Durma sefer et diyar-ı Kalb'e Can baş ko reh-güzar-ı Kalb'e Ol şehrde kimya olurmuş Yolda beli çok bela olurmuş Bin başlı bir ejder-i münakkaş Mumdan gemi altı bahr-ı ateş (...) Bunun için hiç durma da Kalp diyarına doğru yola çık ve bu yola canını başını koy! O şehirde kimya ile uğraşılırmış: ama, yolda da çok belalar varmış: Derisi nakış nakış bin başlı bir yılan; mumdan gemilerle geçilmesi gereken ateş denizi... Ahmet Arı'nın Galip Dede'nin aşk ateşini anlattığı Şeyh Galip Divanında Aşk adlı çalışması, aşkın has bahçelerinden bir esinti getirdi dimağımıza. Bu değerli kitaba dalıp birdenbire sonuna geliveren dikkatli bir okuyucunun, o anda "Ah, keşke bitmeseydi!" diyeceğine eminim.
-İskender Pala
Ey okuyucu, şayet birgün yolun Taksim'de Gümüşsuyu'na düşerse, sokak aralarında Şinasi'yi hatırlayarak dolaş. Ve sükût ile etrafı dinle... Belki kulağına bir yerlerden onun şu ibretlik mısraları çalınır:
Bedbaht ana derler ki elinde cühelânınKahr olamk için kesb-i kemâl-i hüner eylerBahtsız diye, cahillerin elinde kahrolmak için hüner kazanan kişiye derler.
Şinasi, münâcât, ilahiKasideler, gazellerArz-ı muhabbetEşek ile tilki hikâyesiArı iel sivrisnik hikâyesiKarakuş yavrusu ile karga hikâyesi
Bu site Ticimax® Gelişmiş E-Ticaret sistemleri ile hazırlanmıştır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.