Üzerinde 8 tane düğmesi ve 2 tane tutacağı olan bir kutu… Bu kutunun yeni sahibi; 12 yaşındaki Gwendy Peterson. Gwendy, kutunun sahip olduğu gizli ve görünmez gücü yöneterek dünyayı güzelleştirme ya da dünyayı felaketlere sürükleme gücüne sahip olduğunu fark ediyor. 

Gwendy bu gizli gücün dünyanın iyiliği ya da kötülüğü üzerinde nasıl bir etkiye sahip olacağını düünürken kutunun gücü Gwendy yönetmeye başlıyor. İşte tam da burada Gwendy’nin içindeki küçük ses giderek cevabı olmayan sorular soruyor: "Neden sen, Gwendy Peterson? Bu yuvarlak dünyada bütün o insanların içinden neden seni seçti? Bu kutu da neyin nesi… Ve bana ne yapıyor?" 

Tüm bu soruların sonunda Gwendy’nin Düğme Kutusu okuru çarpıcı bir gerçekle yüzleştiriyor: "Hayatının ne kadarı kendine ait, ne kadarı ikramlarıyla ve düğmeleriyle birlikte kutuya ait?"

Usta yazar Stephen King’in ve Richard Chizmar’ın birlikte kaleme aldığı Gwendy’nin Düğme Kutusu okuyucuya hem tatlı hem de insanın keyfini kaçırabilecek bir hikâye sunuyor.

₺73,50

Nasılsın?
Yaz tatilin nasıl geçti?
Tatilde aynı şeyleri yapmaktan sıkıldın mı?
Yoksa durumdan memnun musun?
Tableti ve televizyonu çok mu seviyorsun?
Peki ya onlar yoksa ne olacak?

Bu kitapta tablete yapışık yaşayan çocukların hikâyesi anlatılıyor. 

Kitabın kahramanları Onur ve Ceren, tablet oyunları dışında başka hiçbir oyunu sevmeyen iki yakın arkadaş. Bu yaz da, her yaz yaptıkları gibi sadece tablet oyunlarıyla oynadılar. Ta ki elektrikler kesilinceye kadar...

O andan itibaren hayat bambaşka oldu. Unutulmayacak anılarla dolu bir yaz tatili geçirdiler.

Dikkat! Şu an elinizde tuttuğunuz kitap sizi şaşırtabilir, hatta sizi değiştirebilir. Ceren ve Onur’un anılarında kendinizden bir parça bulabilirsiniz. 

₺60,20

Ekin, güler yüzlü, en sevdiği harf “ğ” olan, ilginç deneyler yapan meraklı bir çocuk. 

Şimdi Ekin için yeni bir deney zamanı. Bu gizemli deneyinde seçtiği farklı bir emojinin duygusunu bir gün boyunca yaşayacak. Üzülecek, gülecek, şaşıracak, dans edecek, şarkı söyleyecek... Ama deneyinden hiç kimseye bahsetmeyecek. Zorlu, bir o kadar da komik bir macera seni bekliyor. 

Bakalım, Ekin deneyini tamamlayabilecek mi? 

Ekin’in gizli deneyini fark edecekler mi?

Ekin, emojilere göre duygularını planlayabilecek mi?

₺77,00

MİLAŞOKİ dostlar! 

Yanlış okumadınız. Evet, MİLAŞOKİ. Duyguca dilinde “Merhaba” demek. Duyguca, kitabımın kahramanı Duygu’nun kendince uydurduğu, kimsenin anlamadığı ama onu çok eğlendiren bir dil. 

Duygu, çoğu zaman insanlarla konuşmak istemiyor. Konuştuğunda da içinden kendi dilinde bir şeyler söylüyor. Mesela çok kızınca SURİKİTA diyor. Sevinince KİRASİTOMBA, durum komikse BUKİRİŞTOK demek onu rahatlatıyor. Çünkü Duygu’nun kafası duygular konusunda biraz karışık…
Ama artık değişim zamanı. Duygu’nun dedesi bir mucit ve torunu için bir çözüm üretiyor: “Duygu Navigasyonu”.

Navigasyon konuşuyor ve Duygu’yu yönlendiriyor. İşte komik ve şaşırtıcı olaylar da bu şekilde başlıyor. 

Bakalım Duygu, duygu navigasyonu ile neler yapacak?

₺76,30

ARKA KAPAK YAZISI

 

“Bir tabutta doğar insan ve asıl gözlerini kapatınca görmeye başlar. Son nefesi verince bırakır cayır cayır yanmayı. Toprakla bir olup yaşama karışır. Unuttuğu ne varsa hatırlar. Bu yüzden, bir cenazede ne yapacağını cesetten daha iyi bilen yoktur. Büyük bir hüznü katılımcıların omuzlarına yüklemiştir. Sadece uzanıp durmaktır orada işi. Ama geride kalanlar öyle mi? Çaresizliğin en üst noktasıdır bu. Hiçbir çabanın sonuç vermeyeceği bu hal insana gücünün sınırlarını hatırlatır.”

₺66,50

Pavlov’un aç köpekleri, insan davranışı hakkındaki gerçekleri nasıl ortaya çıkardı? Radyo ile gelen “çılgın” kimdi? Bir ulusun çocuklarını hangi aşı kurtardı ve nasıl ortaya çıktı?

Bilimde Parlama Anları dönemleri, olayları ve insanları tanımlayan bu anları anlamaya ve tanıtmaya çalışır.

IVF’den ilk bilgisayarlara, koyun Dolly’den iskelet Lucy’e kadar her şeyi kapsayan Bilimde Parlama Anları, yirminci yüzyılın en önemli dönüm noktalarını ve bugün dünyamıza nasıl etki ettiklerini araştırıyor. Karakter profilleriyle, ayrıntılı zaman çizelgeleriyle ve kısaca sunulan genel bakışlarıyla aktarılan önemli bilimsel keşifler ile bu kitap, başlangıçlara, sonuçlara ve bilimin son 100 yılda nasıl geliştiğine değinmektedir.

₺352,80

Hangi parlama anı tarihteki büyük savaşların başlamasına neden oldu?Winston Churchill’i bir politikacıdan ve Rose Parks’ı otobüsteki bir kızdan daha fazla yapan şey neydi? Beatles manyaklığı nasıl başladı?

Tarihte Parlama Anları, dönemleri, olayları ve insanları tanımlayan bu anları anlamaya ve tanıtmayaçalışır.

Kısaca sunulan genel bakışlarla, anlaşılabilir zaman çizelgeleriyle ve faydalı tarihi çıkarımlarıyla hazırlanan ve Hiroşima’dan apartheid’e internetin doğuşundan Y2K paniğine kadar uzanan her şeyi kapsayan bu kitap yirminci yüzyılın erişilebilir bir tarihini sunuyor. Bugün dünyamızı şekillendiren önemli olayların detayları, Nelson Mendela, Edmunt Hillary ve John F. Kennedy gibi kilit kişilerin profilleriyle birleştirilerek her sayfa alıntılarla ve fotoğraflarla detaylandırdı.

₺352,80

Okuyacağınız satırlar aslında bir kadının ya da bir erkeğin iç sesi ve yaşadıklarından yola çıkılmış, tek bir kişiye, duruma mal edilebilecek satırlar değil. İnsan mayasındaki o hep tam olma, mutlu olma, kusursuz olma isteği vardır ya, işte o isteğin serzenişleri…

“Ben seni bırakmam” dedi adam, 

Kadın tüm gülüşlerini cebine koyup 

Bir ömür ağlamak pahasına inandı…

₺53,20

“Tamer’i biliyo musun?”

“Uzun? Sakallı olan mı?

“Hah o evet!”

“Niye sordun ki?”

“Ölmüş lan, damdan atmış kendini.”

“Ha siktir!”

İntihar fikrini sıradanlaştırıp adamların konuşmalarını arkamda bırakarak içeri girdim. Üç yatak vardı içeride. “Beyinleri kanamış üç insanı 5 metrekare odaya tıkmanın adı ne zamandan beri sosyal devlet oldu?”, diye düşünmemeye çalışarak -çünkü kafam o sırada kızı delirmiş kadının topuğu yırtılmış çorabıyla meşguldü- Mithat’a dönüp en içten gülümsememle:

“Vay! Aslan bacanak, naber yaaa?” dedim.

Bacanağın yatağının hemen yanındaki sehpada yarım kilo muz, bir kilo armut, bir kilo elma ve yarım şişe kolonya duruyordu.

O an delirdim ve bir daha eve dönemedim.

₺71,40

“Propagandanın bu yüzyılın siyasetindeki önemi küçümsenmemelidir. Propagandaya ve onun kamuoyu üzerindeki varsayılan gücüne giderek daha fazla önem verilmesinin en açık nedeni, siyasal katılımın doğasını çarpıcı bir şekilde dönüştüren, genişleyen politika zeminidir.

‘Kamuoyu yönetimi’, geride bıraktığımız yüzyılda, savaşta ve barışta devletleri merkezi önemde meşgul etti. Bu kitaptaki makaleler dizisi, ‘kamuoyu yönetimi’ tekniklerinin izini Birinci Dünya Savaşı’ndan şu anda Afganistan’da süren çatışmaya ve WikiLeaks’in kurulmasına kadar sürüyor. Devlet liderlerinin ve devletleri adına faaliyet yürüten kamuoyu oluşturucuların nasıl da –ülke içinde ve dışında– halkın tutumlarını şekillendirmeye çalıştığını, bu doğrultuda medyayı kalpleri ve zihinleri kazanma hedefiyle donatma arayışında olduğunu açığa çıkarıyor. Kitap, bugün propaganda çalışmasının ve pratiğinin tarih tarafından şekillendirildiğine dair ikna edici deliller sunuyor.”


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 376
En / Boy : 13,7 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 8.2019
₺151,90

Siz hiç 20 yaşında yeniden yürümeyi öğrendiniz mi? 

Her insanın hayatında bitmeyen geceler vardır, peki siz hiç üç gün enkazın altında öylece beklediniz mi? 

Siz hiç kocaman bir kenti kaybettiniz mi? 

Siz altında hatıralarınız olan ağaçları denizin metrelerce altında ziyaret edip denizin altında kalan dostunuzun evinin ziline bastınız mı? 

Siz hiç yaşadığınız kentte hayatta kalan insanlara dostlarınızın yaşayıp yaşamadığını sormaya cesaret edemediğiniz günler yaşadınız mı?

Ben hepsini yaşadım. 

Siz hiç dünyanın en zor ve uzun yolları arasında gösterilen 508 km’lik Antik Likya Yolu’nu 75 gün dağlarda kalarak yürüdünüz mü? 

Siz hiç bir karıncadan ilham alıp dünya rekoru kırdınız mı?

Siz hiç engel dediğiniz şeylerin üzerinden atlayıp dünyanın dört bir yanından gelen milli sporculara moral ve motivasyon kaynağı oldunuz mu?

Size, sizi hiç tanımayanlar “Sen gerçek misin!” diye sordu mu?

Siz hiç acıyı bal eyleyip insanlara sundunuz mu? 

Ben bunların hepsini yaptım ve bu kitapta yazdım.

HAYAT ONU YAŞAMAYI BİLEN 

 

CESUR İNSANLARINDIR.

 

Sayfa Sayısı : 136

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 55gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230gr

Kapak Tasarımı : Şevval Ulusoy

₺75,60

ARKA KAPAK YAZISI

 

“Onur Gökşen’i samimi bir yazar olarak tanıyorum, belgesel niteliğinde, esprili ve kaygılı hikâyeleri var. Bunları okurken artistik çabasını çok güzel gizliyor, hatta bunu fark etmiyorsunuz bile. Benim kanaatim, bu en güzeli. ‘Ne güzel anlatmış, ne güzel yazmış’ı unutturacak kadar duygusal malzemesi olması, elbette şans değil. Buna uğraş denir. Uğraşıyor adam. Yani uğraşmış hep, arsada top oynarken de “N’oluyor lan burada?” diye uğraşmış. Başına gelen her şeyde uğraşmış, düşünmüş, biriktirmiş. Bence bu birikenleri cebe atıp gideceğine yazarak paylaşması, bu zanaata âşık oluşu okuyana ‘Oh be’ dedirtiyor. Kaplama nostalji ve kaba güncel eleştiriye mesafesi, huysuz ama yine de umutlu bakışı, hikâyelerini sevdiriyor.”

Cem Yılmaz

Sağımız solumuz ormanlarla dolu muhteşem bir yoldan eve dönüyorduk ama orasının evimiz olmadığını biliyorduk. Kadıköy’ü, çocukluğumuzu özlüyor, bunu kendimize bile anlatamıyorduk. 

Arabada Cengiz Kurtoğlu şarkı söylemeye devam ediyor, Ermeni bir doktor New York’ta elli yıldır vatanını düşlüyordu.  

 

Sayfa Sayısı : 160

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 55gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230gr

Kapak Tasarımı : Rüveyda Kul

₺63,70

“Onur Gökşen’i samimi bir yazar olarak tanıyorum, belgesel niteliğinde, esprili ve kaygılı hikâyeleri var. Bunları okurken artistik çabasını çok güzel gizliyor, hatta bunu fark etmiyorsunuz bile. Benim kanaatim, bu en güzeli. ‘Ne güzel anlatmış, ne güzel yazmış’ı unutturacak kadar duygusal malzemesi olması, elbette şans değil. Buna uğraş denir. Uğraşıyor adam. Yani uğraşmış hep, arsada top oynarken de “N’oluyor lan burada?” diye uğraşmış. Başına gelen her şeyde uğraşmış, düşünmüş, biriktirmiş. Bence bu birikenleri cebe atıp gideceğine yazarak paylaşması, bu zanaata âşık oluşu okuyana ‘Oh be’ dedirtiyor. Kaplama nostalji ve kaba güncel eleştiriye mesafesi, huysuz ama yine de umutlu bakışı, hikâyelerini sevdiriyor.”

Cem Yılmaz

Dedem –herhalde üzüntüsünden– sigarası biter bitmez paketten bir sigara daha çıkardı, o sırada Mert geldi 

 

Sayfa Sayısı : 160

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 55gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230gr

 

Kapak Tasarımı : Rüveyda Kul

₺71,40

ARKA KAPAK YAZISI

 

“Onur Gökşen’i samimi bir yazar olarak tanıyorum, belgesel niteliğinde, esprili ve kaygılı hikâyeleri var. Bunları okurken artistik çabasını çok güzel gizliyor, hatta bunu fark etmiyorsunuz bile. Benim kanaatim, bu en güzeli. ‘Ne güzel anlatmış, ne güzel yazmış’ı unutturacak kadar duygusal malzemesi olması, elbette şans değil. Buna uğraş denir. Uğraşıyor adam. Yani uğraşmış hep, arsada top oynarken de “N’oluyor lan burada?” diye uğraşmış. Başına gelen her şeyde uğraşmış, düşünmüş, biriktirmiş. Bence bu birikenleri cebe atıp gideceğine yazarak paylaşması, bu zanaata âşık oluşu okuyana ‘Oh be’ dedirtiyor. Kaplama nostalji ve kaba güncel eleştiriye mesafesi, huysuz ama yine de umutlu bakışı, hikâyelerini sevdiriyor.”

Cem Yılmaz

“Mert, Mert! Baksana televizyona çıkmışız!” 55 ekrandı televizyonumuz, şimdiki gibi her evde 155 ekran televizyon yoktu o zamanlar. Mert’le babam koşarak televizyonun yanına geldiler.

Ama kamera beni tam Mert’e kafa atarken çekmişti. Babam bunu gördü, “Orda da mı kavga ediyorsunuz, siz niye böylesiniz!” diye sinirlendi hemen. Babam da bir garipti, iki oğlu televizyona çıkmış, gurur duyacağı yerde azarlıyordu bir de.

Sayfa Sayısı : 160

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 55gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230gr

Kapak Tasarımı : Rüveyda Kul

₺70,00

Sayfa Sayısı : 64

Ebat : 15x21

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 80gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

 

ARKA KAPAK YAZISI

EKMEK, TERLİK, CAN SIKINTISI, FÜZE, ÖPÜŞME, 

ALMANYA, KİLOT, BEDAVA KOLA, SÜMÜK, SİGARA, 

KARDAN ADAM, AT VE İNGİLİZCE HAKKINDA HER ŞEY…

₺77,00

Sayfa Sayısı : 64

Ebat : 15x21

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 80gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

ARKA KAPAK YAZISI

EKMEK, TERLİK, CAN SIKINTISI, FÜZE, ÖPÜŞME, 

ALMANYA, KİLOT, BEDAVA KOLA, SÜMÜK, SİGARA, 

KARDAN ADAM, AT VE İNGİLİZCE HAKKINDA HER ŞEY…

₺77,00

Sayfa Sayısı : 64

Ebat : 15x21

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 80gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

ARKA KAPAK YAZISI

EKMEK, TERLİK, CAN SIKINTISI, FÜZE, ÖPÜŞME, 

ALMANYA, KİLOT, BEDAVA KOLA, SÜMÜK, SİGARA, 

KARDAN ADAM, AT VE İNGİLİZCE HAKKINDA HER ŞEY…

₺77,00

Birçok kişi yaşadığı olumsuzluk karşısında ne yapacağını bilemiyor. İçinde bulunduğu şaşkınlık, hayal kırıklığı ve hüzün ile bocalıyor. Çoğu zaman başına gelen olayla değil, o olay karşısında izlediği yanlış tutum ile çok daha fazla ruhsal çöküntü içerisine giriyor. Oysaki büyük yıkımların, beraberinde büyük yükselişleri de getirebileceği ihtimalini o anki olumsuz ruh haliyle düşünemiyor. 

SEN BİLİRSİN, tam da bu nokta da yaşadığınız yıkımların aslında size yeni kapılar açabileceğini, yaşam sınavlarınızın karşısında yenik düşmemek adına nasıl yollar izleyebileceğinizin de ipuçlarını veriyor. Önemli olanın yaşadığınız olumsuzluklar olmadığını, sonrasında izleyeceğiniz yol ya da yollar olduğunu belirten yazar, bu kitapta yaşamdaki yol tabelalarını okuyarak yönünüzü bulmanıza yardımcı oluyor. İsyan etmeden var olmanın yaşamınıza sağlayacağı konforu da yazar kendi başarı öyküsü ve yaşamından örneklerle somutlaştırıyor…

 

Başınıza gelen olaylar sizin tercihiniz olmayabilir ancak o olaylar karşısında verdiğiniz tepkiler sizin tercihinizdir.

 

 

Bu kitabı yazarken “Tüm yaşamım boyunca yaşadıklarımı siz değerli okuyucularımla paylaşmak için hiç bu kadar hazır hissetmemiştim” diyen yazar; “Bu yaşamda her şeyin bir nedeni ve bedeli var” mottosundan yola çıkarak, kaybolduğunu sanan herkese aslında yaşadığı her şeyi neden sonuç ilişkisi çerçevesindeki bağlantıyı hem anlaşılır bir dil hem de bilimsel verilerle birlikte spritüel dünya’nın öğretilerini de büyük bir özveriyle aktarıyor.

Danışanlarının yaşam yolculuklarında izlediği yöntemler ve onların ruhsal gelişim, dönüşüm süreçlerindeki sırları da birçok kişiye ışık tutacak şekilde iletirken, ne yaşarsan yaşa, belki yaşadıklarını bilemedin ama, yaşadıklarından sonraki izleyeceğin yolu SEN BİLİRSİN diyerek, bugüne kadar olumsuz sandığınız herşeyin sizi hangi olumlu yarınlara taşıyabileceğini de ezberleri bozacak bir dil ile okuyucuyla paylaşıyor. 

Sayfa Sayısı : 160

Ebat : 13.5x19.5

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 70gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

Kapak Tasarımı : Eyüp İşkuran

₺79,10

Anne olmaya karar verdiniz ama bedeniniz buna hazır mı? İsterseniz buradan başlayalım konuya ve devam edelim. Doğru ve sağlıklı beslenerek vücudunuzu hamilelik için hazırladınız ve sonunda o mutlu haberi aldınız. İşte hamilesiniz!..
 Peki, hamilelikte kaç kilo almalı, ay ay nasıl beslenmelisiniz? Bence çok da fazla kilo almadan, sağlıklı ve güzel bir hamilelik kesinlikle hayal değil.
 Sağlıklı ve güzel geçirilen 9 ay 10 gün geride kaldı. Anne oldunuz!.. Doğum kilolarınız var ama dert etmeyin. Sizin için hazırladığım bu kitap sayesinde doğumdan sonraki ilk 40 gün içinde sağlıklı beslenerek kilo verecek, üstelik sütünüzü artırıcı mucize besinler ve kürlerle tanışacaksınız.
Ayrıca, emzirme döneminden mama kullanımına, ek gıdaya geçiş sürecinden bebeğinize ay ay verebileceğiniz ek gıdaların listesine, bebekleriniz için beslenme tabloları ve örnek mönülere kadar ihtiyacını duyacağınız birçok konuyu sizin için ele aldım. 
 Düz Göbek Sağlıklı Bebek ile bebeğiniz doğru beslenerek sağlıklı bir şekilde büyürken, siz de hem doğum kilolarınızla vedalaşacak hem de fit bir bedene sahip olacaksınız.

 

Sayfa Sayısı: 184  

₺202,30

"Ben kalbimin ses tellerini aldıramam, aldıramıyorum,
aldırmak da istemiyorum. Ki o kalbin sesi çoğunlukla kısılsa da,
kırılsa da ve hatta çatlasa da...

O sesler çoğu zaman acı bir türkü olup akıyor kalbimden. Olsun!
Çünkü o acı türkünün peşi sıra kahkahalar atan, halaya duran seslerim de var benim. Neşeye bulanmış, ha bazen gözyaşı ile yıkanmış ama
gülerek söylenen şarkılarım var benim. Bizi daha da güzelleştiren şarkılarımız. Peki ya siz? Kalbinizin ses tellerinden çıkan
melodileri duyabiliyor musunuz?"
 
Özge Uzun yeni kitabı Kalbimin Ses Telleri ile size bir kadını anlatacak. Bu kadın evli de olsa, aşklı ya da aşksız, çocuklu veya çocuksuz, mutlu veya mutsuz da olsa herkesin içinde taşıdığı o hem çoklu hem saklı kimliğiyle, tüm duygularıyla bir bütün olarak var hayatta. Yapmaz, yapamaz, olmaz, olamazlar değil Özge'nin kalbinin ses tellerinden akanlar; olanlar ve yaşananlar sadece. Saklamadan, önyargı cehennemine taş atmaktan korkmadan.

Kalbinizin ses telleri titrese de okumaktan korkmayın.


"Özge Uzun, biz erkekler tarafından pek sevilmeyecek bir kitap yazmış. Sakin, duru, özenli ve eğlenceli bir dili var ama cümlelerinin gücü suratınıza attığı sağlı sollu tokatların izini yıllarca orada tutacak kadar etkili. Erkek olarak üzerinizde bir acizlik hissi bırakıyor ve üzüyor da elbette, hakikaten ne gerek var bu haltları yemeye diyorsun içten içe... Kalbinin ses telleri ile bize duyurmaya çalıştıklarına kulak vermemek elde değil. Seven kadınların sesi ile biraz keyif kaçıran ama sonuna kadar haklı bir soruyu biz erkeklere hınzırca ve usulca fısıldıyor: 'İnsan olun yahu, çok mu zor?' Bir kitap hayatımızı değiştirmeye yetmeyebilir, ama bir yerden başlamak için harika bir önerim var, bu kitabı erkeklere okutun."
- Can Yılmaz

Dağıtım Tarihi: 02.06.2017

Sayfa Sayısı :152

Ebat: 13.5x19.5

₺63,00

Ön Sipariş Sevk Tarihi:  18.05.2017

Deniz Seki
Türk Pop müziğinde kendi söylediği şarkılar dışında yazıp bestelediği ve başkaları tarafından seslendirilen hitlerle milyonların kalbinde yer edinen Deniz Seki İstanbul'da doğdu.
İlk olarak 1993 yılında Melih Kibar ile tanışan Seki, birçok sanatçıya vokalistlik yaptı. Kenan Doğulu, Emel Müftüoğlu, Ege, Ferda Anıl Yarkın, Zuhal Olcay ve Yaşar Günaçgün gibi önemli müzisyenlerle çalıştı. 1995 yılında, "Pop-Show 95" şarkı yarışmasına kendi yazdığı şarkı ile katılarak birinci oldu ve ardından ilk albümü olan "Hiç Kimse Değilim" 1997'de yayınladı.
İki sene sonra söz ve müziklerinin birçoğu kendisine ait olan "Anlattım" isimli albümüyle bir kez daha sevenleriyle buluşan Deniz'in "Şeffaf", "Aşkların En Güzeli", "Aşk Denizi", "Sahici", "Sözyaşlarım" ve "İz" adını verdiği albümleri bulunuyor. İkisi sinema, ikisi televizyon dizisi olmak üzere toplam 4 filmde rol aldı.
En İyi Pop Kadın Sanatçı, Yılın En İyi Albümü, Yılın En İyi Şarkısı gibi sayısız ödülün sahibi Deniz Seki'nin ilk kitabı Deniz'in Dibi 2016 yılında yayımlandı.

 

Mutluluğa Söz Verdim

"Kendinizi karanlık bir denizin fırtınalarıyla boğuşurken bulduğunuzda, satırlarım size ışık olsun ve umudun
hiç bitmediğini hatırlatsın istiyorum."
- Deniz Seki
 Deniz Seki ilk kitabı Deniz'in Dibi'ni kendi topraksız Zincirlikuyu'su olan cezaevinden yazdı. Bolca gözyaşının ardında yaşadığı o karanlık günlerini anlattı. Yazdıkları bir dibe iniş öyküsüydü, ama denizin dibi hâlâ güzel, hâlâ pırıl pırıldı. Şimdiyse Mutluluğa Söz Verdim ile o kör kuyuda bile umudunu hiç kaybetmeden engin bir deniz olup nasıl taştığına tanık olacaksınız.
 Mutluluğa Söz Verdim; bir sanatçının, her şeyden önce aşka âşık, müziğe âşık bir kadının karanlıktan ışığa uzanan hikâyesi.

Dağıtım Tarihi: 18.05.2017

Sayfa Sayısı   280

Ebat:  13,5 x 19,5


₺65,80
Bu kırmızı sakalın arkasındaki adam kim?
Çıkılan yol, varılan yer ne kadar zıt olabilir?
Eşcinsel bir modacının yolu Kâbe'den nasıl geçer? Mucizelerin bu kadar sık dokunduğu çok hayat var mıdır?
Tanju Babacan değişimin, gelişimin,
aramanın, bulmanın, insan olmanın çok zor sanılsa da imkânsız olmadığını bütün içtenliğiyle anlatıyor.
"Her zaman başka bir yol vardır.
Her neye inanıyorsanız "O" size yardım edecektir,
"O"na sıkıca sarılın," diyor.

Sayfa Sayısı:  207

Ebat:    13.5x21.5

Dağıtım Tarihi:  04.05.2017

₺91,70

Çin Radyo ve Televizyonu'nda futbol maçı yorumlayan
kaç teknik adam tanıyorsunuz?
Ya da orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak gittiği Almanya'da, eğitim sistemine kızarak, kaybedeceğini bildiği halde bir Don Kişot  gibi savaşan ve kazanmayı başaran? Mesleği için yaptığı fedakârlıklar sonucu Alman Futbol Federasyonu'nun jest olarak yıllık ders programını öğrencisinin programına uydurduğu kaç kişi tanıyorsunuz?
Futboldaki mevkii "oyun kurucu" olmasına rağmen, hayattaki mevkii ¨hayal kurucu¨ oldu fakat diğerlerinden farklı olarak kurduğu hayalleri hep bir oyun sistemine oturttu ve onların peşini asla bırakmadı. Futbolu hep ikinci planda tuttu, çünkü onun için insan daima ön plandaydı. O hep özgür ve onurlu bir adam olmayı tercih etti; bu tercihin sonuçlarına da katlandı.
Bu kitapta; caps'lere konu olan; popüler kültürün, onu sahadaki halleriyle gündeme getirmeye çalıştığı bir futbol adamını değil, hayalleri olan bir insanın hayatta kalma mücadelesini, korkularını, çabalarını, sevgisini, hayal kırıklıklarını, dostluklarını, ama en önemlisi trajikomik maceralarını bulacaksınız

Sayfa Sayısı:   288

Ebat:  13,5x19,5

Dağıtım Tarihi:  04.05.2017

₺113,40

Dizi Doktoru Oya Doğan'ın, Boşan da Gel kitabından sonra kaleme aldığı Hadi Ben Kaçtım, kaçmak isteyip de kaçamayanlara, hayallerinin peşinden koşmak isteyen ama karşısına çıkan engelleri aşmayı göze alamayanlara ilham olacak bir hikâye.

"Beni gör, beni onayla, bana değer ver, beni sev!
Bu dört istek hayatımı mahvediyor.
Beni görmediğinde hırslanıyorum.
Beni onaylamadığında hırçınlaşıyorum.
Bana değer vermediğinde kimseler görmeden ağlıyorum.
Beni sev diye ayaklarına kapanıyorum ama aşağıya bakmak aklına bile gelmiyor.
Ben bu savaşı hep kaybediyorum.
Şimdi kararlıyım, hayatımı değiştireceğim...
Çünkü kaçmak, kalbine sahip çıkmaktır.
Kalbimi herkesten çok seviyorum.
Hadi ben kaçtım!"

Kaçış bazen en kolay yol gibi gözükür. Peki ya kaçma cesareti gösterebilmek? Lara için de kolay olmadı zaten herkesi ve her şeyi geride bırakmak. Özgürlüğe kaçıştı Lara'nınki. Kendini bulma yolculuğuna çıktığı ve karşısına çıkan fırsatlarla heyecanlanıp daha ötelere yol aldığı. Kendiyle ve hayatla hesaplaştığı yeni bir dünyaydı bu. Peki bu yolun sonunda onu neler bekliyordu?

Sayfa Sayısı:   237    

Ebat: 13,5x21,5

ISBN / Barkod:  9789751037671

Dağıtım Tarihi:  04.05.2017

 

₺107,10
"Aşk bir şımarma, birbirini şımartma hali... Sonsuza kadar sürer mi?" "Sürmez mi?" "Sürse güzel olmaz mı?" "Güzel olan her şey sürer mi?" "Sürmez mi?" "Sürmesin mi?" "Sürsün demeyle. Sürer mi?" "Sürmez mi?" "Bu konuşma böyle sürüp gider mi?" Bir partide tanışan dört çift. Hem birbirine benzeyen hem birbirinden çok ayrı şekilde sürüp giden ilişkiler. Ve bu ilişkilerin hepimize çok tanıdık gelecek evreleri. Yılmaz Erdoğan'ın yazıp yönettiği Tatlım Tatlım, usta işi bir komedi örneği.

(Tanıtım Bülteninden)

Hamur Tipi : 2. Hamur

Medya Cinsi : Ciltsiz

Sayfa Sayısı : 192

Ebat : 14x20

Baskı Sayısı : 1. Baskı

İlk Baskı Yılı : 2017

₺88,90

Bu kitap, yaralı parmaklarını ve kalbini kaleminin ucuyla iyileştirmeye çalışan bir kadının içinden dökülenlerin altına seriliverdi. Büyük bir nezaketle kelimeleri bir bir topladı, birleştirdi, sayfalarına yerleştirdi, içimi dışıma çıkarttı. Şimdi ben içimi tekrar doldururken, sizler de dışarı çıkarırsınız içinizi belki, böylece hiçbir şey içinizde ukde kalmaz. Çocuk sesleri var, kuş sesleri yok da kanat çırpınışları var...

 

Dağıtım Tarihi: 20.04.2017

Sayfa Sayısı    160     

Ebat: 13,5x19,5

ISBN / Barkod:  9789751037640

₺81,20

Bu kitap, içdünyamızda güvenle ilgili çok daha geniş ve sağlam bir zemini yapılandırmamıza ve bunun etkisinin önce kendi hayatımıza, zamanla da bütünün hayatına yansıyabilmesine katkı sağlamak niyetiyle yolculuğuna başladı ve sizin de yolunuza çıktı.

Güven duygumuzun, tıpkı bu kitabın kapağındaki ip gibi inceldiği, kopmak üzere olduğu anları hayatta hepimiz yaşıyoruz. Zeminimiz kayıyor, büyüyen en büyük meselemiz güven haline geliyor. Yaşam yolculuğumuza, ilişkilerimize, durduğumuz yere, olduğumuz insana duyduğumuz güven sanki her geçen gün eriyor.

 Oysaki tüm bunlar olurken hayatın, güven zeminimizi yeniden,  daha sağlam yapılandırmamıza yönelik bir çağrısı var.

Bizi bu noktaya getiren tüm deneyimler, bundan sonra yaşayacaklarımız için bize "bir" olmayı  öğretebilecek birer fırsat.  
 
Kendimizdeki her olumlu dönüşümün bütüne de katkı sağlayacağına inanıyorum.

Bu kitabı yazarken kendi güven ihtiyacımla ilgili hayatımda önemli bir ilerleme sağladım.

Dolayısıyla bu kitap benim temel ihtiyacımı karşılamış ve aslında benim için misyonunu doldurmuş oldu.

Bir Güven Meselesi artık size ait.

 

Sayfa Sayısı : 240
Basım Tarihi : Nisan 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 2. Hamur
Dili : Türkçe


₺99,40

Nevada'nın bitmek bilmez yollarının büyük bölümü çöllerin ortasındadır. Yolu bu çöllerden geçenler ister istemez tedirgin olur, çünkü varacakları yere kadar büyük bir belirsizlik onlara eşlik eder. Yakıcı güneşin altında 50 numaralı otoyolda seyahat edenler, gidecekleri yerlere asla varamayacaklardır: New York'taki evlerine dönen Profesör Jackson ve karısı, Tahoe Gölü'ne tatile giden Wenworth-Ohio'lu Carver ailesi ve motosikletiyle seyahat eden orta yaşlı ünlü yazar Johnny Marinville.

Bir yol tabelasına çivilenmiş kedi ölüsü, Çin Çukuru denen bir dağın yamacına kurulmuş Desperation isimli küçük bir kasabanın işaretidir. Bölgede korkunç şeyler yaşanmaktadır ve Desperation'ı etkisi altına alan gizem ve kasabayı bir virüs gibi saran kötülük dehşet vericidir.

Tanrısal güçle kötülüklerin karşı karşıya geldiği bu romanda Stephen King, soluk soluğa bir maceraya çağırıyor okurlarını.

  

Düzelti Elçin Kazancı

Kapak Tasarım Ekin Başak Akgül

Sayfa Tasarım Yasemin Çatal – Derya Balcı

Sayfa Sayısı 432

Ebat 13,7x21,5

Tür Roman

 

₺176,40

"Dışarıda neler oluyor?" diye fısıldadı kadın. Hızlı hızlı soluyordu. Farnham kadının sol yanağında ufak bir sıyrık olduğunu fark etti. Güzel, küçük ama dik memeli ve kabarık kumral saçlı, ufak tefek, tatlı bir piliçti. Giysileri pahalı sayılırdı. Ayakkabılarından
birinin topuğu kırılmıştı.

"Dışarıda neler oluyor?" diye tekrarladı kadın. "Canavarlar..."

Bu kısa öyküler koleksiyonunda Stephen King yazarlık becerisini yine gözler önüne seriyor. Öykülerde hayaletler, katiller, hatta sigara içen yaratıklar bile var. Anlayacağınız Stephen King hayranları
yine çok keyif alacak.

Rüyalar Karabasanlar III, orijinali yirmi beş bağımsız öyküden oluşan ve yayınevimizden çıkan Rüyalar Karabasanlar serisinin son kitabıdır.

 

Sayfa Sayısı : 208
Basım Tarihi : Mart 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 3. Hamur
Dili : Türkçe

₺100,10

Pek çok korku romanı yazarı, romanlarda ruh halinin önemli bir faktör olduğunu vurguluyor. Stephen King ise onlara katılmıyor ve düşüncesini şu sözlerle açıklıyor: "Ben hikâyenin fevkaladeliğine inanırım. Konu, ruh hali, hatta karakterler ve dil ikinci planda kalır."

King'in deyimiyle "inanç, mutluluk ve iyimserlikle" yazılan bu öyküler onun haklılığını kanıtlıyor. Konu, ruh hali, karakterler ve dil değişken ama hikâye olağanüstü.
Bu kısa öyküler koleksiyonunda Stephen King yazarlık becerisini yine gözler önüne seriyor. Öykülerde hayaletler, hatta öldürmek için yanıp tutuşan, takırdayan dişler bile var. Anlayacağınız Stephen King hayranları yine çok keyif alacak.

Rüyalar Karabasanlar II, orijinali yirmi beş bağımsız öyküden oluşan ve ilk sekiz öyküsü Rüyalar Karabasanlar I adıyla yayınevimizden çıkan kitabın devamı niteliğindedir.

 

Sayfa Sayısı : 207
Basım Tarihi : Mart 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 3. Hamur
Dili : Türkçe

₺83,16

Stephen King efsanesi, ucu bilinmeyene doğru giden
yepyeni bir soruşturmayla geri döndü.

Maine sahili açıklarındaki bir adada ölü bir adam bulunur. Cesedin üzerinde kimlik yoktur. Birtakım ipuçları, iki yerel gazeteci ve adli tıp eğitimi gören bir öğrenci sayesinde ortaya çıkar. Ancak adamın kimliğinin belirlenmesi bir yıldan fazla sürecektir. Ölen adamın ve ölümünün şaşırtıcı koşulları hakkında bilgi sahibi olundukça, çözümden de o denli uzaklaşılmaktadır. Bu, olanaksız gibi görünen bir suç mudur, yoksa çok daha garip bir olay mı?

Esrarın kalbindeki karanlık ve esrarlı olayları araştırma dürtümüz hakkında olan bu hikâyeyi Stephen King'den başkası anlatamazdı.

Stephen King, Dashiell Hammett'in Malta Şahini'nden ve Graham Greene'in eserlerinden izler taşıyan bu kitabında, konusu esrarın doğasından aşağı kalmayacak kadar şaşırtıcı bir hikâyeyle karşımıza çıkıyor.

 

Sayfa Sayısı : 144
Basım Tarihi : Mart 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 3. Hamur
Dili : Türkçe

₺64,68

Hep İstanbul’la başladığımız “Memleket Yazıları” dizisi, Refik Halid Karay’ın siyasi yazılarını içeren, elinizdeki Atatürk’e Eğilen Bir Sürgün cildiyle sona ermiş oluyor. Karay’ın muharrir kimliğinin ayrılmaz bir parçasını oluşturan gazeteci ve fıkracı yanı böylelikle 18 kitaplık bir toplamla okurlarına ulaşmış oldu.

1939-1958 yılları arasında Akşam, Yeni İstanbul, Aydede ve Tan’da yayımlanan yazılarında Refik Halid Türkiye tarihinin en hareketli döneminde memleketin geçirdiği siyasi ve kültürel dönüşümlere keskin parantezler açıyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 424
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2017
₺319,20

Refik Halid Karay, 1939-1958 yılları arasında Tan, Akşam, Yeni İstanbul ve Aydede’deki dünya siyaseti yazılarıyla fıkra yazarlığının ve ironinin hakkıyla nasıl yapılacağını gösteriyor. Mizahi dilinden taviz vermeden dünyanın savaşa sürüklenişini anlatıyor, avucunun içi gibi bildiği Ortadoğu’da süren çatışmaları yorumluyor. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından ise dünyanın yönünün nereye döneceği üzerine kalem oynatıyor. Bunları yaparken siyasi aktörleri de es geçmiyor; Churchill’i alaya alıyor, Hitler’i yeriyor, Mussolini’yi eleştiriyor. Sıra savaş kışkırtıcılarının etrafında birikenlere geldiğinde ise kalemini iyice sivriltiyor.

Refik Halid Karay’ın dünyadaki gelişmelerin nabzını tuttuğu, bunu yaparken de eşsiz bir kara mizah örneği sergilediği yazıları Sulhte Cimri Harpte Müsrif’te okura sunuluyor…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 480
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2017
₺231,00

Refik Halid Karay gördüklerinden, duyduklarından kısacası gündelik hayatından beslenerek ele aldığı her konuyu kurduğu analojiler ve metaforlarla açıklar. Sokakta yankılanan bir klakson sesi işitir; sevinç, üzüntü ve gerginlikte o klaksonun nasıl bir ifade aracına dönüştüğünü anlatır. İstanbul kışında bacalardan yayılan kömür tozunu, kurumu görür; kömür ve petrol uğruna yapılan savaşları, savaş kışkırtıcılarının kurumlu hallerini ele alır. Dönemin kıyafet modasına bakar; oradan bir zarafet ve maskaralık tarihi çıkarır. Kimi zaman gündelik hayata kimi zamansa ağlanacak hallere güldürür, düşündürür.

Refik Halid Karay, Taklitten Âdete Gündelik Hayat’ta bir hiciv ustasına yakışır şekilde, sıradan olaylara sıra dışı ve mizahi yorumlar getiriyor; toplumun ve dünyanın detaylarda gizlenen alışkanlık ve tarihlerini ortaya koyuyor…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 800
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2017
₺371,00

Refik Halid Karay’ın 1952-1953 yıllarında Siyaset: Haftalık Politika ve Kültür Gazetesi’nde yayımlanan yazılarının derlendiği Elli Yıl Önceki, okurunu 1900’lerin Haydarpaşası’na, Sarayburnu’na, Tepebaşı’na, Beyoğlu’na, Bostancı’dan Caddebostanı’na uzanan bir gezintiye çıkarıyor…

Refik Halid bu gezintide eski İstanbul’un atmosferini, kışlık ve yazlık tiyatrolarını, kahve içme âdetini, gece simitlerini, bir seçkinlik alameti olan bastonları, “bonjur” denilen kuyruklu ceketleri anımsatıyor…

Elli Yıl Önceki, usta bir yazarın gençlik hatıralarında iz bırakmış o eşsiz İstanbul’un semtleri, insanları ve âdetleri…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 128
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2017
₺77,00

Aşka dair söylenmemiş söz kaldı mı? Bu sorunun cevabını bilmiyorum ama ben dünya üzerindeki insan sayısı kadar tarifi olduğuna inanıyorum aşkın. Hatta bir ömürde bile aşkın tarifinin değişeceğine.

Aşkın en güzel dilinin şiir olduğuna inanan biri olarak onu şairlere sordum. Kendilerinden ve bir başka şairden iki aşk şiiri seçtikleri ve aşka dair söyleştiğimiz bu kitapta hem şairlerimizin vereceği büyük cevaplara yol açmak hem de âşığın soru değil cevap beklediğini bildiğimden –çünkü aşk sorudur– ben sorularımı en ilkel sözcüklerden seçtim. “Aşk nedir?” diye sordum mesela. İlk aşklarını da sordum, nasıl bir âşık olduklarını da, âşık olana neler söylemek istediklerini de.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 296
En / Boy : 13,7 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2017
₺43,40

Felsefe, bilgelik aşkıdır. Ama bilgeliğin ne anlama geldiği, insanın neyi düşündüğüne veya neye baktığına bağlıdır. Bilge olmayanlar zihinlerini, duygularını ya da duyumlarını kapatır; bakmamayı, hissetmemeyi düşünmemeyi tercihederler. Sıradan insanların yolları ırmaklara, denizlere, dağlara, derelere, tepe ve vadilere, bitkilere, ağaçlara ve böceklere benzer... Her biri kendi sınırları içinde gerçekleşir, hepsi bu... Bunun dışında olup biteni bilmezler. İnsanlar ikiye ayrılır: sıradan olanlar ve sıradan olmayanlar... Tekrar ikiye ayrılırlar: yaşamın bozduğu ve yaşamın bozmadığı... Bir kez daha ikiye ayrılırlar: alt grup ve üstgrup... Alt grup sadece çoğalır ve boyuneyer; üst grup ateşlidir ve engel tanımaz... Osman Pamukoğlu’nun kaleme aldığı Başka Bir Hikaye’de evrene, yaşama, insanlığa, duygularadair her yaştan ve her kesimden insanın düşünüp sorgulayacağı ders niteliğinde notlar bulacaksınız..


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 224
En / Boy : 14 / 22
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2017
₺140,00

Başkalarının ne düşündüğünü kendisinden daha çok önemseyen bir toplumda, ne yazık ki haklı olma kaygısı da üst düzeydedir. Zira ne kadar haklıysanız o kadar kabul görür, o kadar  makbul ve iyi bir insanmış gibi olursunuz! Ne var ki aslolan kişinin kendisine verdiği cevap ve gerçekten mutlu olup olmadığıdır.

Peki kime Önce Sen diyoruz? Karşımızdakine mi, yoksa kendimize mi? Önceliği kendimize vermek bencilik anlamına mı geliyor? Ya da karşımızdakine verdiğimizde, onu var ederken kendimizi yok saymış olmuyor muyuz?

Belki de bu defa, bizi biz yapan egolarımızı ortadan kaldırmaya çalışmak yerine onları ehlileştirmeyi denemeliyizdir. Ne kendimizi yok sayarak, ne de karşımızdakini olmadığı bir yere çıkararak…

Yaşam kendi yolunu çizmen ve o yolda mutlu bir yolculuk sürdürmen için tüm fırsatları önüne çıkarırken, sen kendini yok sayarsan eğer, başka kimler yok saymaz ki...

Danışanlarıyla yaptığı seanslarda, bireylerin en çok üzerinde durdukları,  anlamakta, kabul etmekte, yüzleşmekte ve çözmekte sorun yaşadıkları konuları kitabının başlıklarına taşıyan Psikoterapist Çağatay C. Öztürk, modern toplumdaki bireyin mutlu olabilmesi için öncelikle kendisini tanıması gerektiğini Önce Sen ile sadece danışanlarına değil, artık okurlarına da aktarıyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 255
En / Boy : 12,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 4.2018
₺102,90

Tüm zamanların en çok satan yazarlarından Stephen King, sizi neyin korkutacağını herkesten daha iyi biliyor. Ölüm Dansı’nda kendisi dışında hangi yazar ve yönetmenlerin bu konuda iyi olduğunu örnekleriyle açıklıyor. Edebiyat ve sinemada korkuyu incelediği bu farklı kitabında King, korkunun balo salonundaki gezisine sizi de davet ediyor. Elini tutun ve dans başlasın!..

“Dehşeti en güçlü duygu olarak görüyorum ve okuyucuyu dehşete düşürmeyi hedefliyorum. Dehşete düşüremeyeceğimi fark ettiğim zaman korkutmaya çalışıyor, korkutamayacağımı anladığımda iğrendirmeye bakıyorum.”

- STtephen King

“Bu kitabın verdiği hisse dair bir fikir edinmek istiyorsanız, kendinizi gece yarısı bir kamp ateşi etrafında toplanmış ve birbirinize sokulmuş hayal edin… King inanılmaz yaratıcı bir sanatçı!”

- Houston Chronicle

“King’den korkunun anatomisi…  Hayaletler, vampirler, canavarlar ve perili evler dahil!”

- Los Angeles Times

 


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 605
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2017
₺197,40

İsrail’in 2014’te yaptığı son kapsamlı operasyon olan Koruyucu Hat Operasyonu’nda 2300 Filistinlinin ölümü, binlercesinin yaralanması ve yerlerinden sürülmesi İsrail için yeni bir toprak gaspının önünü açtı. Filistin’in dayanışmaya duyduğu ihtiyaç hiç bu kadar çok olmamıştı.

İsrail’in açıkça uluslararası yasaları çiğnemeye devam etmesi ve bu duruma Batı’nın sessiz kalması hepimizin insanlığımızı sorgulamamız noktasında hayati bir önem taşıyor. Filistin’de yaşanan haksızlık bütün dünyayı etkiliyor. Meksika yoluyla Ferguson’dan Atina’ya açıkça görülüyor ki İsrail’in kullandığı sindirme araçlarını pek çok hükümet kullanıyor. Aynı taktiklerin, metotların ve araçların kullanılışı bize bunun sadece Filistinlilerle kalmayacağını gösteriyor.

Filistin Üzerine Konuşmalar’da dünyaca ünlü iki akademisyen Noam Chomsky ve Ilan Pappé Filistin’in kurtuluş mücadelesini dünya kamuoyuna duyurmak ve İsrail’in insan hakları ihlallerini durdurmak için uluslararası toplumun nasıl baskı kurabileceğini ve Filistinlilerin önünde uzanan yolu tartışıyorlar.

Herkesin bildiğini düşündüğü, ancak aslında bilmediği Filistin sorununu tüm yönleriyle anlamak için kulak verilmesi gereken iki ses…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 168
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2016
₺86,80
Tükendi

Masallar yüzyıllar, belki de binyıllar boyunca ağızdan ağza aktarılarak daha da arıtılmış bir hale gelmiştir. Açık ve örtülü anlamları aynı anda aktarmaya başlamış ve bir çocuğun eğitimsiz zihninden, bir yetişkinin karmaşık zihnine uzanabilecek şekilde iletişim kurarak kişiliğin tüm seviyelerine eş zamanlı olarak hitap eder hale gelmiştir. Masallar psikanalitik kişilik modelini uygulayarak, o anda hangi düzeyde işlev görürse görsün bilinçli, bilinç öncesi ve bilinç dışı zihne önemli mesajlar taşır. Bu hikâyeler bilhassa çocuğun aklını kurcalayan küresel insani problemlere değinerek onun gelişmekte olan bilincine hitap eder ve gelişimini destekler. Aynı zamanda bilinç öncesi ve bilinç dışı baskıları da dindirir. Hikâyeler ilerledikçe alt bilinç baskılarına bilinçli bir inandırıcılık kazandırır ve onlara biçim verir. Benlik ve üst benliğin talep ettiği doğrultuda bunları tatmin etmenin de yollarını gösterir.

₺176,40
Tükendi

Sayfa Sayısı : 64

Ebat : 15x21

Kağıt/İç Baskı : III Hm Enzo 80gr

Cilt/Kapak : Amerikan Bristol 230 gr

ARKA KAPAK YAZISI

EKMEK, TERLİK, CAN SIKINTISI, FÜZE, ÖPÜŞME, 

ALMANYA, KİLOT, BEDAVA KOLA, SÜMÜK, SİGARA, 

KARDAN ADAM, AT VE İNGİLİZCE HAKKINDA HER ŞEY…

₺77,00
Tükendi

"Bir madeni paranın bir treni raydan çıkaracağına inanıyorum.

New York kanalizasyonunda timsahlar ve tabii ki midilliler kadar büyük fareler olduğuna inanıyorum.

Çelik bir çubukla bir insanın gölgesinin kopartılabileceğine inanıyorum.

Bir Noel Baba olduğuna ve Noel zamanında sokakta gördüğüm o kırmızı elbiseli insanların onun yardımcıları olduğuna inanıyorum.

Çevremizde gözle görülmeyen bir dünya olduğuna inanıyorum.

Golf toplarının içinde zehirli gaz olduğuna ve ikiye kestiğiniz takdirde çıkan gazın insanı öldüreceğine inanıyorum.

Her şeyden çok da hayaletlere inanıyorum.

Tamam mı? Hazır mısınız? Güzel. Buyurun elim. Artık yola düşüyoruz.
Ben yolu biliyorum. Sizin bütün yapmanız
gereken şey elimi sıkıca tutmak olacaktır... ve inanmak."
                                                                                                                                       Stephen King

 

Sayfa Sayısı : 224
Basım Tarihi : Mart 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 3. Hamur
Dili : Türkçe

 

₺52,92
Tükendi

 "Kızım on üç yaşına gelinceye kadar ben de on üç roman yazıp bitirmiştim, ama hiçbirini okumuş değildi. Beni çok sevdiğini her fırsatta ifade etmesine karşın, yarattığım vampirlere, hortlaklara, garip yaratıklara ilgi gösterdiği yoktu. Bir gece çalışma odama kapandım, başlangıçta 'Peçeteler' adını vermeyi tasarladığım bu kitabı yazmaya koyuldum. Taslak bittiği zaman kızım Naomi aynı hevessiz tutumuyla eline aldı. Ama okudukça kitap onu kendine esir etti. Derken bir gün yanıma gelip beni kucakladı, 'Bu kitabın bir tek kusuru var,' dedi. 'Bitmesini hiç istemiyordum, oysa bitiverdi.'
İşte bir yazarın duymayı en çok istediği söz budur, sevgili dostlarım.
O gün kızıma büyük bir saygı duydum. Artık ona hep elimden gelenin en iyisini vermeye çalışıyorum. Konuşurken onu çocuk yerine koymaya da kalkışmıyorum. Bundan böyle kitaplarımı kendim için yazdığım kadar, onun için de yazıyorum."                                     
Stephen King

Stephen King'ten masal gibi bir roman...

 

Sayfa Sayısı : 255
Basım Tarihi : Mart 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 3. Hamur
Dili : Türkçe

₺23,52
Tükendi

Stephen King'in Yaratık adlı romanıyla tanıdığımız birçok karakter ve Tak adlı yaratık Düzenleyiciler'de yeniden karşımıza çıkıyor.

Tak, otistik bir çocuğun zihnini ele geçirerek küçük bir kasabada oturan sıradan insanların yaşamını kâbusa çeviriyor. Doğaüstü güçlerinin yanı sıra oyuncakları ve çoğumuzun bildiği televizyon dizisi kahramanlarını kullanarak...

Düzenleyiciler, sakin bir kasabanın gerçeküstü olaylarla bir anda değişiverdiği ürpertici bir gerilim romanı...

  

Sayfa Sayısı : 304
Basım Tarihi : Mart 2017
Kapak Türü : Ciltsiz
Kağıt Türü : 3. Hamur
Dili : Türkçe

₺57,12
Tükendi

Helal olsun be Meri!.. Tam zamanında yakaladın “gastronostalji”yi. Özellikle 50 yaşın üzerinde, İstanbul’da doğmuş, yaşamış, gelmiş, gitmiş, kadın, erkek herkesin okuması ve okutması gereken, eşsiz bir “gastrobelgesel” olmuş bu kitap... Köklerinden kopmamış bir İstanbul hanımefendisinin, bütün duygusallığı ile mertçe kaleme aldığı lezzet hasretini yansıtan, özlenen tatlarla dopdolu bu kitap gerçekten nefis. Afiyet olsun.

M. Vasfi Pakman Türkiye Lezzet Hareketi Genel Başkanı

Meri Simyonidis’in İstanbul Tadım Tuzum Hayatım isimli kitabını Mezedaki’yi ilk ziyaretimde almış ve büyük bir keyifle okumuştum. Eminim benim gibi pek çok okurdan bu kitap için bir cümle yorum istense, herkes “Tadı damağımda kaldı,” derdi. Meri Hanım da bunu hissetmiş olmalı ki, yeni kitabının adını Tadı Damağımda Kaldı koymuş. Bu kitabın, Türk mutfak kültüründe kilometre taşlarından biri olacağına inanıyorum.

Reha Tartıcı Köşe Yazarı

Kitap Bitti, Tadı Damağımda Kaldı...

Sevgili Meri Simyonidis öyle bir kitap yazmış ki, gerçekten de bu bir İstanbul mutfağı ansiklopedisi. Ermenisinden Rumuna, Levanteninden Türküne... Bizans’tan başlayıp Osmanlı ile devam eden ve bugüne kadar uzanan gerçek bir İstanbul sofrası pusulası.

Tadı Damağımda Kaldı’da yok yok. Sayfalar aktıkça anlıyorsunuz ki ne Fransız ne İtalyan ne de bir başka kültürel miras... İstanbul mutfağı, insanlık için en büyük ve en zengin lezzet mirası...

Gerçekten kalemine ve bilgi dağarcığına sağlık Meri. Tatlar imgesel kalmayacak bence. Son sayfayı kapattıktan sonra, birer birer damakla vuslata dönüşecek.

Zeynep Kakınç Mutfak Dostları Derneği Başkanı

Meri Çevik Simyonidis, kendi yolunda başarıyla ilerlemeye devam ediyor. Bu yeni kitabında “İstanbul Rum mutfağının” sınırlarını genişleterek “İstanbul ev mutfağı” diyebileceğim ve içinde hepimizin anılarını barındıran yeni bir boyuta taşımış. Azınlık mutfaklarının olmaz ise olmaz tariflerinin yanı sıra, Babagannuş’tan ev yapımı Mayonezli Amerikan Salatası’na, İzmir Lokması’ndan Çikolata Rüyası’na yok yok! Her ne kadar çok başarılı bulduğum “Mezedaki” lokantası ile profesyonel dünyaya adım attıysa da, Meri Hanım benim için eli çok lezzetli bir İstanbul hanımefendisi olarak kalacak. Bu kitap, yemek meraklılarının kütüphanesinde mutlaka bulunmalı.

Osman Serim Yemek Uzmanı ve Yemek Kültürü Tarihçisi
 
Tadı Damağımda Kaldı ’da, unutulmaya yüz tutmuş Rum mezelerinden Anadolu’ya özgü lezzetlere, rengârenk salatalardan muhteşem tatlılara onlarca tarif bulacaksınız…

 

 

 

 


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 238
En / Boy : 21 / 22
Kağıt Cinsi : Kuşe
Basım Tarihi : 1.2017
₺378,00
Tükendi

“İnsan bir şeyin sahibi olduğunu, onu ne kadar kolaylıkla verebileceğinden anlar.”
 
Jack Sawyer on iki yaşında mutlu bir çocukken yaşamı, babasının ani ölümü, ardından da annesinin ölümcül bir hastalığa yakalanmasıyla tepetaklak olur. Annesi, Jack’i alarak ülkenin diğer ucundaki bir otele götürür. Aslında amacı onu babasının iş ortağı Morgan Sloat’tan uzaklaştırmaktır. Sloat ne kadar güvenilmezse Jack’in en yakın arkadaşı olan ve bu yolculukta onu yalnız bırakmayan oğlu Richard da o kadar dürüsttür. Jack orada tanıdığı lunaparkın yaşlı görevlisi Hızlı Parker’dan, Diyar diye anılan başka bir evrenden getireceği bir Tılsım ile annesini iyileştirebileceğini öğrenir. Hızlı ona kolaylıklar sağlayacak sihirli bir gitar penası ve evrenler arası gidiş gelişi için acı bir iksir verir. Diyar, hem bir cennet hem de çok zorlu, ölümcül tehlikeler taşıyan insanüstü yaratıkların tuzaklarıyla dolu bir cehennemdir.

Tılsım, temposunu hiç düşürmeyen, yazarın zengin hayal dünyasının sınırlarını zorladığı bir bilimkurgu. Gezgin Jack’in yolda karşılaştığı olaylar, her iki evrendeki tanıklıkları sisteme ince eleştiriler de getiriyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 648
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2017
₺141,12
Tükendi

Mükemmel bir ailesi, iyi para kazandığı bir işi ve sorunsuz, mutlu bir hayatı olan ünlü avukat Billy Halleck’in tek sorunu fazla kilolarıdır. Ancak Billy’nin hayatı yaşlı bir Çingene kadına arabasıyla çarpıp ölümüne sebep olmasıyla tamamen değişir. Mahkemede aklanan Billy bu kötü olayı arkasında bırakmaya çalışırken ölen kadının babası onun yanına gelip yüzüne dokunur ve şöyle fısıldar: “İncel.”
 
Bu olaya o an bir anlam veremeyen Billy ertesi gün bir kilo verdiğini fark eder. Sonraki gün bir kilo daha verir, sonra bir kilo daha, bir kilo daha…
 
Zayıflaması artık engellenemez boyutlara erişmeye başladığında Billy bunun korkunç bir lanet olduğunu fark eder. Şimdi ya bu laneti kabullenip ölecektir ya da Çingene’yi ikna edecektir.

Tabii onu bulabilirse…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 328
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2017
₺147,00
Tükendi

Özgün üslup, beklenmedik yerden bakış ve gülümseyen bir sertlikle şekillendirdiği muhalefet anlayışı ile artık kaybettiğimiz bir yaşamın kültürel değerleriyle bizi tanıştıran Hayko Bağdat’ın üç ayrı kitabını tek edisyonda birleştiren Haykoloji’yi bir solukta okuyacaksınız.
 
Salyangoz, Gollik ve Kurtuluş Çok Bozuldu kitaplarını bir araya getiren bu külliyat ile bir arada yaşamanın keyifli kaçamağından geriye, gittikçe katılaşan gündelik yaşamınıza dönmek gelmese de içinizden, bir bakmışsınız ki pembe gülüşler, kırık mavi hüzünler, kırmızı dostluklar ve yemyeşil bir umutla dolmuşsunuz…
 
Siyah ile beyaz, ağır ile hafif ve köşesi olmayan her duygu Haykoloji ile aklınızda yeni bir soru işareti daha uyandırabilir…


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 407
En / Boy : 13,7 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2016
₺148,40
Tükendi

Hafıza (isim, ruh bilimi) Bellek: Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, zihin.*
 
Ajanda (isim): Gerekli notların unutulmaması için yazıldığı takvimli defter, andaç.*

Karga Kafası: Alemlerin sevilen karakteri. Muhalif, duygusal, romantik ve tiryaki.

Karga Kafası Ajanda 2017: Hafızasız bir toplumda unutmamamız gerekenleri hatırlatan, bugün geleceğe ve an’a not tutarken, yarın dünü hatırlayabilmeni sağlayacak olan.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 192
En / Boy : 10,5 / 15
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2016
₺24,36
< 1 2 3 ... 23 >

Kitap

Kitap satın almak için bizi tercih etmenizin bir çok nedeni olabilir. 93 yıldır kitap sektöründe sizlere hizmet veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. En çok satan ve yeni çıkan kitapların yanı sıra tüm kitapları sizlere ulaştırıyoruz. Kitap okurlarına en iyi hizmeti ve en ucuz fiyata sunuyoruz. İndirimli Kitap almak için doğru adrestesiniz. Kapıda ödeme imkanı ve kredi kartına vade farksız 6 taksit imkanı ile hızlıca kitap siparişi verebilirsiniz. %50'ye varan indirimlerle ucuz kitap siparişi vermek için en doğru adres olmaya devam ediyoruz.

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı