Harf nedir ki sen onu düşünüyorsun! Harf nedir? Üzüm bağının dikenden duvarı! Harfi, sesi, sözü birbirine vurup parçalayayım da seninle bu üçü olmaksızın konuşayım. Mevlana! Kendisinden önce gelen şairlerin sözünü tamamlayan ve sonraya aşkın bütün hallerini bir bir hatırlatan büyük aşk insanı... Şair, düşünce insanı, mutasavvıf gibi sıfatlar yalnızca bir sıfat olarak kalır onda. Yunus Emre, nasıl insanlaşmış Anadolu ise Mevlana, insanlaşmış aşktır. Aşka binlerce kapı açmış ve böylelikle bütün ümitsizlik kuyularını kapatmış olan bir gönül insanıdır. Aşk, son sözdür çünkü aşk gelince diğerleri varlık alemini terk eder. Tıpkı aşkla bu alem yaratıldığında yokluğun yerini varlığa bırakması gibi... Alem, aşkla başlangıçtadır. Ve insan, bu aşkı dillendiren biricik sestir! Söz ırmağının sonu denizdir. Deniz ise Mevlana’dır. Ne mutlu ki Mevlana gibi bir mücevherin parıltısını tekrar okuyup bu parıltıdan yine binlerce dersler aldık. Sizler de bu yolda kalbinizin inleyişini duyar, melali anlayan nesillerden olursunuz.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 229
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2017
₺50,40

“Mecâlis-i Seba, adından anlaşıldığı gibi, Mevlânâ’ nın yedi meclisinin, yedi va’zının yazılmasından meydana gelmiştir...

Yedi meclisinde de vaaza, cümleleri seci’li bir hutbeyle başlamakta; bu hutbede, birçok âyetten istidlâl yoluyla Allâh’ın kudreti, hikmeti, ululuğu, birliği övülmekte, hutbenin sonunda Hz. Peygamber’e, dört dostuna, muhâcirlerle ansâra; bazı kere, VII. meclis’te olduğu gibi Hasan ve Huseyn’e rahmet okunmakta; ondan sonra duâ mâhiyetinde olan münâcâta geçilmekte, sonra da bir hadîsle vaaza başlanmaktadır... Sonlara doğru, I. ve II. meclislerde olduğu gibi Besmele, uzun uzadıya, dînî târihten olaylar anılarak canlı bir tarzda şerh edilmekte, en sonunda, Allâh’a hamdedilerek, Hz. Peygamber’e ve soyuna, sahâbesine selavât verilerek vaaz son bulmaktadır.”

 

Yayıma Hazırlayan Sibel Özer Üstünyer

Kapak Tasarım Emir Tali

Sayfa Tasarım İsmet Sayar

Sayfa Sayısı 144

Ebat 16,5x23,5

 

 

 

₺97,30
Tükendi

Mevlânâ, rubâîlerini de gazelleri gibi, herhangi bir sebeple inşâd etmiştir. Zâten Mevlânâ’nın her çeşit şiiri aynı üslûptadır, aynı mâhiyette doğar, aynı inançları duyurur, aynı duyguları taşır; fakat her şiiri ap-ayrı, tamâmiyle orijinal bir söyleniş örneğidir. Onun bir tarz şiirini, öbür tarz şiirinden, ifâde, heyecan, telkıyn bakımından ayırmanın, hattâ nesrini bile ayrı bir özelliğe sâhip sanmanın imkânı yoktur. Külfetsiz söyleniş, halka, halk diliyle hitâb ediş, halkın düşünüş, anlayış seviyesine inmekle, mazmunları günlük, gündelik hayattan almakla berâber, hiçbir şâirin erişemeyeceği kadar ince bir görüşün, içli bir duyuşun, âhenkli olduğu kadar samimî bir söyleyişin olağanüstü mahsûlünü veriş, sözlerini âyet ve hâdislerle, kendisinden önceki büyük sûfîlerin sözleriyle, halk hikâyelerinden alınan canlı, özlü, gerçekçi örneklerle örüş, onun bütün eserlerinde hâkimdir. Mektuplarında bile, hitaplar müstesnâ, aynı esasları buluruz." -Abdülbaki Gölpınarlı- Mevlânâ Celâleddin-i Rumî: (tam ismi Muhammed Mevlânâ Celaleddin-i Belhi Rumi; d: 30 Eylül 1207, Belh - ö: 17 Aralık 1273, Konya) "Mevlevi Yolu"nun kurucusu tasavvuf ehli. Yaşamı da eserleri kadar etkilidir. Başlıca Eserleri: Mesnevi, Büyük Divan "Divan-ı Kebir", Fihi Ma-Fih "Ne varsa İçindedir", Mecalis-i Seb’a "(Mevlana’nın 7 vaazı)", Mektubat "(Mektuplar)", Rubailer. Abdülbâki Gölpınarlı: (d. 12 ocak 1900, istanbul - ö. 25 ağustos 1982, istanbul), Tasavvuf, tarikatlar, divan edebiyatı ve iran edebiyatı üzerine yapıtlarıyla ünlü edebiyat tarihçimiz. Bütün eserleri yayınevimizce okura ulaştırılmaktadır. Eserleri: Yunus Emre Divanı (1943-1948), Fuzuli Divanı (1950), Nedim Divanı (1951), Mevlâna Celaleddin (1951), Mevlânadan Sonra Mevlevilik (1953), Menâkıb-ı Hacı Bektaş-ı Veli (1963), Alevi Bektaşi Nefesleri (1963), 100 Soruda Türkiye’de Mezhepler ve Tarikatlar (1969), 100 Soruda Tasavvuf (1969), Simavna Kadısıoğlu Şeyh Bedreddin (1966), Hurufilik Metinleri Kataloğu (1973), Hayyam ve Rubaileri (1973), Tarih Boyunca İslam Mezhepleri ve Şiilik (1979), Tasavvuftan Dilimize Geçen Deyimler ve Atasözleri (1978), Kur’an-ı Kerîm ve Meali (1955)


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 239
En / Boy : 16 / 23,5
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : .
₺146,30
Tükendi
Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 320
En / Boy : 13,5 / 20
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : 12.2017
₺180,60
1
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı