Dante Alighieri, meşhur İlahi Komedya'sında, insanları yoldan çıkaran üç başlı şeytanı aynı zamanda bir cehennem zebanisi olarak tasvir eder: “Altı gözünün altısıyla birden ağlıyor ve gözyaşları kanlı bir salyayla birlikte üç çenesinden aşağı süzülüyordu. Ağızlarının her birinde, dişlerinin arasında, değirmende çeker gibi bir günahkarı öğütüyor; böylece üç günahkara aynı anda işkence ediyordu.”

Salyalarını saça saça ağlayarak fitne virüsünü dünyaya bir veba gibi yayan, timsah gözyaşlarını akıtarak beddua seansları yapan, tüm kötülüğü ortadayken körlüğüne aldanıp kendini Santa Lucia sanan zamane ejderhalarını görseydi eğer Dante, şeytanı bu kadar basit tasvir ettiği için kendini lanetlerdi.

Gog ile Magog ya da Mesiha Daggala çağında değiliz belki ama daha önce yayımladığım FETÖ iddianamesi derlemelerini okumuşsanız eğer, şeytanın hangi ölüm maskelerini takıp aramızda gezindiğini anlamışsınızdır.

“Yetmez, daha da fazlasını isterim; lütfen daha çok cesaret, daha çok marifet, daha çok hakikat” diyenleriniz, işte bu eseri, Ver Papaz Al Papazı adlı kitabımı, satırların altını çize çize okumalıdır. Göreceksiniz ki Faraklit'in ümmeti gazaya çıkmış, kan kokan kalemle meydan okuyor, Satan'ın müritlerine korku salıyor. Tek tek aşikar olmuş planlar... Peccatum... Peccatum... Peccatum... Septem Peccata Mortalia!

- Muhammed Gömük


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 280
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 9.2018
₺56,00

Kısa sürede kitabımızın ikinci baskısını sunmaktan mutluyuz.

“Arap Uyanışı”nın bir uzantısı olarak 2011 yılında patlak veren ve son 7 yıldır devam eden, zamanla da uluslararası politikanın çözümlenememiş bir düğümü haline gelen Suriye Krizi, tüm Ortadoğu bölgesinin geleceğini şekillendirecek çok önemli bir hadisedir.İşte bu kitapta kronolojik olarak Suriye krizinin geçirdiği aşamaları ve bu aşamalar içinde Türkiye’nin, soruna ilişkin dış politik yaklaşım ve eylemlerinin analizini bulacaksınız.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 610
En / Boy : 16 / 20
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 8.2018
₺370,00

Türkiye, kapitalist üretim ilişkilerinin egemen olduğu, feodal üretim ilişkilerinin kısmi olarak çözülmesiyle birlikte, tarım ve tarım dışı faaliyetlerin büyük çoğunluğunun, küçük meta üretimiyle kapitalizmin etkisine girdiği bir toplumsal yapıya sahiptir.Artıdeğer, doğrudan üretenlerden kapitalist ve feodal üretim ilişkileriyle alınmaktadır.

Kapitalist üretim biçiminin temsilcileri; üretim sermayesi, finans kapital ve tüccar sermayesi, feodal üretim biçiminin temsilcileri; büyük toprak sahipleri, zengin köylüler, tüccar ve tefeci sermayesidir...

Bir ülkenin sınıfsal yapısını, üretim ilişkilerini, sınıflar arası mücadelenin dinamiklerini doğru tahlil etmek, birbakış açısına sahip olma zorunluluğunun yanı sıra, doğruluğu tartışılmayacak, nesnel ve bilimsel yöntemlerle gerçekleştirilmiş araştırmalara ait verilerin analizini gerektirir.

Bu kitap, yüzyıllardır geçirdiği tüm toplumsal ve ekonomik dönüşümlerin izlerini üzerinde taşıyan Türkiye’nin;üretim ilişkileri ile üretici güçlerin oluşturduğu üretim biçimlerini ve bu üretim biçimlerinin, toplumsal yapısındaki derecelerini ortaya koymak üzere gerçekleştirilmiş uzun soluklu ve bilimsel bir çalışmanın ürünüdür.

Kaynak niteliğindeki bu çalışmanın, yarınların şekillendirilmesinde dünün ve bugünün anlaşılmasının önemini kavramış, okuyan ve araştıran herkesin yolunu aydınlatması umuduyla...


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 480
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 6.2018
₺71,25

Bu kitap,suriye halkının yaşadığı büyük acıları, üzüntüleri, zorlukarı , ölümleri, Easad’ın hapishanelerine ve bu hapishanelerde yapılan işkenceleri, baskınları kadınların tutuklanmalarını, soykırımın her şeşidini, bizzat olayları yaşıyan kahramanların dilinden, suriye halkının özgürlüğü ve onuru için ödediği bedeli, bütün dünyaya göstermek için yazılmıştır.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 228
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2018
₺68,00

Elinizdeki kitap, savaşın gölgesinde yok olan hayalleri yıkılan evleri, ölen insanları, savaşın gölgesin deki kırık kalpleri özetle Suriye Savaş'nda Suriye Halkı’nın yaşadığı gerçek olayları ve acıları anlatıyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 120
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2018
₺51,00

Bunalışına 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye'de yaşanan ve adeta bir halk destanı ile engellenen darbe girişiminin nedenlerini, gelişim sürecini, aktörlerini. Batı dünyasının tutumunu incelemektedir. Çalışma ayrıca yaşanan önemdiüşmeleri, tarihi konuşma, belge ve resimleri, yerli ve yabancı araştırmacılar için nesnel bir dille sistematik bir şekilde bir araya getirip olaylara dâir tahlillerle ele almayı amaçlamaktadır.

Çalışma ana hatlarıyla aşağıdaki bölümlerden oluşmaktadır:Cumhuriyetten Günümüze Sivil Yönetim, Ordu ve Batı -15 Temmuz: Türkiye'nin En Uzun Gecesi 15 Temmuz'un Ardındaki Dış DinamiklerBatı Medyasında Darbe SöylemiBağımsızlaşan Dış Politikanın Darbe Sürecine EtkisiABD Ve Batı'nın Darbe Konusundaki TutumuGülen Cemaati ve Uluslararası BağlantılarıIlımlı İslâm Projesi, Dinlerarası Diyalog ve Gülen Hareketi


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 290
En / Boy : 16 / 24
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2018
₺100,00

“Çağdaş İslam düşüncesi”, tarihin belirli bir zamanında belirli bir topluma belirli sorunları çözmek için inen ayetlerive peygamberimiz tarafından bunların hayata uygulanmasını(sünnet) merkeze alarak yaşanılan dönemdekisoru ve sorunlara çözüm üretme çabalarıyla ilgilenir. Bubağlamda, günümüz Müslümanlarının yaşadıkları siyasi,iktisadi ve içtimai sorunlara çözüm üretmek için Selefi veFelsefi olmak üzere iki temel üslup ortaya çıkmaktadır.

Bu kitapda cevapları aranan sorular şunlardır: Günümüzde sahih İslam temsilcisi olarak Selefi olduklarını söyleyenlerile “akaid ve diğer dini hususlarda Peygamber ve ashabının yolunu büyük bir ihlas ve samimiyet ile takip edenlere denilen Selefîlik arasında nasıl bir irtibat vardır? Hz. Peygamberin sünneti ve O’nun ruhunu benimseyerek O’nun zihniyeti doğrultusunda uygulamalarda(sahabe ve tabiun) bulunanlara denilen Ehl-i Sünnet ile ilgileri ne derecedir? Ürettikleri çözüm önerilerinin İslam dünyasındaki tekabüliyeti nasıldır? Akıl ve re’ye yani felsefitutuma karşı oluşlarının tutarlılığı ne derecedir? Modern/Yeni Selefîlik, dini-siyasi/ideolojik yapılanma olanVehhabi öğretinin güncel bir izdüşümü müdür?

Bu soruların cevabını aramak için teorik okumaları saha çalışmalarıyla birlikte yapma süreci, 15 Temmuz 2016 sonrası ülkemizde yaşanılanları yeni bir din dili oluşturmanın gerekliliği bağlamında değerlendiren makalelerde yeni baskıya ilave edildi.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 192
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 7.2018
₺48,75

Malcolm X ilham veren bir konuşmacı, aktivist ve devrimciydi. 1925 yılında ABD'de yoksulluk içinde doğmuş ve gençlik yılları ırkçı şiddetle şekillenmişti. Dört yaşındayken evi kundaklanmış, altı yaşındayken babası ölü bulunmuş, muhtemelen Ku Klux Klan tarafından katledilmişti. Malcolm X, 1965'teki suikastine kadar siyah hareketinin en ikonik figürüydü.

"Şimdi Malcolm X'in argümanlarını ve militanlığını bir adım ileri taşımaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Malcolm X'in kendi yolculuğunun gösterdiği gibi, sistemin kendisine meydan okumaya ihtiyacımız var."


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 63
En / Boy : 12 / 16
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2018
₺11,25

Tarihci ve Yazar Prof. Erich Feigl, 1931 yılında Viyana'da doğdu. Öğrencilik yıllarında başladığı yazarlık yaşamını, televizyon için belgesel programalr ve filmler yaparak sürdürdü. Feigl, Orta Doğu, Uzak Doğu, Orta Asya ve Amerika gibi çeşitli bölgelerde dinler ve kültürlerle ilgili araştırmaları sonucunda, çok sayıda belgesel film ve biyografiler hazırladı.

Türkiye ve Türklerle ilgili konulara yönelerek, Osmanlı tarihini irdelediği filmler de yapan Feigl, yakın arkadaşı Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliği Çalışma Ataşesi Erdoğan Özen'in 1984 yılında Ermeni teröristlerce şehit edilmesinden sonra, Ermeni terörizmi konusunda kapsamlı araştırma yapmaya yöneldi.

Ermeni terör örgütü ASALA ile Ermeni diasporasının soykırım iddialarının, Ermeni yazar Aram Andonian'ın ortaya attığı gerçek dışı bazı belge ve fotoğraflardan kaynaklandığını kanıtlayan Prof. Feigl, elde ettiği bilgi ve belgeleri "Bir Terör Efsanesi" adlı kitabında topladı.

Feigl, Türkçe, Almanca ve İngilizce yayımladığı kitabı Erdoğan Özen'e ithaf etti. Sayısız kitap ve filme imza atan Prof. Erich Feigl, yaptığı çalışmalar nedeniyle Avusturya Cumhuriyeti Bilim ve Sanat Şeref Nişanı ve Viyana Eyaleti Altın Hizmet Madalyası ile ödüllendirildi.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 167
En / Boy : 21,5 / 26,5
Kağıt Cinsi : Kuşe
Basım Tarihi : 1.2007
₺112,00

Yılma Durak,

12 Eylül Askeri Müdahalesinden sonra Önce Harbiye’de, Ardından Ankara Mamak’ta Altı yıl tek kişilik Hücre’de tutuklu kaldığı günleri eşine yazdığı bir mektubunda şöyle tasvir ediyor;

“Hz. Yusuf’un bu daracık, karanlık hücrelerden yeniden doğuşunun manasını şimdi daha iyi anlıyorum. Şair “Ana rahmi zahir şu bizim koğuş, karanlıkta nur, yeniden doğuş” diyor. Yeniden doğuş bütün suniliklerden sıyrılarak, yüreğindeki samimi duyguların birer ifadesi ise ne mutlu bize…

Yani yarın biraz daha farklı bir insanla karşılaşacaksın demektir. Senin ve çocuklarımın mutluluğundan başka meselesi olmayan, noksan bıraktığı her şeyi en mükemmeli ile tamamlamaya çalışan bir Yılma Durak. Yeniden merhaba kalbimin çileli güzeli; hazır mısın dilde bitmeyen sonsuz mutluluk türküsüne, gönül bahçemin her biri diğerinden güzel binbir renkli ve kokulu bahçesinde başın dönmeden gezmeye?”


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 192
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 9.2015
₺46,20

Yaklaşık yirmi yıl önce Afganistan'ın güneyinde kendisini 'medrese talebeleri' şeklinde tanıtan Taliban adında bir örgüt ortaya çıktı ve o günden bugüne neredeyse tüm dünyanın ilgisini celp etmeyi başardı. Bu örgüt ortaya çıktığı ilk andan itibaren, kimliğini ve meşruiyetini dini ve mezhebi referanslara dayandırdı. Ancak, ister Sünni ister Şii olsun hiç bir Müslüman bilinen Afganistan tarihinde, ne böylesi bir harekete ne de bu nitelikte bir dini algıya tanık olmuştur. Peki, bu Taliban kimdir? Mahiyeti nedir? Bu örgütün oluşumunda ne tür faktörler rol oynamıştır? Örgüt, hangi konjonktürün eseridir? Ya da bu tip bir örgütün ortaya çıkışı, Afganistan Coğrafyasının kendine özgü koşullarının doğal bir sonucu mudur? Ve daha da önemli olan soru şudur: Taliban hangi düşünce sisteminden besleniyor?


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 76
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2015
₺23,10

Darbelerin topluma, siyasete ve devletin işleyen sistemine verdiği zararlar ortada. TBMM’de kurulan Darbeleri Araştırma Komisyonu Sadece 12 Eylül’de yaşanan toplumsal travmaya ilişkin şu kaydı düşmüştü:

Bütün toplum tedhiş altına alındı. 12 Eylül büyüklüğünde bir darbenin verdiği hasar tespit edilemez; ama bazı rakamlar darbenin boyutlarını gösterebilir:

650 bin insan gözaltına alındı.

1 Milyon 683 bin kişi fişlendi.

7 bin insan için idam istendi.

517 insana idam cezası verildi.

50 insan idam edildi.

71 bin insan eski TCK 141, 142 ve 163. maddelerden, yani düşünce suçundan yargılandı.

58 bin insan örgüt üyeliğinden yargılandı.

30 bin insan “sakıncalı” olarak işten çıkarıldı. 14 bin insan vatandaşlıktan çıkarıldı. 23 bin dernek kapatıldı.

Elinizdeki eser Ülkemizdeki Siyasi hayata müdahalelerin ve bunu hazırlayan toplumsal olayların yazılmamış tarihini ele alıyor. Bir yanıyla eski Türkiye’nin kara kaplı defterinden notlar sunuyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 566
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2017
₺92,40

1960’larda, maaşıyla 28 adet Cumhuriyet altını alan bir memur, bugünlerde sadece 3 tane alabiliyor. Yani insalık, “gizli efendileri” tarafından giderek daha fazla köleleştirilmeseydi, bugün ortalama bir çalışan sadece birkaç aylık maaşıyla, bir ev alabilecekti...

İşte; insanların boynundaki görünmez zincirler, kölelik sistemi ve tarihten günümüze uzanan hikayesi...

Peygamberlerin gösterdiği “gerçek” neydi ki köleler kitleler halinde onları izledi?

Dinler köleliğe karşı ortaya çıkmışken, nasıl kölelik sisteminin bir parçası haline getirildi?

Tanrı’nın Krallığı neydi ve O’nun yetkilerine neden kimse ortak olamazdı?

Tarihin en şiddetli kölelik sistemi bugün nasıl işliyor?

13:16: Küçük büyük, zengin yoksul, özgür köle, herkesin eline ya da alnına bir işaret vurduruyordu.

13:17: Öyle ki, bu işareti, yani canavarın adını ya da adını simgeleyen sayıyı taşımayan ne bir şey satın alabilsin, ne de satabilsin. (İncil, Vahiy: 13/16-17)

Sistemi yöneten sahte efendilerin sonu ne olacak?

Derken biz onu, hem de sarayı ile yere geçiriverdik. O vakit Allah’a karşı yardımına gelecek taraftarı da olmadı, Kendini kurtaracaklardan da değildi. (Kasas Suresi- 81)


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 128
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2017
₺82,50

Dile kolay; üst üste iki gece aynı yerde yatmadan, bazen ağaç kavuklarında bazen mağaralarda saklanıp sadece otlarla beslenerek, en yakınlarının ölümünü izleyerek, her an tetikte bekleyip yeri geldiğinde acımasızca öldürerek geçen 18 yıl... Sonra bir kadına gönül vermiş... "Silahın artık çare olmadığı"na inanmış... Önce Barzani’ye sığınmış... Sonra yakalanmış... Her gece aynı yerde yatacağı hücre dönemi başlamış. 12 yıldır Diyarbakır Cezaevi’nin bir hücresinde yaşıyor Şemdin Sakık... Kendi deyimiyle "dershane"sinde... Görüşe geleni yok. Avukatı, arkadaşı, arayıp soran yok. 5 yıldır tek görüşe çıkmamış. Her sabah 6.30’da kalkıyor. Günde 10 saat çalışıyor. TV izliyor, gazeteleri okuyor, kitap yazıyor. Kilo almamak için kitabını volta atarak okuyor. Penceresi önüne gelen kuşları, kedileri besliyor. 30 yılı dağlarda ve hücrede geçen ömrünün muhasebesini yapıyor... Devlete göre "terörist", örgüte göre "hain"... Ama şüphesiz önemli bir tanık. Kulak vermete yarar var. -Can Dündar/ Milliyet- Sakık’ın sözlerine kulak vermeyi faydalı buluyorum. -Fatih Altaylı/ Habertürk-


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 390
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2010
₺90,25

Çin Nasıl Kapitalist Oldu?, Çin’in geçtiğimiz otuz beş yılda tarıma dayalı kapalı bir sosyalist ekonomiden uluslararası arenada nasıl da yenilmez bir iktisadi güce dönüştüğünün olağanüstü ve beklenmeyen hikayesini anlatıyor.

Yazarlar asli kaynaklarını kullanarak büyüyen Çin ekonomisi tartışmasını yeniden canlandırmış, Çinli liderlerin yaptığı reformların kapitalist bir ekonomi yaratma yolunda özellikle yapılmadığını ve Çin’e piyasayı ve girişimciliği tekrar getiren şeyin “marjinal devrimler” olduğunu söylemektedirler. Batı’dan alınan dersler geleneksel Çin felsefesi olan “gerçeği olgularda arama” ile birleştirilmiştir. Kapitalizme yüzünü dönen Çin kendi kültürel kökenlerini kucaklamıştır.

Çin Nasıl Kapitalist Oldu? Çin ekonomisinin geleceğiyle ilgili genelgeçer bilgilere karşı çıkarken Çin daha fazla büyüme için müthiş bir potansiyele sahip olsa da geleceğinin devletin güç ve fikirler konusundaki tekelciliğinden dolayı karanlık olduğunu söyler. Coase ve Wang Çin’de uzun ve saygın bir geleneği olan fikir piyasasının gelişiminin Çin’in sosyal uyum rüyasını gerçekleştirmek için vazgeçilmez olduğuna dikkat çekerler.

“Sabırlı okuyucular modern iktisat tarihindeki en sıradışı değişimi derinlemesine anlamakla ödüllendirileceklerdir.”

- The Wall Street Journal

“Bu kitap, piyasalar ve tarih üzerine yaptığı vurgularla fevkalade önemlidir.”

- The Washington Times

“Çin’in nasıl dünyanın en iyi ikinci ekonomisine sahip olduğunu merak eden herkes bu ilginç kitabı okumalı.”

- The LSE Review of Books

“Bu, Çin’e olduğu kadar tüm iktisadî değişim literatürüne çok büyük bir katkıdır. İktisadî değişim ve gelişim üzerine bütün literatürde benim bildiğim kadarıyla bir toplumun evrilmek için kör topal çabalaması ve özellikle de Çin’inki kadar uzun süren ve çok uzun bir yol alınan bir evrim ile ilgili böylesine detaylı bir çalışma yoktur.”

- Douglass C. North, 1993 Nobel İktisat Ödülü sahibi

“100 yaşını geçmiş Ronald Coase ve Ning Wang, Çin’in Mao’nun hükmü altındaki sosyalizmden bugünkü özgün kapitalist ekonomiye kesintili geçişi hakkında merak uyandıran ve kapsamlı bir yorum yazmışlardır. Çin veya sosyalizm çalışan hiçkimse bu kitabı kaçırmamalı.”

- Richard Epstein, Chicago Üniversitesi Hukuk Fakültesi

“Bu kitap iktisat alanında ve Çin hakkındaki çalışmalarla ilgili yazılmış en iyi eserlerdendir; sâdece bugün için değil, gelecek için de.”

- Chenggang Xu, Hong Kong Üniversitesi

“Coase felsefesi ve politikası, “gerçeği olgularda arama” gibi -kendisine de şirketler, piyasalar ve kanunlar hakkındaki çığır açan analizleriyle ilgili esin kaynağı olmuş- çok basit bir ilkeye dayanan bir toplumu inceliyor. Tekrar tekrar daha verimli bir sosyalizm arayışında olup karşısında her seferinde kapitalizmi bulan Çin hakkında büyüleyici ve sıradışı ve düşünmeye zorlayan bir kitap.”

- Stephen Littlechild, Emekli Profesör, Birmingham Üniversitesi ve Cambridge Üniversitesi

 


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 460
En / Boy : 13 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 9.2015
₺176,00

İlhan Diken yazılarında “Şiddetin egemen olduğu dönemin, travmasını üzerinden atamayan cephede, barışın kararlılığı nettir. Türkiye’nin aydın, sanatçı, siyasetçi çevresi de barış ve demokrasinin tek şans olduğunu açıkça beyan ediyor. Ancak şu var ki, dört yıldır silahların patlamadığı bir süreçte, hemen hiçbir güç, bu sürecin devamı için gerekli koşulların yaratılması anlamında yeterli çaba sarf etmedi.” diyerek bizlere ayna tutumaya devam ediyor.

“Dostluğu ile gönüllerde yer edinmişti. Sessiz, sakin, siyah ve gri giyinmeye olan tutkusu ve müzik ile hep iç içeydi. Dost meclislerinde doyumsuz sohbet ile çalıp, söyler ortam yaratırdı… Sazını iyi çalar, iyi söylerdi...

İlhan Hoca yaşarken bir gün özgür olacağına yürekten inandığı Kürdistan toprağında; beyaz kefeni ile kesk û sor û zer bayrağa sarılı yatıyor.” -Şeyhmus Diken


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 384
En / Boy : 15 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 6.2016
₺20,75

Ajan Provokatörler casusluk ve gizli eylem yapan yedi yüzün üzerinde ajanın faaliyetlerini anlatıyor. İlk grup casusluğun klasik tanımını, yabancı bir devletten istihbarat toplayıp aktarmayı temsil ediyor. İkincisiyse gizli eylem ajanlarının suikast, siyasi darbe ve sabotaj gibi gizli faaliyetlerini içeriyor.

Bu eserde Batılı muhbirlerin Doğulu emsallerinden daha ayrıntılı bir şekilde anlatılmasının nedeni Batı tarzı demokrasilerin basın özgürlüğünü koruması ve hassas ulusal dış politikalar konusunda tartışmaya açık olmasıdır. İstihbarat ve gizli eylem üzerine yapılan diğer savaş sonrası çalışmalarda Komünist ve Üçüncü Dünya ajanlarının ihmal edilmesi, yeni bir eser ortaya çıkarmak için temel veri toplama ihtiyacı doğurmuştur.

Kitapta casusların faaliyetleri basın, tarihçiler ve katılımcıların kendileri tarafından da belgelenmiştir. Kaynakça bölümünü eski istihbarat görevlileri tarafından yazılmış kitap ve makaleler oluşturuyor. Lügatçede terimler ve kısaltmalar açıklanıyor, Kronoloji bölümüyse casusluğun ve gizli eylemlerin kilometre taşlarını ortaya koyuyor.

Ajan Provokatörler 1946-1991 yılları arasında casusluk ve gizli eylem yapan kişiler hakkında net bilgiler sunuyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 456
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2014
₺180,40
Tükendi

Cumhurbaşkanlarımızın, siyaset ve toplum yaşamımızda, her dönem Anayasal konumlarının ötesinde bir ağırlıkları olmuştur. Cumhurbaşkanlarının, 1924 ve 1961 Anayasalarında son derece sınırlı olan görev ve yetkileri, 1982 Anayasasıyla önemli ölçüde genişletilmiş; Cumhurbaşkanları klasik parlamenter düzenin çok ilerisinde yetkilerle donatılmış, bu makam devlet yaşamında çok daha etkili bir konuma getirilmiştir.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri her zaman özel bir önem taşımış, bazı seçimler sırasında yaşanan bunalımların aşılabilmesi için yoğun çabalara gerek duyulmuştur.

1961 ve 1982 Anayasalarının yürürlükte olduğu dönemlerde ortaya çıkan bunalımlar, siyasi partilerin uzlaşma çabaları ile aşılmış; 1980 seçiminde ortaya çıkan bunalım ise siyasi partilerin bir aday üzerinde uzlaşma sağlayamamaları nedeniyle aşılamamış, ülke 5 ay boyunca Cumhurbaşkansız kalmıştır.

Bu çalışmada, 1923 - 2007 yılları arasında yapılmış olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ele alınmıştır.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 190
En / Boy : 16 / 23,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2013
₺50,00
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 167
En / Boy : 16 / 23,5
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : 7.2007
₺12,50
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 453
En / Boy : 16,5 / 24
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : 7.2009
₺29,17
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 410
En / Boy : 16,5 / 23,5
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : 7.2004
₺29,17
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 464
En / Boy : 19 / 27
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : 1.2011
₺29,17
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : Ankara
Sayfa Sayısı : 452
En / Boy : 19 / 27
Kağıt Cinsi : 1. Hamur
Basım Tarihi : 1.2010
₺29,17
Tükendi

Bu kitabın ana konusu, birbirlerinin ruh ikizi olan Büyük Ortadoğu Projesi (Bop) ve Büyük İsrail Projesi’dir (Bip).

Her iki proje de Türkiye'nin bekası, güvenliği, birlik ve bütünlüğü ile doğrudan ilişkilidir.

22.07.2015 tarihinde, sosyal medya üzerinden bir mesaj atmış ve şöyle demiştim:

“Yurdumun insanları BOP’u öğrenmedikçe bugün ülkemizde ve bölgemizde yaşananları anlamayacaktır.”

Bu mesajımın üzerinden üç yıl geçti. Gerçekten de bu zaman diliminde ülkemizde ve bölgemizde Bop ve Bip kapsamında neler oldu neler... Görünen o ki, bu ana kadar yaşananlar, gelecekte yaşananlara rahmet okutacak. Biz de bundan payımıza düşeni alacağız. Çünkü Türkiye, bu projelerin hedefindeki ülkelerin en önemlilerinden biri. Türkiye adeta Bop ve Bip’in kilidi. Proje sahipleri bu kilidi açmak için her yolu deniyorlar ve denemeye de devam edecekler. Ben de ülkemin insanlarının bu projelerle ilgili bilgilendirilmesi noktasında sorumluluğum olduğunu düşünerek bu kitabı yazmaya karar verdim. Ne kadar faydalı olabildiğim konusunda takdir sayın okurlarımındır.

Kitapta Bop ve Bip kapsamında Ortadoğu coğrafyası, sosyal, kültürel, ekonomik yapısı, hedef ülkelerin durumları hakkında bilgi verdikten sonra, bu iki proje ile ilgili ülkemizde ve bölgemizde bugüne kadar yaşananları ve önümüzdeki süreçte yaşanması olası gelişmeleri de değerlendirmeye; Türkiye’nin yapması gerekenleri, alması gereken tedbirleri de ortaya koymaya; ülkemizi yönetme sorumluluğu taşıyanlara da oluşturulacak strateji ve politikalar konusunda katkı sunmaya çalıştım.

Milletimin bu iki proje kapsamında başımıza örülen ve örülmeye hazırlanan çorapları kavramasına faydası olması dileğiyle.
Saygılarımla. 

-Engin Alan


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 168
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 10.2018
₺86,24
Tükendi

“Marx'a göre, devlet, bir sınıf egemenliği organı, bir sınıfın bir başka sınıf üzerindeki baskı organıdır; sınıflar arasındaki çatışmayı hafifleterek, bu baskıyı yasallaştırıp pekiştiren bir “düzen”in kurulmasıdır. Devletin sınıflararası çelişkilerin uzlaşmazlığının bir sonucu olarak meydana geldiği gerçekliği unutulduğu an, devrim ve demokrasi mücadelesinin girdapları arasında boğulunulacağı açıktır. Bu sebeple devlet tanımlamasının, devlet felsefesinin sıkça incelenmesi, araştırılması ve güncel devlet deneyimleriyle bütünleştirilmesi önemli bir araştırma alanı anlamına gelmektedir. Daha önce Dersim Katliamı, Kemalizm ve demokrasi sorunu gibi çeşitli konular üzerine araştırmalarıyla tanınan ve aynı zamanda roman ve öykü alanında da üretimleri bulunan araştırmacı-yazar Cafer Demir, bu kitabında “devlet”i inceliyor, Türkiye Cumhuriyeti devletinin “deneyimlerinden” örneklemelerle güncel bir tariflemeye girişiyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 192
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 7.2018
₺12,50
Tükendi

Boşnaklar, toplama kampları veya diğer nezarethanelerdeki mağdurlar, ulusal, etnik ve dini kökenlerine göre seçilmişlerdi. “Erkeklerin hapsedilmeleri kararının alınmasının altında yatan tek şahsi nitelikleri Sırp olmamalarıydı” diğer bir ifadeyle “sırf Müslüman olmalarıydı”.

Mezarlarda bulunan el ve ayak bağları, göz bantları ve kıyafetler, öldürme yöntemine (hemen yakınından) ve soykırım kurbanlarının ne kadar savunmasız olduklarına işaret ederken, mağdurların sivil olduğunu da teyit etmektedir. Parçalanmış vücutlar, cenazelerin bir mezardan diğerine nakledildiğine delalet etmektedir. Aralarında birkaç kilometreden fazla mesafe olan iki, üç, dört hatta beş farklı mezarda aynı vücuda ait parçalar bulunabiliyordu.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 256
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 7.2018
₺15,00
Tükendi

Milli Görüş gömleğini Erdoğan neden çıkardı?

Kimler Erdoğan'ın aklına girdi?

İstanbul dukası TUSİAD'la kim tanıştırdı?

Erdoğan söylendiği gibi Erbakan'ın hayallerini mi gerçekleştiriyordu? Yoksa AKP bir projenin parçası mıydı?

Buna benzer soruların cevaplarını bu kitapta bulabilirsiniz. Milli Görüşten muhafazakör demokratlığa giden yolda ne gibi yol kazaları meydana geldi. Neden AKP döneminde bu kadar Kaos meydana geldi? Her kaos kendi düzenini kurduğuna göre, ortaya ne gibi düzen meydana gelmiştir?

Erbakan'ın "Yeniden büyük Türkiye, yeni bir dünya" sloganını Erdoğan hayata geçirebildi mi? BOP eş başkanlığı ne demektir? Erdoğan neden "BOP eş başkanıyım" dedi. AKP hükümeti çok uluslu şirketlere ne gibi imtiyazlar verdi? AKP kurulmadan önce Memorandum neden verildi? İkiz yasalar neden sümen altından çıkartılarak TBMM getirilip onaylandı?


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 391
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2018
₺23,36
Tükendi

Marx "ben marksist değilim" demişti. 1870'lerde diyalektik bir şaka olan bu sözler günümüzde karmaşık bir politik soruna dönüştü. Bugün sayısız marksizm anlayışları mevcut: Üçüncü Dünyacılık, sosyal demokrasi, stalinizm, ulusal kurtuluş hareketleri vb. Bunların hepsi marksist olduklarını iddia etmekteler.

Bu küçük kitapçık, bu yumağı çözebilmek ve "gerçek marksist gelenek nedir?" sorusuna cevap verebilmek için bir dizi kriteri oluşturmaya çalışmakta.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 103
En / Boy : 12 / 16
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2018
₺7,50
Tükendi

Bu kitap, derleme yazılardan oluşuyor. 17-25 Aralık sürecinden itibaren cemaat tartışmasına ve 15 Temmuz Darbe girişimine dair birçok yazarın yazdığı yazıları derledim. 2014 yılında 'Cemaatlerin Bağlama Problemi' adıyla yayınladığım kitabımın tek kısmında 'Alıntı Yazılar' başlığı ile yayımladığım bazı yazılara, 15 Temmuz sonrası yazılan yazılardan da eklemeler yaparak, elinizde ki kitabı hazırladım.

15 Temmuz'a götüren hatalarımızdan ders almazsak, daha büyük bir saldırı ile karşı karşıya kalırız. Biz direnme konusunda tecrübe kazandık. Unutmayın ki onlarda saldırma konusuunda tecrübe kazandılar. Kaybettikleri cepheden tekrar saldırmayacaklar. Biz sadece o cepheyi koruma altına alıp etkisiz hale getirmeye odaklanmışken, onlar başka cephelerde yığınak yapmaya çoktan başladılar.

Unutmayın, Kökünü kurutamadığımız bir fitne ağacının FETÖ dalını keserek, o ağacın zehirli meyvelerinden kurtulamazsınız.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 203
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2018
₺36,50
Tükendi

Propaganda ve İkna kitabı, propaganda tarihinin en eski dönemlerinden günümüze kadar uzanan, en kapsamlı eserlerinden biri olarak, bu konuyu analiz etmeyi sağlayacak tanım ve yöntemler sunmaktadır. Kitabın yazarları Garth S.Jowett ve Victoria O’Donell propaganda ve ikna konusuna, sözbilimsel arka plan, kültürel araştırmalar ve toplumsal hafıza boyutunu da katan, güçlü ve çarpıcı bir anlatıma sahiptirler.

Temel Konular:

Propaganda Tarihi Konusunda Kapsamlı Anlatım:

Propagandanın Analizi için Sistematik Bir Yaklaşım:

Propagandayı İknadan Ayıran Tanımlamalar:

Propaganda & İknaBelgesel Sinema ve Türleri dersimde kullandığım faydalı bir eser. Öğrencilerimin propaganda konusunda belirli bir yaklaşım kazanmasını sağlıyor.

Dr Sermin Tag Kalafatoglu

Ordu Universitesi, Sinema ve Televizyon Bölümü

Bu kitap öğrencilerin propaganda ve ikna kavramlarını tanımaları ve propaganda yöntemlerinin Halkla İlişkiler ve kamu diplomasisi alanlarında nasıl kullanıldığını anlamaları konusunda değerli bir eserdir.

Dr Nelson Ribeiro

Portekiz Üniversitesi, İnsani Bilimler Fakültesi


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 482
En / Boy : 16 / 24
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .
₺240,00
Tükendi

Darwin’in "Evrim" teorisinin biyoloji ve diğer doğa bilimleri için yaptıklarının aynısını Engels’in Marx ile kaleme aldıkları Komünist Manifesto tarih için yapacaktır. Bu kitabı okumak belki sizleri komünist yapmayacaktır. Ancak şu an sahip olduğunuz değerleri ve dünya görüşünüzü tekrardan gözden geçirme olanağı verecektir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 80
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2012
₺4,80
Tükendi

Bizim davamız islam'dır. Gayemiz Allah'ın rızasını kazanmaktır. Hedefimiz Hak nizamı hakim kılmaktır. Arzumuz tüm insanlığın saadetidir. Yolumuz cihattır. Yolumuz ikna metodudur. İnsanlığın kurtuluşu ancak İslam ile mümkündür. İslam ise Allah yapısıdır. Dolayısıyla mükemmeldir. Eksiklik ve fazlalık kabul etmez. Bu dava için çalışmak herkese nasip olmaz. İster gecenizi gündüzünüze katıp çalışın, ister yan gelip yatın. Bu hak davanın başarısını ne bir gün öne alabilirsiniz, ne de birgün geciktirebilirsiniz. Bütün mesele bu şerefli davada nasıl bir imtihan vereceğimizdir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 280
En / Boy : 13 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2016
₺24,00
Tükendi

İşaretleri bilirseniz onları görebilirsiniz!

  • Neden kendilerine ”dul kadının oğulları” diyorlar?
  • Nasıl örgütleniyor, nasıl haberleşiyorlar?
  • Gizli şifreleri, esrarengiz işaretleri nelerdir?
  • Ergenekon’un masonik şifreleri!
  • 150 yıl sonra hortlayan esrarengiz örgüt Ercümen-i Daniş!
  • Çırak dereceli ünlü mason!
  • Çekirdek kadrodaki şaşırtıcı isim: Doğu Bey!
  • TBMM’deki esrarengiz işaretler, kim tarafından nasıl konuldu?
  • Meclis binasını yapan mimarın büyük sırrı neydi?
  • Mimar Sinan’ın kafatası nasıl kayboldu, şimdi nerede?
  • Cadde ve sokak adlarını dahi onlar koyuyor, peki nasıl?
  • 28 Şubat’ın arkasındaki kilit isim bir masondu!
  • Onları nasıl tanırsınız?
  • Nihai hedefleri ne?

İlk kez belge ve fotoğraflarıyla tarihin en gizemli örgütünün şaşırtıcı hikayesi yıllar süren bir araştırmanın ürünü olan bu kitap hayata ve olaylara bakışınızı değiştirecek.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 197
En / Boy : 13 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 12.2016
₺13,34
Tükendi

18. yüzyılın önde gelen ahlak felsefecilerinden ve iktisatçılarından biri olan Adam Smith, başyapıtı Ulusların Zenginliği’nde ekonomik büyümeyi tüm yönleriyle ele alıyor. Çağdaş iktisat alanındaki ilk eser olarak kabul edilen bu kitabın ekonomi disiplininin ortaya çıkmasında ve sistematik hale gelmesinde büyük bir katkısı vardır. Ayrıca Smith’in, önermelerini yalnızca ekonomiye değil felsefe, sosyoloji, matematik gibi alanlara dayandıırması açısından da eser büyük önem taşıyor.

Eserde, sakınmacı politikanın ticaretin gelişmesine ve ülkelerin zenginliğine engel olduğu düşüncesi vurgulanıyor ve serbest piyasanın sanılanın aksine karmaşık değil adeta “gizli bir el” tarafından yönetiliyormuşçasına son derece sistemli olduğu savunuluyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 152
En / Boy : 13 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2018
₺65,60
Tükendi

Din ile siyaset, bireylerin davranışını ve toplumun işleyişini düzenleyen otorite sistemleri olarak insanlık tarihi boyunca işbirliği yapmıştır. Laikleşme her ne kadar bu iki öğeyi birbirinden ayırmış olsa da, günümüzde kamusal dinin geri dönüşü laikliğin sorgulanmasına yol açıyor. Böylesi bir atmosferde Christian Joppke laikliği dışlayan dinsel anlayışların laik devlet ile bir arada var olup olamayacaklarını araştırıyor.

Araştırmaları için iki saha seçiyor; Hıristiyan Sağın Amerika’da ve İslam’ın Avrupa’da laik devlete karşı verdikleri mücadeleyi inceliyor. Bunların yanı sıra laik devletin oluşumu, Hıristiyanlık ile İslamiyet’in inanç sistemi ve dinsel örgütlenme biçimi üzerinde duruyor.
Bu kitabın laik devlet ile ilgili tartışmaya ülkemizde de katılan tüm gruplar için aydınlatıcı olacağı kanısındayız.

“… Joppke’nin tartışmasının bilimsel gücü, [bu] kitabı konuyla ilgili çok değerli çalışmalardan biri haline getiriyor.”

 - Gianfranco Poggi, Virgina Üniversitesi

“Laik Devlet Kuşatma Altında … büyük ve ihtilaflı meseleleri ele alıyor. Burada ileri sürülen görüşlerle bazı açılardan hemfikir olmayanlar bile kitabı cazip ve aydınlatıcı bulacaklardır.”

- Rogers Brubaker, California Üniversitesi, Los Angeles


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 352
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2018
₺102,50
Tükendi

Bu kitap yakın tarihimize ışık tutacak bir belgeler demeti şeklinde, söylenmeyeni söylemek için yazıldı.

Üç ciltten oluşacak dizimizin ilkinde Kemalizm olgusuna farklı bir bakış açısı getiriliyor. İkinci cilt tek parti dönemine, üçüncü cilt DP dönemine ait belgelerden oluşacak.

Bu çalışmamızda, belgeleri konularına göre tasnif ettik ve hemen hemen hiçbir yorumda bulunmadık. Bu kitaptaki belgelerin tümü Milli Eğitim Bakanlığı ve Genel Kurmay'ın tavsiye ettiği kitaplardan, ya da basında çıkan ve tekzib edilmeyen ve her hangi bir kovuşturmaya tabi tutulmayan kitaplardan derlenmiştir.

Aynı konuda farklı rivayetleri, farklı değerlendirmeleri arkası arkasına sıraladık. Karar vermek size kalmaktadır.

Kuşkusuz bu çalışma bu konuda herşeyi kapsamamaktadır.. Eğer bu yönde yeni çalışmaların ortaya çıkmasına öncülük edebilirse görevini yapmış olacaktır. Öte yandan bu bilgi kırıntılarını topluca düşündüğünüzde ve değerlendirdiğinizde, başka kitaplarda bu konuda tek satır yazılmamış olsa bile, kendiniz için bir kanaat oluşmasına yardımcı olacak türden şeylerdir. Soru sormanız, bazı gerçekleri yakalamanız için küçük bir başlangıç olarak önemli bir görev ifa edeceğini sandığım bu çalışmanın sayısız eksiklikleri, eleştirilecek yığınla yönü olduğunu biliyorum. Ama yine de bunun böyle olması gerektiğini düşünüyorum. Kitabı eğer sonuna kadar okuma fırsatı bulabilirseniz ne demek istediğimi daha iyi anlayacağınızdan kuşkum yok. Bu kitab yakın tarihimizle ilgili söylenmeyen bir gerçeğin arayışıdır. Konuya alışılagelmişin dışında farklı bir bakış açısı getirmektedir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 456
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 3.2016
₺33,30
Tükendi

Laiklik bize hep “Din ve devletin ayrılığı” olarak anlatıldı. Oysa Laiklik Kilise ile devlet arasındaki ilişkiyi düzenleyen bir paylaşım, mütareke, iş bölümünü ifade eden, meşruiyetini İncil’deki “Tanrının hakkını Tanrıya, Sezar’ın hakkını Sezar’a verin” diyen hükmünden alan bir kurumdu. Batıda “Kilise”den kasıt “Vatikan devleti” idi. Ve Vatikan dünyadaki tüm Katolik mirasının tek temsilcisi olan egemen bir devletti. Bu egemenlik çatışmasını sona erdirmek için ruhbanlı, Tanrı adına egemen kiliselerin siyasal egemenlerle ilişkisini düzenleyecekti.

Bize kimse, Fransa’nın, Strasbourg’u da içine alan Alsace Laurenne bölgesinde Laikliğin geçerli olmadığını, Fransa’daki okulların ve sağlık kuruluşlarının büyük bir bölümünün kiliseye bağlı olduğunu söylemedi. AB ülkeleri de dahil dünyadaki ülkelerin çok büyük bir bölümünde Laiklik kuralları geçerli değildir. Devletlerin çoğunun resmi dininin ötesinde resmi mezhebleri vardı. Laiklikle Demokrasi ya da Cumhuriyet arasında doğrudan bir ilişki yoktu..

Laiklik ile Sekülarizm aynı şey mi idi? Bizantinizm nasıl bir şeydi? Roma’da devlet kiliseye egemendi, ama batı Roma’da Laiklik kuralları geçerli idi. Laiklik Hristiyan dünyasında sadece Katoliklik açısında bir anlam taşıyordu. Yoksa Protestanlar daha çok seküler bir bakış açısına sahipti. Ortadokslar ise Bizantinist’ti.

Osmanlı “Teokrat” bir devlet mi idi? “Halife” Allah’ı ya da İslam’ı mı temsil ediyordu, yoksa Müslümanları mı! İslam’daki sizden olan “ulul emr” ne anlama geliyordu.. Müslümanları temsil eden, yetkisini Müslümanların tercihinden alan ve Müslümanlara hesap veren, Müslümanların maslahatını gözeten ve onları temsil eden bir bir kimliği mi ifade ediyordu?

İslam bir “Din” idi ama Hristiyanlık bir “Religio” idi. Hristiyanlık bu anlamda bir kültürel kimlik ve aidiyeti mi ifade ediyordu.

Laik bir ülkede, resmi ideoloji dinleştirilebilir mi? Mesela “Türkün dini Kemalizmdir” denilen bir ülkede Atatürk ilke ve inkılablarına sadakat andı içmmeye zorlanmak ne anlama geliyor. Birilerine göre “Laiklik olmadan Cumhuriyet, Cumhuriyet olmadan Demokrasi olmaz”dı. Peki, İngiltere’yi ne yapacağız. İngiltere’nin resmi kilisesi ve Demokrasi’nin beşiği kabul edilen İngiltere Monarşi ile yönetiliyordu.

Dilipak Türkiye’de en çok tartışılan, uğruna darbeler yapılan bir kavramı bir başka açıdan anlamaya, anlatmaya, yorumlamaya çalışıyor. Türkiye’de Laiklik tecrübesi, Laikçilerin trajı-komik Laikçi pratikleri, “Laik-İslam” projesi, Kemalistlerin Laiklik konusunu Cumhuriyetle ilişkilendirmeleri ve dünden bugüne yaşananlar.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 336
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2017
₺24,50
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 268
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2012
₺14,82
Tükendi
Tarihsel ve kültürel bağları bakımından Türkiye’nin gündemini yoğun şekilde etki altına alan Ortadoğu, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Türk dış politikasının belirleyici unsurlarından biri haline gelmiştir. Birinci Dünya Savaşı sonrası bölgeye hakim olan İngiliz ve Fransız sömürge güçleri ile kıtasal ölçekte çatışmaya girmemeye çalışan bir politik bakış açısına sahip olan Türkiye, İkinci Dünya Savaşı sonrası gerek konjonktürel gerekse bölgede tarihsel bağlarının bulunduğu toplumların milli bağımsızlıklarını ilan etmesiyle Ortadoğu’da aktif bir dış politika vizyonu geliştirmiştir. Dış politikasını, uluslararası alanda daha etkin olmaya yönelik adımlar atan Türkiye, stratejisini bölgesel güç olma yolunda geliştirmeye devam etmektedir.
Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 192
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2012
₺32,00
Tükendi
Osmanlı’nın Çöküşünde ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşunda Masonların Rolü Ne Oldu? Fransız akademisyen Eric Anduze, Türk ve Osmanlı masonları tarihini, imparatorluğun son yıllarından alıp 1924 modern Türkiye’sine taşıyarak özgün belgeleriyle anlatıyor. Osmanlı topraklarında yaşayan değişik inançlara sahip, değişik uluslara bağlı masonları, rol aldıkları olaylar eşliğinde inceliyor. 1908 devrimini, bir adım ötesinde de Jön Türklerle masonluk arasındaki yakın ilişkiyi irdeliyor. İçlerinde pek çok mason bulunan İttihat ve Terakki Komitesi’nin devrimi çıkarlarına alet edip, kurduğu otoriter rejimi Büyük Osmanlı Doğusu içine nasıl taşıdığını açıklıyor. Böylelikle de yenilik oluşumları içinde yükselmeyi düşleyen Osmanlı toplumunda, devrim ve masonluk sözcüğünü ütopik bulanları adeta haklı çıkarıyor. Osmanlı Türkiye’sinde Masonluk’tan satırbaşları: Osmanlı İmparatorluğu’nda yerleşik masonik kuruluşlar var mıydı? Varsa hangileriydi? Osmanlı’da çeşitli il ve ilçelere yayılmış misyoner okulları vardı. Peki, İngilizlerin 30, Fransızların 75, Amerikalıların 176 misyoner okulu varken, Ermenilerin 1145, Rumların 1584 okulu olmasını nasıl yorumlamalı? Selanik masonlarıyla İttihat ve Terakki’nin ilişkileri hangi düzeydeydi ve amacı neydi?
Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 216
En / Boy : 12,5 / 19
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2012
₺22,50
Tükendi

 Dr. Murat Saraçlı tarafından hazırlanan Uluslararası Hukukta Güncel Sorun Alanları başlıklı editöryal bu çalışma, yakın bir geçmişte uluslararası sistemde yaşanan değişimlerin uluslararası hukuktaki karşılığını bulmaya ve anlamlandırmaya yönelik önemli bir çalışmadır. Çeşitli üniversitelerden genç akademisyenlerin makaleleriyle katkıda bulundukları bu kitap, yakın geçmişimizde yaşanan ve etkileri günümüzde hala hissedilen çeşitli sorun alanlarına yönelik uluslararası hukukun yaklaşımını ortaya koyarken, ayrıca güncel sorunların nasıl uluslararası hukuku da etkilediği ve dönüştürdüğü sorunsalına da önemli cevaplar içermektedir. Bu açıdan bakıldığında kitapta bir yandan, güncel gelişmelere yönelik uluslararası hukuk alanındaki değişimleri takip ederken bir yandan da değişim sürecindeki küresel sistem ve aktörlerin uluslararası hukuku dönüştürmeye yönelik girişimlerini de izleyebilmekteyiz.




Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 416
En / Boy : 13,5 / 20
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 9.2012
₺34,32
Tükendi

İlk iki baskısı 1995 ve 1999 yıllarında yapılan İslâm, Demokrasi ve Türkiye 'nin bu üçüncü ve yeni baskısında Prof.Dr. Ahmet Arslan'ın ilk iki baskıda bulunmayan çok sayıda yeni konuşma ve yazıları da yer almaktadır. İlk yayınlanma tarihlerinin ardından geçen uzun zamana rağmen ağırlığından bir şey kaybetmeyen bu makaleler derlemesini okuyanların fark edebileceği gibi bu süre zarfında ülkede meydana gelen birçok gelişmeye, hatta bazı alanlarda kökten dönüşümlere rağmen demokratikleşme ve hoşgörü alanlarında fazla bir mesafe kat edilmemiş görünmektedir.

İslam felsefesi ve düşüncesi alanında uzmanlığıyla tanınan Prof. Arslan'ın bu baskı için kaleme almış olduğu önsözde belirttiği gibi umudu tamamen yitirecek kadar karamsar olmak doğru olmasa da İslam dünyasında ve özelde Türkiye'de Batılı anlamda demokratik bir toplumun ortaya çıktığını ve kalıcı bir varlık kazandığını görmek için epey bir zamana ve farklı alanlarda gerçekleştirilmesi gereken çok sayıda büyük atılımlara ihtiyaç var. Bu eser,okuyucu için ilk baskısından bu yana geçen yirmi yıl içinde nelerin değiştiğini, nelerin değişmediğini görmek, İslam, demokrasi ve modernleşme tartışmalarında nerelerden geçip hangi noktalara vardığımızı veya varamadığımızı değerlendirmek için hem bir tarihi cetvel, hem de kuramsal bir pusula işlevi görebilir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 405
En / Boy : 15 / 23
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2015
₺33,44
Tükendi

Başta İskandinav ülkeleri olmak üzere Avrupa’da, demokrasi kültürünün iyi-kötü yerleştiği her ülkede hükümet kurma yöntemlerinden biri koalisyondur. Ancak bunu yaşama geçirme biçimi her ülkede değişiktir.

Muzaffer Ayhan Kara sadece zarfın üzerinde yazılanla değil, içindekilerle de ilgili bir araştırmacı olarak, Türkiye’deki koalisyon kültürünü bütün yönleriyle irdeleyen bir eser ortaya çıkardı. Bu kitap, sadece koalisyon kültürüne değil, siyaset ve devamında demokrasi kültürüne de katkısı olacak bir çalışma... Kara, olabildiğince tarafsız ve bilgi ağırlıklı bir ufuk sunuyor bize. Kara kara düşünmek ya da harç kara kara demokrasi yapısını yükseltmek sizin elinizde...

- Mustafa Balbay


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 431
En / Boy : 15 / 23
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 5.2015
₺22,88
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 400
En / Boy : 14 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 11.2014
₺19,50
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 462
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2013
₺8,79
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 198
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2013
₺6,76
Tükendi

9.Yüzyılın sonlarında, İngilizler Selanik ve İzmir'den sonra İstanbul halkını da futbol ile tanıştırdılar. 1905 yılında İngiliz'lerin ve azınlıkların takımlarının yanında Mek-teb-i Sultanı öğrencileri Galatasaray Takımını kurdular. 1907 yılında Kadıköy'ün futbolsever gençleri bir araya gelerek bir futbol takımı kurmayı düşünmeye başladılar. 1907 yılı Mayıs ayında Moda Beşbıyık Sokak 3 numaralı evde sular idaresinden memur Ayetullah Bey, Düyun-u Umumiye İdaresinde memur olan Ziya Bey, Deniz Harp Okulu öğrencisi Necip Bey futbol kulübü kurmak üzere bir araya geldiler. Kurulacak bu kulübün masraflarını mali durumu iyi olan Ziya Bey üstlendi. Üç genç Fenerbahçe burnundaki deniz fenerinden esinlenerek kurdukları kulübün adını "Fenerbahçe" koydular. Ziya Bey'in ısrarıyla kulübün renkleri "sarı-beyaz" oldu. Hintli Asaf Galip ve Sami isimli gençlerin katılmasıyla 6 kişi olarak ilk antrenmanlarını yaptılar. Yeni bir Türk takımının kurulduğu haberi Kadıköy ve Kuşdili Semtlerinde hızla yayıldı. Semtin tecrübeli futbolcularının katılımı ve St. Joseph Okulunun da desteği ile takım kısa zamanda tamamlandı. Kuşdili Papazı Çayırında yabancıların ve azınlıkların takımlarıyla maç yapmaya başladılar.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 182
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2013
₺8,11
Tükendi

Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 255
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .
₺9,00
Tükendi

Hey devrimciler! Ne siz ne de biz... Hepimiz kaybettik. Acaba bizim boğazlaşmamız ve cenazelerimiz üzerinden kimler nemalandı, bugün bile o kanlı kavgamızın mirasını tepe tepe kullananlar kimler?

Sorumluların cezalandırılmasına rağmen 2 milyon Asena o porno kasetleri hiç affetmedi ve sandıkta öfkesini gösterdi...

Herşeyi çok iyi bildiklerini ve hareketin herşeyinin kendilerinden sorulması gerektiğini düşünen, ülküdaşlarını küçük gören ve önemsemeyen, telefonlarına ulaşılamayan, bırakılan mesajlara dönmeyen, narsist ve megoloman sözde ülkü beylerden ve devlerinden bıktım. Kibirlerinden ve tafralarından yanlarına yaklaşılmayan, her daim kulaklarından inmeyen cep telefonlarıyla sanki çok önemli ve gizli işler takip ediyormuş gibi esrarlı çalımlarla dolaşan eski teşkilat yöneticisi ağabeylerden, sevgi ve saygı bağlarının tamamen yok olmanın sınırına gelmesinden, kimsenin kimseyi sevmemesinden bıktım.

Mücadelenini tarihine, toprağa verdikleri dava arkdaşlarının hatıralarına saygılı, hiçbir dünyevi beklenti ve hesap peşnde olmayan ama umutları artık tükenmeye başlamış, kafaları karmakarışık olmuş yüz binlerce ülkücü... Son Bozkurtlar, son samuraylar... İçine düşülen kimlik bunalımından, hedef ve söylemlerdeki ciddi sapmalardan ve muğlaklıktan bahsetmiyorum bile...

Gittike büyüyen ahlaki erozyondan, yıllardır tutulmayan ve tutulmayacağı anlaşılan gerçek bir yemin metninin hala okutulmasından, verile sözleri tutmama edepsizliğinin bir kanser gibi yaygınlaşıp harekete yerleşmesinden, ülkücülüğü maske yaparak şahsi menfaat elde etmek isteyen, bunun için ülküdaşlarına yalanlar söyleyerek, onları kandırıp dolandırarak köşeyi dönmeye çalışna halaksızlardan, yozlaşmadan, çürümeden bıktım. Hatta kendi yozlaşmalarımdan, kendi çürümelerimden ve mükemmel bir ülkücü olamayaşımdan bile bıktım.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 416
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2014
₺96,00
Tükendi

Dünyanın en güçlü ülkesi ve tek süper gücü olan Amerika’nın dış politikaları sadece kendisini değil tüm dünyayı etkilemektedir. Ve hiç şüpheye yer bırakmayacak bir şekilde Amerika’nın dış politikasının en belirleyici ülkesi İsrail’dir.

Bu iki ülke arasındaki ilişki öyle yoğundur ki, Amerikan yönetiminin İsrail’in Ortadoğu’daki kirli işlerini örtbas etmekten sıkıldığını bazen en yetkili ağızlar bile itiraf etmek zorunda kalmışlardır.
İsrail, Amerika ve dünyada neredeyse eleştirilemez olduğu, kendisini eleştiren –Mel Gibson, Marlon Brando, Venezüella devlet başkanı Hugo Chavez, İslamcı düşünür Tarık Ramazan, İspanya Başbakanı Jose Luis Zapatero, Malezya eski devlet başkanı Mahattir Muhammed gibi –isimleri hemen anti-semitik ilan ettiği için başlı başına tartışma konusu.
“İsrail Lobisi” kitabıyla İsrail’i eleştiren ve Amerikan dış politikasını tek başına İsrail’in belirlediğini ifade eden Chicago Üniversitesi’nden John J. Mearsheimer ve Harvard Üniversitesi’nden Stephen M. Walt Yahudilerin hedefi durumuna geldiler.
Elinizdeki kitap sadece Ortadoğu ve Amerika’da değil tüm dünyada cereyan eden hadiselerin perde arkasını öğrenmek için ilk elden yazılmış sıra dışı ve çarpıcı bir eser.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 128
En / Boy : 13,5 / 21
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 3.2014
₺13,28
< 1 2 3 4 5 6 ... 13 >
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı