Tarih boyunca İran coğrafyası radikal değişiklikler ve gelişmelere evsahipliği yapmış bir havza olmuştur. Kadim ve derin bir medeniyete sahip olan İran günümüzde de ilgi çekici özelliğini korumaktadır. 1979 yılında gerçekleşen İran Devrimi, 20. asrın en mühim olaylarından biri olarak karşımıza çıkmış, İran’ın adını “İran İslam Cumhuriyeti”ne dönüştüren İran Devrimi, İslam dünyasının yanı sıra uluslararası politikada ciddi ses getirmiştir. İran, sosyal bilimlerin birçok alanında dünyada ve ülkemizde farklı perspektiflerden anlaşılmaya çalışılan ve halen de çalışılmaya devam edilen bir ülke olmuştur.

İslam bize önce bilip sonra inanmamızı tavsiye eder. İran’ı bilmek, tanımak ve doğru anlamak sadece ülkemiz ve Ortadoğu açısından değil, İslam dünyası ve insanlık tarihi bakımından da oldukça mühimdir. Bu çalışma İran’ı her yönüyle akademik olarak ve disiplinler arası bakış açısıyla ele alan ve anlama çabası içine girmiş temel bir kaynak niteliği taşımaktadır. Prof. Dr. Hasan Onat İran’da 1980 başlarında devrimin gerçekleştiği dönemde klasik uluslararası ilişkiler bilgileriyle ne olup bittiğini anlamamız epeyi zaman almıştı. Geçmişte büyük bir imparatorluğun sahibi olarak, Ortadoğu ve Asya ekseninde büyük bir medeniyet yaratan ve bölgenin tarihine katkısı bulunan bir ülke olan İran’ın yapısı, Türkiye’nin değişik üniversitelerinden katkı yapan akademisyenlerin ve İran uzmanlarının çabasıyla, ilk defa kapsamlı bir şekilde ele alınıyor.

İran; tarihi, siyaseti, toplumsal ve dinsel yapısı, kültür, sanat ve medyası ile ilk defa bir bütün olarak gözler önüne seriliyor. Sosyal bilimlerin çeşitli dallarındaki öğrenciler, araştırmacılar, diplomatlar ve uluslararası ilişkiler akademisyenleri için bir başucu kitabı olacağı görülüyor. Bu eser için harcanan çabayı göz önünde tutarak, eseri yaratanları ve oluşmasına katkı yapanları tebrik ediyorum. Prof. Dr. Hasan Köni İran, bir bölgesel güçtür. Tarihi, Ortadoğu ve dünya politikalarındaki önemi bu ülkeyi ilgi çekici kılmıştır. Türkiye, komşusu İran’ın önemini dış politika değerlendirmelerinde daima göz önünde bulundurmuştur.

Türk diplomasisi de bu ülke ile ilişkilerinde gereken dikkati göstermeyi hiçbir zaman ihmal etmemiş, hem komşumuz olması ve hem de tarihsel ilişkilerimiz nedeniyle çıkarlarımız açısından dikkatle izlenmesi gereken bir ülke olmuştur. Bu nedenle İran’ın her yönüyle anlaşılması için elinizdeki eser hiç şüphesiz önemli bir kaynak niteliğindedir. Konularının uzmanları tarafından kaleme alınmış, İran’daki din-mezhep, iç ve dış politikalar ve kültür ile ekonomi yanında tarihsel geçmiş ve kurumların tahlilini gerçekleştiren çeşitli yetkin makalelerden oluşan bu eser, Türkiye’de İran çalışmalarına katkıda bulunabilecek bir nitelik taşımaktadır. Bu eserin dikkatle okunması halinde İran ile ilgili konular açıklık kazanacaktır. Bu suretle, İran daha iyi anlaşılabilecek, Türk dış politikası bakımından İran’la ilgili değerlendirmelerimiz daha sağlam esaslar üzerinden gerçekleşebilecektir. Böylelikle bu esere katkıda bulunanlar bu önemli ülkeyi aydınlatmaya çalışırken, Türk-İran ilişkilerini daha sağlam bir temele dayandırmaları da mümkün olacaktır. Büyükelçi (E) Prof. Dr. Ali Engin Oba


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 808
En / Boy : 16.4 / 24
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 2.2022
₺339,50

Propaganda aşağıdakilerin tümüdür:
Kurnazların işlettiği devasa bir mekanizmadır.
Beyin avcılarının mostrasıdır.
Kandırma ve yalancılık sanatıdır.
Amacı doğruluk değil, iknadır.
Gündelik sersemleştirme faaliyetidir.
Öğüterek, boyun eğmeyi kolaylaştırır.
Gücünü insanın zaaflarından alır.
Halk, onun ne istediğini bilmeyen parçasıdır.
Bakır yeteneklerden altın adamlar yaratır.
Dünyayı, düş görenlerin sırtında taşıtır.
Umutları ve hayalleri sokağa yayar.
Kitle hareketlerinin gözde silahıdır.
Her tarafı kaplayan yabani otlardan farksızdır.
Propagandanın muhteşem ilkesi şudur:
“Karşınızdakine derin bir arzu uyandırınız. O her şeyi kendiliğinden yapar...”


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 112
En / Boy : 13.7 / 21.5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2022
₺91,00

Bu bir anneli öksüzler, babalı yetimler romanıdır.
Deniz ve James, iki hırpalanmış çocuk… Biri İstanbul’un, diğeri Londra’nın evladı… 1970’lerde kenar mahallenin kenarı Seyrantepe’de ve yıldızı sönmüş Streatham’da başlayan iki ayrı yaşam… Gerçek yaşam hikâyelerinden esinlenerek yazılmış iç içe geçmiş iki ayrı öykü…
Bir kardelen olan Deniz Yıldız yaşamın adaletsiz sınavlarına doğduğu andan itibaren giriyor; kimi zaman geçiyor kimi zaman kalıyor. O da James Rowe gibi kendini büyütmek zorunda kalan çocuklardan biri.
Demet Cengiz, Adımı Deniz Koydular romanında aile içi şiddetten cinsel istismara, ağır yoksulluktan ayrımcılığa görmezden gelinen tüm acıları ortaya döküyor. Biri doğuda diğeri batıda geçen iki aile içi sevgisizlik öyküsüne Türkiye’de ve dünyada yaşanan önemli siyasi ve ekonomik gelişmeler eşlik ediyor. AK Parti’nin iktidara gelişi, Ergenekon operasyonları, Haziran Direnişi gibi yakın tarihten çarpıcı olaylar
hatırlatılıyor. Boynumuza asılmış kaderlerimiz sorgulanıyor.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 304
En / Boy : 13.7 / 21.5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 6.2021
₺119,00

“Propagandanın bu yüzyılın siyasetindeki önemi küçümsenmemelidir. Propagandaya ve onun kamuoyu üzerindeki varsayılan gücüne giderek daha fazla önem verilmesinin en açık nedeni, siyasal katılımın doğasını çarpıcı bir şekilde dönüştüren, genişleyen politika zeminidir.

‘Kamuoyu yönetimi’, geride bıraktığımız yüzyılda, savaşta ve barışta devletleri merkezi önemde meşgul etti. Bu kitaptaki makaleler dizisi, ‘kamuoyu yönetimi’ tekniklerinin izini Birinci Dünya Savaşı’ndan şu anda Afganistan’da süren çatışmaya ve WikiLeaks’in kurulmasına kadar sürüyor. Devlet liderlerinin ve devletleri adına faaliyet yürüten kamuoyu oluşturucuların nasıl da –ülke içinde ve dışında– halkın tutumlarını şekillendirmeye çalıştığını, bu doğrultuda medyayı kalpleri ve zihinleri kazanma hedefiyle donatma arayışında olduğunu açığa çıkarıyor. Kitap, bugün propaganda çalışmasının ve pratiğinin tarih tarafından şekillendirildiğine dair ikna edici deliller sunuyor.”


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 376
En / Boy : 13,7 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 8.2019
₺151,90

Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı’dan günümüze çeşitli savaşlar, önemli krizler, darbeler ve sayısız anlaşmalarla şekillenen dış politikasına, emekli büyükelçilerimizden Ayhan Kamel’in değerlendirmeleriyle detaylı bir bakış sunan 1923’ten Günümüze Türk Dış Politikası ve Diplomasisi, dünyanın güç dengelerinin nasıl değiştiğini; bu dengelerin değişmesinde hangi unsurların, ne derece rolü olduğunu; Avrupa Birliği’ne doğru yolculuğumuzdaki önemli durakları; özellikle Türk- Yunan, Türk-Ermeni ve Türk-İsrail ilişkilerinin dış politikamızdaki etkilerini; ABD ve diğer Batılı ülkelerin dış politikaya bakış açılarını; lobiciliğin dış politikadaki önemini gözler önüne sererek Türkiye Cumhuriyeti’nin dünya ülkeleri nezdindeki yerini ve Türk dış politikasının ana hatlarını ortaya çıkarmaktadır. 1923’ten Günümüze Türk Dış Politikası ve Diplomasisi, hem tarihe tanıklık edebilmek hem de günümüzde yaşanan dış ilişkileri değerlendirebilmek için önemli bir kaynak niteliğindedir.


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 344
En / Boy : 13,7 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 1.2014
₺85,68
Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 200
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2011
₺117,60

Yıllardan beri her iktidar döneminde, hep aynı iddiayı taşıyan politik demeçler çınlatılır; "Hukukun üstünlüğüne inanmış bir hukuk devleti olarak..." Derken kıyısından köşesinden; tetikçileri, suikastçıları, haraççıları, uyuşturucu kaçakçılarıyla resmi kimliklere de bürünmüş yasa dışı suç örgütlerinin umacı tırnakları görünmeye başlar; onların peşine düşmeye kalktıkları halde, başarıya ulaşamamış bazı sorumlu kişilerin açıklamalarıyla, önleri barikatlanmış bazı savcı iddianamelerinde. Zaman zaman dört bin savcı ve yargıç eksikliğiyle, üç bin de mahkeme binası eksikliğinin dile geldiği ve Adalet Bakanlığı’nın bütçeden ancak binde 9’luk pay aldığı bir ülkede; kazara, "hukuk betonarmesi" çürük bir "devlet"in gerçekte "gizli bir çeteye" dönüşeceği korkusundan dem vurunca da; Solmaz Kâmuran’ın, ince bir titizlikle gerçekleştirdiği bu kitaptaki belgesel serüvenler yaşanır. On yıl önce yaşanmış olan o serüvenlerde ortaya çıkan umacı tırnakları; bugün de, "Ergenekon davası" etiketli haber yayınlarında kıpırdarken, ne tür kanlı darbelerin planlandığı da ortaya döküldükçe dudakları uçuklatmakta. "Devlet çeteye dönüşmemeli" uyarısıyla temennisinde bulunurken; çok da haksız olmadığımızı kanıtlamayı, bugün de sürdürüyor olaylar. Ve bu kitabın sunduğu gözlüklerle, sütrelenmiş bambaşka bir Türkiye başlıyor görünmeye... Çetin Altan


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 301
En / Boy : 13,5 / 19,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2008
₺123,20

Hakkâri ve Kuzey Irak Dağlarındaki Askerler "Siz savaşla ilgilenmeyebilirsiniz, savaş sizinle ilgilenir. Savaş kazananıda yorar. Ölüm her şeyi eşit yapan doğal sonuçturç Ölümden korkmayan ölmez; ölüm kendine koşanları hiçbir zaman vurmaz. Ölüm korkusu, ölüm acısından daha şiddetlidir. Ölüm teşkilatının bir anlamı yoktur. Size yol gösterdim de diyebilirsiniz, ama askeri manada emir vermedim. Kahramanlara emir verilmez." - Osman Pamukoğlu -


Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri :
Sayfa Sayısı : 391
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : 4.2018
₺213,50
Tükendi
Basım Dili : Türkçe
Basım Yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 640
En / Boy : 13,5 / 21,5
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Tarihi : .2006
₺91,00
1
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı