyisi bile erkeğin yaşama isteğini yok eder” der Hesiodos. - Esen, bu gerçek mi?”.


Basım Ayı/Yılı : 2022
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 121
Ağırlık : 121
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺115,00

Jules Verne, tüm dünyada eserleri en çok yabancı dile çevrilen ikinci yazardır. Öyle ki İki Yıl Okul Tatili, 1875 yılında Osmanlıca olarak da yayınlanmıştır. Issız bir adaya düşen on beş küçük ‘Robinson Crusoe’nun hayatta kalma macerası, günümüz çocukların da rehberi olmaya devam etmektedir.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 261
Ağırlık : 261
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺200,00

Charles Dickens, 1812-1870 yılları arasında yaşadı. Gerçekçi Edebiyat Akımı ile yazdığı romanlar, oyunlar, dünya çapında çok sevildi. İki yüz yıla yakın bir süredir ilgiyle okunuyor.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 343
Ağırlık : 343
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺225,00

Modern kent, insan ile tabiat arasında çekilmiş bir engeldir; bu engel beton ve demirden inşa edilmiş. Tabiattan insanı koparan engel, aynı zamanda kozmolojik sırlardan, tabii güzelliklerden, manevî erdemlerden, kısaca hayatın kaynağı olan Allah’tan da radikal bir biçimde koparıp ayırmaktadır. Geleneksel şehirler, uyum ve barış halinde oldukları kozmolojik düzen ve tabiatın manevî hakikati gibi gerçekten zengin bir çeşitliliğe sahiptirler. Kent ise eritici bir kazan gibi her şeyi homojenleştiriyor, farklılıkları ve beşeri zenginlikleri yok ediyor... Kırlangıcın havada uçarken, suya gagasını değdirip birer yudum içmesi gibi lisan-ı hâl’den, kâl’e dökülünce kısırlaşan kelimelerimle; medeniyet tasavvurumuz ve şehirlerimizin bugün’den yarın’a geçişinin, mümkün olduğu kadar ârızasız, buhransız ve asilâne olmasının değerlerini ortaya koyan düşüncelerimi dağınık cümlelerimle dile getirmeye çalıştım. Metanın işlevi ve kullanım değerlerinden çok reklamının belirleyici olduğu fersûde, yıpranmış ve güzelliğini yitirmiş dağınık hayat tarzımızdan dolayı da ‘dağınık’ olan bu yazdıklarım ciddiye alınır mı, geçici izler bırakır mı bilmem? Zamana karşı dayanaksız çıkanlara ben merhamet göstermedim. Kendini bilme hâlinden hisseme düşenler de ömrümün geride kalan aksâmı için en büyük teselli ve hüsn-i şehâdet hükmündedir.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı :
Sayfa Sayısı : 322
Ağırlık : 322
En / Boy : 13,5 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺210,00

“Ünlü İtalyan yazarı Pavese, “acının düzenli vuruşları başladı,” der. Şiirin teşekkül süreci için belki de söylenebilecek en kuşatıcı cümle… Çünkü şiir, acıyı ve hazzı aşıp dili sonsuzluğun uçsuz bucaksızlığına yükseltir. Bu yükseliş aynı zamanda, dâhilî olanla, haricî gerçekliğin sözün lirik yüceliğinde örtüşmesidir. Bir başka deyişle, duyusal gerçekliğin ötesindeki hayatın şiirle kucaklaşmasıdır. Bu ise, şiirin sezgisel ve oluşturulması bağlamında köklerinin daha derinlerde olması demektir. Şiir yazmak bir bakıma, sadece nesnelliğin sathî yanını değil, nesne-metafizik yırtığını diken bir düzeyde dünyayla karşı karşıya kalıştır. Bir başka deyişle, şiirsel teşekkül, bilinci yoğunlaşmış insanda nesnel dünya ile fizikötesi dünyanın karşılaşmasıdır. Şiirin teşekkül süreci bir bakıma, yeni anlamlara açılan bir “vecd” halidir. Daha açık bir ifadeyle, şairin kreasyon eylemi hem kendi dünyasıyla hem de metafizik dünyayla buluşmasıdır.”


Basım Ayı/Yılı : 2020
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 111
Ağırlık : 111
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺110,00

Edirne’de sıradan bir ölüm; ölen insanın kütüphanesinden çıkan sararmış mektuplar… Sararmış mektuplarda yazılan, ‘Seni yeryüzündeki tüm laleler sayısınca seven Murat,’ cümlesiyle anlatılan bir aşk ve o aşkın sembolü olan, Edirne’nin, tarihi ve kültürel mekânlarında gizlenmiş bir emanet… Bu mektupların bir araya getirdiği iki isim; İbrahim ve Tulip… Balkan Savaşlarının yakıcı zamanlarında Martina ve Murat’ın yarım kalan aşklarının acısıyla büyüyen; umudun, aşkın hikâyesi…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 222
Ağırlık : 222
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺165,00

Bir kahramandır Alice. Eleştirir, yargılar, sorgular, burnunu sokar, icat çıkarır. Eskilerin “Başımıza icat çıkarma!”, “Eski köye yeni adet getirme!” anlayışını yıkan ünlü eser, güncelliğini korumayı sürdürüyor.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 159
Ağırlık : 159
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺140,00

Yirmi beş -rakamla da 25- günde yazılan bir kitap Kumarbaz… Öyle ki dikkatli bir okur, kimi yerlerdeki çelişkileri çok rahat görür. Buna karşın Dostoyevski, tıpkı Suç ve Ceza’da olduğu gibi; roman kahramanında somutlaştırdığı çarpıcı psikolojik portre ile dramın doruklarına ulaşır. Kitap yirmi beş günde bittiyse bunun en büyük nedeni; Dostoyevski’nin unutamadığı, yarım kalmış gençlik aşkının hâlâ kanayan yarasının tazeliği ve ‘kaderime meydan okumak istedim,’ diye açıkladığı kumar tutkusudur…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 180
Ağırlık : 180
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺150,00

1872 yılında yayınlanan Seksen Günde Dünya Turu, Jules Verne’in neredeyse tüm yapıtlarında olduğu gibi okuyanı kimi zaman fil sırtında kimi zaman gemiyle maceradan maceraya sürüklüyor. Bir iddia üzerine, gizemli İngiliz beyefendisi Fogg’un, yardımcısı ile birlikte Londra’da başlayan bu olağanüstü yolculuğuna bir aşk hikâyesi de eşlik eder. Günümüzde de değerini yitirmeyen, adeta zamana meydan okuyan Jules Verne’in kitaplarının büyülü dünyasına hoş geldiniz…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 125
Ağırlık : 125
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺115,00

450 yıl Osmanlı hâkimiyetinde olan toprakların, Osmanlı’dan kurtarıldıktan sonra, Batılılar tarafından cetvelle çizilmiş Ortadoğu sınırları içindeki Suriye, Türkiye ile 931 kilometrelik en uzun sınırı olan Arap Cumhuriyeti’dir. Kan ve gözyaşının, kuma ve petrole bulandığı Ortadoğu ve Suriye’deki darbelerle diktatörlükler, halkı aç ve yoksul bırakmıştır. Sürekli bir barut fıçısı üzerinde oturan Ortadoğu’da, bu fitili ateşleyen tarihi olaylardan bir tanesi de şüphesiz 29 Kasım 1947’de Birleşmiş Milletler’in Arapların muhalefetine rağmen, Filistin’in bölünmesini ve bağımsız bir İsrail devletinin kurulmasının kararlaştırılmış olmasıdır... Kitaptaki olaylar bu tarihten sonraki 10-15 yıl sonrasında, İsrail’in Golan Tepeleri’ni işgal etme zamanlarına denk gelen Suriye’nin kuzey sınır bölgeleriyle, Türkiye’nin güneydeki Suriye sınır bölgelerinde geçmektedir. Yıllar, yıllar önce bu bölgede yaşayan, bu bölgeyi iyi tanıyan bilge bir ak saçlı şunları söylemiştir: “Ya Amık’da ya Tomuk’da harp olacak, kan gövdeyi götürecek. Yüzbinlerce atlı yayan kalacak. Kurtulmak istersen ya at belinde ya dağ selinde...” Kitaptaki olaylar ve kahramanlar tamamen hayal ve kurgu ürünüdür.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 294
Ağırlık : 294
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺200,00

Ayakları yere basan bir aşk hiç olmadı bugüne değin. Aşk bizim hayallerimizdi, içimizde büyütüp beslediğimiz ve gerçekleşeceğini sandığımız ütopyamızdı. Aklına Firuze düştü, küsmüş bakışları, beyaz bir mermeri çağrıştıran teni ve o mermerde al bir gül açmış gibi titreyen dudakları. Uzun ince parmaklı ellerinin ürkek sıcaklığını hayal etti. Hep bir şeyler söyleyecek gibi, bir sırrı fısıldayacak gibi dağılan nefesini…


Basım Ayı/Yılı : 2019
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 160
Ağırlık : 160
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺140,00

1883 yılında Lübnan’da doğan Halil Cibran, çocukluğunda Hıristiyanlığın bir mezhebi olan Maruni mezhebinin etkisiyle yetişti. Ömür boyu bu mezhebin öğretisinin etkisinden kaldı. Çocuk yaşta Amerika’ya gitti. Amerika’da ve Lübnan’a ayrı ayrı eğitim aldı. Arapça ve İngilizce şiirler, köşe yazıları ve kitaplar yazdı. Resim yeteneğini ortaya koyan yazar, resimleriyle de etki yarattı.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 104
Ağırlık : 104
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺105,00

El Mustafa, gezgin bir vaizdir. On iki yıl Orfales kentinde kalır. Bir ada kenti olan Orfales insanlarıyla tanışır. Onlara vaazlar verir. Artık ayrılık zamanı gelmiştir. Limanda toplanan dinleyicilerin sorularını yanıtlar.
“Ermiş,” Halil Cibran’ın en çok adını duyuran kitabı. Cibran, Lübnan kökenli bir Amerikalı yazar ve ressam. İlgiyle okuyacağınıza inanıyoruz.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 88
Ağırlık : 88
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 1. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

Sözlü gelenekten gelen halk edebiyatımız tekerlemeler yönünden oldukça zengindir. Tekerlemeler, çocukların oyuna başlamadan sayışma yapmasında, düzgün konuşma öğrenmesinde, düş kurmasında büyük önem taşır. Özellikle ana sınıfında, ilkokul birinci sınıfta öğrencilerin düzgün konuşabilmeleri büyük önem taşır. İstediklerini, düşündüklerini düzgün bir dille anlatamayan çocuklar, giderek konuşmaktan çekinmeye başlar. Bu çekingenlikle içe dönüklük başlar. İçe dönüklüğün sonunda edilgen bir kişilik kazanılır. Edilgen kişilikli insanlar isteklerini elde etmekte, eşini, işini, yönetenini seçmekte yeterince başarılı olamazlar. Tekerlemeler, uyaklı yapılarıyla çocuklara düzgün konuşma kapılarını açarlar. Yetişkinlere tatlı sohbet ortamı yaratırlar. Konuşmalarımız, yazılarımız arasına tekerleme parçacıkları serpiştirmek, konuşmamıza, yazımıza tat katacaktır.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 85
Ağırlık : 85
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺100,00

Halk türkülerinin toplumsal yaşamımızda önemi tartışılmaz ölçüde büyük. Ortaklaşa kullanılan türküler, yüzlerce yıldır insanlara oba oba, köy köy, kent kent Türkçeyi taşıdılar. Dilin gelişmesini, zenginleşmesini, doğru kullanılmasını sağladılar. Tasalı günlerde acıları sağalttılar, sevinçli günlerde mutluluğu, bölüştürdüler. Ayrılık özlemi en iyi türkülerde dile gelir: “Uçan da kuşlara malum olsun, ben annemi özlerim.” Çocuklar yalnızca türkü dinlememeli, türkü söyleyebilmeli. Türküler yer etsin yaşamınızda!


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 116
Ağırlık : 116
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺110,00

1547-1616 yılları arasında yaşamış Cervantes’in, Tophane’deki Kılıç Ali Paşa Camisi’nin yapım aşamasında bir esir olarak çalıştırıldığı rivayet edilse de Ekim 1571’de İnebahtı Deniz Savaşında bir gülleyle yaralanıp sol elini kullanamaz hale geldiği ve 1575-1580 yılları arasında Cezayir’de esir olarak yaşadığı bilinmektedir. Kaynaklarda, ‘Tek Kollu Esir’ diye söz edilen Cervantes; yaşamının son yıllarında ünlü eseri Don Kişot’u yayınladı. Bu büyük eserinde, kendi yaşamının ekseninde, çökmekte olan feodal yönetim ve şövalye kurumunu hicvetti; öyle ki bu yapıtının günümüz ‘modern’ dünyasında çevrilmediği bir dil kalmadı… Ayaklarında hâlâ ‘Don Kişot’un atı Rosinenta’nın sağrılarını hissedenlere’ saygılarımızla…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 197
Ağırlık : 197
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺160,00
Hüzünlü Bir Aşk Öyküsü

Olayları yarı destan, yarı öykü biçiminde anlatan halk öykülerinin bazıları kahramanlık, bazıları aşk konularını işler. Aşk konusunu işleyen Kerem ile Aslı’nın hüzünlü bir öyküsü var. Ermeni kökenli Hıristiyan bir kız olan Aslı ile bir Türk hanının Müslüman oğlu Kerem’in aşklarını anlatan halk öyküsü, bütün halk öyküleri gibi hüzünlü, sonu acıklı biten bir öyküdür.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 152
Ağırlık : 152
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺135,00

Deyimler, tamamlanmamış tümcelerdir. Kendi başlarına anlamları yoktur. Konuşmada, yazıda uygun yerde kullanıldığında anlatımı kuruluktan kurtarır. Çarpıcı, canlı, hoşa giden bir anlatım gücü verir. Anlamayı kolaylaştırır. İlgi çeker. Karnı zil çalmak, Etekleri tutuşmak, On parmağında on hüneri olmak… Deyimlerinin anlamları nedir? Deyim denizine dalalım, anlamlarını öğrenelim, anlatımımızda deyimlerimizden bol bol yararlanalım.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 190
Ağırlık : 190
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺135,00

Şermin büyük Şair Tevfik Fikret’in çocuklar için yazdığı şiir kitabıdır. Şermin’deki sıcak ve çocukların beğenerek okuduğu şiirleri okurlarımıza sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Şermin, ecenin sekizli ölçüsüyle, duru bir Türkçeyle yazılmış ilk çocuk kitabı olarak, Çocuk Edebiyatımızın önemli eserleri içinde yerini almıştır. Sözü, Kırık At şiirinden bir alıntıyla noktalayalım:
Geçen hafta bayramdı ya
Bir at verdi büyükbaba,
Bayram armağanı bana.
Hem at o, hem araba
Biniyorum itiyorum,
Teker meker gidiyorum.
Merak mı ettiniz gerisini?

Şiirimiz kitapta okumanızı bekliyor.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 70
Ağırlık : 70
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺85,00

Her şey akısında devam ederken
Sımsıkı sarılmışız hayata
Yarın ne olacağından haberimiz yok
Yasıyoruz büyük umutlarla
Bir düş kapanı gibi ömrümüz
Hayâl âleminde rüyalarda
Bugünü yaşıyoruz biz
Düşlediğimiz yarınlarda


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 94
Ağırlık : 120
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺90,00

Bekliyorum

Öyle bir havada gel ki,
vazgeçmek mümkün olmasın!

“Orhan Veli, şiirlerinin hemen hepsinde birer hikâye anlatır, hem de uzun bir hikâye, sanki birer hayat. Ancak bu hikâyeleri bütün fazlalıklardan temizler, bize birkaç satırda özü söyleyiverir. O koca hikâyeyi şiir üslubuna koyuverir.”

Nurullah Ataç


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 245
Ağırlık : 260
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺190,00

“…cebimize giren iki lira sayesindedir ki havanın biraz açıldığını görmek, rüzgârın serinliğini hissetmek, hatta akıllıca şeyler düşünmek mümkün olmuştur... Kalk, iki gözüm, iskeleye geldik. Günün birinde ya çıldıracağız, ya dünyaya hâkim olacağız.” Farklı kahramanları, farklı kurgusuyla bir aşkın etrafında dönemin aydınını, toplumsal yapısını işlediği İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali’nin Kuyucaklı Yusuf’tan sonra, 1940 yılında yayımlanmış ikinci romanıdır.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 272
Ağırlık : 272
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺205,00

Türk edebiyatının ilk hikâyecisi sayılan Ömer Seyfettin hikâyelerinde temel olarak; dürüstlük, adalet, saygı, vatanseverlik gibi kavramlar ana ögeleri oluşturur. Kısa süren yaşamına birbirinden değerli, kimileri roman sayılabilecek yüz ellinin üzerinde hikâye sığdıran Ömer Seyfettin’in eserleri günümüzde de önemini sürdürmeye devam ediyor.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 187
Ağırlık : 187
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺150,00

Atasözleri bir dilin olmazsa olmazlarındandır. Konuşmada, yazıda az sözle çok şey anlatılmak istendiğinde atasözlerine başvurulur. Atasözleri üç yılda, beş yılda ortaya çıkmaz. Yüzlerce yıl gerekir bir atasözünün dillere yerleşmesi için. Coşkun suların aktığı bir derede kayalar törpülenir, düzgün, yuvarlak bir biçim alır. Atasözlerinde yer alan sözcükler de öyledir. Yüzlerce yıl içinde törpülenir, en uygun sözcükler yan yana getirilir, fazlalıklar atılır, ses uyumu sağlanır. En anlamlı biçim ve öz kazandırılır. Artık, o atasözüne dokunulamaz. Biçimsel kalıbı bozulup değiştirilemez.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 151
Ağırlık : 151
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺125,00

Kendimiz sandığımızdan çok daha zenginiz; ama bizi oradan buradan alarak, dilenerek yaşamaya alıştırmışlar. Kendimizden çok başkalarından yararlanmaya zorlamışlar bizi.” “Hayat kendiliğinden ne iyi, ne kötüdür. Ona iyiliği, kötülüğü katan sizsiniz…” “İnsan her yerde hep o insandır ve bir insanın özünde soyluluk olmadı mı, dünyanın tacını giyse yine çıplak kalır.”


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 238
Ağırlık : 238
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺185,00

Kitabın, televizyonun, bilgisayarın, telefonun olmadığı dönemlerde günlük yaşamın olmazsa olmazlarındandı bilmeceler. İnsanlar bilmeceler aracılığıyla hem eğlenir, hem öğrenirdi. O dönemlerden binlerce bilmece günümüze kaldı. Deyimlerimiz, atasözlerimiz, manilerimiz, türkülerimiz gibi olmazsa olmazlardandır bilmeceler. Bir ufacık mil taşı, İçinde beyler aşı, Pişirirsen aş olur, Pişirmezsen kuş olur. -yumurta- On beşinde gencelir, Otuzunda ölür. -ay- Yemlik altında çıplak buzağı. -dil


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 125
Ağırlık : 125
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺115,00

Osmanlı Devleti 623 yıl ayakta kalmıştır. Bu sürenin 314 yılını yedi düvele nam salarak yaşamıştır. Bu dönem, Süleyman Şah’ın Fırat Nehri’ni geçerken boğulup ölmesinden, Kanuni Sultan Süleyman döneminin sonuna kadar ki dönemi kapsamaktadır. Herkesin heyecanla, zevkle ve merakla okuyacağı roman tarzında bir eser. O dönem ahalinin toplumsal yaşantıları nasıldı? Ailevi yaşantıları nasıldı? Hanımefendilerin toplumsal yaşantıdaki kıymeti ve rolü neydi? Uhrevi ve inanç yaşantıları nasıldı? Yöneten ve yönetilen arasındaki ilişki nasıldı? Adalet, samimiyet ve merhamet nasıl tesis edilirdi? Kısaca, bu Cihan Devleti, hangi değerlere sımsıkı sarılarak yüz yıllarca Dünya Hâkim’i olarak yaşadı? Tüm bu soruların yanıtlarını bulacaksınız. Keyifli okumalar…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 474
Ağırlık : 474
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺310,00

Basın ve yayın organlarından tarihsel bilgilerin kasıtlı olarak değiştirilmesine, toplumların miraslarının yalanlaştırılmasına, hukuk sisteminin çökertilmesine ve gerçek geçmişimizin yok edilme çabalarına kadar toplumun bütün düşünceleri kontrol ediliyor. Orwell, bugün dünyada olup bitenleri 70 yıl önce yazdığı bu başyapıtında nasıl tahmin etmişti? 1984 yılı geçeli neredeyse 40 yıl olmuşken, Orwell’in tahminlerinde ne kadar isabetli olduğunu giderek daha net görüyoruz. 1984, içinden geçmekte olduğumuz bu dönüşüm sürecinin sisinde yolunuzu kaybetmekten korkuyorsanız, kavramlarınızı, yaşam felsefenizi ve dünya görüşünüzü daha doğru oturtmak adına kesinlikle okumanız gereken bir kitaptır.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 302
Ağırlık : 302
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺220,00

Eğer bir insan milyonlarca gezegen arasında tek örneği olan bir çiçeği sevmişse, mutlu olması için yıldızlara bakması yeter. Kendi kendine ‘Çiçeğim oralarda bir yerde,’ diye düşünür; ama bu koyun o çiçeği yerse, tüm yıldızlar söner!” Küçük Prens, büyüklerin ‘küçük’ değerlerine kalp gözüyle bakan gerçek bir başyapıttır…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 105
Ağırlık : 105
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺105,00

Yola güven! Yol sana ihtiyacın olanı verecek. Ne eksik ne fazla. Tam olarak ihtiyacın olanı…


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 2
Sayfa Sayısı : 206
Ağırlık : 206
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺165,00

Türk Edebiyatı’nı birkaç önemli eserinden biridir Dede Korkut Öyküleri… On Birinci Yüzyıl’da ortaya çıkmış, yaklaşık bin yıl boyunca Türk Halk Edebiyatı’nın yol göstericisi olmuştur. Akkoyunlu Devleti’ni kuran Oğuz Türklerinin yaşamları, gelenekleri, kültürleri toplam on iki öyküden oluşan bu değerli kitapta yalın ve özlü olarak dile getirilir.


Basım Ayı/Yılı : 2021
Basım Yeri :
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 182
Ağırlık : 182
En / Boy : 14 / 21
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Cep Boy Durumu : 0
₺155,00
1 2 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı